Kalp hastalıkları tüm dünyada ve ülkemizde ölüm nedenlerinin başında yer almaktadır. Eskiden daha geç yaşlarda ve sıklıkla erkeklerde görünmesine karşın son yıllarda hem kadınlarda hem erkeklerde her yaş grubunda görülmeye başlanmıştır.
1- Yulaf Posası:
Yulaf içerdiği çözünebilir posa kaynağı olan beta glukan sayesine kan şekerini ve kolsetrolü düzenlemede etkilidir. Yapılan çalışmalarda günde 3 gram alınan çözünür posanın kalp hastalıklarından korunmada faydalı olduğu görülmüştür. Kahvaltılarda veya ara öğünlerde süt veya yoğurt ve mevsim meyveleri ile karıştırarak tüketilebilirsiniz. Evde yaptığınız kek veya kurabiyelerin içerisine katılabilirsiniz. Köftelerinizin içerisine ekmek yerine yulaf ilave edebilirisiniz.
2- Soya:
Yapılan çalışmalarda günde 25 gram soya proteini tüketiminin kalp hastalıkları riskini azalttığı görülmüştür. Ara öğünlerinize eklenebilir, smoothie içerisine katarak tüketilebilirsiniz. Soya sütü ara öğün olarak içerisine yulaf eklenerek tüketilebilir veya kahvelerin içerisine konulan süt soya sütü olarak tercih edilebilir.
3- Ispanak:
Ispanak içerdiği yüksek potasyum sayesinde kan basıncını kontrol etmeye yardımcıdır. Ayrıca düşük kalori ve bol miktarda posa içermektedir. Bu özellikleri sayesinde kalp hastalıklarından korunmaya yardımcıdır. Değişik sebze ve meyvelerle karıştırarak salatasını, zeytinyağlı yemeğini veya yumurtalı ıspanak şeklinde tüketebilirsiniz.
4- Somon Balığı:
Somon balığı yağlı balık grubundadır. İçerdiği yüksek omega-3 sayesinde kalp hastalıklarından korunmaya yardımcıdır. Omega-3 trigliseridleri düşürmeye, pıhtılaşmayı azaltmaya, tansiyonu düşürmeye ve inflamasyonu azaltmaya yardımcıdır. Omega-3 ‘ün bu özelliklerinden faydalanabilmek için haftada ortalama 250 gram omega-3 içeriği yüksek olan somon, sardalye, uskumru, ton balığı tüketmek gerekmektedir.
5- Ceviz:
Ceviz iyi bir poliansature yağ kaynağıdır. Bu özelliği ile total kolsetrolü ve LDL kolesterolü düşürmeye yardımcıdır. Balık yeterince tüketmeyenlerde veya veganlarda iyi bir omega-3 kaynağıdır. Ancak yüksek kalori içeriği göz önünde tutularak aşırı tüketmekten kaçınmak gerekir. Ara öğünlerde meyvenin yanında, sabah kahvaltının yanında, yapılan salataların içerisine, ev yapımı kek ve muffin hamurunun içine katılarak tüketilebilir.