Fuhuş çetesi çökertildi
BEŞİKTAŞ- Fuhuş tuzağıyla hırsızlık yaptıkları iddiasıyla 7 yıl önce gözaltına alınan 15 kişilik çetenin tutuksuz yargılanan üyesi Zehra N. (36), 3 yıl 6 ay ceza alınca tekrar gözaltına alındı. Asayiş Şube Müdürlüğü Oto Hırsızlık Büro Amirliği ekiplerinin 5 Nisan 2005’te gerçekleştirdiği operasyonda, fuhuş tuzağıyla hırsızlık yaptıkları iddiasıyla Zehra N.’nin de aralarında bulunduğu 15 kişi gözaltına alındı. Soruşturmada, çetenin kadın üyelerinin fuhuş için gittikleri evden hırsızlık yaptıkları, otomobil anahtarlarını alarak bağlantılı oldukları hırsızlık çetesine ulaştırdıkları ve çetenin diğer üyelerinin de lüks araçları çaldıkları tespit edildi. Ekipler, Beşiktaş’ta bulunan bir eve baskın düzenleyerek Zehra N.’yi gözaltına aldı.
Coşkuyla kutladık
Beşiktaş coşkulu kutlamalara ev sahipliği yapmaya devam ediyor. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı Beşiktaş’ta kentlinin katılımıyla kutlandı. 16 Mayıs Çarşamba günü, Atatürk’ün Akaretler’deki evinden Samsun’a hareket ettiği Beşiktaş İskelesi’ne yapılan ‘Bağımsızlık İçin İlk Adım Yürüyüşü’ ile başlayan kutlamalar, 19 Mayıs Cumartesi akşamı Akaretler Şairler Sofası Parkı önünden başlayan fener alayı ve Beşiktaş Meydanı’nda gerçekleşen Gökçe konseriyle sonlanmış oldu. Beşiktaş’ta binlerce kişi Akaretler Şairler Sofrası Parkı önünde toplandı. Buradan fenerler ve bando eşliğinde yürüyen vatandaşlara Beşiktaş Belediyesi Başkanı İsmail Ünal, CHP milletvekilleri Melda Onur ve Bihlun Tamaylıgil ile Beşiktaş Kulübü eski başkanlarından Süleyman Seba eşlik etti. Coşkulu yürüyüş, Beşiktaş Meydanı’nda verilen Gökçe konseriyle sona erdi.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri, Mustafa Kemal ve arkadaşlarının 16 Mayıs 1919’da Beşiktaş’tan başlattıkları mücadeleyi gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla 20 Mayıs’ta gerçekleşen “Bağımsızlık İçin İlk Adım Halk Koşusu” etkinliğiyle tamamlandı. Bununla birlikte, 19 Mayıs Kutlamaları çerçevesinde düzenlenen; “Bağımsızlık İçin İlk Adım” Etkinliği kapsamında 16 Mayıs 2012 Çarşamba Günü Akaretler Mustafa Kemal Müzesi’nden Beşiktaş İskelesine yürüyüş gerçekleştirildi. Beşiktaş Kaymakamı Sadettin Yücel ve Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal hazır bulundu.
Beşiktaş-Arnavutköy arasında yapılan “Bağımsızlık İçin İlk Adım Halk Koşusu”na ilgi büyüktü. İlki geçen yıl 15 Mayıs’ta Beşiktaş – Arnavutköy arasında yapılan ve binlerce vatandaşın katıldığı ve bu yıl da gerçekleşen koşuda dereceye giren koşuculara Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal çeşitli hediyeler verdi. 20 Mayıs Pazar sabahı gerçekleştirilen koşuya katılmak için, 19 Mayıs günü akşamına kadar Ortaköy, Levent, Beşiktaş meydanlarında kurulan stantlara, Beşiktaş Belediyesi’nin Nisbetiye Mahallesi’nde bulunan merkez binasına, Fulya Sanat ve Akatlar, Levent, Ortaköy kültür merkezlerinin gişelerine ücretsiz koşu numarası almak için yüzlerce kişi başvuruda bulundu. Etkinlikler programı şöyleydi: “19 Mayıs Cumartesi: Fener Alayı – 19.00-20.30 (Başlangıç: Akaretler Şairler Sofası Parkı Önü), Gökçe Konseri – Saat: 21.00 (Beşiktaş Meydanı), 20 Mayıs Pazar: Bağımsızlık İçin İlk Adım Halk Koşusu. Başlangıç: Beşiktaş 09.00, Bitiş: 11.00 Arnavutköy, Ömer Güven Parkı Ödül Töreni.”
‘Kadına Yönelik Şiddet Heykeli’ açıldı
Beşiktaş Belediyesi ile Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi tarafından kadınlara yönelik şiddete dikkat çekmek amacıyla Nisbetiye Caddesi’ndeki Koç Köprüsü orta refüjüne yapılan heykelin açılışı geçtiğimiz haftalarda gerçekleşti. Heykeltıraş Ferit Özşen’in tasarladığı “Kadına Yönelik Şiddet Heykeli”nin açılışında katılanların ellerinde “Şiddete göz yumma sessiz kalma”, “Şiddet güçsüzlüğün simgesidir”, “Sevgiyle çıkılan yol şiddetle bitmez” yazılı dövizler dikkat çekti.
