İstanbul Nişantaşı’ndaki ünlü bir kafenin müşterileri, şahit oldukları manzara karşısında büyük şok yaşadı. Bir kadın, kafe masasında bir başka kadının yüzüne botoks yapıyordu. Tepki gelince kendini ‘Doktor Nazan’ olarak tanıtan kadın “Ameliyata yetişmem lazım. Vakit bulmuşken hastamın da işini görmek istedim” dedi.
İstanbul’un kalburüstü semtlerinden Nişantaşı’ndaki bir kafede, 28 Ağustos’ta akıllara durgunluk veren bir olay yaşandı. Kafede oturan müşteriler, mekânın iç kısmındaki masada bir kadının, bir başka kadının yüzüne elinde şırıngayla bazı işlemler yaptığını gördü. Çok geçmeden yapılan işlemin botoks olduğu anlaşıldı.
AMELİYATA YETİŞECEKMİŞ
İddiaya göre kendini ‘Doktor Nazan’ olarak tanıtan kadın “ameliyata yetişmesi gerektiğini, bulduğu vakit aralığında bu hastasının da işini görmek istediği için kafede botoks yaptığını” söyledi. ‘Doktor Nazan’ın ayrıca işlem sırasında kafenin makas ve benzeri eşyalarını da kullandığı öne sürüldü.
SONRA KAHVE KEYFİ
Birkaç dakikalık işlemin ardından sözde doktor ve hastası kafeden ayrıldı. Kafedeki bir müşterinin kaydettiği görüntülerde botoks işlemini klinik yerine kafede yapan ‘Doktor Nazan’ın ‘hijyen kuralları gereği’ ellerine eldiven takmayı ihmal etmediği görülüyor. Birkaç dakikalık işlemden sonra ‘hasta’ kendi yüzüne buz tedavisi uygularken, ‘Doktor Nazan’ da bir yandan telefonuyla ilgilenip bir yandan da kahvesini yudumluyor.
‘SEYYAR’LAR TEHLİKE SAÇIYOR
Tüm dünyada her yıl botoksa harcanan paranın miktarı 4 milyar doları bulurken, bu pazarının en hızlı büyüdüğü üç ülkeden biri de Türkiye. Botoks işlemlerinin yarısından fazlası estetik amacıyla yapılırken, son yıllarda bu iş merdivenaltına da düşmüş durumda. Estetisyen olmayan kişiler evlere, işyerlerine gidip 5-10 dakikada botoks yapmaya baş- ladı. Uzmanlar, estetisyenler tarafından yapılmayan bu gibi işlemlerin tehlikeli sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekiyor.
Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Derneği Başkanı Dr. Akın Yücel, seyyar estetikçilere dair şu uyarıları yapıyor: “Esas tehlike dolgu ve botoks. Öyle ki bu uygulamaları artık herkes yapıyor. Körlüğe kadar varan sorunlarla karşılaşıyoruz. Akrilik, plastik ve silikon maddeleri kullanılıyor bu işlemlerde. Kalıcı ürünlerde risk daha yüksek. Yüzündeki dolgu nedeniyle yıllardır gözü akan, gözleri çukurlaşmış hastalarımız var. Bir de bu iş merdivenaltı yapılıyor artık. Özellikle yabancı uyruklu kişiler ‘Estetisyenim’ diyerek ellerinde çantayla evlere gidiyor. Çantalı seyyar estetisyenler büyük tehlike saçıyor.”
MİLLİYET