Önümüzde yerel seçimler var ancak yaşanan son olaylar seçimlere yönelik tat tuz bırakmadı!.. Vatandaş da zaten heyecan yoktu, iyice azaldı!.. Asıl heyecan adaylarda… Zira ilçelerde neredeyse hiçbir aday açıklanmadı. Seçimlere iki, iki buçuk ay kaldı, insanların kafaları karıştı!.. Kendini garanti görenlerin yanı sıra “Son dakikaya kadar sürpriz olur” diyenlerin sayısı arttı. Bu durum bence güven erozyonu yarattı.
Üstüne üstlük son zamanlarda artan yüksek seste aleyhte seslenişler ve yayınlarda, geçen sayımda yazdığım gibi “Samimiyet testi!..” anlamında manidar…
Başa dönersek; son yaşanan olaylar, hükümet ve cemaat arasındaki gerginlik, yolsuzluk iddiaları, görevden almalar, yargıya müdahale ve peşi sıra gelen bir dizi operasyon sonrası, bence insanlar artık bu yerel seçimlere, genel seçim havasında bakıyor.
…Ve oylarını iktidara güvenoyu veya güvensizlik şeklinde atacaklar. Bu durum kimin işine yarayacak göreceğiz. Çünkü ortada bu dönem iki kutup yok, çok sayıda unsur olacak!..
Genel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri de buradan çıkacak sonuçlara göre şekillenecektir.
AÇIKLAYIN ARTIK ADAYLARI
Halbuki Mart’ta belediye başkanlarını seçeceğiz ve yaşadığımız ili, ilçeyi 5 yıllığına bir ekibe bırakacağız. Bence bu durum çok önemli. Herşeyi merkezi idareye bırakmak istemiyor ve hesap soracak bir ortamı yaratmayı ıskalarsak, çatıyı doğru dürüst kuramayacağımız aşikar.
Sonuç olarak; Ocak ve Şubat ayında yaşanacak olan herşey Mart’taki seçimlere yansıyacaktır. Bu nedenle siyasi partiler adımlarını dikkatli atıyorlar ve tek bir hata bile yapmamaya çalışıyorlar.Vatandaş ise, tüm hızıyla süren bu gelişmeleri yakından izliyor. Sokaktaki insan, taksici, esnaf veya yetkili yetkisiz her kimle görüştüm ise, belli bir fikre sahip… Saf belirlemiş olanları ise, ayrı tutuyorum…
Ortam bu kadar canlı ve insanlar siyasete bu kadar ilgili iken bile, bu durumda tüm adayların açıklanmaması ne kadar doğru?.. Ne kadar samimi?.. Ne kadar güven verici? Karar sizin!..
SANKİ MEMLEKET MESELESİ
Biraz da spor diyelim…
Son zamanlarda Beşiktaş hakkında öyle aleyhte kararlar çıktı, öyle olaylar yaşandı ki, ne yalan söyleyeyim, Kasımpaşa maçından sonra Kartal lehine bir karar verileceğini tahmin etmiyordum. Kasımpaşa-Beşiktaş maçının tekrarı doğru bir karar. TFF gecikmeli de olsa, ilk defa iyi bir iş yaptı. MHK Başkanı’nın maçtan sonra söyledikleri ise tamamen hataydı. Bundan sonra neler olur? Tahkim bozmassa çıkar iki takım kozlarını sahada paylaşırlar, bu kadar basit!..
Yani; yeni bir maç oynanır, biz de seyrederiz.
Yorumcuları dinliyorum; öyle şeyler söylüyorlar ki sanki memleket meselesi!..
Karıştır karıştır dur!..
Siyasette de, sporda da, ekonomide de, toplumsal ve ikili ilişkilerde, hatta günlük hayatımızda bile herşeyi rayına bir türlü doğru dürüst oturtamıyoruz.
“Neden” derseniz?..
Cevap çok kolay da, uygulama zor!..
Ancak bildiğim birşey var, paylaşayım;
“Ne zaman kendimize yapılmasını istemediğimiz şeyleri karşımızdakine de yapmayız, işte o zaman birçok şey düzelir.”
Özetle; herşeyin başı… “Hak, Hukuk”