15 Temmuz darbe girişiminin 1’inci yıl dönümünde, Ankara Ulus’taki Birinci Meclis binası önünden TBMM’ye kadar “Milli Birlik Yürüyüşü” gerçekleştirildi. Yürüyüşün ardından TBMM’de anma töreni başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis bahçesinde halka seslendi.
Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişiminin 1’inci yılı nedeniyle Ulus’taki Birinci Meclis binası önünden TBMM’ye kadar süren “Milli Birlik Yürüyüşü” düzenlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katılımıyla saygı duruşu ve okunan İstiklal Marşı’nın ardından anma töreni başladı. TBMM yerleşkesinin ön bahçesinde binlerce vatandaş, Meclis’e gelerek anma törenine katıldı. Şehit yakınları ellerinde şehitlerin fotoğrafları ve Türk bayraklarıyla alanı doldurdu.
TBMM’deki törene Başbakan Binali Yıldırım, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, MHP lideri Devlet Bahçeli ile eski başbakanlardan Tansu Çiller de katıldı.
Cumhurbaşkanı’nın konuşmasından satırbaşları;
Hepinizi hasretle, muhabbetle selamlıyorum.
Öncelikle 15 Temmuz gecesi şehit olan tüm kardeşlerime Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum.
Ankara ve İstanbul başta olmak üzere darbecilerin karşısına dikilerek ihanete geçit vermeyen milletimin her ferdine şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.
Bir asır önce yedi düvelin bir araya gelip, tüm gücüyle yüklendiği Çanakkale’de herkesi şaşırtan bir zafere imza atmıştık. 15 Temmuz’da da yedi düveli arkasına alan bir ihanet çetesinin 40 yıllık planını 20 saate kalmadan bozarak tarihimize yeni bir zaferi nakşettik. Savaşlar, ordular arasında olur. Türk milleti 15 Temmuz’da ordulaşmış bir ihanet çetesine karşı yüreğindeki imanı ve çıplak elleriyle bir mücadele verdi.
Türk milleti 15 Temmuz’da herhangi bir topluluk değil, millet olduğunu hem de nasıl bir millet olduğunu göstermiştir. Gençler konusunda ümitsizliğe düşmüş olanlar vardı. 15 Temmuz gecesi gördük ki küllerin ardında kor bir ateş yanıyor. Vakti geldiğinde o ateş istiklaline el uzatanları yakan bir aleve dönüşüyor.
Milletimin elinde silah mı vardı? Benim milletim o alçaklara, hainlere karşı silahla mı yürüdü? Elindeki bayrağıyla ve yüreğindeki imanıyla yürüdü. Dünyada bunun başka bir örneği yok. Kurşunu göğsünün önünde durduran başka bir millet de yok. “Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın, Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk’ın, Kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın.
Tankın egzoz borusuna tişörtünü, fanilasını sıkıştırarak durduran başka bir zeka da yok. Uçağı, helikopteri yakalamak için hamle yapan başka bir millet de yoktur. Ölümün üzerine böyle giden bir millet de yoktur.
Şuanda önünde bulunduğumuz TBMM bizim bağımsızlığımızın ve demokrasimizin sembolüdür. Bu meclis Kurtuluş Savaşı’nı bizzat yönetmiştir.
Cumhuriyet tarihimiz boyunca pek çok badire yaşamış olmamıza rağmen kimse bu kutlu çatıya el uzatmamıştır.
