SİYASET: Kılıçdaroğlu: “O çelengi ‘Ensar’ın önüne koy”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ensar Vakfı’yla ilgili çıkışlarını dün “İtiraz ettim, ‘Ensar Vakfı’nın önüne neden yatıyorsunuz’ dedim. Koro halinde itirazlar, siyah çelenkler… O çelengi götüreceksin, Ensar Vakfı’nın, KAİMDER’in önüne koyacaksın” sözleriyle sürdürdü. Kılıçdaroğlu CHP Grup konuşmasında özetle şöyle dedi:

HIRSIZIN ALTINA YATMADILAR MI

“Mekke’nin ileri gelen ailelerinden birine mensup bir kadın takı çalar. Usame bin Zeyid, Peygamberimize ricada bulunur. Sevgili Peygamberimiz bu talep üzerine öfkelenir, ‘Kızım da olsa onun da elini keserdim’ der. İşte ahlak, erdem budur. Bunlar sabah akşam din diyorlar, hırsızların altına yattılar mı yatmadılar mı? Yine kıyameti koparacaklar. Kim hırsızın önüne yatarsa karşısında beni bulur.

BEN ATATÜRK’ÜN, ECEVİT’İN ÇIRAĞIYIM

Aile boyu yolsuzluk yapmadılar mı, köşeyi dönmediler mi? Sabah akşam kul hakkı yiyor. Bana sataşmayı ihmal etmiyor, ‘O çıraktır, çırak’ diyor. Buradan söyleyeyim. Ben Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Bülent Ecevit’in çırağıyım. Ama o zata da söyleyin; sen de hırsızların ustasısın.
Davutoğlu, ‘Edep ya hu’ demiş. Edep nedir? Yasalarla verilen görev yerine getiriliyorsa edep vardır, kurallara uyuluyorsa edep de vardır. Edebin özü insan-ı kamildir. ‘Nereden çıktı bu gökdelenler’ diyor, bu adam gerçekten Başbakan mı? Edepten, ahlaktan, yargı kurallarına uymaktan söz ediyorsan 16/9 gökdelenlerini mahkeme kararına göre tıraşlarsın, ben de seni kutlayacağım.

LUT KAVMİNDEKİ OLAYIN VERSİYONU

Karaman’da bir olay oldu, Lut kavminde olan bir olayın 21. yüzyıl versiyonudur. Bütün AKP camiası koro halinde Ensar Vakfı’nı savunmaya kalktılar. Çocukların hakkını kim savunacak? Aileden sorumlu bakan, ‘bir kere rastlanmış olması hizmetleriyle ön plana çıkmış kurumu karalamak için gerekçe olamaz’ diyor. Bu lafa kimse itiraz etmiyor. Mütedeyyin vatandaşlara, samimi Müslümanlara sesleniyorum, ne demek bir kere rastlanmış olması? Kaç kere rastlanmış olması gerekir de senin vicdanın rahatsız olsun? İtiraz ettim, ‘Ensar Vakfı’nın önüne neden yatıyorsunuz’ dedim. Koro halinde itirazlar, siyah çelenkler… O çelengi götüreceksin, Ensar Vakfı’nın, KAİMDER’in önüne koyacaksın. Bunlar kadını insan olarak değil, cinsel obje olarak görüyorlar. Bakan da bakandır. Kadın olur, erkek olur. Aldılar olayı başka bir mecraya soktular. Kimin önüne yatarlarsa yatsınlar sonuna kadar takip edeceğim.
Sicili bozuk bir vakıf bu. Eğer sicili düzgün olsaydı bizim söyleyeceğimiz bir şey yoktu. Ben onların anlayacağı dilden konuştum. Çocuklara yapılan istismar karşısında sustular. Siz dilsiz şeytan mısınız? Evet bunlar dilsiz şeytan.”

ENSAR’IN OLAYLARI BİRDEN FAZLA

“BİRDEN fazla olay var. İsim vermiyorum. 2001-2003 yılları içinde Rize’de 3 yıl Ensar Vakfı Başkanlığı yapmış, iki erkek çocuğa tecavüz etmiş. H.S; FBI uyarıyor, ‘Şu kişi çocuk pornosu indiriyor’ diyor. Ensar Vakfı ile işbirliği yapıyor bu kişi. M.İ.; 1980 yılında imam hatip öğrencisi erkek çocuğa tecavüzle suçlanarak ceza alıyor, Artvin Ensar Vakfı’nın düzenlediği toplantıda kendisine ödül veriliyor. R.E.; Ensar Vakfı’nın kurucusu, Gerze’de 4 erkek çocuğa tecavüz ediyor, avukatlığını AKP milletvekili yapıyor. M.E.Ç,; imamlık yapan bir kişi, 7 ve 9 yaşlarında iki çocuğa tacizde bulunuyor, Afyon’daki Ensar Vakfı’nın toplantılarına katıldı. Z.İ.; 2008 yılında Ensar Vakfı Çorum Şube Başkanlığı yapıyor, iki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunuyor.”

BAŞBAKAN’A 6 SORU

KILIÇDAROĞLU, konuşmasında Başbakan’a da şöyle seslendi: “Başbakan’a 6 soru soruyorum. İlk ve ortaöğrenimde yurt, barınma yeri açma yetkisi sadece Milli Eğitim Bakanlığı’nda. Bu yetkiyi Ensar Vakfı ve KAİMDER’e nasıl, kim verdi? Yıllardır faaliyette olan bu yurtlar için bir soruşturma açıldı mı? İmam hatip okulu müdür yardımcısı, ‘Bizim öğrencilerimiz Ensar ve KAİMDER’in evlerinde kalıyor’ diyor. Ama Milli Eğitim Müdürü, ‘Karaman’da bu kurumlara ait yurt ve ev yoktur’ diyor. Yalan söylüyorlar, çünkü bu evlerde çekilen fotoğrafları gördük. Bu müdür görevinde mi değil mi? Ensar Vakfı Başkanı, ‘Bu sapık 2013’te 5 ay bizimle çalıştı’ dedi. O çocuklara istismarın 2012 ve 2013’te yapıldığı ifadelerle sabit. Bu da yalan söylüyor. Türkiye’de bu ev, yurtlardan kaç tane var? Yoksul ailelerin çocuklarının barınması görevi Milli Eğitim Bakanlığı’na verildi. Bakanlık bugüne kadar hiçbir yurt ve barınma evi yapmadı. Neden? Paranız mı yoktu?”