SPOR: UEFA Pro Lisans Gelişim Semineri’ne katıldılar

Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş ile Pepe, 24. UEFA Pro Lisans Gelişim Semineri’ne katıldılar. Şenol Güneş, seminerde yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Uzun yıllardır futbolun içindeyim. Burada değerli insanlar var. Aramızdan ayrılan birçok değerli antrenöre Allah’tan rahmet diliyorum. Futbolun gelişimi için çok büyük savaşlar verildi. Büyüklerimden çok şey öğrendim. Hep doğruları yakalamaya çalışıyoruz. Yanlışları yapmayınca da gelişim sağlarız. Antrenör arkadaşlara çok önemli görevler düşüyor. Futbolun içinde birçok etken var. Futbolda artık yeni birimler var. Tesisler, malzemeler ile futbol bir noktaya geldi. Başarı geldikçe eleştiri de artıyor. Çünkü futbol kültürünü oluşturamadık. Antrenörler bugün geri planda. Gücümüzü kullanamıyoruz. Bütün yöneticileri etkileyen biziz. Mesleki itibar ve güç olarak eksik durumdayız. Oyuncularımız çok yetenekli ama çalışma ve profesyonel bakışlarda eksiklikler var. Çok şey biliyoruz ama bildiklerimizi düzene koyamıyoruz. Medyaya ihtiyacımız var. Doğru düşünceleri koruyan medyaya ihtiyacımız var. Bizler önemliyiz. Biz hem yöneteniz hem de yönetileniz. Lig ve Şampiyonlar Ligi ayrılmaz bir bütündür. Eskiden defans yapardık Avrupa’da ama şimdi hücum yapıyoruz. Futbol çok değerli bir iş. Biz dışarıya oyuncu vermekle ülkeye katkı yapıyoruz. Herkes sonuca bakıyor. Biz antrenör olarak öyle bakamayız. Orkestrayı yönetmek için seyirciye arkanızı dönmek zorundasınız. Geçen sene Şampiyonlar Ligi’nde son maçta gruptan çıkamadık. Bazen hocaların hedefleri ile kulübün hedefi aynı olmayabiliyor. Ürettiklerimizi yok etmeyelim, değerini koruyalım. Oyunculara futbol eğitimi yanında karakter eğitimi de vermeliyiz. Biz şu anda oyundan çok işin ekonomisini düşünüyoruz. İnsan sayısı önemli değil önemli olan kalitedir. Rakibin savunma yapması benim işime gelir. Ama maçın başında rakip oyunu yavaşlatıyor ve hakem buna izin veriyor. Bu doğru değil. Hakemlerimiz de baskı altında. Ligimizde oyun dışında birçok etkeni düşünmek zorunda kalıyoruz. Maç programının yoğunluğu nedeniyle güçlükler yaşadık. Aynı takım aynı oyuncu, farklı maçlarda farklı sonuçlar verebiliyor. Oyun formatımızda bir değişiklik yok. Yetenekli, zeki ve karakterli oyuncularım var. Takım ruhunu oluşturunca başarı geliyor. Mazaret üretmiyoruz. Herkesin keyif aldığı bir oyun oynamaya çalışıyoruz. Sevgi, saygı ve sportmenlik önceliğimiz. Doğru futbolcuları, doğru felsefe ile birleştirince sonuç kendiliğinden geliyor. Şampiyon gibi düşündük ve davranık, böylece şampiyon olduk. Emek, sabır zaman verdik. Hayal ettik ve hep cesur olduk. Başarmak için zaman zaman sırtımızı kalabalığa döndük. Kurum iyi olursa hepimiz iyi oluruz. İlişkilerimize değil işimize önem verdik. Söylemlerimizi ve eylemlerimizi örtüştürmeye çalıştık.”

Bireysel hedeflerden çok takım hedefine daha çok inandığını söyleyen Pepe, seminerde şu ifadeleri kullandı:

“İletişim her şeyin başıdır. 25 kişilik bir oyuncu grubunu yönetmek için iyi bir iletişim çalışması yapılması gerekiyor. Günümüzde bilgi hızlı yayılıyor. Teknik direktörlerin oyuncularıyla iyi iletişim kurması gerekmekte. İletişim konusunda hiyerarşi çok önemli. Oyuncular yaşadıkları sorunları öncelikle kaptanlarına iletmeli. Takım kaptanları da futbolcu arkadaşlarının durumunu dikkatle takip etmeli. Türk oyuncular yetenekli ama ileri bir adım atmakta zorlanıyorlar. Bence günlük çalışmaya sıkı sıkıya sarılmaları lazım. Türkiye güzel bir ülke. Önümüzde bir Cenk Tosun örneği var. Yetenekleriyle beni şaşırtan birçok oyuncu var. Cenk Tosun’a transferinden önce ‘Geleceği düşünme, kendini geliştir. Bir şey olacaksa bu zaten kendiliğinden olacaktır’ dedim. Her oyuncunun bireysel hedefi olmalı ama takım hedefine daha çok inanıyorum. Takım hedefi gerçekleştiğinde tüm oyuncular kazanmış oluyor. Türkiye’de oynanan futbolda biraz sabırsızlık var. Sahada bu durum oyunculara yansıyor. Maçın sonu yaklaştıkça oyuncular akılları ile değil kalpleri ile karar vermeye başlıyor. Bunun da bazen olumlu bazen de olumsuz sonuçları oluyor. Hala futbolcu olarak hedeflerim var. Futbolu bıraktıktan sonra teknik direktörlük yapabilirim. Her şeyin başında karakter gerekiyor. Ben çalışmaya inanıyorum. Sıkı çalıştıktan sonra arkasından başarı gelir. İyi çalışan takımlar bunun meyvelerini topluyorlar.”

BEŞİKTAŞ JK