TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, 1915 Çanakkale Köprüsü Kule Keson Temellerinin Yüzdürülmesi Töreni”nde önemli açıklamalarda bulundu. Yıldırım, 1915 Çanakkale Köprüsü’nün 2023 yılında değil 18 Mart 2022’de ulaşıma açılacağını söyledi. Binali Yıldırım, “Bu büyük bir müjde büyük bir haber. Çanakkalemiz için ülkemiz için” dedi. 2022’de Çanakkale Boğazı’ndan 4 dakikada geçileceğini belirten Yıldırım, “15 yılda 5 noktada 2 kıtayı birbirine bağladık” açıklamasında bulundu.
TBMM Başkanı Binali Yıldırım, dünyanın en uzun teknoloji harikası 1915 Çanakkale Köprüsü’nün denizin dibindeki ayaklarını suya indireceklerini belirterek, “Bu temellerin yerden yüksekliği 20 metredir. Denizin 40-50 metre aşağısında bir çukur açılıyor, altı kazıklarla sağlamlaştırılıyor, açılan o çukura yerleştiriliyor, sonra da İstanbul’daki köprüler gibi 318 metrelik kule yukarı çıkıyor.” dedi.
Yıldırım, Çanakkale’nin Gelibolu ilçesindeki Namık Kemal Ortaokulu’nda düzenlenen karne dağıtım törenine katılarak, burada bir konuşma yaptı. “Karne ve notlar, şimdiye kadar yapılan veya yapılmayanların bir belgesidir.” diyen Yıldırım, karnesi çok iyi olanlar, teşekkür ve takdir alanlar kadar zayıfları bulunanların da olacağını belirterek, “Gayet normal. Biz de bu sıralardan geçtik. Ben ilkokulu köyümde bitirdim, İstanbul’a geldim. 100 kişinin yaşadığı bir köyden milyonların yaşadığı İstanbul’a geldim. İlk karne spor toto gibi ama ikinci karnede hepsini düzelttim ve doğrudan geçtim. Demek ki çalışınca oluyor, çalışmayınca olmuyor. Olmayınca üzülmeyelim, olunca da çok sevinmeyelim.” değerlendirmesinde bulundu.
Meclis Başkanı Yıldırım, öğrenci ve velilere şöyle seslendi:”Karnesi zayıf olan yavrularımızın önlerinde bir 4 ay daha var. Karne tatili bitecek, yeni bir heyecanla onlar da derslerine sarılacaklar, yaz tatilini iple çekecekler. Anne ve babalara da buradan söyleyeceğim şey şudur, yavrularımız, evlatlarımız bizim geleceğimiz. Onları bir anlık durumlarıyla değerlendirmeyin. Onların önünde bir ömür var, çok uzun bir yolculuk var. Her zaman morallerinin yüksek olması lazım. Onlara hep geleceği, güzel günleri ve morali aşılayın. Olabilir, çalışınca güzel, çalışmayınca zayıf olur ama bunlar gelip geçicidir. Önemli olan istikrarlı bir şekilde yavrularımızı geleceğe hazırlamaktır.”
Üzerinde bulunulan toprakların bu hale kolay gelmediğini vurgulayan Yıldırım, “Gelibolu, İstanbul’un fethinden 97 yıl önce Osmanlı topraklarına katıldı. İlk tersane burada kuruldu. Avrupa’ya, Avrupa kıtasına ilk olarak Gelibolu’da, bu topraklarda ayak bastık.” dedi.
Törene katıldığı okulun adının Namık Kemal Ortaokulu olduğunu anımsatan Yıldırım, “Hepimizin okul sıralarında, ‘Vatan Yahut Silistre’ diye okuduğu bir tiyatro oyunu, 146 yıl önce yazılmış Ruslar tarafından işgal edilen Bulgaristan topraklarında kalan Silistre Kalesi ve oradaki askerlerimizin destan yazan direnişlerini anlatıyor. Silistre, bizim şehrimizdi, 141 yıl önce orayı kaybettik. Bugün Bulgaristan sınırları içindedir ama Silistre’ye gittiğiniz zaman şehrin içinde hiç yabancılık çekmeden Türkçe konuşabilirsiniz çünkü orada yaşayan nüfusun halen üçte biri bizim kardeşlerimizdir, soydaşlarımızdır.” değerlendirmesini yaptı.
