Dünyanın dört bir yanında yaşanan terör olayları, her kesimde korkuya neden oldu. Son olarak ülkemizde yaşananlar ise özellikle çocuk ve gençlerin ruh sağlığını olumsuz etkiliyor.
Herkesin televizyon, radyo ve sosyal medya ile gelişmeleri takip ettiği bu olağanüstü koşullarda, güven duygusunu kesintisiz hissedebilmek çok zor. ERA Kolejleri PDR Bölüm Koordinatörü Uzman Psikolog Aslı Kanizi, şiddet içerikli toplumsal olayların çocuklara nasıl anlatılacağı konusunda önerilerini paylaşırken çocukları yoğun haber bombardımandan korumak gerektiğine dikkat çekiyor.
Terör, savaş ve şiddet içerikli toplumsal olaylar, ruh sağlığını ve sosyal ilişkileri negatif etkiliyor. Bunun temel sebebi güvenlik hissinin kaybolması, sevilen ve duygusal bağlılık kurulan insanların başına gelmiş veya gelebilecek kötü olayların oluşturduğu korku ve endişe… Travmatik etkiler doğuran bu tür olaylar en çok çocukları etkiliyor. ERA Kolejleri PDR Bölüm Koordinatörü Uzman Psikolog Aslı Kanizi, bu tip gergin günlerde ebeveynlerin çocuklarını bu endişe ortamından mümkün olduğunca uzak tutması gerektiğini belirtiyor. Kanizi, “Günümüzde çocuklar, televizyon, medya ve sosyal medya kanallarıyla aracılığıyla şiddet içerikli bilgiye kolayca ulaşıyor, paylaşım sıklığından dolayı sürekli şiddet haberlerine maruz kalıyorlar. Kaçınılan deneyimle sürekli yüzleşmek, psikolojik travmanın artması demek. Böyle zamanlarda ailelere düşen en önemli sorumluluk, şiddet, saldırı, terör ve ölüm gibi kavramları çocuklara kafalarında soru işareti bırakmayacak şekilde açıklamaktır. Basit bir dil ve yumuşak bir ses tonuyla konuşmak ve endişelendirecek mimiklerden kaçınmak gerekir” diyor.
“Çocukları Endişelendirmekten Kaçının”
Kanizi, gereği halinde önlem alabilmek için sürekli gelişmeleri takip eden anne babaların çocuklara gereğinden fazla bilgi aktardığına işaret ediyor: “Yapılan araştırmalar, daha önce terör, savaş gibi şiddet döngüsü yaşayan ebeveynlerin çocuklarında, benzeri olumsuz durumlar karşısında psikolojik travma oluşma riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Travmatik olaylara maruz kalan çocuk, duygusal olarak kendini kötü hisseder, en temel gereklilik olan güven hissi kaybolur. Endişe ve korku hissi benliğini kontrol etmeye başlar. Bu durumda, çocuklarda travmaya bağlı ciddi davranış bozuklukları oluşabilir”.
Psikolojik Dayanıklılığı Artırmak İçin
Peki, ailelerin de son derece endişeli olduğu böyle bir zamanda nasıl davranılmalı? Bugün 11 eğitim kurumunda 6100 öğrenciye eğitim sunan ERA Kolejleri’nin çocukların psikolojik dayanıklılığını artırmak için önerileri ise şöyle:
* Çocuklara endişe ve korku veren travmatik deneyimlerden ve ortamlardan kaçının.
* Gündemi ve haberleri, çocuğunuz uyuduktan sonra ya da farklı bir odada takip edin.
* Çocukların yanında öfkeli ya da endişeli yorumlarda bulunmayın.
* Aile bireyleri ile birlikte, çocuğu rahatlatacak aktivitelerde bulunun. Çocuğunuzla oynadığınız, kitap okuduğunuz, film izlediğiniz, sohbet ettiğiniz saatleriniz varsa bu faaliyetlere zaman ayırmaya, aile rutinlerinizi sürdürmeye çalışın.
* Anksiyete ve depresyon durumları varsa, profesyonel psikolojik destek alın.