BEŞİKTAŞ: Turistlerden büyük ilgi

Beşiktaş’taki Saray Koleksiyonları Müzesi’nde sergilenen tarihi eserler, yerli ve yabancı turistlerden büyük ilgi görüyor. Beşiktaş’taki Saray Koleksiyonları Müzesi ve deposunda sergilenen Dolmabahçe Sarayı’nda kullanılan 55 bin tarihi eserler arasında vazolardan şamdanlara, sehpalardan porselen takımlara, mutfak eşyalarından tablolara, ısıtma ve aydınlatma malzemelerinden ilk polisiye roman örneklerine ve saray oyuncaklarına kadar birçok eserin yer alıyor.

Müze, bir dönemin saray yaşantısına ışık tutarken, sanatını ve zarafetini gözler önüne seriyor – Saray Koleksiyonları Müzesi Müdürü Karahüseyin: – “Her bir obje, kendi tür özelliklerine göre sergilenmiş ve depolanmıştır. Eserler, burada gayet sağlıklı bir biçimde hem korunuyor hem de periyodik bakımdan geçiriliyor. Modern müzecilik standartlarına uygun iklim koşullarında nem ve ısı değerleri de kontrol edilerek belli bir düzeyde tutularak eserler burada muhafaza ediliyor”

Saray Koleksiyonları Müzesi, Dolmabahçe Sarayı depolarında kapalı bulunan ve sarayın tefriş edilmiş mekanlarında ziyaretçinin görebilme olanağı olmayan tarihi eşyaların, modern bir depoda toplanması ve korunması amacıyla sarayın mutfakları Matbah-ı Amire’de oluşturuldu.

Eserlerin bin 508’i 2011’de açılan müze bölümündeki vitrinlerde sergilenirken, depo bölümünde muhafaza edilen 53 bin 492 eser geçen yıl ekimden bu yana yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine açıldı.

Vazolardan şamdanlara, sehpalardan porselenlere, koltuklardan tekstil ürünlerine, mutfak eşyalarından tablolara, ısıtma ve aydınlatma malzemelerinden ilk polisiye roman örneklerine ve oyuncaklara kadar birçok eserin yer aldığı müze, 19. yüzyıldaki saray yaşantısını, o dönemin sanat ve zarafetini gözler önüne koyuyor.

ESERLERE PAHA BİÇİLEMİYOR

TBMM’ye bağlı Milli Saraylar’a bağlı Saray Koleksiyonları Müzesi Müdürü Güller Karahüseyin, gerek müzede sergilenen gerekse depoda muhafaza altına alınan her eserin ayrı bir hikayesi olduğunu söyledi.

Eşyaların padişahlar, sultanlar, şehzadeler tarafından kullanıldığını anlatan Karahüseyin, saray ve köşklerdeki teşriflerde kullanılan eşyaların paha biçilmez duruma geldiğini ifade etti.

Karahüseyin, “55 bin tarihi eserin bin 508’i vitrinlerde sergileniyor. Sergilenen ve depoda muhafaza edilen eserlerin tamamı 19. yüzyıla ait. Bunlar son 6 padişah ile Halife Abdülmecit Efendi ve Cumhuriyet’in ilk yıllarında kullanıldı.” dedi.

Eserlerin her birinin kendi içerisinde tematik olarak düzenlenip vitrinlere yerleştirildiğini belirten Karahüseyin, “Porselen, aydınlatma, avize, halı, tekstil, oyuncak, mobilya, kitap vitrinlerinde değerli eserler var. Ayrıca Halife Abdülmecit Efendi’nin resimlerinin olduğu vitrinde kristal ve cam eserler bulunuyor. Müze ve depomuzda, o dönemde hayatın içerisinde olan ve günlük hayatta özel günlerde kullanılan eserler bulunuyor.” diye konuştu.

Milli Saraylar’ın misyonunun tarihi eserleri korumak ve gelecek nesiller aktarmak olduğuna dikkati çeken Karahüseyin, şöyle devam etti:

“Bütün arkadaşlarımızla bunun bilinci içerisindeyiz. Geçmişten bugüne korumak ve yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz. Bu eserler sandıklardan, depolardan, çatı aralarından çıktı. Restorasyonu ve konservasyonu yapıldı, vitrinlere yerleştirildi. Periyodik olarak bakımdan geçirilen objelerimiz ve bunu yapan ekiplerimiz var. Ahşap eserlerde kurtlanma var mı, metal eserlerde korozyon var mı, tekstillerde bozulma var mı? Hepsini tek tek gözden geçirip, gerekli müdahaleleri yapıyoruz.”

Karahüseyin, Sultan II. Abdülhamit’in Alman İmparatoru Kayzer Wilhelm onuruna Yıldız Şale’de verdiği ziyafet sorasında kullanılan tüm eşyaların vitrinde sergilendiğini, yine o dönemde Dolmabahçe Sarayı’ndaki sağlıkla ilgili aletlerin özellikle de dişçilerin kullandığı her türlü araç ve gereçlerin vitrinlerde ziyaretçilerin beğenisine sunulduğunu belirtti.

DÜRRÜŞEHVAR SULTAN’IN OYUNCAKLARI

Ziyaretçilerden en büyük ilgiyi o dönemde sarayda doğup büyüyen Dürrüşehvar Sultan’ın oyuncaklarının gördüğünü vurgulayan Karahüseyin, şunları söyledi:

“Dürrüşehvar Sultan, Halife Abdülmecit Efendi’nin kızı, aynı zamanda Sultan Abdülaziz’in de torunudur. Dürrüşehvar’ın manası da şahlara mahsus inci demek. İsminin güzelliği kendisine yansımış. Onun burada oyuncaklarını görüyoruz. Dürrüşehvar Sultan, hilafet kaldırılana kadar (1924 yılına) sarayda yaşıyor. Sarayda yaşayan son hanedan üyesi bir sultan olarak onun oyuncakları bugüne kadar ulaşmış. Bebeği, arabası, fili, porselen oyuncakları, boyama defteri, şiir defteri, zeka oyunları, bunlar yurt dışından gelmiş oyuncaklar.”

Karahüseyin, burada korudukları ve yaşattıkları 55 bin eser bulunduğunu belirterek, şu bilgileri verdi:

“Her bir obje, kendi tür özelliklerine göre depolanmıştır. Mesela büyük ağır raflarında mobilyalarımızı, orta yük raflarımızda metallerimiz, mavi kutular içerisinde kristal ve porselen eserlerimiz var. Onlar her türlü güvenlik önlemi alınarak paketlenerek, süngerlerle desteklenerek depreme karşı da güvenli hale getirilmiş, kutulanmış ve mühürlenmiştir. Eserler, burada gayet sağlıklı bir biçimde hem korunuyor hem de periyodik bakımdan geçiriliyor ve her türlü kontrolleri yapılarak muhafaza ediliyor. Modern müzecilik standartlarına uygun iklim koşullarında nem ve ısı değerleri de kontrol edilerek belli bir düzeyde tutularak burada muhafaza ediliyor.”

Karahüseyin, Saray Koleksiyonları Müzesi ve deposunun pazartesi ve dini bayramların birinci günleri dışında her gün 09.00-17.00 saatleri arasında açık olduğunu kaydetti.

Güller Karahüseyin, bir dönemin yaşantısına ışık tutan, sanatını ve zarafetini gözler önüne serer eserlerin yer aldığı müzeyi yetişkinlerin 5, öğrencilerin 2,5 liraya gezebildiğini bildirdi.

MİLLİYET