Beşiktaş’ta CHP seçim startını verdi!… Arkadaşlar haberi önüme getirince, aklıma geldi, şu konuda bir kaç şey yazayım istedim.
35 yıllık gazetecilik hayatımda ve siyasilere yaptığım danışmanlık günlerimden kalma tecrübelerimi ve yaşadıklarımı paylaşmak istedim. Çünkü; birçok kişi belki farkında değil ama, yerel siyaset, genel siyaseti müthiş etkiliyor. 21. yüzyılda artık stratejiler değişti, iletişim hep ön planda…
Ama önce haberi verelim, sonra bunun üzerine yorumlarımı yapayım…
CHP Beşiktaş İlçe Başkanı Sebahattin Öztürk örgütü topladı ve Beşiktaş evlendirme dairesinde Beşiktaşlılarla bir araya getirmiş, çok da iyi yapmış. Daha erken diyenler çıkabilir, ancak bence tam zamanı. Seçimlere şunun şurasında 1 yıl kaldı. Mutlaka diğer partilerde aynısını bir kaç hafta sonra yapacaklardır. Çünkü bu bir yarış.
Hep tekrarladığım bir konu vardır, yıllardır yazarım. Her zaman seçim varmış gibi çalışmalı siyasiler. İlk defa bir ilçe başkanını böylesine istekli ve azimli gördüğümü söylemeliyim. Ortaya bir çıta koymuştur artık Sebahattin Öztürk… Ve artık geri dönüş yoktur!.. CHP’lilerin tamamı kendisine yardımcı olmalıdır.
Bu çıta geçtiğimiz yerel seçimlerde alınan oyun üstüdür. Bu iş bir cesaret işidir, çünkü herkesin bildiği gibi yıpranmış bir belediye var ortada… Belediye Başkanı görevden uzaklaştırılmış, başkan vekili seviyesinde yürütülen bir belediye… Parasının olmadığı, borç batağında bulunduğu her fırsatta dillendirilen bir belediye… Tabii kim yaptı bu borçu, kimler yetki verdi tartışılır da şimdi bizim meselemiz bu değil. Gerekirse değiniriz tüm bu rezilliklere… Soruşturmaların devam ettiği, başkanın dışında meçlis üyelerinin ve hatta müdürlerin görevlerinden alındığı bir yerel yönetim… Ve bu belediye CHP’li… Geçen dönem yüzde 77 oy alan bir belediye…
Onun için Allah CHP Beşiktaş İlçe Başkanı Sebahattin Öztürk’e kolaylık versin. Bu oy oranını geçmek zorunda hissediyor mu kendini bilemem ama en azından bu kadar olayın üzerine belki oyunu korur CHP, Beşiktaş’ta…
Onun için seçim startı vermesi, örgütü toplaması anlamlı başkanın… Eğer beklenilen adımları da atarsa Beşiktaş’ı uçurur!… Çünkü Beşiktaş bir marka zaten… Sadece istekli olmak lazım, cesaretli adımlar atmak, kararlar almak lazım, ucundan tutmayla olmaz.
Bu adımlar, öncelikle iletişim alanında olmalı, belediyenin yok olan imajını toparlamalı… CHP Beşiktaş ilçe’de imaj sorunu var… Çünkü eski yıllarda CHP İlçe içinde de çok önemli tartışmalar ve istenmeyen olaylar yaşandı. Bu olaylar medya kanalıyla tüm kamuoyuna dahi yansıdı. CHP Genel Merkez’de eski yöneticilerle ilgili bir dizi kararlar almak zorunda kaldı. Hatta partiden dahi attı bazılarını… Detaylar mevcut ta, tekrar bu konulara dönmek gereksiz ama hatırlatmakta da yarar var!..
Ama görüyoruz ki, sahtekar her yerde sahtekar… Daha bir kaç ay önce CHP Beşiktaş’ta naylon üye yapılması son anda engellendi. Tespitler ve yerinde girişimleri olmasa yeni birardebe yaşanması içten bile değildi.
Beşiktaş’ta neredeyse 1 ay içinde çok önemli bir süreç yaşandı… Belediye Başkan vekilliği seçimi, CHP İstanbul İl Başkanlığı seçimi, hatta genel başkan seçimi bitti…
CHP Beşiktaş İlçe Başkanı Sebahattin Öztürk’ün birlik beraberlik masajları güzel de, bence köklü bir değişim yapması, radikal bazı kararlar alması lazım. Tabii ki CHP Genel Merkezi, İstanbul İl Başkanlığı ve Beşiktaş ilçe örgütü ile birlikte… Toplantı sadece bu yönüyle önemli ama devamı gelmeli ve birçok iletişim kanalı ile tüm Beşiktaşlılara sürekli seslenmeli Sebahattin Öztürk ile CHP Beşiktaş ilçe yönetimi…
Gazetecilik sürecinde hep şunu gördüm; siyasiler yumurta kapıya geldi mi sokağa iner, bizi arar, vatandaşlarla iletişim kurmaya çalışır. Bu da pek inandırıcı olmaz. Siyaset bir bilim ise eğer, bu işi 7/24 her an yapmalılar. Vatandaşa yakın olunmalı… Sadece örgüt içinde değil, tüm alanlarda iletişimi geliştirmeliyiz. Eskiden sadece kahvehanelerde yapılan siyasi toplantılar ve konuşmalar artık tüm alana yayılmıştır. Kadınlar, gençler işin içindedir. Tabiiki evlere girip çıkılmalı, esnafa hal hatır sorulmalı, ancak tüm iletişim kanallarını da sonuna kadar kullanmak gerekir. Bu nedenle bu alanı kullanan siyasetçiler başarılı oluyorlar. Bunun örneklerini çok uzaklarda aramaya gerek yok.
Türkiye’de bile durum budur. Örneğin; havuz medyası deniliyor ama algı operasyonlarında bayağı etkililer. Ana akım medya veya merkez medya ise ne yapıyor? analizini de siz yapın!.. Demek istediğim; Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok. 21. yüzyılda siyaset anlayışı değişti, iletişim ve algı modellemeleri değişti, yönetim şekilleri ise yeniden yazıldı. Strateji ile taktik arasındaki farkı çözen kazanıyor. Uzun soluklu planlama ile stratejilerini belirleyenler ayakta kalıyor, taktiklerle ilerleyenler ise siyaset mezarlığında yok oluyor.
Onun için CHP Beşiktaş, en iyisini yaptı 1 yıl kala seçim startı verdi. Umarım hep söylenen bu seçimde olur ve genel merkez’de adayları son dakika, son gece, birilerinin bastırması ve de paraşütle belirlenmez. Şöyle 6 ay önceden isimler ortaya çıkar, örgütlerin belirlediği, hakkı olan, kabul gören, üzerinde mutabakata varılan bizden biri kamuoyuna duyurulur. Sağlıklı bir ortam yaratmak ve aynı türden sıkıntıları bir daha çekmemek için bu şarttır. Bu konuda da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve yeni yönetimine büyük iş düşüyor. Çünkü bu seçimler sadece genel ve yerel seçim değil, ülkenin geleçeğini belirleyen seçimler olacaktır. Bu konuda da sürekli ıskalanan yerellik çok önemlidir. Yerelliği de sadece büyük şehirler İstanbul, İzmir, Ankara olarak ele almak sorunlu bir bakış açısı olmakla birlikte, ilçeler büyük önem taşımaktadır. Özellikle de lokomotif anlamda Beşiktaş gibi isim yapmış ilçelerde ki çalışmalar il bazında, hatta Türkiye geneli için büyük önem arz etmektedir.