Hamza Hamzaoğlu… Övgüyü fazlasıyla hak ediyor… Akhisar’da kısıtlı olanaklarla harika bir takım yaratmış… İçerde, dışarda, hep galibiyeti kovalıyor, oynattığı futbolla keyif veriyor, alkışı da fazlasıyla hak ediyor. Yıldızlar topluluğu Galatasaray’ı yenmesi de öyle rastlantı, falan asla değil. Akhisar, kollektif oyunun tüm unsurlarını sahaya yansıtıyor.
Oyumu yaşamım hep yerli antrenörlerden yana kullandım… Türk futbolu büyük başarıları yerli hocalarla yakalaması da, bizim tercihimizin en büyük göstergesidir. Hamza da bunun en sıcak örneğidir.
***
İki takımın ofansif oyunu, ortaya keyifli bir mücadele çıkardı. Keyif veren bu oyunun baş aktörü, elbette Akhisar’dır, buraya kadar tamam.
İtirazımız, Beşiktaş’a ve de Bilic, efendiyedir! Cezası bitti, sahaya indi, Atiba’yı yedek soyundurdu. Keşke hep tribünde kalsaydı! Atiba sakat değilse, niye yedek? Atiba’yı oyuna sürdü, sürmesine de atı alın Üsküdar’ı çoktan geçmişti! Veli haftalardır kötü oynuyor, Gökhan Töre’nin yerinde yeller esiyor! Hele hele savunmanın göbeği SOS veriyor, o farkında değil! Bruno’nun özellikle attığı ilk gol, Kartal’ın stoperlerinin iflas ettiğinin en büyük kanıtıdır. Bruno’nun ikinci golü de farklı değil. Bruno’nun vuruş tekniği harika, ona lafımız yok. Ancak bir savunma ona nasıl rahat vurdurur, bunu anlamakta zorlanıyoruz doğrusu. Onu görme, önlem alma, onu oynatma, formsuzlara prim ver! Sen ne iş yaparsın arkadaş?
Beşiktaş gibi bir takım öne geçiyor, fark yapacağına geriye düşüyor, ondan sonra skoru eşitlemek adına mücadele ediyorsa, vay Kartal’ın haline! Bu eleştirilerimiz Akhisar’ın o harika futbolunu asla gölgelemez. Helal olsun onlara, Beşiktaş’a kök söktürdüler, ancak iki farklı galibiyeti koruyamadılar. Bu da Akhisar’ın tek negatif yönüydü bizce. Eee her güzelin bir kusuru oluyor, maalesef!
Evet, Bilic’li Kartal, her geçen hafta kan kaybediyor, puanları bir bir keseden harcıyor. Bilic’in bu felsefesiyle, kadro seçimindeki yanlışlarıyla, Kartal’ın ne zirveyi yakalaması, ne de bu yarışa ortak olması hayaldir, arkadaşlar, hayal!
Maçın orta hakemi Mustafa Kamil Abitoğlu’na gelince… Maçın temposuna harika ayak uydurdu, pozisyonlara hep yakın oldu, sıfır hata yapmadan maçı bitirdi. Kenan ve Olcay’ın tartışmalı pozisyonlarını iyi süzerken ‘devam’ kararı doğruydu.