Yerel seçimlere daha var, ama biliyorsunuz ben zaman zaman bu köşeden bazı bilgiler aktarıyorum sizlere… Öncelikle şunu söyleyeyim; CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı Radyo Beşiktaş’ta ”İstanbul’u alacağız”demişti. Bu sözü ayrıca gazeteye haber yaptık. Hemen yanıtı geldi. Kılıçdaroğlu’nu da içine katarak, Kadir Topbaş; ”İstanbul’u alacağız demekle İstanbul alınmaz”demiş. Objektif habercilik anlayışı ile bu açıklamayı da gazeteye koyduk. Doğru bir söylem ayrıca… Çalışmadan olmaz bu işler çünkü, ve ayrıca muhalefette iddialı olacak söylemlerinde… Alır almaz bilemem!.. Benim de işim değil!..
Kim ne kadar çalışıyor görüyoruz, ama bence bırakın seçimlere 6 ay kala, seçimin hemen ertesi gün diğer seçim hedef alarak başlamak lazım bu işlere… Bunun için daimi bir iletişim kadrosu kurmak gerekir. Bence bunu başaran seçimleri kazanır, hem de sürekli…
Birçok araştırma şirketi anket yayınlıyor. Oraya bakın az çok ortaya çıkar tablo ve ne demek istediğimi anlarsınız.
İstanbul’da ne olur. Beşiktaş’ta ne olur? aşağı yukarı belli. Peki değişmez mi bu tablo veya aynen korunabilir mi? Aleyhte veya lehte… Neden olmasın? Partilerde önemli tabi, ama iyi bir isim koyarsınız seçimi alır. Maceraya girersiniz, seçim gider. O kadar basit!.. Tercih sizin…
Dikkat edilecek hususları da tek tek ben deklare edecek değilim, baktınız işin içinden çıkamadınız, illerde ve ilçelerde de akil insanlar var, sorun, söyleyeceklerdir size…
VALİLİK, KAYMAKAMLIK VE BELEDİYE
Bir gazetecinin haber ve yorum yazmanın dışında dilekçe yazacağı aklıma gelmezdi. Halbuki bizim gazetede yazdıklarımız ihbar kabul edilir ve gereği yapılır bilirdim yıllardır. Dahası ilgili medya kuruluşuna gelişmeler hakkında bir açıklama gönderilir, bilgi verilirdi. Ne de olsa kamu adına görev yapıyoruz. Ve Beşiktaş’taki 250 bin kişi gibi ben de bu ilçede yaşıyorum.
Neyse; maden daha yasal yoldan gideceğiz… Kaymakamlık ve Valiliğe yazdığım; dilekçemi birde gazetede yayınlıyorum,tam olsun!.. Bekleyip göreceğiz artık!..
Dilekçem şöyle;
“Sn: Yetkili, Beşiktaş İlçesi, Akatlar Mahallesi, Kısmet Sokak’ta yaklaşık 10 ev bulunmaktadır ve tümü bahçeli ikişer kattır. 5-6 yıldır Kısmet Sokak’ta bulunan 2 -3 eve sürekli film çekme izni verilmektedir. Böylelikle, filmcilerin biri gidip diğeri gelmektedir. Dar ve küçük olan sokakta neredeyse gün aşırı film çekilmekte olup, tüm sokak büyük araçlar ve insanların sabah başlayıp, gece yarılarına kadar süren gürültüleri ile işgal altındadır. Bu sokaktaki evler ikişer katlı olduğundan kurulan dev platolar ve spot ışıklarıyla da komşuların konut dokunulmazlığı da ihlal edilmektedir. Kendi araçlarımızı park edecek yer bulamazken, evlerin içi dahi bu kişiler tarafından sürekli görülmektedir. Ayrıca sokak tamamiyle ağaçlık olduğundan yangın tehlikesi yüksek walt ışıklar ve sürekli çalışan jenaratörler ile birlikte yangın tehlikesi de arz etmektedir. Bu konu yetkililerce de bilinmekte, muhtar ve sokak sakinleri tarafından da şikayet edilmekte de olup, Beşiktaş Gazetesi’nde de defalarca yer almıştır. Beşiktaş Kaymakamlığı ve Beşiktaş Emniyeti’ne defalarca şikayette bulunulmuş, ancak, gelen ekiplere filmciler tarafından ” Paramızı verdik, Valilikten izin aldık nereye şikayet ederseniz edin…” tarzında tartışmalara mal verecek uygulama ve söylemlerle karşılaşılmaktadır. Ve işlem yapılamamaktadır. Ayrıca yapılan ikazların hiçbirine uyulmamaktadır.
23.04.2013 tarihinde Belediye ile gerekli görüşmeler yapılmış, şikayetler haklı görülerek, bundan böyle Kısmet Sokak’a film çekimleri için izin verilmeyeceğini açıklanmıştır.
Benim de ikamet ettiğim yer de; Beşiktaş İlçesi, Akatlar Mahallesi Cebeci Caddesi ve Kısmet Sokak’la ilişkili olduğundan içinden çıkılmaz bir hale gelen bu konuların tamamına şahidim. Huzurun sağlanması adına; KISMET SOKAK’a film çekim izni verilmemesi hususunda gereğinin yapılmasını arz ederim.
İsmail Baştuğ- Gazete Beşiktaş- İmtiyaz Sahibi”