“Kerameti kendinden menkul kızcağız bu yazıyı neden kaleme aldı? Anlatayım da herkesin zihnindeki fotoğraf netleşsin.”
Büyüklerimiz hep “Okumak cehaleti alır, eşeklik baki kalır”derler ya, işte tam da böyle bir vakayla karşı karşıya kaldım bu sabah medyada.
Posta’nın pek kıymetli magazin müdüresi, Kanal D’nin sabah magazin şekeri Müge Dağıstanlı, isim babası olup son yıllarda sadece danışmanlığını yaptığım Cahide’nin yıkım kararıyla ilgili”Sonları aynı oldu” başlığı altında şu satırları yazmış: “Cahide Sonku da hırsı, tutkusu ve hataları yüzünden yokluk ve sefalet içinde tek başına Mart 1981’de ölmüştü…”
Peki kerameti kendinden menkul kızcağız bu yazıyı neden kaleme aldı? Anlatayım da herkesin zihnindeki fotoğraf netleşsin. Geçtiğimiz hafta sabah programında uzun zamandır ‘evli, mutlu, çocuklu’ Demet Akalın için yıllar öncesini anımsatmaya kalkan nahoş bir haber yapmıştı. E beni bilirsiniz duramadım, konuyla ilgili bir tweet attım çünkü bu yaptıkları ne gazeteciliğe ne de insanlığa sığardı. Edepsizlikti!
Baktım birkaç dakika sonra telefon çalıyor. Karşımda zat-ı muhterem. Tweetimi silmem konusunda kendince beni paylayan konuşmasını “Haber Posta’ya ait. Böyle yaparsan bütün Posta Gazetesi’ni karşına alırsın” tehditiyle bitirdi. Çok merak ediyorum bu olay bir ay önce yaşansa ve ben Doğan Grubu’nun gazetesinde yazmaya devam ediyor olsam bana böyle bir telefon açabilir miydi? Önümüzdeki hafta Nokta’da Armağan Çağlayan’ın benimle yaptığı röportaj yayınlanacak.
Sohbetin bir yerinde kendisine; “Böyle şeylerin bir tek iyi yanı varsa o da insanların gerçek yüzünü göstermesidir”demiştim. Müge de yaldızları dökülen isimlerden biri çıktı.
Gelelim cehaletine… Cahilsin Müge çünkü Cahide Sonku gibi bir efsanenin ismini sadece hırsı, hataları ve alkol bağımlılığıyla anıyorsun. Cahilsin çünkü sadece yıkılan Cahide’ye ait olan bir mekandır, ruhu değil. 10 gün sonra yeni yerinin açılacağından bihabersin. Asıl şimdi göreceğiz gazeteceliğini… Bunu da aynı büyüklükte, aynı puntolarla haber yapabilecek misin bakalım?
Gözlerinden öperim, abin İzzet!