“Gaziantep’ten kalkıp Amerika’ya hayallerini gerçekleştirmek için giden ve orada okuyup daha sonra kendi işini kuran genç bir adam ile yani Dallas City FC Clup başkanı Serdar Jacob TUYGUN ile Amerika serüveni ve spor üzerine Neşe BERBER konuştu. Bakın hayalleriniz isterseniz nasıl gerçekleşiyor…”
HABER: NEŞE BERBER
Amerika serüveni nasıl başladı. Dallas’ta bir spor kulübü kurmak fikri nasıl oluştu?
Herkesin merak ettiği bir soru bu, ben kendi hayallerim için gitmiştim, kafamda bir hayalim vardı Amerika’ya gitmek ve bunu gerçekleştirdim. Her giden Türk gibi bende pizzacıda çalıştım, hemde üniversite okudum. Bu arada birçok girişimlerde bulundum. Ama daha sonra spor adamları ile çok iletişimim vardı, çoğu arkadaşım en önemlisi Beşiktaş’lı Ömer Güvenç ile tanıştıktan sonra Ömer abi bana neden spor ile ilgili bir şey düşünmüyorsun? Bende futbol ile ilgiliydim.
Amerika’da herşey spor, spor’un olmadığı hiçbir alan yok. Eğitim açısından da baktığımızda üniversitelerinde kolejlerinde en çok önem verdiği alan spor. Sporcular için birçok destekleri bursları var, bende böylelikle spor’un içine girdim.
Beşiktaş’lı Ömer Güvenç sizin hayatınızda aslında büyük bir yeri olmuş?
Evet ozamanlar bende Beşiktaş’lı idim. Şimdi Dallas City FC’yi tutuyorum. Bizim takımın başında eski Beşiktaş’lı Rahim Zafer var, takımın teknik direktörü benim ortağımdır bizim ofisimizde Beşiktaş’tan başka bir şey konuşulmaz.
Beşiktaş’ta olman şu an bir tesadüf olmasa gerek Amerika’dan gelip Beşiktaş’ta röportajı gerçekleştiriyoruz.
Beşiktaş’ta olmak bir tesadüf değil elbette, Beşiktaş’ı seviyorum, çocukluğumdan beri Beşiktaş’ın maçlarını hiç kaçırmazdım. Beşiktaş’lı Rıza Çalımbay, Metin abi, Ali abi hepsi benim arkadaşlarım abilerim hepsini çok seviyorum.
Türkiye’de Avrupa’da gençlerin en çok önem verdiği spor türü futbol, yaşam tarzı ile ilgili bir şey tabi bu, ama spor sadece futbol değil. Futbol’un yanısıra basketbol, voleybol, tenis, yüzme var hepsi birlikte olmalı spor dendiği zaman. Spor bir işletme oldu artık çok büyük bir işletme.
Spor’un ekonomisi olduğunu söylüyorsun.
Tabi baktığınızda spor ile ilgili bütün büyük çalışmalar Amerika’dan çıkmıştır. Bizim de bu yönde çalışmalarımız var. Bu konuda sporda tecrübeli isimlerle birlikte spor yönetimi, spor çalışmalarıda yapıyoruz. Zaten Amerika’da bir futbol kulübü kurarken sadece bir kulüp kurmuyorsunuz, bunun sports marketinging yönü çok önemli. Biz Dallas’ta kulüp kuralım diye bir hayalle yola çıktık. Hayalimizi gerçekleştirdik. Amerika’da kulübün hangi lig’de olması önemli değildir, marketing çok önemlidir. Bizde 2 yıl oldu kuralı kulübümüzü, Ben Rahim Zafer, Nicolas Ayala medya kısmında çalışan arkadaşlarımız,marketing kısmında çalışan arkadaşlarımız hep birlikte o kadar yoğun çalışma yaptıkki kimse inanmadı bunları gerçekleştirebileceğimize, biz onların düşüncelerini tersine çevirdik. Pazarlamasına çok önem verdik. Dallas belediyesi neredeyse Türkiye ekonomisine yakın bir belediye, Dallas City FC kulübü olarak bizim ana sponsorumuz.
Dallas belediyesi 2milyar dolar after school programına ayırdığı para. Bizim gençlere ayırdığımız zaman ilgi ve katkıyı gördükleri için belediye bizi çağırdı ve bize ana sponsor oldular. Biz yaptıklarımız ile gençlere katkılarımız ile Dallas belediyesinin dikkatini çektik ve Dallas’ta büyük ilgi görüyoruz.
Alt yapıya çok önem veriyoruz, 2 yılda 500’e yakın futbolcu ile çalışıyoruz. En büyük yatırımıda altyapıya veriyoruz. Olması gereken de bu, 3yıl’a kadar 2000-3000 futbolcu sayısına ulaşacağımızı düşünüyorum.
Türkiye’de iyi bir spor pazarlaması ile çok büyük oyuncular iyi kulüplerimiz olmaya devam edecektir. Bir insan kendini geliştirmek istiyorsa yeniliklere açık olmalı ve kendini geliştirmeli, ve bunuda istemesi gerekli.
Spor büyük bir alan spor bir iş. Eğer bir marka olmayı başarırsanız dünyanın her yerinde söz sahibi bir takım yada kurum olmayı başarırsınız. Türkiye’de ki takımların Amerika’da kamp yapmasını gelmesini çok istiyorum. Bütçeler buna ön görmüyor ama markalaşmanın yolu Amerika’dan geçiyor.
David Beckham Amerika’ya gelip markalaştı, hatta kulüp aldı. Maldini’de Amerika’da bir kulüp aldı hatta bizim oyuncularımız Paolo Maldini’nin aldığı Miami takımı ile antremanlara çıkıyor. Miami takımı bizim patner kulübümüz Maldini ile çalışmak da bizi mutlu ediyor.
Bayan futbol kulübünüde aldık. Bunun yanısıra basketbol kulübünüde kurduk, biz bunu ilk yaptık. Yatırım yapmaya devam ediyoruz.
Amacımız Türkiye’de ki yetenekli sporcuları Amerika’ya götürüp orada üniversite bursları sağlayarak onları spor hayatına katmayı hedefliyoruz. Gönlümüz yetenekli sporcular ile çalışmalar yapmak bu bizim için çok önemli.
Doğu’da spor’a yatkın çocukları spor bakanlığı desteği ile Amerika’ya götürmek onlara burs sağlayıp kulüplere yerleştirmek onların hayallerine ortak olmak destek olmak hedefimiz.
Türkiye’de ki bir diğer projemiz spor’a ilgi duyanları eğitimlerini burada yaptırarak uygulamalarını da Amerika’da Dallas’ta devam ettirmek.
Dallas belediyesi spor’a öğrencilere çok büyük destek veriyor, mesela ben bununla ilgili İstanbul’da uluslararası amatör kulüpleri biraraya getirerek neden bir organizasyon yapılmıyor diye sormuştum. Bunları yaparsak hem o belediye’ye büyük bir maddi gelir de getiriyor. Önemli olan bu tarz projelere katkı sunmak bizim için önemli. Bu proje’yi Türkiye’de belediyelere destek vererek yapmak istiyoruz, projemiz spor’a ilgi duyanları eğitimlerini burada yaptırarak uygulamalarını da Amerika’da Dallas’ta devam ettirmek.
Amerika’da bir vakıf kurduk ve çeşitli sosyal projeler yapmak hedefimiz ve bunları birçok vakıf ile proje ortaklığı yaparak Güneydoğu’da ki Doğu Anadolu’daki çocukların hayallerine ortak olmak hayallerini gerçekleştirmek.