Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (DİDDK), Anayasa Mahkemesi’nin 3 Temmuz 2014 tarihinde ‘Büyük ölçekli ve çevre için risk oluşturabilecek projelere Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) muafiyeti getiren yasa değişikliğinin iptali’ yönünde verdiği kararı gözeterek, Danıştay 14. İdare’nin 3. Boğaz Köprüsünün ÇED’den muaf tutulmasının yolunu açan kararını oybirliği ile bozdu.
DİDDK, Anayasa Mahkemesi’nin 3 Temmuz 2014’te ‘büyük ölçekli ve çevre için riskli projelere ÇED muafiyeti’ getiren yasa değişikliğinin iptaline yönelik verdiği kararın göz önüne alınmasını istedi. DİDDK, Danıştay 14. Daire’nin ‘3. Köprü’nün ÇED sürecinden muaf olmasının hukuka aykırı olmadığına’ yönelik kararının bozulmasına hükmetti. Kurul başkanı ve 14 üyenin oybirliği ile alınan karar 25 Mart 2015 tarihinde karara bağlandı.
Danıştay 14. Dairesi’nin verdiği kararı, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının ardından yeniden değerlendirilmesini talep eden DİDDK, kararında şu ifadelere yer verdi:
“Düzenlemenin dayanağı olan 2872 sayılı Çevre Kanunun Geçici 3.maddesi ‘planlama aşaması geçmiş ve ihale süreci başlamış olan’ ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiğinden, Daire tarafından bu husus göz önünde bulundurulmak suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.”
“ÇED süreçleri bir an önce başlatılmalıdır”
DİDDK’nın kararını yorumlayan Mimarlar Odası avukatı Can Atalay, ÇED süreçlerinin amacına uygun olarak ve geçiştirilmeden başlatılması gerektiğini belirterek “İstanbul’un kuzey ormanlarını ciddi anlamda tahrip eden 3. Köprü için ÇED süreçleri hiç uygulanmadı. 3. Köprü, 3. Havalimanı gibi ÇED süreci uygulanmayan tüm projelerde ÇED süreçleri bir an önce başlatılmalıdır” diye konuştu.