Çukurova Üniversetisi’nin efsane hocalarından Prof. Nazan Koluman, denetim sektörünün önde gelen isimlerinden Burak Karapınar, bakliyat dendiğinde akla gelen iki önemli isim Mehmet Reis ve Tevfik Dinçer, tüketici hareketinin onursal başkanı Aydın Ağaoğlu ve Türkiye’nin balda marka olmuş önemli isimlerinden Can Sezen ve çok sayıda konu ile ilgili sivil toplum önderi…. Bir masanın etrafına oturdular ortak akıl ile gıdada güvenilirliği aradılar. Bunun çok önemli bir olduğu noktasında hemfikir oldular. Gıdada güvenilirlik Türkiye’nin önünü açacak en önemli tespit olarak ortaya çıktı. Güvenilir gıda ihracatın daha fazla yapılmasını sağlayacağı gibi kilo fiyatını da artıracak bir gelişme olarak görüldü. Türk ürünleri güvenilir olduğu takdirde dünya bizden almayı tercih edecek. Talep olunca da Türk mallarının fiyatı artacak. İşte o zaman Türk fındığı kara listede olmayacak, üzüm ve incirimiz geri dönmeyecek. Türkiye’de üretilen zeytinyağını İtalyan alıp, şişeleyip marka diye satıp bizim sırtımızdan para kazanamayacak. Fındık, kayısı, incir, üzüm, domates para edince daha fazla üretilecek, dünya pazarlarında söz sahibi olacağız. Bu ürünler para ettiği için kırsaldan kente göçün önü kesilecek. Göç yüzünden harcadığımız milyonlarca lira kırsal kalkınmaya destek olarak verilecek. Üretim bollaşınca biber, fasulye enflasyonu söylemi ortadan kalkacak. Yani enflasyona yapısal bir darbe indirilmiş olacak. İşin sırrı güvenilir gıda… Türkiye bu konuda düğmeye bastığı an ihracat çıkışa geçecek, enflasyon da inişe… Peki bu durumun ne kadar farkındayız…. Bu mümkün mü? Evet mümkün… Biraz önce saydığımız isimler güvenilir gıda konusunda düğmeye basmış durumda. Arayış içindeler. Belki bir platform gündeme gelecek. Bu isimlere sürekli yeni isimler katılıyor. Son olarak gıda sektörünün önde gelen ismi Metin Yurdagül bu isimlerin arasına katıldı. Başka katılımlar da bekleniyor. Önümüzdeki günlerde önemli toplantılar gündemde… Bu arada üç büyük belediye de bu konuda düğmeye basmış durumda. İzmir Büyükşehir Belediyesi en çok süt üreten olmanın yanında başka alanlarda da en çok olmaya çalışıyor. Bu en çok da güvenilirliği de önemsiyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi geçtiğimiz günlerde öyle bir etkinlik düzenledi ki bu alanda bende varım dedi… Düzenlenen bu etkinlikte Ankara’nın 8-10 alanda tarım birinciliği olduğunu vurgulandı ve bunun markaya dönüşmesi için çalışmalar anlatıldı. Aynı şey İstanbul büyükşehir Belediyesi için de geçerli… İstanbul’da dev bir gıda ve lojistik üssü yapılıyor. Burada güvenilir ürün konsepti olmazsa olmaz olacak. Yani bu üsten İstanbul’a dağıtılan gıda kesinlikle güvenilir olacak. Bütün bu gelişmeler inracatı artırıp Türkiye’nin zenginleşmesini sağlarken, bolluktan dolayı da enflasyonun belini kıracak. İşin özü bir taşla iki kuş vur… Güvenilir ol, ihracatı artır zenginleş, fakirleşmeye neden olan enflasyon canavarını bollukla yen… Hadi kolay gelsin…