GÜNDEM: ‘Teröristin Orta Asya’dan gelmesi tesadüf değil’

İki yıl önce 80 yaşındaki bir ihtiyarı ‘en yaşlı militan’ olarak gösteren videoyu herkesin komik bulduğunu hatırlatan İngiliz The Times gazetesi, bu görüntünün aslında bir uyarı olduğunu yazdı. Gazeteye göre, son yıllarda yüzlerce Uygur Türkü aileleriyle birlikte IŞİD’e katılmaki çin Suriye’ye geldi. Orta Asya’dan gelenlerin sayısı ise 4 bini bulabilir!

Daily Telegraph, Musul ve Rakka’da sıkışan terör örgütünün yeni yılda Türkiye ve Avrupa’da başka saldırılar düzenleme riskinin arttığını bildiriyor.

ABD gazetelerine göre ise, Türkiye’nin sınır ötesi harekatı ve diğer noktalardaki operasyonlarla darbe yiyen örgüt köklerine geri dönüyor!

İngiliz The Times gazetesi, Reina’daki saldırının Orta Asya kökenli bir terörist tarafından yapıldığının ortaya çıkmasıyla söz konusu ülkelerden IŞİD’e katılımı ele alan bir analiz yayınladı.

Times’ın analizi şöyle:

“Türk basını, Reina saldırısını düzenleyen kişinin, Çin’in Şincan bölgesinden bir Uygur Türkü olduğunu, Türkiye’ye de Kazakistan üzerinden geldiğini yazıyor.

2015’te IŞİD ‘en yaşlı savaşçısı’ olarak tanıttığı 80 yaşındaki Muhammed Amin adlı beyaz sakallı militanın videosunu internete koyduğunda, ‘komik bir haber’ olarak algılanmıştı. Ama Amin’in hikayesi aslında bir uyarıydı. Çin’in Uygur Türklerine baskısından usandığını, Suriye’de IŞİD saflarında savaşırken oğlunun izinden giderek örgüte katıldığını anlatıyordu.

Eski bir imam olan Amin, savaşmak için geldiği Suriye’ye eşini, kızını ve dört torununu da getirmişti. Aynı Türk basınında çıkan haberlere göre Reina saldırganının yaptığı gibi.

Çin 2015 yılında 300 vatandaşının Suriye’de savaşmaya gitmiş olabileceğini açıkladı. Büyük kısmı Nusra Cephesi’yle birlikte hareket eden ‘Türkistan İslami Partisi’ adlı örgüte katılmışlardı.

Bu örgütün bugün binlerce olmasa bile yüzlerce militanı var. Geçen yıl internete sızan IŞİD belgelerindeyse 114 Çin vatandaşının IŞİD’e katılmış olduğu görülüyordu. Pek çoğu aynı Muhammed Amin gibi ailelerini de yanlarında getirmişlerdi. Kısa vadede ülkelerine dönmek gibi bir niyetleri yoktu.

Uygur Türkü çocuklar, Kırgız ve Kazak çocuklarla birlikte IŞİD tarafından eğitildi. Kazak çocuklar, IŞİD’in propaganda videolarında yakalanan ‘casusları’ öldürürken görülüyordu.

Sayıları 4 bini bulabilir!

Bugüne kadar 2000 ila 4000 Orta Asyalının IŞİD’e katıldığı sanılıyor. Bunların arasında Uygurlar da var, Kazaklar da Kırgızlar, Özbekler, Türkmenler ve Tacikler de.

Kırgızistan bir nebze dışarıda tutulursa, bu ülkelerin tümünde baskıcı rejimler var. Hepsi fakir ülkeler ve kırsal bölgelerde derin bir muhafazakarlık hakim.

Artık militanların ülkelerine dönmeleri son derece zor. Ülkeleri sınırları kapatmış durumda. Ancak Türkiye’ye kolayca kalabalığa karışabiliyorlar. Tacikler hariç hepsinin dili Türkçe’ye yakın.

İngiltere’deki King College Üniversitesi’nden cihatçı propaganda takibi yapan Charlie Winter, Orta Asyalı militanların IŞİD içerisinde en özel birlikler olarak görüldüğünü söylüyor ve intihar saldırılarını da çoğunlukla bu ülkelerden gelen militanların gerçekleştirdiğini ifade ediyor.