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, heykelin açılışını heykeltıraş Ferit Özşen ve Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi üyeleriyle birlikte yaptı. Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, törende yaptığı konuşmada, ülkemizde kadına yönelik şiddetin katliam boyutuna vardığını vurgularken, şiddeti önlemeye yönelik yasaların uygulanmasında yetersiz kalındığına dikkati çekti.
Toplumda kadına yönelik şiddete karşı duyarlılığı arttırmak ama§cıyla bu heykeli Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin katkılarıyla gerçekleştirdiklerini anlatan Başkan İsmail Ünal, kadına yönelik şiddeti önlemede, yasaları uygulamanın ötesinde erkeklerin eğitime ihtiyacı olduğuna dikkat çekti. Bununla birlikte Heykeltıraş Ferit Özşen de, düşündüğü tek şeyin kadına şiddetin son bulması olduğunu ve heykel projesinin de bu temayla ortaya çıktığını söyledi. Beşiktaş Belediyesi “kadına yönelik şiddete” dikkat çekmek için yaptırdığı heykel, Nisbetiye Caddesi’ndeki Koç Köprüsü orta refüjünde yer alıyor. Beşiktaş Belediyesi ile Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin kadınlara yönelik şiddete dikkat çekmek, bu konuda bilinç oluşturmak ve hassasiyet geliştirmek amacıyla yaptırdığı “Kadına Yönelik Şiddet Heykeli”açılışına Beşiktaş Kentlisi’nin de ilgisi büyüktü. Öte yandan Antalya’da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde açılan Türkiye’nin ilk kadına şiddet anıtından sonra yine Türkiye’nin ilk kadına şiddet heykeli, Beşiktaş’ta Mayıs ayının üçüncü haftasında gerçekleştirilen törenle açılışı yapıldı. Açılışta, Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın yanı sıra Beşiktaş Kent Konseyi Kadın Meclisi üyeleri ve İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Genel Koordinatörü Av. Nazan Moroğlu, Sendikal Güç Birliği Platformu Kadın Koordinasyonu hazır bulunmuştu.
‘Beşiktaş çok özel bir ilçe’
Beşiktaş’ın mahallelerini turlayarak sürdürdüğümüz yazı dizimizde Muradiye Mahallesi sakinlerinin konuğu oluyoruz. Muradiye Mahallesi Beşiktaş’ın Şişli İlçesi’ne sınırı olan mahallesi olarak dikkat çekiyor. Nüfusu 7500 civarında olan mahalle ismini 1900’lerde yapılan Muradiye Camii’nden almış. Mahallede bizi ilk olarak mahallenin muhtarı Cengiz Hacıömeroğlu karşılıyor. Muhtarlıktan içeri girerken modern denilecek bir yapı ile karşılaşmasanız da, çiçeklerle bezeli bir bahçe, adeta size keyif yaşatmak için karşınızda duruyor. Bu bahçede ilk olarak çaylarımızı yudumluyoruz ve ardından mahalle sakinlerinin sesine kulak veriyoruz. Mahalle sakinleri çevreye önem verdiklerinin altını çiziyorlar. İçinde bulundukları bahçenin de Beşiktaş için örnek olması gerektiğini dile getiriyorlar. Mahalleliye göre burada en büyük sorunların başında çevrede bulunan parkların yetersiz olması geliyor. Muradiye’nin sakinleri Boğaz Köprüsü’ne çıkan alternatif yol üzerinde bulunduklarından özellikle akşam saatlerinde yaşanan trafikten sıkıntıya düştüklerini söylüyor. Her zaman olduğu gibi yine mahalleyi önce muhtarına ardından da orada yaşayan sakinlerine sorduk.
“O ZAMANLAR FARKLIYDI”
Mahallesine muhtar oluşunun hikayesini kısaca anlatan ve muhtarlık döneminden bu yana mahallede bir çok değişiklik yaşandığını ifade eden Muradiye Mahallesi Muhtarı Cengiz Hacıömeroğlu, “30 yıl esnaflık yaptıktan sonra muhtarlığa başladım. Dört dönemdir muhtarlık yapıyorum. Çocukluğumdan beri de bu mahallede yaşamımı sürdürmekteyim. 1996 yılından bu yana muhtarlık görevindeyim. O zamanlar mahalle çok farklıydı. Havai hatlar salkım saçak, yollar bozuk, ağaç yok denecek kadar azdı. Muhtarlık dönemimde çok ağaç dikimi yaptım ve çevre düzenlemelerine önem verdik. Mahalleye çeki düzen verdik. Onun yanı sıra iki sokağımızda kurulan Beşiktaş Pazarı vardı. Başkanımızın büyük desteğiyle iki sokağımızı pazar işgalinden kurtardık, mevcut kapalı alana aldık pazarımızı… Yani o günden bugünlere çok şey değişti” diyor.
