CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, “Ortadoğu baharının mimarı olacaktık, çırağı olduk. Türkiye, bölgede tecrit edilmiş gibi görünüyor. Boğaz’da Rus gösterisi de can sıkıcı bir mesele” dedi
CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, dış politikada gelinen noktadan duyduğu kaygıyı ifade ederken, yeni Anayasa konusunda partilerinden randevu alacağını ilan eden Başbakan Ahmet Davutoğlu’na, “Bu kötü anayasadan dolayı mı dış politikada bu konuma geldik? Bu anayasa mı dedi size gidin elinizi ateşin içine sokun” diye seslendi.
Tekin, Rusya ve Suriye krizine ilişkin bir grup gazeteciye değerlendirmelerde bulundu. Tekin, şunları kaydetti: “Dış politika konusunda Türkiye’nin inisiyatifinin dışında bir başka inisiyatif varmış hissiyatı var bizde. Çünkü yanıbaşımızda kendi elimizle yaratmış olduğumuz coğrafyadaki değişimden ne kadar haberdarız, ciddi soru işaretleri var. Sözde küresel ülke olacaktık, Ortadoğu coğrafyasındaki bahar havasının mimarlarından biri olacaktık ama ne yazık ki çıraklarından biri olduk.
Türkiye, büyük olasılıkla tecrit edilmiş gibi gözüküyor. Bu tecrit edilmişliği, Musul’a asker göndermekle mi telafi etmek istiyorlar, o konuda soru işaretleri var kafamızda. Boğaz’da Rus gösterisi can sıkıcı bir mesele. İstanbul’un göbeğinde bu gösteri kabul edilemez. Diplomatik olarak yapılması gereken yapılmalı. Belli ki benzer tacizler daha çok olacak gözüküyor.
İç politikada yapacağınız her türlü hatayı telafi etmeniz mümkün. Can’ı, Erdem’i içeri atarsınız, bir süre sonra Ergenekon’daki gibi pişmanlık duygusuyla telafi edersiniz. Erdoğan “Altı ay sonra Şam’da namaz kılacağım” dedi. Şimdi geldiğimiz noktaya bakın, “Esad mutlaka gitmelidir” denilen projede Türkiye’nin 2.5 milyon mültecisi, düşürülen uçağı, şehit edilen pilotları, Reyhanlı’da öldürülen yurttaşları ve yaratmış olduğu terör örgütü oldu. IŞİD terör örgütünün Türkiye’de bugüne kadar öldürdüğü insan sayısı 300. Böyle bir proje olur mu?
Davutoğlu, bu projeyle ilgili Kitap yazdı: Stratejik Derinlik. Sizin stratejik derinlik dediğiniz buysa, bu derinlikten 50 yıl sonra çıkacağız demektir. Dış politika özellikle bölgedeki politik değişimlerden haberdar olmadığınız net olarak ortaya çıkıyor. Düğmeyi yanlış iliklediğinizde tamamı yanlış gider. Yanlış dış politikadan ivedilikle vazgeçmemiz lazım. Zararın neresinden dönerseniz kardır. Aksi takdirde kabadayılıkla, meydan okumakla olmaz.
2013’ten yılından itibaren, bölgede enerjinin ve petrolün Kaçak ve kontrolsüz satıldığını, gazetelerde gördük. Ama bu şahıslar kimlerdir bilmiyoruz. IŞİD’in finansörü olan bir işadamı, Amerikan güçleri tarafından öldürüldü. Onun çantasında bütün bu belgeler var. Belli ki herkes birbirini kolluyor. Kimler yapıyor, bu konuda elimizde belgemiz, bilgimiz yok.
Bu kötü anayasadan dolayı mı dış politikada bu konuma geldik? Bu anayasa mı dedi size gidin elinizi ateşin içine sokun. Bu anayasa neyinize engeldir? Çalmanıza mı çırpmanıza mı? Niye olmayacak bir şey olmasına rağmen bu kadar hevesle başkanlık istiyorlar? Bugüne kadar anayasayı ihlal ettikleri için, bundan sonra olabilecekler konusunda korktukları için anayasayı değiştirmek istiyorlar. Bugüne kadar işlenmiş suçları yasal çerçeveye bağlamak için yapılıyor.