Uzun İnce Bir Yoldayım, Mecnunum Leylamı Gördüm, Kara Toprak gibi birçok eserin sahibi olan her zaman insan sevgisi, hoşgörü, barış ve birlikteliğe vurgu yapan ünlü halk ozanı Aşık Veysel vefatının 43’üncü yılında türkülerler anılıyor. Peki Aşık Veysel kimdir? İşte ünlü halk ozanı Aşık Veysel hakkında bilinmeyenler…
78 yaşında hayatını kaybeden Aşık Veysel Şatıroğlu’nun ölümünün 43’üncü yıldönümü nedeniyle mezarı başında anma töreni düzenlendi. Törene Vali Alim Barut, milletvekilleri, STK üyeleri protokol üyeleri ile çok sayıda kişi katıldı. Törende Aşık Veysel için dua edilerek mezarına karanfil bırakıldı. Vali Barut ve beraberindekiler Aşık Veysel Şatıroğlu’nun Şarkışla ilçe merkezinde ikamet eden 82 yaşındaki oğlu Ahmet Şatıroğlunu evinde ziyaret etti.
AŞIK VEYSEL KİMDİR?
Ünlü halk ozanı Veysel Satıroğlu yani mahlasıyla Aşık Veysel 25 Ekim 1894 tarihinde Sivas’ta doğdu. İki kız kardeşinide o zamanlar yaygınlaşan çiçek hastalığından kaybeden Aşık Veysel, bu hastalığa 7 yaşında yakalandı ve iki gözünü de kaybetti.
Aşık Veysel, babasının oyalanması için aldığı bağlama ile önce başka ozanların türkülerini çalmaya başladı. 1933 yılında tanıştığı Ahmet Kutsi Tecer’in teşvikleriyle kendi sözlerini yazıp söylemeye başladı.
Veysel, bir dönem yurdu dolaşarak Köy Enstitüleri’nde saz hocalığı yaptı. 1965 yılında özel kanunla maaş bağlandı. 1970’li yıllarda Hümeyra, Fikret Kızılok, Esin Afşar gibi bazı müzisyenler Âşık Veysel’in deyişlerini düzenleyerek yaygınlaşmasını sağladı.
Aşık Veysel’in çiçek hastalığı yüzünden iki gözünü de kaybetti. Kendi anlatımına göre: “Çiçeğe yatmadan evvel anam güzel bir entari dikmişti. Onu giyerek beni çok seven Muhsine kadına göstermeğe gitmiştim. Beni sevdi. O gün çamurlu bir gündü, eve dönerken ayağım kayarak düştüm. Bir daha kalkamadım. Çiçeğe yakalanmıştım… Çiçek zorlu geldi. Sol gözüme çiçek beyi çıktı. Sağ gözüme de, solun zorundan olacak, perde indi. O gün bugündür dünya başıma zindan.”