“TABELANIN İÇİNE SAKLADILAR”
“Mahalle sakinlerinin baz istasyonu istemediklerini dile getiren Cengiz Hacıömeroğlu, “Mevcut havai hatlarımız bugün de var ve bunların yeraltına alınmasını istiyoruz. Bunun için dilekçemizi verdik. Hüsrevgerede Caddemizin yol ve kaldırımları son derece bozuk. Oradaki cadde sakinlerinden sözlü şikayetler almaktayım. Belediyeye dilekçemi verdim, programa aldıklarını söylediler. İnşallah yaparlar. Onun dışında Nüzhetiye Caddesi’nde de trafik yoğunluğu, ses kirliliği had safhada, malum Boğaz Köprüsü’ne alternatif yol burası. Onun sıkıntısını yaşamaktayız. Bir de bugünkü mevcut pazarımızın üstünde iki tane baz istasyonu var. İSPARK tabelasının içine kamufle ederek baz istasyonu yerleştirdiler. İSPARK’ın böyle bir girişimde bulunması çevre sakinlerinin çok tepkisini çekiyor ve çevre sakinleri baz istasyonundan tedirgin. Burada bulunan çevre sakinleri baz istasyonları tarafından verilen talepleri geri çevirdiler ama maalesef İSPARK herhalde belli bir ücret karşılığında bu bazları koydurdu. Ama mahalle sakinlerimiz reddetmişti. Nüzhetiye Caddesi’nde sinyalizasyon talebimiz var. Deryalı ile Kemal Tuna sokaklarının birleştiği Jinemed Hastanesi’nin önünde kazalar oluyor. Çünkü orası dörtyol ağzı…” diye konuştu.
Mahallesine yaşlı bakımevi açılmasını beklediğini söyleyen Hacıömeroğlu sözlerini şu cümlelerle sürdürüyor: “Belediye Başkanımız, Türkali ve Muradiye arasında yaşlılarımız için bir huzurevi açacaktı. Maalesef henüz bu yapılmadı. Parkın yanına yapılacağını halkımıza söylemiştik. Evlendirme Dairesi’ne de Cumartesi günü haricinde Butik Sinema açılabilir. Yetkililer toplantılarını muhtarlarla çok sık yapmıyor. Bu toplantılar her ay yapılsa iyi olur diye düşünüyorum. Ambulans hizmeti çok yararlı bir hizmet. Sağlık alanında hizmetler gayet iyi. Kültür Sanat alanında da en iyi konumdayız. Ancak yol bakım onarım için gezici araç önerilmişti, beklemekteyiz. Anında müdahale edilmesi faydalı olur. Mahallemizde zaman zaman hırsızlıklar oluyor. Vatandaşlarımız kendi emniyetini de almalı. Emniyet güçlerimiz bizleri sürekli ziyaret ediyor. Bunun yanı sıra Çarşı içi çok kalabalıklaştı. Çarşı, bizim bir simgemiz. Beşiktaşlı olarak Çarşı’ya sahip çıkmalıyız. Muradiye Mahallesi olarak Şişli ile hudut bir mahalleyiz. Şu an muhtarlığın bulunduğu yer Şişli’ye ait. Ayrıca, Teşvikiye Mahallesi ile hudut bir mahalleyiz. 7500 nüfusumuz var. Şunu söyleyebilirim; Beşiktaş çok özeldir Türkiye’nin çok özel bir ilçesidir. Eşi benzeri olmayan bir ilçe Beşiktaş…”
Kentli ne diyor neler istiyor?..
“Çevreye daha duyarlı olmalıyız”
Muradiye Mahallesi’nde olmaktan memnun olduklarını dile getiren mahalle sakinleri, yaşanan bazı sıkıntıların bir an önce bitmesini diliyor. Mahalle sakinlerine göre ön plana çıkan sıkıntıların başında gürültü kirliliği, çevreye verilen önemin azalması ve trafik geliyor. Mahalle sakinlerinin görüşleri şu şekilde:
BAZ İSTASYONU İSTEMİYORUZ: “Mahallemizde baz istasyonu istemedik ancak baz istasyonu konuldu. Muhtarımızda bu konuyu dile getirdi ancak bir sonuç yok. Mahalle sakinleri olarak baz istasyonuna karşıyız. Biz istemedik ama bir şekilde yerleştirildi, baz istasyonu…” Osman Zotoğlu.
PARKLAR YAPILMALI: “Bence mahallemizin çevresi daha da güzelleştirilmeli. Mahallemize park yapılırsa yarınlara daha güzel yaşam alanları bırakmış oluruz. Mahallede özellikle akşam saatlerinde yaşanan trafikten memnun değiliz. Keşke mahallemiz kültürel faaliyetlere ev sahipliği yapsaydı.” Selçuk Tuna.
