Evet BJK’miz Avrupa maçlarında bir başka, hocamız rahat futbolcular stressiz, kaptanlık vasfı maalesef pek olmayan Oğuzhan’da vaziyeti idare ediyor, eh böyle olunca, elinde Atiba, Talisca, Babel, Quaresma, Pepe gibi uluslararası kaliteli oyuncular da gerçek kimliklerini ortaya koyunca işte harika futbol ve netice ortaya çıkıyor, aynen Porto maçı gibi.
Bir de F.Bahçe maçına bakalım; Hocamız Trabzon renkleriyle müthiş stresli ve agresif, kaptanımız ise acemi çaylak gibi ortalarda, kavga gürültünün içinde, hatta maçın sonunda devamla kırmızılaşıyor, imama uyan futbolcu cemaati de deli danalar gibi oraya buraya saldırıyor, eh bu ortamda hakem ve yan hakemde formsuz olunca (nedense) netice aleyhimize tecelli ediyor.
Neyse korktuğum başıma gelmedi zira bu tip hadiseli maçlardan sonra gelen ilk maçlar hep tehlikelidir, ama işte burada önce futbol şube sorumlusunu sonra Şenol Hoca’yı kutlamak gerekir, kısa zamanda futbolcularını böyle çok güçlü bir takıma karşı moralman ve fiziki olarak hazırlaması bence takdire şayan bir olay.
BJK’miz Avrupa maçlarındaki gösterdiği performansı ve moral gücünü süper ligte de gösterdiği takdirde 3. şampiyonluğu görmemek sürpriz olur.
Bu takımda bir Pepe’nin yanına, bir de yırtıcı golcü olsa inanıyorum ki şampiyon kulüpler olmasa da, UEFA’da finale kadar giderdik, tabii ki bu takım, bu iyi futbolunu devam ettirirse yine de bir final neden olmasın. Bu arada müthiş seyircimizi de unutmamak gerekir bir kere daha Avrupanın, hatta Dünyanın en iyi seyircileri olduklarını ispat ettiler, onları gönülden kutluyor ve tebrik ediyorum.
Bu hafta Trabzon maçı çok önemli, bize karşı Ersun Hoca’nın oyuncularını çok sert oynatacağını tahmin ettiğim bu maçta yine sinirlenirsek işimiz zor olur, ama Hocamız bu sefer kendi takımına karşı oynayacağı için agresif tavırlarını kontrol altında tutacağı için futbolcularına hakim olacağını umuyorum .
Başarılı bir lig ve şampiyon kulüpler maçları diliyorum.