En pahalı ressamlardan biri olan George Baselitz’in eserleri 29 Nisan’a kadar İsviçre’deki Kunstmuseum Basel’de sergilenecek. 23 Ocak 1938 yılında Deutschbaselitz’de doğan Hans-Georg Kern, henüz 14-15 yaşlarındayken fütüristik tarzda olan portreler, manzaralar, natürmort ve dini konulu resimler yapmaya başlar. Doğu ve Batı Berlin Akademilerinde öğrenim görürken Dadaistleri, Sürrealistleri ve diğer Avrupalı modern sanatçıları inceler. 16. yüzyıl Alman ahşap baskılarından ve Afrika heykelinden, Wassily Kandinsky’nin ve Kazimir Malevich’in teorilerinden, Friedrich Nietzsche, Charles Baudelaire, Comte de Lautréamont ve Antonin Artaud’un yazılarından etkilenir. Nazi mirasından dolayı yaralı Alman ressamlar geleneğine bağlı olan ve doğduğu kente atıfta bulunarak adını Georg Baselitz olarak değiştiren sanatçı 1961 ve 1962’de Pandämonium manifestosunu yayınlar.
1950’lerin sonu ve 60’ların başında soyut sanatın karşısında durur ve onun yerine kökleri Art Brut’e ve zihinsel hastalıkları ele alan psikotik sanata dayanan kişisel, ifadeci figüratif sanatı getirmeyi amaçlar. Asi adlı resminde kendisini alışılmadık biçimde, kaba elli ve hantal vücutlu romantik bir anarşist ve anti kahraman gibi gösterir.
Baselitz, sanatsal kariyerine soyut ve minimalist sanatın hakim olduğu bir çağda başlamış olsa bile Alman ekspresyonizminden ilham almış bir sanatçıdır. Almanya’ya özgü bir sanat yapmak istediği için de, ne toplumcu gerçekçiliği ne de lirik soyutlamayı benimser.
Batı Berlin’deki Werner ve Katz galerisinde düzenlediği ilk kişisel sergisinde, şortlu bir erkeği mastürbasyon yaparken betimlediği ‘Harcanmış Büyük Gece’ adlı resmi ülke genelinde skandal yaratır ve polis tarafından bu esere el konulur.
Alman sanatçı ününü; 1963 yılında tamamladığı ve cinsel içeriği dolaysısıyla “ahlaksız” bulunan Harcanmış Büyük Gece [Die große Nacht im Eimer] adlı resminin aldığı ağır tepkilere borçludur.
Sanatçının; şortlu bir erkeği mastürbasyon yaparken betimlediği resmi aslında, İkinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında Almanya’nın içinde bulunduğu duruma getirdiği bir eleştirisidir.
Baselitz, resimde yer alan eril cinsel organının “saldırgan bir edim” olduğunu belirtir ve polis tarafından kaldırılıp el konulan eserini iki yıl sonra geri alır.
1965’de bir yıl boyunca Floransa’da kalır.
Resim anlayışına yönelik tepkisini 1969’dan sonra tepetaklak yaptığı resimlerle göstermeye çalışır. Görmeye alışkın olunanın aksine baş aşağı görüntüler bir şeylere tepkinin sonucudur. Beklenene karşı bir tavırdır.
Bu tür ters figürler sadece yağlı boyalarında değil çizimlerinde, baskılarında ve heykellerinde de görülür. 1976 yılına ait Çıplak Elke 2’de pek çok kez resmettiği karısı Elke’nin baş aşağı görünümüyle karşılaşılır. Modeli üzerindeki duygularını bastırarak saf görsel yapıya odaklanır. Bu çarpıcı eser bilinen geleneksel bir konuyu ters göstermesiyle farklılaşır. Ona göre bu temsil edileni içerikten kurtarmanın en iyi yoludur.
80 yaşındaki sanatçı, bugün 20. yüzyılın en önemli gravür ustalarından birisidir.
Dünyaca ünlü sanatçının en son sergisi 21 Ocak’tan 29 Nisan’a kadar Kunstmuseum Basel’de ziyaret edilebilir.
SÖZCÜ