Düşünün ki salonunuzun duvarında bir Bedri Rahmi tablosu asılı, oturma odanızda da Ferruh Başağa’nın bir eseri… Komşunuza ziyarete gittiğinizde Nurullah Berk’in tablosuna bakarak kahvenizi yudumluyorsunuz. Sabri Berkel’in desenlerine bakarak hayaller kuruyorsunuz. Bu büyük sanatçıların tablolarını ancak milyonlar ödeyerek alabileceğimizi, daha gerçekçi bir söyleyişle alamayacağımızı hepimiz gayet iyi biliyoruz. Peki elimizdekiler, sahip olduklarımız; ailemizden bize kalan eserler ne olacak? Bu değerleri ne yapacağız, nasıl koruyacağız? Konaklar Mahallesi’ndeki Akçam Caddesi ve bu caddeye bağlı sokaklar, çağdaş Türk sanatının altı önemli temsilcisini ağırlıyor; hem de 1957’den beri! Bedri Rahmi Eyüboğlu, Nurullah Berk, Ferruh Başağa, Sabri Berkel, Ercüment Kalmık ve Eren Eyüboğlu 20 büyük mozaik panoyu bize emanet ettiler. Sadece onların değil, 4. Levent projesini 1947-1957 yılları arasında tasarlayıp uygulayan mimarlar Kemal Ahmet Arû ve Rebiî Gorbon’un da emaneti bu eserler… İstanbul’un ilk uydu kentinin, ilk sakinlerinin emaneti…
Bu emaneti çocuklarımıza sağlam bir şekilde devretmek için Beşiktaş Belediyesi olarak bir çalışma başlattık. Kasım 2012 yılında İstanbul III Numaralı Koruma Bölge Kurulu’na başvurduk. Kurulun Aralık 2012’de aldığı karar sonucunda bu yirmi mozaik pano koruma altına alındı. Geldiğimiz noktada önümüzdeki iki aşamalı bir koruma projesi var. Birincisi bugüne kadar yapılmamış, ihmal edilmiş olan eserlerin belgelenmesi işi. Yirmi eseri ve bu eserlerin bulundukları cepheleri tek tek çizeceğiz, geçirdikleri tahribatları belgeleyeceğiz. Bu çalışma sırasında sizlerin de yardımına ihtiyacımız var. Aile albümlerinizdeki bu mozaiklerin eski hallerini gösteren fotoğraflar veya belgeler bize ışık tutacak. Lütfen elinizdeki bu tip belgeleri 444 44 55 numaralı hizmet ofisimizi arayarak bizimle paylaşın. 4. Levent mozaiklerini koruma dayanışmamıza ortak olun.
İkinci aşamada restorasyona başlayacağız. Eksik kalan mozaikleri tamamlayacağız, tahribatları en aza indirgemenin -restorasyon ilkeleri paralelinde- çözümlerini arayacağız. Mozaiklerin cephelerde algılanabilmesi için boya renklerinden, tabela sistemine ve ışıklandırmaya kadar ayrıntılı bir çalışma yapacağız.
Bu imecenin sonucunda mahallemiz bir açık hava sanat müzesine dönüşeceğine inanıyoruz. Benzerlerini Barcelona’nın, Paris’in, Avrupa’nın önemli kentlerinde gördüğümüz sanat duvarlarının benzerlerine sahip olmaktan kaynaklanan gururu paylaşacağız.