EĞİTİM: Okul fobisinin nedenleri aileden mi geliyor?

Aşırı korumacı, dış dünyayı tehlike dolu olarak algılayan ailelerin çocukları okul fobisine daha yatkın oluyor. Çocuğun, ders zilinin çaldığı ilk gün kabus yaşamasını istemiyorsanız okulu ona doğru tanıtın. ‘Okul çok güzel, öğretmenin çok tatlı’ ya da ‘Öğretmenini kızdırma, sana biri vurursa bize söyle’ gibi aşırı övücü ve korkutucu cümleler kurmak yerine, ‘Ben de senin yaşında okula başladım, öğretmenin hoşuna gidecek bilgiler anlatacak’ gibi sade cümleler kullanın.

Okula başlayacak çocukları için romantik anlar düşleyen anne ve babalar için ders zilinin çaldığı ilk gün kabusa da dönebilir; ayaklarına sarılmış ağlayan, kaçmaya çalışan çocuğu sayesinde ‘okul fobisi’yle yüz yüze kalabilir. İşte bu noktada, çocuğun okul fobisiyle baş etmesi için en önemli görev yine anne ve babaya düşüyor! Türkiye İş Bankası iştiraklerinden Bayındır Sağlık Grubu bünyesinde hizmet veren Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Klinik Psikoloji Bölümü’nden Uzman Psikolog Nilüfer Erkin, okula uyum sürecinin sağlıklı yaşanması ve okul fobisini yenmek için tavsiyelerde bulundu:

Ana sınıfı veya ilkokul birinci sınıfa yeni başlayan bir çocuk, anne veya babası olmaksızın, öğretmeni ve diğer arkadaşlarıyla birlikte sınıfında oturmak hatta bazen okulun bahçesine bile girmek istemeyebiliyor. Anne-babası veya öğretmeni tarafından ikna edilmeye çalışıldığında ağlama, tepinme ve kaçmaya çalışmak gibi aşırı tepkiler verebiliyor. Karın ağrısı, baş ağrısı gibi gerçekte var olmayan ağrılar yaratabiliyor.

Okula yeni başlayan çocuğun bu tür tepkiler göstermesi, çocukta ‘okul fobisi’ olduğu anlamına gelebiliyor. Eğer çocuk okula uyum sürecinde ‘okul fobisi’ yaşıyorsa, ilk adım olarak okulun rehberlik servisinden danışmanlık alınmalı ancak fobi aşılamaz ise bir çocuk psikoloğuna başvurulmalı.

AŞIRI KORUMACILIK FOBİ NEDENİ

Okul fobisinin nedenleri; çocuğun anne-babasının olmadığı ortamlarda yalnız kalmayı duygusal olarak tolere edememesi, gerçekte var olmadığı halde kendini tehlike altında hissetmesi ve aşırı düzeyde korkması olarak sıralanıyor.

Genellikle ailenin dışındaki sosyal ve fiziksel ortamları tehlike dolu olarak algılayan ve çocuğunu bu tehlikelere karşı koruması gerektiğine inanan anne-babaların çocukları, okul fobisine daha yatkın oluyor. Ancak bazı çocuklar çekingen, utangaç olmalarına rağmen okul fobisi yaşamayabiliyor.

ÖĞRETMEN ACELECİ OLMAMALI

Genel olarak anne-babanın çocuk yetiştirme tarzının okul fobisi oluşmasında etkisi olduğu kabul ediliyor. Çocuk, okul yaşına gelene kadar anne-babasının veya güvendiği bakıcısının dışındaki insanlarla bir arada bulunduğunda, aşırı korumacı ve müdahaleci tutumlar, çocuğun tek başına bağımsız ilişki kurmasına izin vermiyor. Çocuk bu nedenle anne-babasına bağımlı yetişiyor.

Çocuğun okuldaki ilk günlerinde öğretmen veya arkadaş tutumlarına bağlı olarak okul fobisi geliştirmesi, günümüz koşullarında daha düşük bir ihtimal. Ancak bazen öğretmenin aceleci ve sert tavırları veya bir sınıf arkadaşının fiziksel saldırısına maruz kalmak da çocuk da okul fobisi yaratabiliyor.

