Madem konumuz mahalleler… Bir kaç istek ve görüşle başlayayım yazıma… Öncelikle işgaliye konusunun halledilmesi sevindirici bir gelişme, ancak esnafta şu masa atma işini fazla abartmamalı. Özellikle yaya kaldırımlarının dar olduğu yerlerde bizlere de geçecek yer bırakmalı biraz da olsa… Bu konu sadece Çarşı içinde değil Boğaz’ın en güzide mahallelerinde de yıllardır dert, doğruyu söylemek gerekirse… Küçük esnaf neyse siftah yapacak kazandığı üç – beş kuruşu evine götürecek. Buna tamam da koca koca mağazalar, cafeler ve restorantlara ne diyelim?.. Top yekün bir silkinip semte sehip çıkmalı değil mi?..
KENTSEL GELİŞİM!..
Yazımın bir kısmını da kentsel gelişime ayırmak istiyorum. “Gelişim” diyorum, çünkü dönüşüm lafı artık insanları endişelendirmeye başladı. “Acaba evim barkım elimden gidecek mi?” diyenler bile var. Onun için yerinde dönüşüm diyoruz ya!.. Amaç şehri adam etmek ve insanı mutlu etmekse, kimseyi evinden etmeden, sıcak yuvasını dağıtmadan yapmalıyız bu işleri… O zaman yapılacak işler önceden yetkililer tarafından vatandaşa anlatılmalı, onların rızası alınmalı ve uygulamayı öyle başlatmalıdır. Yoksa bu durum sancılı bir hal alır… Zira mal canın yongasıdır. Hele hele konu ev – bark olunca!..
DOĞAL AFET!..
Biraz da şu doğal afetten bahsedeyim!.. Çünkü ay boyunca bizi oldukça meşgul etti. Kar yağışı ile birlikte Beşiktaş Medya Grup’un telefonları susmadı. Sokak ve caddelerin karla kaplandığını, temizlik yapılması gerektiğini söyleyenler yüzlerce kişiydi. Herhalde belediyenin telefonları da susmamıştır. Bize gelen telefonların on katı onlara gelmiştir. Kar ani bastırdı, İstanbul gibi bir metropolde bu tür olaylar çok çabuk atlatılamıyor ne yazık ki… Bu durumu her yıl yaşıyoruz ve yıllardır… 7/24 çalışılsa bile trafik arap saçına dönüyor cadde ve sokaklar… Temizlik ise, günler alıyor. Buna en iyi çare galiba belirli aylarda yerel yönetimlerin daha tedbirli olması ve her an hazır kıta beklemesi olacaktır. Beşiktaş’ta ücretsiz ring seferleri en çok ilgi gören çalışma oldu, kar yağışı esnasında… İşçilerin de emeklerine sağlık demek lazım. Aksaklıkları da zaman içinde aşarlar!.. Önemli olan iyi niyet ve çalışmadır.
SEÇİM İYİDİR!..
Kısa da olsa genel seçimlere de değinmek istiyorum. Ön seçim yapacak olan partileri içtenlikle kutluyorum. Aday adayları kozlarını paylaşsın, yapacaklarını anlatsın, seven sevilmeyen ortaya çıksın. Ben bu olaya böyle bakıyorum. Bu durumda herşey adil mi olacak? Tabii ki hayır!.. Tartışmak gereken bir çok konu var bu sistemde bile, ama hiç değilse en azından diğer kontenjan olaylarından daha adil olur!..
Yazımı bitirirken; bu çerçevede de; Beşiktaş’ı içine alan 2. bölge adaylarına başarılar diliyorum. Önümüzdeki yazım da, adaylar kesinleşmiş olur, daha adil bir eleştiri ve görüş bildiririm diye düşünüyorum.
Kalın sağlıcakla…
Comments are closed.
Tebrikler muzaffer abi çok güzel yazı olmuş.