Manisa Valisi Erdoğan Bektaş’ın ‘paralel yapı operasyonu’nda gözaltına alınan başörtülü kadınlara kelepçe takılması olayına ilişkin “Toplumda çok olumlu bir imajla algılanan başörtülü bayan” sözlerine tepki gösteren Davutoğlu “Maksadını aşan bir ifade” dedi…
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Hamdi Akseki Camii’nde cuma namazını kıldıktan sonra geçen hafta görev süresi uzatılan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’e hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, Eski sağlık Bakanı Recep Akdağ da Davutoğlu’na eşlik etti. Diyanet’ten çıkışında gündeme ilişkin soruları da yanıtlayan Davutoğlu, şunları söyledi:
(Bakanlık sayılarının artırılması ve hükümetin ne zaman kurulacağı) Görevlendirmeyi ne zaman yapacakları Cumhurbaşkanımızın takdiridir. Ancak şu anda, 7 Haziran’dan farklı olarak zaten hükümet kurma anlamında çok net bir tablo var. Dolayısıyla da bütçe takvimi bağlamında da ele alındığında bir an önce hükümetimizin kurulması ve göreve başlaması önem taşıyor. Hükümet süratle kurulup şu anda kadük durumda olan bütçenin geçirilmesi gerekiyor. İlk atamada bu yapıların değişmesi kanunen yani yasal olarak mümkün değil, çünkü var olan yasayla hükümeti kuracağız ama biz 13 yıl içinde birçok tecrübeler edindik. İcap ederse, ileride böyle bir ihtiyaç hasıl olursa bakanlık bölünmesi için de gerekli çalışmalar yapılabilir. Benim şahsen mülahaza ettiğim, değerlendirdiğim bazı hususlar var. Hükümetin bu aşamada kurulması var olan Bakanlar Kurulu yapısıyla olur. Çünkü bunun kanunla değişmesi lazım. Öyle çok büyük bakan sayısı artışları da o çerçevede dahi beklemek doğru değil. Bir ihtiyaç varsa onun gereği yapılır.
(Manisa Valisi’nin açıklamaları) Hukuk devleti kuralları içinde de herhangi bir konu da da soruşturma yürütülürken bayan olsun, erkek olsun, başörtülü olsun, başı açık olsun, ihtiyaç hasıl olmadıkça kelepçeli bir görüntünün ortaya çıkmasını tasvip etmeyiz. Vatandaşlık hukuku bağlamında da kimsenin diğerine göre bir farklılığı yoktur. Kıyafetler üzerinden ya da ideoloji üzerinden bir farklılık söz konusu olamaz hukuk devletinde. Hepimiz hukuk devleti kuralarına riayet edeceğiz. Eğer bir soruşturma yürüyorsa bunun gereği gözaltına alınması icap ediyorsa, bu hukuki şartlar içinde nasıl oluyorsa öyle yapılacak. Kaçma tehlikesi ya da başka bir takım ihtimaller söz konusuysa tedbir alınabilir ama normal şartlarda zaten polisin, güvenlik birimlerinin çağrısına uygun bir şekilde çalışma yürütülüyorsa özelikle de hanımların kelepçeli bir şekilde götürülmesini, erkeklerden ayırdığım için söylemiyorum, herkes için geçerli, bunu kabul etmemiz mümkün değil. Yürütülen soruşturmaya gölge düşürmek istercesine ortaya çıkarmak istenen bir tablo var. Yani bir mağdur psikolojisi oluşması da söz konusu, bu doğru değil. Hukuk devletinde gözaltı işlemi yapılacaksa bunun esasları bellidir. Bu esaslar uygulanırken de daha gözaltı, nihai suçluluk aşaması da değil. Vatandaşlar gidip üzerine düşen o soruşturmanın gerektirdiği şekilde gerekeni yapar, güvenlik birimlerimiz de yapar.
Başörtülü, başı açık ayırımı yapmak ve vatandaşlarımız arasında ‘olumlu imaj sahibi olanlar’, ‘olumsuz imaj sahibi olanlar’ gibi bir ayırım yapmak da kesinlikle kabul edeceğimiz bir tutum değildir. Bizim için bütün vatandaşlarımız aksi ispat edilene kadar olumlu imaja sahiptir. Aksi nasıl ispat edilir; bir suç vardır yüz kızartıcı veya kamu düzenine aykırı bir suç vardır. O zaman da hukuki işlem vardır. Buradan özellikle zikrediyorum; bu maksadını aşan bir ifadedir. Maksadın ne olduğunu tartışmak da istemem. Kesinlikle 78 milyonun her biri bizim için olumlu imaja sahiptir ve her birinin her hukuki soruşturmada hakları, hukukları ve en önemlisi de izzetleri ve onurları da devletimizin teminatı altındadır. (Manisa Valisi’yle ilgili bir tasarruf söz konusu olacak mı’ sorusu üzerine) Gerekeni söyledim, bakarız.
(Terörle mücadele bağlamında kara operasyonu iddiaları) Türkiye’ye dönük herhangi bir tehdit olursa nerede olursa olsun oraya dönük çalışma yapılır. Ama şu anda Türkiye’nin Irak ya da Suriye bağlamında herhangi bir kara operasyonu hazırlığı söz konusu değil. Kısa dönemde böyle bir beklenti içinde olmamak icap eder. Uluslararası toplum Suriye krizine mutlaka çözüm bulmak zorunda Türkiye’ye dönük bir saldırı olur veya Türkiye’ye dönük bir tehdit olursa kimseden hiçbir şekilde herhangi bir işaret veya karar beklemeksizin de Türkiye gereken her türlü tedbiri alır. Şu anda Suriye bağlamında söylüyorum böyle bir durum söz konusu değil ama gerekirse de her türlü tedbiri almak için hazırlıklarımız ve çalışmalarımız vardır.
Silvan operasyonuyla ilgili konuşan Başbakan Davutoğlu, “Türkiye’nin her santimetrekaresinde, huzur geri gelene ve kamu düzeni sağlanana kadar bu mücadele yürüyecek. Kimse şov yapmaya kalkmasın. Silvan’da neyin ne olduğunu, hangi sokakta, hangi okulda, hangi binada nasıl bir yığınak yapıldığını biliyoruz” dedi.