Ricardo Quaresma, Beşiktaş’taki ikinci dönemine başlarken, akıllarda bir çok soru işareti vardı.
İlk Beşiktaş günlerinde yaşadıkları malumdu. Büyük paralarla, büyük umutlarla gelmiş, bekleneni verememişti. “Aynı suda iki kez yıkanacak” diyenler, hayal kırıklığı kuşkularını seriyordu ortaya…
Sezon başı sahada olup bitenler, umutlu olanlardan çok, kuşku duyanları haklı çıkarıyor gibiydi. Ricardo Quaresma çoğu zaman vasattı, yedek kalıyor, mutsuzluğu konuşuluyordu.Ancak geçen haftalar, hem onun, hem Beşiktaş’ın lehine çalıştı. Şenol Güneş’in mükemmel yönetiminde, sorunlu olduğu söylenen Quaresma, ne kadar faydalı bir oyuncu olduğunu ortaya koymaya başladı. Ve kazanılan şampiyonlukta aslan paylarından biri de Portekizli oyuncuya ait oldu.
BOKS RİNGİNDEN ARENA’YA
Quaresma, neler yaşadığını, sezonun nasıl geçtiğini ve bundan sonra neler yapabileceklerini anlattı…
“Devre arasındaki kampta boks eldivenleri giyip ringde olduğumu söylemiştim. Çıktık, tüm maçlarda savaştık, mücadele ettik ve kazandık. Bundan sonraki hedef Şampiyonlar Ligi ringi…
Beşiktaş kadrosu sadece Türkiye değil, Avrupa’da da tüm takımlarla boy ölçüşecek güce sahip. Şenol Güneş ile birlikte bu sezon Şampiyonlar Ligi’nde çok başarılı olacağımıza inanıyoruz.”
OYNATMAMAKTA HAKLIYDI
“Teknik direktörümüz Şenol Güneş çok yönlü bir teknik adam. Kendisini sürekli geliştiren ve futbolcusuyla çok dengeli ilişki kurabilen biri. Her maça ayrı bir taktik oluşturabilen bir futbol sanatçısı. Sezon başında bazı maçlarda beni oynatmadı. Haklıydı. Çünkü Güneş’in sistemi çalıştığım teknik adamlardan farklıydı. Sahada defansif ve ofansif, iki anlamda da mücadele eden oyuncuya önem veriyor. Zamanla bize bunu aşıladı. Sahaya çıktığımızda her alanda görev yapan ve yardımlaşan ekip olduk.”
GÖKHAN TÖRE’Yİ UNUTMAYIN
“Gomez gol kralı olduysa bunda takım ruhu ve birlikteliğin büyük rolü var. Şenol Güneş’in kanatlara ağırlık veren sistemi de onu ileriye taşıdı. Ona yaptığım attığım asistlerin sayısını hatırlamıyorum. Gomez çok iyi bir golcü ama biraz daha süratli olsaydı şimdi gol sayısı 26 değil, 35 olurdu. Onunla birlikte diğer santrforumuz Cenk Tosun da çok etkili. Tam anlamıyla forvet oyuncusu özelliklerine sahip. Bazen oynamasa da Gökhan Töre’nin takıma katkılarını da görmezden gelmemek gerek.”
HER KUPANIN FAVORİSİYİZ
“En kritik iki maçlarımız, ligin ilk yarısındaki Fenerbahçe ve ikinci yarısındaki Galatasaray maçları. O iki galibiyet bize hem puan, hem moral olarak çok şey kazandırdı.. Sezon boyu inancımızı ortaya koyduk ve başardık. Beşiktaş büyük camia. Büyük oyuncularla birlikte oynuyorum. Türkiye’nin kültürü, Beşiktaş’ın kültürü, benim benimsediğim şeyler. Şimdi biz bu kültürü Avrupa sahalarına da yaymalıyız. Zaten Beşiktaş, hangi kulvarda oynarsa oynasın, mücadele ettiği tüm kupalara taliptir, favorisidir.”
CENK CV’ME BAK ONA GÖRE KONUŞ!
“Takımda çok güzel bir arkadaşlık ortamı var. Şakalar, espriler havada uçuşuyor. Örneğin Cenk Tosun sürekli bana takılır…
Böyle durumlarda ben ona hemen CV’mi saymaya başlarım. Oynadığım takımları sıralarım, ‘S.Lizbon, Barcelona, Porto, Inter, Chelsea, Al-Ahli gibi takımlarda oynamak kolay değil. Benimle ona göre konuş. İyi futbolcunun alıcısı çok olur. Beni kimler istedi’ derim.”
5 KATINI VERİYORLAR GİTMİYORUM
“Futbol oynayan herkes belli ölçülerde ilerisini düşünmek zoranda. Ben geleceğim için en önemli parayı Katar’da Al-Ahli takımında kazandım. Sonrasında Beşiktaş’a gelirken hem maddi, hem de manevi fedakarlık yaptım. Başkanımız Fikret Orman mantıklı bir yaklaşımla beni ikna etti. Benim de içimde Beşiktaş ateşi vardı, parayı çok önemsemedim.”
DOSTLUK VE ARKADAŞLIK
“Şu anda hala Katar, Rus ve Çin’de Beşiktaş’tan aldığım paranın 5 katını teklif eden kulüpler var. Ama benim için sevgi ve saygı önemli. Beşiktaş taraftarlarını müthiş seviyorum. Sonuna kadar Türkiye’de ve Beşiktaş’ta oynamak istiyorum. Benim için her şey para demek değil. Buradaki duygusal ortam, dostluk ve arkadaşlık tam bana göre.”
ÖĞRENCİ GİBİ DERS ÇALIŞTIM
“Her maçtan önce dua ederim. Çünkü dünyada tüm insanların hobi olarak oynadığı futboldan keyif alıyor ve para kazanıyorum. Bunu bana Tanrı’nın sağladığını biliyorum. Ama bunun üstüne çalışarak bir şeyler koymak gerekiyordu. Çocukluğumda okul derslerine çalışır gibi, topla neler yapabileceğime çalışırdım.” Kaynak: Hürriyet