Ankara’da muhtarlarla bir araya gelen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, önemli açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliği konusunda AKP’lilerin “Meclis’te ilk dört maddeyi değiştireceğiz” dediklerini hatırlatıp, Bahçeli’nin bu konuda kendisine açıklama yapmasını beklediğini söyledi ve diğer siyasi liderleri canlı yayına davet ederek “Kardeşim ben yalan söylüyorsam al eline 18 maddeyi senin istediğin kanalda bana göster, beni mahcup et” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satırbaşları:
Program olursa Düzce’de tabi ki miting yapacağız. Şu anda 9 vekilimiz Düzce’de çalışıyor.
Şu anda fazla mitingi yapmıyoruz. Mitingden fazla, biraya gelip konuşmaya ihtiyacımız var.
Ülkenin geleceği hepimizi ilgilendiriyor. Ortak aklı egemen kılmamız gerek. Birlikte oturup kararımızı vereceğiz.
Tüm arzumuz sivil toplumun güçlenmesi ama öyle bir süreçten geçiyoruz ki, yasal altyapısı olan sendikalar bile sesini çıkaramıyor.
Bir kararname ile muhtarlıkları kaldırabilirler. Söylediklerimi çarpıtıyorlar. Ben hiç bir zaman belediyeler kapatılır demedim, muhtarlıklar için dedim. Türkiye’de bütün muhtarların oturup düşünmesi lazım.
Yeni anayasada yerel yönetimlerle ilgili hiçbir şey yok. Bu Anayasa değişikliği ülkenin hangi sorununu çözüyor?
Bu Anayasa ile rejimi değiştirip, tek adam sistemine geçilecek.
AKP’liler “Bu değişikliği yapacağız, Anayası’nın ilk 4 maddesini değiştireceğiz” dediler Meclis’te. İtirazlar üzerine tekrar kürsüye geldi, aynı sözlerini tekrarladı. Bu sorunun yanıtı kim verecek. Bu sorunun yanıtını bana göre vermesi gereken Devlet Bahçeli’dir. Ülkücülerin vatana bağlı olduğunu biliyorum, en ufak bir endişem yok.
Bu değişikliğin oylanmasında dikkatli ve sorumlu davranmak zorundayız.
Güçler ayrılığı değil, güçlerin uyumu diyorlar. Yani güç bir kişinin elinde olursa sorun biter. Parti devleti kurmak için özel çaba harcanıyor.
TBMM milli iradeyi temsil ediyor diyoruz. Milli iradeyi bir kişiye veriyoruz.
Devletin işleyişini ve yapısını değiştiren tüm kararnameleri çıkartacak.
Venedik Komisyonu, Anayasa raporu açıklandı. Arada gürültüye gitti.
Türkiye demokratik sistemden vazgeçip, otoriter bir sisteme geçiyor.
Bu Anayasa ile siz Avrupa Birliği üyesi olamazsınız daha ne desin.
Uygar dünyadan kopuyoruz, yalnızlaşıyoruz.
Evet geçerse Suriyelilere vatandaşlık verecekler. Bunu da söylüyoruz. Vatandaş sandığa giderken bunu da düşünmeli.
Bu işin sağı, solu, partisi yok. Bunlar Türkiye’yi yalnızlaştırıyor, dünyadan soyutluyor.
Son 2,5 yıldır fiili başkanlık yaşıyoruz. Son 2.5 yılın ekonomisine bakın…
Durup dururken Rusya’yla kavga ettik. Sonra el etek öptük özür diledik. Benim ağrıma gidiyor.
Yeri gelecek aman Putin, yeri gelecek aman Trump… Sizin aklınız yok mu?
Partinin genel başkanı tarafsız olur mu? Devletin tarafsızlığı olmayacak
Vatandaş tarafsız devletle muhatap olmak ister. O zaman devlet, vatandaşın devleti olur.
Bizim girişimimiz olmayacak. Süreç kısır tartışmaların olduğu bir süreç değildir. Ali, Veli bunu dedi cevap verelim, kavga edelim zamanı değil.
KILIÇDAROĞLU’NDAN BİR ÇAĞRI DAHA
‘Kılıçdaroğlu yalan söylüyor’ diyorlar. Kardeşim eğer ben yalan söylüyorsam; al eline 18 maddeyi, senin istediğin televizyon kanalına çıkalım, bana bunları göster ve ben mahcup olayım. Gelemiyorlar. Niye gelemiyorlar, onlar da biliyorlar ben doğruları söylüyorum.
Gazi Mustafa Kemal, ‘Milletin istiklalinden’ söz ediyor. Onlar ne diyorlar? ‘istikbal’ diyorlar kendi ikballeri için. Onlar kendi imkanları için arada 180 derece fark var.
18 YAŞINDA VEKİLLİĞE KARŞI DEĞİLİZ, NİYE ÖMÜR BOYU ASKERLİKTEN MUAF OLACAK
18 yaşında milletvekili olsun, bizim itiraz ettiğimiz nokta. Niye ömür boyu askerlikten muaf olacak? Birilerinin çocuğu ömür boyu askerlikten muaf olacak, bu benim vicdanımı rahatsız ediyor. Askere gitsin başım üstüne, hiçbir itirazım yok.
Hiçbir bakan ya da başkan yardımcısı milletvekili olmayacak. Ama ömür boyu dokunulmaz olacak.
Atatürkçülüğü bize ve çocuklarımıza yanlış öğretiyorlar. Atatürkçülüğün 2 temel ayağı vardır. Birincisi özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir der. İkinci ayağı üreten Türkiye….
Herkes 16 Nisan’da sandığa gidip oyunu kullanmalıdır. Bu bizim ülkemizin geleceğidir. ‘Sandığa sahip çıkacak mısınız?’ diyorlar. Hiç endişeniz olmasın. Bu bizim vatani görevimizdir. Eğer engelli tanıdıklarınız, oy kullanmaya kendi imkanlarıyla gidemeyecek olan tanıdıklarınız varsa mutlaka bizlere haber verin. Biz bu vatandaşlarımızı bulundukları yerden alıp, sandığına kadar götürüp, evlerine geri bırakacağız.
Kaynak: SÖZCÜ