ANNE BABALARA ÇOCUĞUN OKULA UYUMU İÇİN TAVSİYELER

SADE CÜMLELERLE OKULU TANITIN: Çocuğa okul kavramını tanıtın. ‘Ben de senin yaşında okula başladım’, ‘Okulda çocuklar, öğretmenler, sınıflar var’, ‘Öğretmenin sana hoşuna gidecek bilgiler anlatacak’ gibi sade cümleler kullanın.

İKNA ETMEYE YÖNELİK KONUŞMAYIN: Çocuğu ikna etmeye yönelik cümleler söylemeyin. ‘Okul çok güzel, seveceksin’, ‘Öğretmenin çok tatlı’ cümleleri yanlıştır. Çocuk, okulla ilgili tecrübesini yaşayıp, duygularını kendisi dile getirmeli.

KORKUTUCU CÜMLELER KURMAYIN: Çocuğu korkutacak cümleler kurmayın. ‘Öğretmenini kızdırma, onu çok dikkatli dinle’, ‘Sana vuran biri olursa bana söyle’ gibi cümlelerin yanlış olduğunu unutmayın.

OKULA GİDİN SINIFA BAKIN: Çocuğunuzla birlikte, gideceği okulu açılmadan beraber ziyaret edin, mümkünse sınıflara bakın.

KIRTASİYE ALIŞVERİŞİ YAPIN: Çocuğun okul alışverişini birlikte yapın.

BAŞKA BİR ÇOCUKLA GÖRÜŞTÜRÜN: Mümkünse bir önceki yıl okula yeni başlamış ve kolay uyum sağlamış bir çocukla konuşmasını sağlayın.

İLK GÜN YALNIZ BIRAKMAYIN: İlk gün okula anne-baba, çocuk olarak birlikte gidin. Okulun sağladığı uyum ortamını ve yönlendirmelerini anne-baba da kabul ederse, çocuk kendini güvende hisseder.

ÇOCUK OKULU İYİ TANIRSA KAYBOLMA KORKUSUNU YENERÇocuğun okula uyum sürecinde okullara ve öğretmenlere de önemli görevler düşüyor. İlkokul birinci sınıfların okullar açılmadan bir hafta önce okula başlaması, okul henüz kalabalık olmadan, çocuğun yaşıtları ile bir arada olabileceği güvenli bir ortam sağlar. Öğretmenin sert olmayan ama otoriter tutumları, çocuğun ona güvenmesine yardımcı olur. Aceleci olmadan, sabırlı davranmak ve anne-babayı da uyum sürecine dahil etmek okula uyumu kolaylaştırır. Okulun fiziksel olarak çocuklara iyi tanıtılması, onların binada kaybolurum korkusuna iyi gelir.

Bayındır Sağlık Grubu Hakkında

Bayındır Sağlık Grubu’nun temeli, 1992 yılında o zamanki adıyla Bayındır Tıp Merkezi ile hizmet vermeye başlayan Bayındır Hastanesi’ne dayanmaktadır. İş Bankası iştiraklerinden olan grup, kısa sürede sağlık alanında referans kurumlardan biri haline gelmeyi başarırken, bunda, tam zamanlı çalışan deneyimli hekim kadrosunun yanı sıra, hedeflenen nitelikli hizmet anlayışını sağlamak için kurum tarafından özümsenen temel değerler de önemli rol oynamaktadır. Etik değerlere saygılı, kanıta dayalı tıp ve hasta odaklı hizmet anlayışına sahip Bayındır Sağlık Grubu; Bayındır Hastanesi Söğütözü ile başlayan bu anlayışını kısa sürede Bayındır Hastanesi Kavaklıdere, Bayındır Hastanesi İçerenköy, Bayındır Tıp Merkezi Levent ve İstanbul’da sayısı 5’e ulaşan Bayındır Diş Klinikleri’nde de başarıyla uygulayarak, vermekte olduğu sağlık hizmetinin etki alanını genişletmiştir.