Başbakan Binali Yıldırım, “Darbeyi kınamak yerine darbecilerin nerede hata yaptığını sıralamaya başladılar. Darbenin başarılı olması için 10 altın kural sıralamaya başladılar” dedi. Yıldırım, idamın bir sefer ölüm olduğunu ama darbeciler için daha beter ölümlerin de bulunduğunu belirterek, “O da tarafsız ve adil yargıdır” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım AK Parti Meclis grubundan konuştu. Yıldırım’ın konuşmasından satır başları şöyle: 15 Temmuz’da plan Recep Tayyip Erdoğan’ı halletmek Türkiye’de insanların birbirine düşürmek. Daha sonra da kurtarıcı gibi gelip birisi birilerinin diğeri de diğerlerinin yanında yer alarak kardeş kavgasını sonu gelmez bir duruma dönüştürmek. Ama 15 Temmuz gecesi onların hesabının üzerinde bir hesap olduğunu asla hesap edemediler. O hesap halkın hesabı halkın hesabıdır.
15 Temmuz milletle onların seçtiği hükümetin ne kadar beraber olduğunu ne kadar kenetlendiğini bir kez daha dünyaya gösterdi. 15 Temmuz sabahı dostlarımız şaşkın. Çünkü beklemiyorlardı. Akıl hocaları “bu iş bitti Tayyip Erdoğan gitti” demişti. Başladılar darbeyi kınamak yerine darbecilerin nerede hata yaptığını sıralamaya başladılar. Darbenin başarılı olması için 10 altın kural sıralamaya başladılar. 10 değil 100 altın kuralınız bile olsa karşınızda millet var.
Yağma yok, Fetö gelecek ve hesap verecek. Ama asla intikam hissi ile hareket etmeyeceğiz.
İdam bir sefer ölümdür ama onlar için ölümden daha beter ölümler vardır. O da tarafsız ve adil yargılamadır.
EN BÜYÜK GÖREVLERDEN BİRİNİ MEDYA YAPTI
15 Temmuz gecesi milletimizin yanı sıra en büyük görevlerden birini medya yaptı. Büyük bir sorumluluk duygusu içinde canlarını ortaya koydular darbecilere direndiler ve Türkiye’nin geleceğinin aydınlanmasında büyük emek harcadılar. Bütün yazılı ve görsel medya organlarımıza teşekkür ediyorum.
GİZLİ ORTAK OLMAZ
15 yıl boyunca Türkiye’yi kalkınma saflarında ön sıralara taşıdık. Bir yandan da vesayet odaklarıyla mücadele ettik. Gizli ortak olmaz… Birini def ediyoruz diğeri geliyor. Sizinle mi uğraşacağız millete hizmet mi edeceğiz. Baktık laf anlamıyorlar gereğini yaptık.
Cumhurbaşkanı seçeceğiz bir icat çıkardılar bizim memlekette buna tilki fıstığı derler. 1924’ten beri cumhurbaşkanı seçiyor meclis Ak Parti geldi kural değişti. Neymiş 367. Ben sana 367’yi gösteririm dedi.
Millet duruma el koydu. Ama bunlar durmuyor. Bu sefer daha büyük hamle yaptılar bu partiyi kapatalım iş bitsin dediler. Oradan da yırttık. Ama her seferinde güçlenerek çıktık. Çünkü biz sırtımızı vesayet odaklarına değil millete dayadık milletin desteğine duasına ram olduk.
Bu seferde yargı tarafında bir kıpırdanma başladı. Orada bir vesayet doğdu. Onu ortadan kaldıralım diye yargı reformunu gündeme getirdik. Milletin önüne götürdük millet de onay verdi.
Biz bunu hallettiğimizi zannediyorduk Tatarı gitti beteri gitti. Bu sefer de bu Fetö’nün adamları kafayı kaldırmaya başladılar. “Biz buradayız” dediler. Siz buradaysanız biz de buradayız. Bu kez 17 Aralık darbe teşebbüsü geldi. İşin rengi belli oldu. Bu sefer bu Fetö terör örgütüyle mücadele kaçınılmaz hale geldi. Bu terör örgütünün en büyük tahribatı: Kutsal değerlerimizi katlettiler.
‘BİLMİYORUM DEMEK HAFİFLETİCİ SEBEP OLAMAZ’
17 Aralık’tan sonra hiçbir mazeret yok. Efendim bilmiyorum demek asla ve asla hafifletici sebep olamaz. Bu terör örgütüyle mücadelemizi amansız bir şekilde devam ettireceğiz.
‘HİÇ TAHMİN ETMEDİĞİNİZ İNSANLAR ABİ, ABLA, İMAM ÇIKIYOR’
Ancak bunu yaparken yaşla kurunun yanmasına müsaade etmeyeceğiz kılı kırk yaracağız ama işin kolay olmadığını söylemek zorundayız. Çünkü örgüt şeffaf değil. İçeride neler döndüğünü bilmiyorsunuz. Hiç tahmin etmediğiniz insanlar örgütün abisi, ablası, imamı olarak karşınıza çıkıyor. Şimdi soruyorlar, “ben halı ticareti yapıyorum ben onlara mal verdim onlar da bana çek verdi. Şimdi ben Fetöcü müyüm” diye. Hayat devam ediyor ticaret devam ediyor. Burada bizim ölçümüz çok net. Kurumlar değil suçlu olan suçlu olan yöneticileridir. Şirketlerle bir sorunumuz yok. Kiminle var o şirketi Fetö’nün emelleri için kullananlar hesap verecek,
Bugüne kadar çıkardığımız KHK’lar meclis gündemine gelecek. Muhalefet partilerimizin eleştirilerinin makul olanlarını dikkate alacağımızı daha önce genel başkanlara ifade ettik.
2010 KPSS’NİN İPTAL EDİLMESİ
2010 yılı KPSS sınavında soruları dağıttılar haksız yere 86 bin memurun bütün o imtihanda döktüğü teri de şaibeli hale getirdiler. Şimdi mahkeme 2010 KPSS’ye giren memurların sınavını iptal etti. Ne yapacağız. 86 bin memuru çıkaracak mıyız? Biz Adalet ve Kalkınma Partisiyiz. Bunları tek tek inceleyeceğiz kim soruları çalmışsa haksız yere sınav kazanmışsa bunları kulağından tutup atacağız. Ama alnının teriyle kazananların hakkını da koruyacağız.
‘GAZİLİKTE YÜZDE 40 İŞ GÖREMEZ ŞARTINI KALDIRDIK’
Yüzde 40 şart aranıyordu gazilikte. Sen yüzde 10 yaralandın mı diyeceğiz yakışır mı Türkiye’ye. Yarası ne olursa olsun onun yarasını hafifletmek bizim görevimiz. Bütün kuralları kaldırdık. Parmağının tırnağı bile yaralanmışsa onlar da gazi olacak ve gazilik haklarından yararlanacak. Kaynak: Hürriyet