DÜNYA: Amerika’yı vuracak

Kuzey Kore’nin planı öğrenildi. Washington-Pyongyang hattında tansiyonun yükselmesiyle birlikte Kim Jong Un’un ABD’yi vurma planı da ortaya çıktı. Bu plana göre Pyongyang’ın göndereceği 4 adet füze 3.356 kilometre yol alarak Guam’ı vuracak.

3. Dünya Savaşı’nın tamtamları olarak da duyulan Kim Jong Un-Donald Trump atışması son sürat devam ederken Kuzey Kore resmi haber ajansı, Guam’a yönelik füze saldırı planını da ortaya çıkardı. Bu ayın ortasında gerçekleştirilmesi planlanan saldırıyı anlatan Kuzey Kore ordusundan General Kim Rak-Gyom, “Hwasong-12 modeli 4 adet füze aynı anda ateşlenecek ve Japonya üzerinden Guam’a doğru yönlenecek.

Füzeler 3.356 kilometrelik mesafeyi 17 dakika 45 saniye uçtuktan sonra Guam’ın 30 ile 40 kilometre açığına düşecek” dedi.Kuzey Kore ordusunun stratejik gücünden sorumlu isim olarak da bilinen Rak-Gyom, “Ağustos ortasına kadar planı netleştirip ince ayar yapacağız. Kim Jong-un’un emri sonrasında füzeleri fırlatacağız” ifadesini kullandı.

ÖTE YANDAN UZMANLAR TRUMP’IN KUZEY KORE’YE KARŞI ATACAĞI 7 ADIMI ORTAYA KOYDU
Kim Jong un’un ABD’yi vuracağı koordinatları ve kaç füzenin ne kadar sürede saldırıyı gerçekleştireceğini açıklamasının ardından gözler ABD Başkanı Donald Trump’a döndü. Henüz Trump, somut bir hamle yapmasa da İngiltere’nin saygın gazetelerinden Guardian, hızla tırmanan gerginlikte yapılabilecek hamleleri ve 7 senaryoyu okuyucularına duyurdu.

En iyi savunma hücumdur
Trump’ın deyimiyle ‘ateş ve öfke’ seçeneği önleyici savaş anlamına geliyor. Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Herbert Raymond McMaster, ‘önleyici savaş’ olasılığını politika seçeneklerinden birisi olarak öne sürmüştü. Burada amaç, Kuzey Kore’nin askeri kapasitesine hızlı ve sert bir darbe indirerek, ABD’ye ve müttefiklerine saldırma ihtimalini asgari düzeye indirmek. Fakat uzmanlara göre bu seçenek pek çok riski de beraberinde getirdiği düşünülüyor. Kuzey Kore ülkenin dört bir yanında füzelerini gizliyor. Ayrıca yaklaşık 8 bin uzun menzilli ağır topçu bataryasının namluları da Güney Kore’nin başkenti Seul’e çevrilmiş vaziyette. İlk saldırı ne kadar ani ve sert olursa olsun Kim Jong-un’un misillemesini engellemesi imkânsıza yakın. Bu da çok sayıda sivilin hayatını tehlikeye atmak anlamına gelecek.

Daha sert bir yanıt
Kamuoyunun bazı kesiminde Kuzey Kore’ye karşı çok yumuşak davranıldığı görüşü hakim. Füze denemelerinin cezasız kalmasının doğru olmadığını ifade edenler, Pyongyang yönetimine caydırıcı mesajlar verecek ölçülü misillemelerin devreye sokulabileceğini söylüyor. Bu ölçülü misillemelerin, taraflar arasında topyekûn savaş çıkmasına yol açacak büyüklükte olmasa da, Pyongyang’ın bir daha füze denemesine kalkışmadan iki kez düşünmesine yol açacak güçte olabileceği ifade ediliyor. Örneğin bir sonraki füze denemesinde füzenin fırlatıldığı noktanın hedef alınması gibi. Burada en büyük sıkıntı Pyongyang’ın ölçülü müdahale ile topyekûn saldırı arasında bir fark gözetip gözetmeyeceği konusundaki belirsizlik. Ayrıca şiddete bir kez başvurulduktan sonra hızla tırmanıp savaşa evrilmeyeceğinin de hiçbir garantisi yok.

