TSK harekete geçti ve sınırdaki askerlere alarm verdi. Fırat Kalkanı bölgesine Suriye PKK’sı PYD’nin saldırıları Türk Silahlı Kuvvetleri’ni harekete geçirdi. Teröristlerin işgalindeki Tel Rıfat çevresine ek birlikler gönderildi. Örgütün her hareketi izlemeye alınırken tüm cephelerdeki Mehmetçiğe ‘kırmızı alarm’ verildi.
Suriye PKK’sı PYD’nin Fırat Kalkanı bölgesine yönelik taciz ve saldırıları Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hareketlendirdi. Terör örgütü işgalindeki Tel Rıfat, Matar Minnag ve Horbül’den, Mare kasabasındaki TSK birliklerine yakın noktalara Grad füzesi, havan topu ve 23 mm’lik uçaksavarlarla yapılan saldırılar hem Mehmetçiği hem Özgür Suriye Ordusu’nu teyakkuza geçirdi. PKK-PYD cephesinde yaşanan tüm gelişmeler sıkı takibe alındı. Son 6 günde 11 sivilin hayatını kaybettiği PYD saldırılarının ardından TSK bölgeye tank, obüs, zırhlı araçlar ve asker sevk etti. Fırat Kalkanı bölgesine sevkiyat sürerken güvenlik güçleri bir yandan da ABD destekli Suriye PKK’sının saldırılarına misliyle karşılık veriyor.
Milliyet Gazetesi’nden edinilen bilgilere göre, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suudi arabistan’ı ziyaretinin ardından peş peşe gelen Katar krizi, Irak kuzeyinde referandum söylemleri, İran ile gerilim ve son olarak Rusya ile Amerika arasında Suriye üzerinden yaşanan gerilim devam ederken, bir yandan da Suriye’de sahayı şekillendirecek ince çalışmalar yürütülüyor. Bölgedeki aşiretler ABD ve Esed arasında bölünmüş durumda. Yine ÖSO içinde de çekişmelerin arttığı ve bazı grupların Esed veya PYD/PKK tarafına geçtikleri öne sürülüyor. Türkiye ise Suriye meselesinden uzaklaştırılmasını amaçlayan tüm bu gerilim siyasetinin bilincinde olarak Suriye politikasını son gelişmelere göre dizayn ediyor. Bölgede oldu bittilere müsaade edilmeyecek şekilde hazırlıklar ve teyakkuz sürüyor.
GERİLİMLERLE SAHA KARIŞTIRILIYOR
Bölgede son dönemde devreye sokulan gerilim politikasına dair yapılan güvenlik analizlerinde, Türkiye’nin doğu sınırları boyunca ABD ve Batılı ülkeler tarafından desteklenen PKK/PYD varlığının, uzun vadede Türkiye için en önemli güvenlik tehdidi olduğu vurgulanıyor. Tehdidin, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü tehdit eden bir ulusal güvenlik meselesine evrilmesinin kaçınılmaz olduğuna işaret ediliyor. Yine Irak kuzeyinde hazırlanılan bağımsızlık referandumu çabaları da uzun vadede Türkiye aleyhine dönecek çalışmaların bir parçası olarak görülüyor.
ASIL HEDEF FIRAT KALKANI
Bölgedeki planlamanın ABD ve batılı ülkelerin uzun yıllardır bölgeye yönelik yaptıkları paylaşım planlarının bir parçası olduğu, hafife alınamayacağı değerlendiriliyor. Son dönemde ABD destekli PKK/PYD güçlerinin sahadaki adımları izlendiğinde asıl hedefin Rakka, Deyr ez Zor yada DEAŞ ile mücadele olmadığı, hedefin Suriye kuzey koridorunun birleştirilmesi nihai amacı doğrultusunda Fırat Kalkanı ile kontrol altına alınan El Bab, Cerablus ve İdlib olduğunun okunduğu belirtiliyor. yapılan Son silah sevkiyatlarıyla da PYD’nin sözde liderinin hayli cesaretlendirildiği ve Suriye’nin kuzeyinde tamamen hakim olma hedefini dillendirmekten çekinmediğine işaret ediliyor.OLDU BİTTİYE İZİN YOKBölgede oldu bittilere hiçbir şekilde izin vermeyeceğini her fırsatta vurgulayan Türkiye, bir yandan PKK/PYD hareketliliğini yakından izlerken bir yandan da Fırat’ın batısında koruma altına aldığı bölgelerde ÖSO güçlerine yönelik teşkilatlanma, tahkimat artırma faaliyetlerine devam ediyor. Güvenlik analizlerinde, PKK/PYD’nin bu kadar yoğun silahlandırılması karşısında Türkiye’nin bu bölgelere daha fazla zırhlı birlik takviyesi yapması gerekebileceğine işaret ediliyor. Diğer kritik öneri ise, ABD’nin yoğun silahlandırma faaliyeti karşısında Türkiye’nin uluslararası kamu diplomasisini devreye sokarak Rusya ve İran’ı da yanına çekmesinin faydalı olabileceği yönünde.
UYDU DESTEĞİ
ÖSO’ya bağlı muhalif gruplardan Muhammed Fatih Tümeni’nin komutanı Doğan Süleyman, Yeni Şafak’a yaptığı değerlendirmede, kontrolleri altındaki stratejik noktalara saldırıların Tel Rıfat, Matar Minnag ve Horbül’den yapıldığını anlattı. Bazı ülkelerin PYD’ye insansız hava araçları ve uydu desteği verdiğini kaydeden muhalif komutan, ayrıca bölgede ÖSO içerisine sızmış ajanların da TSK aleyhine faaliyet yürüttüğünü, bunlardan bazılarının daha sonra PKK-PYD terör örgütüne geçtiğini dile getirdi.
Tuveys, Kel Cibril, Dabık ve Mare’de konuşlu TSK birliklerine saldırıldığını bildiren Süleyman, “Bu silahlar PYD’ye DEAŞ ile savaşması için ABD’nin verdiği silahlar. Ve bölgeye ağır silah, zırhlı araç, havan topları Haseke yönünden sevk edilmeye devam ediyor” dedi. PKK/PYD’nin ABD silahlarıyla Mehmetçiğe saldırıları sonrası Kilis ve Suriye’nin sınır ilçesi Çobanbey’den batıdaki Mare yönüne takviye birlik gönderildi. Azez, Mare ve Tel Rıfat çevresinde konuşlu birlikler teçhiz edilirken, gelişmeleri teyakkuz halinde takip eden TSK, bölgede güvenlik önlemlerini üst seviyeye taşıdı. Tüm cephelerde kırmızı alarm verildi.