KALDIRIM İŞGALİ: “Bazı caddelerimizin kaldırımları kimi esnaf tarafından yersiz olarak işgal ediliyor. Bu da vatandaşlarımızın gündelik hayatını zorlaştırıyor. İnsan trafiğinin de yoğun olduğu bu semtimizde esnafımızın daha duyarlı olunması gerektiğini düşünüyorum.” Hasan Çetinkaya.
YAP BOZ OLMASIN: “Parke taşları yapılmış mahalleme ve bir nebze olsun güzel hale geldi. Geldi ama, yapılan işçilik sorun yarattı. İnsanlarımız özellikle yağmurlu havalarda yürüyemez hale geldiler. Yapılan işlerin daha düzenli olması gerekli, sokaklarımız hepimizin… ” Nurhan Özelçi.
GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ VAR: “Bu mahallede yaşıyor olmak güzel ancak yaşanan gürültü kirliliği bizi bazen bezdiriyor. Mahallemize elbirliği ile sahip çıkarsak daha güzel bir yaşamımız olur. Trafik sorunumuz da bitirilmeli.” Ahmet Asanoğlu.
HUZUREVİ GEREKLİ: “Sağlığa verilen önemin arttığını görmek bizleri memnun ediyor. Belediyemizin bir ambulansı var ve var gücü ile çalışıyor. Sağlık konusunda, evde bakım hizmetlerinin olması da güzel bir konu. Ancak mahallemize bir yaşlı bakımevi açılması gerekir diye düşünüyorum.” Ayşe Yılmaz.
BİRAZ DUYARLILIK: “Vatandaş olarak beklentilerimiz biraz fazla olsa gerek. Trafik sorunu çözülsün diyoruz ama herkes özel aracı ile bir yerlere gitmeye çalışıyor. Bunun yanı sıra temizlik hizmetini en iyi şekilde alıyoruz. Ancak bazı vatandaşlarımız çevreye sahip çıkmıyor.” Semih Turabioğulları.
PAZAR SORUNU KALKTI: “Mahallemiz eskisine nazaran iyi. İki sokağımızda kurulan Beşiktaş Pazarı vardı. Başkanımızın büyük desteğiyle iki sokağımızda pazar işgalinden kurtarıldı. Yeni pazarımız mevcut kapalı alana alındı ve ben muhtarıma da teşekkürlerimi sunuyorum.” Fevzi Dörtler.
SİMGEMİZE SAHİP ÇIKALIM: “Geneline bakıldığında Beşiktaş’ta yaşamak çok güzel bir duygu. Ancak her yerde olduğu gibi Beşiktaş’ta da sorunlar var. Her ne kadar Muradiyeli olsamda ‘Çarşı’ bizim bir simgemiz öncelikle Çarşı’nın sorunlarına el atılmalı sonra Muradiye’ye sahip çıkılmalı.” Ayşe Elalmaz.
‘Benim İlacım Sensin’
Tiyatro oyunları, Ortaköy’de sevenlerini ağırlamaya devam ediyor. Bahar etkinlikleri kapsamında Beşiktaş Kentlisi’ni ağırlayan Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi’nde Mayıs ayının son haftasında da çarpıcı etkinlikler göze çarpıyor. Bunlardan bir tanesi de 23 Mayıs’ta tiyatroseverler ile bir araya gelen “Benim İlacım Sensin” adlı oyundu. Tiyatro Komedya’nın sahnelediği oyun ile ilgili detaylar şöyleydi: ‘Benim ilacım Sensin’ oyunu ile Türkiye turnesine bir süredir devam eden Tiyatro Komedya adlı ekip, Mayıs ayında da hız kesmedi ve İzmit, Trabzon, Samsun, Ankara, Adana, Urfa illerinde oyunlarını sahnelemeye devam etti. ‘Benim İlacım Sensin’ adlı oyun, 17, 23 ve 29 Mayıs 2012 tarihlerinde Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Sahnesi’nde saat 20:30’da oyunu tiyatroseverlerce takip edilebildi.”
Afife Jale Sahnesi’nde konuklarını bahar döneminde selamlayan “Benim İlacım Sensin” adlı oyunla ilgili diğer bazı detaylar ise şöyle sıralanıyor: “Oyun eczacı ve mümessillere ithafen yazılmışsa da aslında kadın erkek ilişkilerinde cinselliğin mutluluğa giden yoldaki önemini anlatırken aynı zamanda sosyal paylaşım sitelerinde ilişkilerin geldiği noktalara esprili bir dille değiniyor. Başarılı kurgusu, sürükleyen hikayesi ve bir saniye olsun enerjisi düşmeyen oyuncu kadrosu ile oyun izleyenleri kahkahaya sürüklüyor.”
Murat Akgün’ün yazıp yönettiği oyunda Nevzat Süs, Zeynep Aslıhan İşcan, Burcu Yüce, Öykü Özaydın, Gökhan Coşkun ve Murat Akgün rol alırken, Dekor Tasarım çalışmasında Cihan Alkan, Ses ve Işık’ta Murat Ekşioğlu ve Kareografi’de Öykü Özaydın görev yaptı.