İlk donanmanın Gelibolu’da kurulduğunu belirten Binali Yıldırım, konuşmasına şöyle devam etti: “Bugün biz sadece Gelibolu’ya yavrularımızın karne sevincini paylaşmaya gelmedik. Bundan sonra da ‘Çanakkale geçilmez’ diye ecdadın o gün ki kükreyişi bugün de Çanakkale düşmana geçilmezdir ama Çanakkale şimdi havadan da denizden de dünyanın en uzun köprüsüyle de geçilir. İşte dünyanın en uzun teknoloji harikası köprüsünün bugün ‘Bismillah’ diyor, denizin dibindeki ayaklarını suya indiriyoruz. Bu temellerin yerden yüksekliği 20 metredir. Denizin 40-50 metre aşağısında bir çukur açılıyor, altı kazıklarla sağlamlaştırılıyor, açılan o çukura yerleştiriliyor, sonra da İstanbul’daki köprüler gibi 318 metrelik kule yukarı çıkıyor. Köprü Gelibolu-Lapseki arasında tarihine, şanına uygundur. Bu köprü, dünyanın denizde 2 ayak arasındaki açıklığı en fazla olan köprüdür. Toplam boyu 5 kilometreyi buluyor, iki kule arasındaki mesafe 2023 metredir. Bunun da özel bir anlamı var. 2023 de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve arkadaşlarının bize emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü kuruluş yıl dönümüdür.”
İki kule açıklığını 2023 metre seçmelerindeki amacın 2023 tarihine vurgu yapmak olduğunu anlatan Yıldırım, şunları kaydetti: “Bize dediler ki ‘Bu çok fazla, daha önce bu kadar mesafeli bir köprü ayağı yapmadık. Siz bunu istiyorsunuz ama bu biraz zor.’ Biz de onlara dedik ki ‘Bakın bizim bir prensibimiz var, zor olan hemen yapılır, imkansız biraz zaman alır.’ İşte şu anda dünyanın en uzun köprüsünü Gelibolu’ya, Çanakkale’ye yapıyoruz, hayırlı uğurlu olsun. Boğazdan geçerken hepimizin dikkatini çeken, sağ tarafta tüfeği elinde Mehmetçik’in olduğu yerde ne diyor, ‘Dur yolcu bilmeden gelip bastığın bu toprak bir devrin battığı yerdir, eğil de kulak ver bu sessiz yığın bir vatan kalbinin attığı yerdir.’ Allah şehitlerimize rahmet eylesin, mekanlarını cennet eylesin. Bu ülkeyi bize bıraktılar, biz sahip çıktık, geliştirdik, kalkındırdık. Biz de pırıl pırıl evlatlarımıza bırakacağız ama şunu herkes bilsin, yolları böldük gönülleri birleştirdik. Gelibolu-Edirne, Eceabat-Gelibolu yollarının eski halini bilirsiniz. Şimdiki halini bilirsiniz, Evreşe diye bir yer vardır bilirsiniz, ‘Evreşe yolları dar’ diye türküsü var, yolları şimdi dar mı? Nasıl yol, kaymak gibi değil mi? Yapınca oluyor, evelallah arkadaşlarımızla birlikte 16 yıl boyunca memleketin her köşesini bölünmüş yollarla, hava alanlarıyla, demir yollarıyla, deniz limanlarıyla, internetiyle memleketi baştan başa donattık, kalkındırdık.”
TBMM Başkanı Yıldırım, “Yolları böldük, milleti birleştirdik, hayatları birleştirdik ama bir şeyi yapmadık, yolları böleriz Türkiye’yi böldürmeyiz. Bu ülkenin düşmanlarına bu ülkede hayat hakkı yok. Bizim için önemli olan nedir, millet, bayrak, vatan, devlet, Türkiye’dir, gerisi angarya. Evelallah Gelibolu insanı bunun teminatıdır.” dedi.
Yıldırım’ın konuşmasının sonunda kendisini evine davet eden bir vatandaşa, “Tamam sen çayı koy, geliyoruz.” diye seslendi.
Daha sonra, 5-E sınıfına giden Yıldırım, burada öğrencilerle sohbet etti. İyi bir tatil dileğinde bulunan Yıldırım, öğrencilere hediyelerini ve karnelerini verdi.
Yıldırım, karne dağıtımı esnasında bir öğrenciye karne verirken babasıyla ilgili anısını paylaşırken, “Bizim zamanımızda karnenin bir tarafında dersler diğer tarafında davranış notları vardı. Benim not tarafındakiler hep zayıfken davranış tarafındakiler hep pekiyi idi. Babam derdi ki ‘Oğlum hep halva yiyişin iyi, gerisi zayıf.’ Hal ve gidiş var ya ‘halva yiyiş’ derdi.” ifadesini kullandı.