CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, “Elektrik, doğal gaz, akaryakıt, ulaşım, köprü, tünel vb. zamlarının daha sert bir fiyat artışı ve enflasyon kasırgasına yol açması, gıdaya erişimin iyice zorlaşmasına neden olacak. İktidarın zengini kollayan, halkı boşlayan ekonomi politikalarıyla çocuklarımız ekmek, makarna bile yiyemez hale gelecek” dedi.
Edinilen bilgilere göre; Erdoğan Toprak, bugün yaptığı yazılı açıklamada, kitleleri hızla yoksullaştıran ekonomi politikalarının insanları ekmek kuyruklarına ve askıda ekmek arayışına sürüklediğini vurguladı. Toprak, açıklamasında şunları kaydetti:
“Çocuklarımız ekmek, makarna bile yiyemez hale gelecek”
“İktidar, sayıları 300-400 bin olan milyoner hesaplarına verdiği ödeme garantileriyle kur ve faiz artışını engelleyeceğini iddia ediyor. Buna karşılık buğday, un, ekmek gibi temel gıda maddelerinin fiyat artışlarına karşı sadece laf üretiyor. Fahiş fiyatla, stokçularla, etiketlerle mücadele edeceğini söyleyip, ardından en yüklü fahiş zamları halkın sırtına bindiriyor. Elektrik, doğal gaz, akaryakıt, ulaşım, köprü, tünel vb. zamlarının daha sert bir fiyat artışı ve enflasyon kasırgasına yol açması, gıdaya erişimin iyice zorlaşmasına neden olacak. İktidarın zengini kollayan, halkı boşlayan ekonomi politikalarıyla çocuklarımız ekmek, makarna bile yiyemez hale gelecek.
“Hububat üretimi yüzde 15 geriledi”
TÜİK’in Bitkisel Üretim İstatistikleri’ne göre, hububat üretimi yüzde 15 geriledi. Bu yıl tüm ürünlerde, girdi maliyet artışları, kuraklık, üretimden vazgeçme ve tarım arazilerinin boş bırakılmasından ötürü daha sert düşüşler öngörülüyor. 2020’de 20,5 milyon ton olan buğday üretiminin 16,5 milyon tona gerileyeceği tahmin ediliyor. Bu da daha fazla buğdayın daha pahalıya ithal edilmesi demek. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) açtığı buğday ithali ihalelerinde ortaya çıkan fiyatlar, kur artışları sonrası yerli üreticiye ödenen taban fiyatların 3-4 katı düzeyinde.
“TMO tüketicinin ucuz ve kaliteli ekmeğe erişmesini sağlamakla görevlendirilmelidir”
İktidar, en kısa sürede buğday, un üretimi ve ithalatında girdilerden nakliyeye, gübreden sulama, tohum, mazot, elektrik ücretlerine vb. kadar kur farkı-enflasyon farkı ve maliyet artışlarını Hazine’den sübvanse ederek gümrük, KDV, ÖTV’de sıfırlamaya veya indirimlere gitmelidir. Görev zararı Hazine’den karşılanmak üzere TMO, un değirmenlerine ucuz buğday, fırıncılara ucuz un temin ederek tüketicinin ucuz ve kaliteli ekmeğe erişmesini sağlamakla görevlendirilmelidir. Bu ülkenin yurttaşları ekmek kuyruklarını hak etmiyor. 21’inci yüzyıl Türkiye’sinde vatandaşlarımızın askıda ekmeğe muhtaç hale getirilmesi kabul edilemez. Ekranlarda gözlerindeki ışıltıyla ekonomik gerçeklerden bihaber pembe tablolar çizen Bakan’a tavsiyem, Nazım Hikmet’in ‘Açların Gözbebekleri’ şiirini okumasıdır.”