Oyun yazarı ve yönetmeni Murat Akgün hakkındaki detaylar şöyle sıralanıyor:
“1981 yılında İstanbul’da doğan Murat Akgün Lise eğitimini tamamladıktan sonra tiyatroya, 1998 yılında BASAD’da (Bakırköylü Sanatçılar Derneği) başladı.
1999 Yılında Usta Tiyatrocu Tevfik Gelenbe’nin açmış olduğu kursa katıdı. Aldığı eğitim 4 yıl sürmüş olup, aynı zamanda tiyatronun kadrolu elemanı olarak, oyunlarda ve idari işlerde görev aldı. 2008 yılında da Usta Oyuncu Ayla Algan yönetiminde Plato Film Okulu’nda Oyuncu Yönetimi, Beden Dili, Dublaj, Sinema-Dizi-Reklam Oyunculuk eğitimi aldı. Bir çok oyunda ve tv çalışmalarında yer alan Murat Akgün 2009 Yılında Plato Film Okulu öğrencileriyle birlikte çıkarmış olduğu Elbiseler Fora oyunun yönetmenliğini üstlenmişti.
2010 yılından itibaren Tiyatro Komedya’da genel sanat yönetmenliği ve oyuncu olarak görev alıyor.
Tevfik Gelenbe Tiyatrosu’nda oynadığı oyunlar (1999-2005)-Büyük Oyunlar; Kaçan Kazanıyor, Anasının Kuzusu, Kırkından sonra, Bir Bakın Gelene, Sevda Salatası.
Çocuk Oyunları; Dünya Yeşildir, Bize sevgiyi Öğretin, İbiş İle Memiş, Nasrettin Hoca ve Eşeği, Çocuklar Savaşı Sevmez.
Tuncay Özinel Tiyatrosu (2006)-Aşkın Gözüne Gözlük.
Plato Film Okulu (2009)-Elbiseler Fora (Yönetmen, Oyuncu).
Panorama Tiyatrosu (2010) (Genel Sanat Yönetmeni / Oyuncu)-Elbiseler Fora. Tv Çalışmaları; Hayat Bağları, Sessiz Gemiler, Aşkım Aşkım, Hicran Yarası.”
Kadın Yazarlar Sempozyumu
Karma Sergi
Söyleşiler, sergiler Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Sahnesi’nde bahar dönemi içinde konuklarını ağırladı. Beşiktaş ilçesi bünyesinde okulların etkinlikleri kapsamında Mayıs ayının son haftasında “Kadın Yazarlar” sempozyumu gerçekleştirildi. Erendiz Atasü’nün konuşulduğu, ücretsiz gerçekleşen etkinlikle ilgili bazı detaylar söyle sıralanıyor: “Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nin düzenlediği Erendiz Atasü Sempozyumu Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi, Afife Jale Sahnesi’nde gerçekleşti. Sempozyum 24-25 Mayıs 2012 tarihlerinde ziyaretçilerini ağırladı. Sempozyumun bir özelliği de aynı anda birçok salonda paralel oturumların gerçekleştiriliyor olmasıydı. İki günlük sempozyum süresince, 10’un üzerinde oturum düzenlenebildi ve 30’un üzerinde katılımcıyla, II. Kadın Yazarlar Sempozyumu: Erendiz Atasü Edebiyatı sempozyumunda, Atasü’nün edebiyatı derinlemesine incelendi, değerlendirildi.”
Prof. Dr. Günseli Sönmez İşçi’nin başkanlığında düzenlenen sempozyumda odak isim Erendiz Atasü ile ilgili bazı detaylar da şöyle aktarılıyor: “1947’de Ankara’da doğan Atasü, 1968’de Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı fakültede uzun yıllar öğretim üyesi olarak çalıştıktan sonra 1997’de Farmakognozi profesörlüğünden emekliye ayrıldı. Feminist bilinçle kaleme aldığı öyküleri 1981’den bu yana Düşün, Çağdaş Türk Dili, Varlık gibi dergilerde; edebiyat sorunları, kitaplar, kadın özgürlüğü, laik toplum ve Cumhuriyet devrimleri üzerine deneme, inceleme ve makaleleri Saçak, Çağdaş Türk Dili, Cumhuriyet Kitap, Radikal Kitap Varlık, Papirüs gibi dergilerde, Cumhuriyet, Aydınlık gazetelerde yayımlanmış. Atasü’nün beş romanı, sekiz öykü ve altı deneme kitabı bulunuyor. Kimi öyküleri başka dillere çevrilmiş, İngiltere, ABD, Fransa, Almanya, Hollanda, İsviçre, İtalya, Çek Cumhuriyeti ve Hırvatistan’da yayımlanan öykü antolojilerinde yer aldı. Atasü’nün yapıtları içerdikleri kadınların öznel tarihi, Cumhuriyet devrimlerinin kadın bireyin gözüyle irdelenmesi, kadın erkek ilişkilerinin ve kadın cinselliğinin kadınlar tarafından kavramlaştırılması gibi izlekler ve sorunsallar olarak anlatılabilir.”