(İdam sesleri üzerine) Hukuk içerisinde parlemento burada. Parlementoya gelir ve parlementodan ben geçeceğine inanıyorum. Parlementodan geçtiği zaman, bana geldiği zaman ben tereddütsüz onaylarım. Çünkü 250 şehidimizin ve milletimizin burada ahı var. 2193 gazimizin ahı var. Hans neder, John neder? Ben buna bakmam…
15 Temmuz bu ihaneti yapanlar böyle alçakça cüret göstermişlerdir. Hem devletimizi hem de medeniyetimizi kökten yıkmaktı amaçları. Hedef aldıkları ve en çok bombaladıkları yer TBMM olmuştur. Fransa’da teröristler 10-15 kişi ölüyor, orada 1 yıl OHAL kararı alınıyor. Ülkemizde devletimizi yıkma operasyonu yapılıyor, 250 kardeşimiz şehit ediliyor hâlâ kontrollü darbeden bahsediliyor. Yazıklar olsun başka ne diyeceğiz… Söyleyecek başka söze gerek yok. 15 Temmuz bir tiyatrodur diyenler meclisimizin yayınladığı kitaptan en ince detayları öğrenebilirler.
(Kılıçdaroğlu’na) Bugün baktım konuşuyor ve konuşurken de hala bu olayı kontrollü bir darbe olarak ifade ediyor. Hâlâ bu olayı kontrollü darbe olarak ifade ediyor. Kimseyi aldatmayalım. Bu olaya kontrollü darbe demek gerçekten bir nasipsizliktir. Bu olaya kontrollü darbe demek nasipsizliğin de ötersinde vurdumduymazlıktır. Siz bu milleti ne zannediyorsunuz? Nasıl buna kontrollü darbe dersiniz? Yoksa siz bu sürecin böyle devam etmesini mi istiyorsunuz? OHAL pazartesi günü MGK gündemine gelecek, konuşacağız ve hükümetimize tavsiye kararını alacağız.
Darbeciler Meclis’i bombalarken ne kadar alçaldılarsa milletvekillerimiz de o derece yükseldiler. Böyle millete böyle Meclis yakışır.
Meclis’e bir daha kimsenin el uzatamaması için artık daha çok çalışacağız.
Bu millete nasıl kıydınız? Ey FETÖ senin gideceğin yer var mı ya? Çalmadığın kapı kaldı mı? Şimdi Pensilvanya’da 400 dönüm yeri sana tahsis ettiler, oradan dünyayı idare ediyorsun. Darbe hesabı yapanlar Allah’ın hesabı üzerinde bir hesap olmadığını bilmedikleri için kafalarını milletimizin iradesine vurdular.
Vatanlarını Pensilvanya’daki şarlatanın emriyle 1 dolara satanlar zindanlarda çürürken, bu Meclis milletimize hizmet etmeye devam edecek. Darbeci soysuzlar rahat yüzü göremeyecektir.
Başaramayacaksınız. Milletimizi bölemeyeceksiniz. Bayrağımızı indiremeyeceksiniz. Vatanımızı parçalayamayacaksınız. Halkımıza boyunduruk vuramayacaksınız. Bizi yolumuzdan geri döndüremeyeceksiniz. Biz dostumuzu da düşmanımızı da biliyoruz. Daha doğrusu kim olduğumuzu nereden geldiğimizi nereye gittiğimizi biliyoruz.
TÖREN ÖNCESİ-
SELALAR OKUNDUKTAN SONRA TBMM’YE YÜRÜDÜLER
Türkiye genelinde saat 00.13’te sela okunmasıyla demokrasi nöbetinin başlamasının ardından oluşturulan kortej, TBMM’ye yürüyüşe geçti.
Demokrasi nöbetleriyle eş zamanlı başlayan yürüyüşe katılan vatandaşlar, Türk bayrakları ve 15 Temmuz şehitlerinin fotoğraflarını taşıdı.
Milli Birlik Yürüyüşü’nde, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, milletvekilleri, sivil toplum örgütü temsilcileri, esnaf ve sanatkarların yanı sıra darbe girişimi sırasında şehit olanların yakınları ve gaziler de yer aldı.
Tekbirler eşliğinde TBMM’ye yürüyen vatandaşlar, otobüsten çalınan şarkı, türkü ve marşlara eşlik etti.
SÖZCÜ