Kim Jong un’a suikast
Kuzey Kore yönetiminin tepesindeki isimleri öldürme seçeneği, ABD ve Güney Kore’nin ortak askeri planlamalarının bir parçası. Hatta Güney Kore’nin sırf bu görevi üstlenmek için bir tugay kurduğu basına yansımıştı. Ancak bu tür bir operasyonun başarısızlıkla sonuçlanmasına yol açabilecek binlerce risk var. Kim Jong-un belki de dünyanın gizemli liderlerinden birisi. Kim Jong-un bir şekilde suikast yoluyla öldürülse dahi yerine geçecek kişinin daha ılımlı olacağının da garantisi bulunmuyor.

Ekonomik baskıyı artırın
Aslında ABD ile Kuzey Kore arasındaki gerilime sebep olan şey Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin yaptırım kararıydı. ABD’de yer alan bazı yorumcular, yaptırımların ve ekonomik baskının artması görüşünde. Fakat böyle bir hamle Çin firmalarının da kara listeye alınması ihtimalini doğurup Washington-Pekin hattında yeni bir krizi ortaya çıkarabilir.

Müzakere masasında çözüm
Kuzey Kore yönetimi, nükleer müzakerelere dönüş konusunda en ufak bir niyet ya da istek göstermiyor. ABD ise müzakerelerin ancak füze denemelerine son verilmesi durumunda başlayabileceğini vurguluyor. Washington’un ısrarcı olduğu bir diğer konu ise müzakerelerin nihai hedefinin “Kuzey Kore’nin nükleer silah programının tamamen ortadan kaldırılması” olarak tüm taraflarca kabul edilmesi. Pyongyang ise bu önkoşula sıcak bakmıyor. Ancak bu şart olmadan masaya oturulması durumunda, dünya genelinde nükleer silaha erişmeyi hedefleyen pek çok otoriter rejimin cesaretlendirileceği uyarıları yapılıyor.

Karşılıklı taviz verilecek mi?
Çin ve Rusya’nın desteklediği bir plan kapsamında Kuzey Kore’nin füze denemelerini sonlandırması karşılığında ABD ve Güney Kore’nin de müşterek askeri tatbikatlarını bitirmesi öngörülüyor. Bir sıkıntı bu planda tarafların niyetlerinin ve bulundukları pozisyonların eşit olduğunun varsayılması. Güney Kore’nin kendisini savunma amaçlı askeri faaliyetleri karşılığında Kuzey’in saldırgan tavrının bir tutulamayacağını ifade edenler de var. Güney Kore’nin çiçeği burnunda Devlet Başkanı Moon Jae-in bu konuda henüz net bir görüş ifade etmiş değil. Bir önceki Güney Kore hükümeti, ılıman tavırlara sahip Moon Jae-in’in aksine sert bir tutum sergiliyordu. Dolayısıyla geçmiş hükümet karşılıklı tavizler seçeneğine soğuk bakıyordu.

Hızlıca görüşme
ABD’nin önde gelen Kuzey Kore uzmanlarından Sigfried Hecker, Washington ve Pyongyang’dan temsilcilerin hiçbir önkoşul olmaksızın bir an önce bir araya gelip görüşmeye başlaması gerektiğini söylüyor. Kuzey Kore’yi yedi kez ziyaret etmiş olan ve ülkenin nükleer tesislerini de gezen Hecker, yanlış anlaşmalardan ve yanlış hesaplamalardan doğabilecek olan olası felaketlerin önlenmesi adına taraflar arasında bir diyalog kanalı bulunmasının şart olduğunu ifade ediyor.

SÖZCÜ