1991’de Sovyetler Birliği’nin çöküşüyle bağımsızlığını ilan eden Orta Asya ülkelerinde bölgede yeniden etki kurmak isteyen Rusya ile baskıcı rejimlere üçüncü bir alternatif olarak İslam yükselişe geçmişti.

Gulf State Analytics araştırma şirketinden Theodore Karashik, IŞİD’in Orta Asya konusunda ciddi bir stratejisi olduğunu düşünüyor ve ‘Türkiye’deki istikrarsızlığı artırıp Orta Asya’da daha fazla destek çekmeye çalışıyorlar. Bu bir militan devşirme girişimi’ diyor.”

DAILY TELEGRAPH: BATIDA SALDIRI RİSKİ ARTTI

Daily Telegraph gazetesi için bir yazı kaleme alan Con Coughlin ise, örgütün Suriye ve Irak’ta yenilgiye uğradıkça Batı için daha büyük bir tehdit haline geleceğini ifade ediyor:

“IŞİD’in devlet kurma amacı güden bir yapıdan küresel bir terör tehdidine doğru evrildiği son İstanbul ve Bağdat saldırılarıyla net biçimde görüldü.

Irak’ta Musul, Suriye’de ise Rakka baskı altında. 2017’de örgütün Suriye ve Irak’taki merkezlerinin ele geçirilmesini hedefleyen askeri harekâtların hız kazanması bekleniyor.

Bu gelişme karşısında IŞİD’in Batı ülkelerinde daha da vahşi saldırılar düzenlemesi riski artmış durumda. İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace’ın ‘örgüt kimyasal silahlarla sivilleri hedef alan bir saldırı hazırlığında olabilir’ sözleri de buna işaret ediyordu.

2017’de bu terör altyapısını çökertmek en az örgütü Suriye ve Irak’ta yenmeye çalışmak kadar öncelikli olmalı. Aksi takdirde Paris, Nice, Berlin ve İstanbul’dakilere benzer yeni saldırılar görme riskimiz yüksek.” (BBC Türkçe)

ABD BASINI

WALL STREET JOURNAL: IŞİD KÖKLERİNE GERİ DÖNÜYOR

Saldırı ABD gazetelerinin de birinci sayfasında. İstanbul’daki bir cenazede çekilen fotoğrafı manşetten veren The Wall Street Journal’a göre, IŞİD elindeki kaleleri kaybetmeye devam ettikçe ‘gerilla’ isyanı olarak başladığı köklerine geri dönecek. Avrupa polis teşkilatı Europol ise, toprak kaybeden terör örgütünün gündemde kalmak ve gazete manşetlerini işgal etmek için Batılı kentleri hedef almaya devam etmesini bekliyor.

BOSTON GLOBE: YAS GÜNÜ, YENİ IŞİD TERÖRÜ!

The Boston Globe da cenazeden bir fotoğrafa ilk sayfasında yer veriyor. ‘Yas günü, yeni IŞİD terörü’ başlığını kullanan gazete, IŞİD’in Türkiye’deki saldırıları nadiren üstlendiğini hatırlatıyor. Boston Globe’a göre, örgüt Türkiye’de ince bir denge tutturmaya çalışıyor.

WASHINGTON POST: OPERASYON GENİŞLEDİ, SALDIRI GELDİ

The Washington Post da ilk sayfasından okurlarına Reina saldırısını IŞİD’in üstlendiğini okurlarına bildiriyor. Gazete, saldırıyı Türkiye’nin Suriye’deki IŞİD operasyonlarının genişlemesinin bir sonucu olarak yorumladı. Washington Post, IŞİD liderinin Kasım ayında yayımlanan ses kaydını okuyucularına hatırlatıyor. Gazete, Türkiye’nin son dönemde sınırlardaki kontrolleri sıkılaştırması, militanları takibe alması ve Suriye’deki geniş harekat nedeniyle IŞİD’in hedefi haline geldiğini aktarıyor. Kaynak: Milliyet