Öte yandan Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi’nde gerçekleşen bir diğer etkinlikte Beşiktaş Halk Eğitim Merkezi tarafından gerçekleştirilen sergiydi. Karma sergiye ev sahipliği yapan Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi bünyesindeki Ortaköy Sanat Galerisi, 3 Haziran’a kadar ziyaretçilerini ağırlayacak.
PİYANO ve KEMAN konseri
İki usta isim aynı sahnede buluştu. Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde yine birbirinden değişik etkinlikler sanatseverleri karşıladı. Muhteşem konserlerin de yer aldığı bahar programında piyano ve kemanda usta iki isim dikkat çekti. Sanatseverler, Fulya Sanat Merkezi’nde Dilbağ Tokay ve Emine Serdaroğlu konserinde buluştu. Konserde yer alan sanatçılar hakkındaki bazı detaylar ise şöyle:
“Dilbağ Tokay: Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Devlet Konservatuvarı’nda Prof. Reşit Erzin’le başladığı viyolonsel eğitimini, 2008 yılında yine aynı konservatuvarın sanatta yeterlik programından mezun olarak tamamladı. Çeşitli uzmanlık kurslarında Mikhail Khomitzer, Niels Ullner, Frieder Berthold ve Alexander Rudin ile çalışan Tokay, şimdiye dek yurtiçinde pek çok şehirde ve İsveç, Almanya, Fransa, İtalya, Bulgaristan, Pakistan, Suriye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde; solo, piyanolu, oda müziği ve orkestra eşliğinde konserler verdi. Ayrıca ECUME kapsamında Suriye’de Şam’da ve İstanbul’da Pera Uluslararası Müzik Festivali çerçevesinde masterclass’lar verdi. Bulgaristan’da Uluslararası Genç Virtüözler Yarışması’na jüri üyesi olarak davet edildi. Borusan İstanbul Filarmoni ve Camerata Saygun gibi orkestralarında görev aldı. Halen Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda eğitim vermekte olan Dilbağ Tokay’ın eğitmen olarak aldığı ödüller arasında, 2006 yılında Hırvatistan da 6. Uluslararası Antonio Janigro Viyolonsel Yarışması’nda “En Başarılı Hoca Ödülü”, 2007 yılında Bulgaristan’da 7. Uluslararası Alman ve Avusturya Müziği Yarışması’nda “Yüksek Eğitmen Ödülü”, 2007 yılında Italya’da 17. Uluslararası Genç Müzisyenler Yarışması’nda “Hocalık Erdem Ödülü”, 2010 yılında ise Andante Dergisi Klasik Müzik Ödülleri’nde “Yılın Müzik Eğitmeni” ödülleri yer alıyor.”
Konserde yer alan sanatçılar hakkındaki diğer bazı detaylar ise şöyle sıralanıyor: “Emine Serdaroğlu: Piyano eğitimine Prof. Ersin Onay ile başladı, Fuat Türkay ve Prof. Cana Gürmen ile devam etti. Illinois Wesleyan Üniversitesi Müzik Bölümü’ne burslu olarak kabul edildi ve lisans eğitimi süresince piyano çalışmalarını Prof. Dr. Mark Hansen ile sürürdü. Yüksek derece ile mezun olduktan sonra, Austin Texas Üniversitesi’nde Prof. Dr. William Race ile piyano ve piyano pedagojisi dallarında yüksek lisans yaptı. Ayrıca, Lala Margulis, Igor Kipnis, Rita Sloan, Ratko Derlorko ve Andrey Diev gibi eğitmen ve yorumcular ile çalıştı. Daha sonra, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Genel Müzikoloji Bölümü’nde PhD çalışmalarını tamamladı ve doktor ünvanını kazandı. Amerika Birleşik Devletleri, Almanya, İsveç, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, İstanbul ve Ankara’da resitaller verdi. Solo piyano çalışmalarının yanısıra pek çok şancı ve farklı enstrümanlar ile oda müziği çalışmaları yaptı. Piyanist, 1998 yılından bu yana Dilbağ Tokay ile viyolonsel-piyano ikilisi olarak yurtiçi ve yurtdışında düzenli olarak konser vermektedir. Emine Serdaroğlu, Boğaziçi Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölümü’nde öğretim görevlisidir.”
Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde saat: 20:00’de gerçekleşen Dilbağ Tokay ve Emine Serdaroğlu Konseri ile ilgili program detayları şöyle sıralanıyordu: “J. Brahms Viyolonsel ve Piyano İçin Sonat Op.38 No.1, (1837-1897) Allegro Non Troppo, Allegretto Quasi Minuetto, Allegro, A. Glazunov Chant Du Menestrel Op.71, (1865-1936)”
Programın ikinci yarısındaki detaylar şöyle: “D. Şostakoviç Viyolonsel Ve Piyano İçin Sonat Op.40, (1906-1975) Moderato, Moderato Con Moto, Largo, Allegretto.”
