Türkiye’nin önemli seramik sanatçılarından olan Füreya Koral’ın seramik sergisi açıldı. ‘Füreya Koral’ın Yaşayan Seramikleri’ adlı sergi 3 Mayıs’ta İstanbul Kültür Üniversitesi Sanat Galerisi’nde açılışı yapılan sergi 24 Mayıs’a kadar ziyaret edilebilecek.
Füreya Koral kimdir?
Füreya Koral, Türkiye’nin en önemli kadın sanatçılarından birisidir. Özgün bir kişiliğe sahip olan Koral, 1910 yılında İstanbul Büyükada’da doğmuştur. O yıllarda Büyükada, 8-10 Osmanlı ailesinin gönüllü olarak sürgün yeri idi. Saraydaki siyasi çekişmeden kaçan Şakir Paşa ailesi, Büyükada’ya yerleşmişti. Füreya Koral’ın babası General Emin Koral, Atatürk’ün silah arkadaşlarındandı. Annesi ise, Şakir Paşa’nın büyük kızı Hakiye Hanım’dı.
Füreya Koral, seramik sanatı üzerine eserler vermeye başladığında, Şakir Paşa konağının üzerinde bıraktığı etkiden söz etmiştir:
“Bense kendimi hiç doğuya ait hissetmedim yaşamım boyunca. Bir gün seramiğe başladığımda bir de ne göreyim, içimden taşan tüm imgeler, hayranı olduğum batı toplumunun zevkini, felsefesini biçimini değil de benim doğup büyüdüğüm toprakların renklerini, biçimlerini, simgelerini yansıtıyor. Ben Osmanlı laleleri, karanfilleri ve söğütlerinin, Kütahya yeşilinin, kiremit kırmızısının hele de Akdeniz turkuvazının
tutsağı imişim… Ben tepeden tırnağa Bizans, İstanbul ve Anadolu imişim, meğer!”
Füreya Koral, Cumhuriyet’in ilk dönemlerindeki kadınların en donanımlısı olanlarındandır. İyi bir eğitimi ve bir kaç yabancı dili olan Koral’ın günleri eşi Kılıç Ali ile Atatürk’ün yakınında, Çankaya’daki yemeklerde geçmiştir. 1938 yılında Atatürk’ün hayatını kaybetmesinden sonra İstanbul’a taşınırlar. İstanbul’da teyzelerinin sanat ortamına girmiştir.
Vereme yakalanan Füreya, İsviçre’de iki yıl kadar sanatoryumda yatar. Hasta yatağında yatarken, oyalanması için teyzesi ona plastik hamur getirir. Bu hamur ile seramik yapmaya başlayan Koral, tedavi görürken bir yandan da seramik ve resim çalışmalarına da devam eder seramik üzerine aldığı kitaplar ile tekniklerini geliştirir.
Sanatçının eserlerinde, soyut ve somut öğelerle Anadolu kültürünün izleri bulunan seramik pano ve üç boyutlu eserlerinin yanında vazo, tabak gibi günlük yaşamda kullanılabilen çalışmalar da yaptı. Sanat ve hayatı birleştiren sanatçının eserlerinde seramik, sadece süs eşyası değil, aynı zamanda toplum tarafından kullanılabilen bir formda kazanıyor.