Bundan birkaç yıl önce net bir biçimde deklare etmiştim. “30 yılı aşkındır Spor Yazarı’yım. TSYD ve AIPS üyesiyim ama inanın sporla ilgili yazı yazmak istemiyorum” diye hayıflanmıştım. Çünkü inanmıyorum artık sporun spor için yapıldığına. O kadar saf değilim yani!.. İstiyorum ki temiz futbol olsun, yöneticilerin söyledikleri inandırıcı olsun. Ama hep ters köşe oldum bu konuda!.. Son yapılan açıklamalar ise yine düşündürdü beni. Fikret Başkan: “Hesap sorma makamı değilim” demeye getirmiş bir açıklamasında. Yani eski başkan ve yöneticiler benim sorunum mu? Kongre üyeleri zamanında yapsaydı diye de eklemiş kibarca… Ama şu anda işin içinde olanların hepsi kongre üyesi değil mi? Ben anlamadım bu işi. Bence Başkan kesip atmalı… “Hesap-mesap soracak değiliz” desin, bitsin!.. Yoksa Demirören’in bırakırken, “Verdiklerimi hibe edeceğim” deyip kongre sonrası “şart” koymasından ne farkı var, bu söylemlerin. Divan Başkanlığı seçimlerinin öncesi ve sonrasında da böyle olmuştu, hatırlarsanız…
Anlayacağınız ben bu filmi seyrettim… Hem de bir çok kez…