Arnavutköy’de şenlik
Beşiktaş’ta bahar etkinlikleri kapsamında gelenek bozulmadı ve Beşiktaş Kentlisi Arnavutköy Şenliği’nde bir araya geldi. Beşiktaş Belediyesi’nin Boğaziçi Arnavutköylüler Derneği ile birlikte düzenlediği “Geleneksel Arnavutköy Şenlikleri”nin 15.si düzenlendi ve şenlik yoğun katılımla oldukça renkli görüntülere sahne oldu. Beşiktaş Belediyesi işbirliğinde düzenlenen şenlik, Arnavutköy Satış Meydanı’nda gerçekleştirildi.
Geleneksel Arnavutköy Şenlikleri her yıl bilim dünyasının temsilcilerini ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirmeye devam ediyor. 15.si düzenlenen şenlikte de yine Beşiktaş’ın önde gelen isimleri yer aldı. Şenlik, birbirinden değişik standların da yer aldığı ve yoğun katılımın gerçekleşmesiyle de Beşiktaş Kentlisi’ni ve İstanbulluları ağırladı. Şenliğe çocukların da ilgisi büyüktü.
Geleneksel hale gelen ve her yıl değişik isimleri konuk ederek söyleşiler, imza günlerinin de gerçekleştirildiği şenlikte, Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal da yer aldı. Başkan İsmail Ünal’ın konuşmasıyla açılan şenlik, sürpriz etkinlikler, birbirinden renkli standların yer aldığı gezi alanıyla ve meydandaki gösterilerileriyle renkli bir günün gerçekleşmesinde ziyaretçilerini neşeyle ağırladı.
Beşiktaş Belediyesi’nin Boğaziçi Arnavutköylüler Derneği ile birlikte düzenlediği “Geleneksel Arnavutköy Şenlikleri”nin Arnavutköy Satış Meydanı’nda gerçekleştirildi. Usta gazeteci Uğur Dündar da Arnavutköy Şenliği’nin önemli misafirlerindendi. Uğur Dündar, son kitabı olan “İyi Uykular Sayın Seyirciler”i okuyucuları için imzaladı. Etkinliğin bir başka süprizi ise Suzan Kardeş konseriydi.
Tiyatroda “Parıltı”
oluştu…
Engel tanımıyorlar!..
Görmeyen çocuklar, Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde konuklarını ağırlayacak. 10 Haziran Pazar günü sergileyecekleri oyunla, ziyaretçilerine merhaba diyecekler. Parıltı Görmeyen Çocuklara Destek Derneği, tiyatro projesi ile sanatseverleri ağırlaycak. “Tarih Şakacı Bir Çocuktur” adlı oyun, Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde hayat bulacak. “Tarih Şakacı Bir Çocuktur” adlı oyun; ünlülerin desteğiyle perde diyecek. Parıltı Görmeyen Çocuklara Destek Derneği’nin tiyatro projesi olan “Tarih Şakacı Bir Çocuktur” adlı oyunu hakkındaki bazı detaylar şöyle sıralanıyor:
“Parıltı Görmeyen Çocuklara Destek Derneği; anlamlı bir projeyle Haziran ayında seyirci karşısına çıkmaya hazırlanıyor. Türkiye’de bir ilke imza atılacak olan projeye, birçok ünlü isim de destek verecek… Akatlar Kültür Merkezi’ nde yer alacak geceyi, ‘Tiyatro Hayat’ ile ‘Parıltı Derneği’ birlikte hazırlıyor. Kuruculuğunu ‘Ali Anıl’ ve ‘Mana Uygur’un yaptığı ‘Tiyatro Hayat’ çatısı altında gerçekleştirilecek projede, görme engelli çocuklar, bir sene boyunca drama eğitmenleri ‘Kerem Muslugil’ ve dans eğitmenleri ‘Mana Uygur’dan aldıkları eğitimlerinin meyvesini özel bir tiyatro oyunuyla sergilemeye hazırlanıyorlar. Uygur ailesi’nin her süreçte destek verdiği ve Cem Özer, Doğa Rutkay, Yosi Mizrahi, Paşhan Yılmazel, Yetkin Dikinciler gibi isimlerin yer alacağı oyun, bir grup sokak çocuğunun yükseliş hikâyesini anlatan, müzik ve dansla harmanlanmış, hayat dolu, eğlenceli ve bir o kadar da dramatik bir oyun. “Tarih Şakacı Bir Çocuktur” isimli oyunu Baran Güler yazdı. Bu özel tiyatro gösterisinin yönetmenliğini ‘Kerem Muslugil’ ile ‘Baran Güler’ birlikte üstlenirken; gönüllü eğitmenler Deniz Alemdar perküsyon ve müzik çalışmalarında, Fırat Sabotay ise şan ve ses eğitimlerinde projeye destek veriyorlar.”
