Meral Akşener, Ankara Nâzım Hikmet Kültür ve Kongre Salonu’nda düzenlenen partisinin kuruluş toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Meral Akşer’in konuşmasının satır başları şöyle:
Post modern milli şef dönemi başlamıştır ancak sürdürülemeyecektir.
Türkiye yorgundur, millet yorgundur.
Akşener, partililerin “Başbakan Meral” sloganlarını kesti. Başbakan değil, cumhurbaşkanı diyeceksiniz” dedi.
Akşener konşumasını şöyle sürdürdü:
Şimdi yeni şeyler söyle zamanı. Umutlarımız var. Zengin bir Türkiye istiyoruz. Gücümüz var. Mutlu bir Türkiye istiyoruz. Hakkımız var. Özgür bir Türkiye istiyoruz. Gücümüz var.
Türkiye coğrafyasıyla kucaklaşıp Avrasya olacak. Dünya ile kucaklaşıp bir bütün olacak. İYİ Parti ile yenileneceğiz. Mutlu bir Türkiye olacağız. İnanıyoruz ki partimiz Türkiye’nin demokrasisine katkı sunacak.
Mustafa Kemal başta olmak üzere, İsmet İnönü, Rauf Orbay’ı, Adnan Menderes’i, Süleyman Demirel’i, Necmettin Erbakan’ı, Alparslan Türkeş’i, Turgut Özal’ı, Bülent Ecevit’i rahmetle anıyoruz.
Küresel markalarımızı yaratmak istiyoruz.
Siyasal liderlerin önemli görevi zamanın ruhuna uygun dönüşümü açmaktır.
Türkiye dünyanın gelişimini iyi okuyamıyor.
Türkiye tarihin gerisine düşemez. Türkiye’nin gelişen dünyadan kopmasına asla müsade etmeyeceğiz. Buna seyirci kalmamak için buradayız.
“Bu iktidar gidici”
TEOG’un değiştiğini akşam haberlerinden öğrenen bakan varken ne konuşuyorsunuz diyeceksiniz. Bu iktidar gidici ama o çocuklar bizim çocuklarımız. Biz gençlerimizin beyinlerine sınırlar çizmeyelim. Bırakalım onları, hayalleri olsun. Tartışsınlar, üretsinler. Demek istiyorum ki kindar nesle gerek yok. Eğitim ailelerin üzerinde yük olmaktan çıkacak. Bunun sözünü veriyoruz size.
“Yargıya zabıta amirliği gibi davranılmasına müsade etmeyeceğiz”
Özgürlük alanlarını daraltan yönetimler korkak yöneticilerdir. Bunlar birlik dilini kullanmazlar. Korkak yönetimler insanlığa acıdan başka miras bırakmamışlardır. Adalet ise cesaret ister. Adaleti sağlayamayan yargı vicdanları çürütür. Siyasetin ve iktidarların yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz. Hele ki bugün yapıldığı gibi yargıya zabıta amirliği gibi davranılmasına müsaade etmeyeceğiz.
Çocuklarımız AKP’den kağıt gelemeden iş sahibi olamamaktadır. Liyakat ve hakkaniyet kalmamıştır.
Davaları İslam’dan kutsal olanlar. Rehberleri ve reisleri Peygamber’den güçlü olanlar… Menfaatleri dururken hakkaniyetleri nasıl kavrasınlar.
Bizim derdimiz huzur. Bizim derdimiz güvenlik. Bizim derdimiz ikiye bölünmüş Türkiye’yi yanyana getirmektir.
Bazılar bugün evet dediği için çok üzülüyordur. Yapmayın, etmeyin dedik. Tek adama izin vermeyin dedik. Bizim dediğimiz çıktı. Abiler addaya…
“YOLSUZLUK YAPANLARDAN HESAP SORACAĞIZ”
İşsizlik 13.4 ile rekordadır. 500 büyük firma kazancının üçte ikisini faize ödüyor. Bugün faiz lobisi ne kadar mutludur. Ey faiz lobisi diyenler, faiz lobisini mutluluktan dört köşe yapmıştır.
Peki ekonomide neden bu durumdayız.
Yapısal hale gelen yolsuzluklar, dış politika ve siyasi operasyonlar.
Yaygın yolsuzluk, hukukun yeterli olmadığı demokrasinin kıt olduğu ülkelerde görünür. Şu sıralar yolsuzluk diyince aşağıda birileri yapıyor. Kardeşim yolsuzluk çamurdur, çamur. Yukarıdan aşağıya akar. Malesef Türkiye’de yolsuzluk yukarıdan yerel yöneticilere kadar yaygınlaşmıştır. Yolsuzluk adeta dokunulmazlığa kavuşmuştur. Yolsuzluğa bulaşmış kim olursa olsun bu dünyadan hesap vermeden göçmeyecek. Size söz veriyorum. Yolsuzluğun yaygın olduğu ülkede yatırım yapılır mı?
Türk Silahlı Kuvvetleri’ni Türkiye’nin aktif değerinden düşürmek için plan yapanlar, malesef iktidar kadrolarının beyinlerinden faydalanmışlardır.
Buradan huzurunuzda ifade etmek isterim 15 Temmuz hain darbe girişiminde şehit olanların failllerini bulmak bizim için namus borcudur. Bugün devlet kendi topraklarında ana aktör olmaktan çıkmış durumdadır.
“BU BİR İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜDÜR”
Buradan 28 Şubat’ın anlı şanlı kadrolarına seslenmek istiyorum. Mutlu musunuz? Sizin gardiyan kesildiğiniz insanımız, kendilerine özgürlü vaat edenlerle yola çıktılar. Şimdi de bunlar sizin rolünüzdeler. Ürkütmeye çalıştığınız siyasetçi, hatta itibarını zedelediğiniz kadın burada. Siz neredesiniz bilmiyorum. Biz yine milletimizle birlikte yürüyoruz. 28 Şubat’ın kudretlileri bekleyin. Bugünküler de tarihin çöplüğüne yanınıza gelecekler. Türkiye’yi merak etmeyin. 80 milyon kararlı özgürce yaşamaya, hakkaniyetle paylaşmaya kararlı. 80 milyon kararlı güçlü Türkiye olmaya… Bugün 25 Ekim 2017. Bu bir iktidar yürüyüşüdür. Bu bir özgürlük yürüyüşüdür. Bu milletimiz için demokrasi yürüyüşüdür. Bu güçlü Türkiye yürüyüşüdür. Başaracağız. Allah yoldaşımız olsun.
CUMHURİYET