Görme engelli minikler, 10 Haziran’da Akatlar Kültür Merkezi’nde bir gösteri sahneleyecek. Oyunda; Betül Arım, Cem Özer, Yetkin Dikinciler, Süheyl-Behzat Uygur, Doğa Rutkay, Vural Çelik ve Paşhan Yılmazer gibi ünlüler de çocuklarla birlikte sahneye çıkacak. Gösteride, bir grup sokak çocuğunun öyküsü anlatılacak.
Parıltı Görmeyen Çocuklara Destek Derneği 0-16 yaş arası az gören ve görmeyen çocuklara doğumlarından eğitim süreçleri tamamlanana kadar akranlarıyla aynı ortamda eğitim alabilmeleri için gerekli desteği veren bir kuruluş olarak tanınıyor. Kendi bünyesinde yer alan Kabartma Düşler Rehabilitasyon Merkezi’nde görme engelli çocuklara bebeklik döneminden-okul çağına kadar psikomotor, günlük yaşam becerileri, sosyal beceriler alanında eğitim veriliyor.
Kendine güvenen, kendisi ile barışık, çevresi ile uyumlu, meslek sahibi, bağımsız bireyler olarak yetiştirmeyi amaçlayan derneğin en önemli amacı; görmeyen çocukları kendi yaşıtları ile aynı seviyede eğitim alabilecekleri “kaynaştırma eğitimi” ne hazırlamak… ”
Tecrübelerine ‘TECRÜBE’ katıyorlar
Tiyatroseverler, Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen kurslarla tecrübelerine tecrübe katıyor. Tiyatrokare 20. yılı nedeniyle eğitim çalışmalarına Akatlar Kültür Merkezi’nde 29 Nisan tarihinden itibaren 3 ayrı atölyeyle start vermişti. Oyunculuğa Giriş Atölyesi, 15 ile 29 yaş arasındaki herkese açık olup, konservatuara hazırlanmak isteyen gençlere ve oyunculuk konusunda kendisini sınamak isteyenlere yeni ufuklar açmayı hedefleyerek çalışmalarına başlamış ve kursiyerleriyle çalışma programı oluşturmuştu.
Tiyatrokare’nin sevilen oyuncularından Gökçer Genç ile tirad çalışması, Halim Ercan ile diksiyon ve ses çalışmalarının gerçekleştirildiği atölye 2 Mayıs’tan itibaren, 17 Haziran tarihine kadar her Çarşamba saat: 16.00 ve 19.00 ve her Cumartesi saat: 16.00 ile 19.00 arasında Akatlar Kültür Merkezi Afife Jale Sahnesi’nde katılımcılarını ağırlıyor. Atölyede katılımcılar Nedim Saban ile de sahne çalışmaları yaparak, konservatuara ya da oyunculuk mesleğine hazırlanma imkanına sahip oluyorlar. Bununla birlikte, müzikal tiyatro konusunda uzman olan Serpil Günseli ve Uğur Babürhan ile Müzikal Tiyatro Atölyesi, iki farklı yaş aralığı için kursiyerlerini Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde ağırlıyor. 20 Haziran arasında her Çarşamba saat: 19.00 ile 22.00 arasında Akatlar Kültür Merkezi’nde 15 yaş grubunun üzerine, 8 ile 15 yaş aralığındaki gençler içinse 17 Haziran tarihine kadar her Cumartesi saat: 13.00 ile 16.00 ve Pazar saat: 16.30 ile 19.30 arasında düzenlenen atölyede, Yıldız Tunbul ile şan, Sadık Kızılağaç ile tasarım dersleri veriliyor. Atölye boyunca Nedim Saban da metin çözümlemesinin yanı sıra, müzikal starları için gereken nitelikler konusunda fikirlerini paylaşıyor. Katılımcılar dönem sonunda profesyonel bir ortamda sunacakları gösterilerde sahne heyecanını tadacaklar.
Kurs programlarının hayata geçirilmesinde etkin rol oynayan Tiyatrokare ile ilgili bazı detaylar ise şöyle sıralanıyor: “Türk Tiyatrosu’nun en önemli oyuncularını, dünya tiyatrosunun en önemli oyunlarında seyirciyle buluşturmayı hedefleyen Tiyatrokare 1992 yılında Nedim Saban tarafından kurulmuştur. Bugüne değin, devlet sanatçısı Macide Tanır’ın tiyatroya dönüş yaptığı Neil Simon’un “Müziksiz Evin Konukları”, Erol Keskin ve Lale Mansur’un birlikte oynadıkları “Oleanna”, yine Erol Keskin’in Yıldıray Şahinler ile birlikte oynadığı ve Afife Jale Yılın Yapımı Ödülü başta olmak üzere, çok önemli ödüller kazanan “Salı Ziyaretleri”, Amerika’da büyük başarılara imza atan dünya çapındaki Çiğdem Selışık’ın, Türkiye’ye dönüş oyunu olarak sergilenen Virginia Woolf’un “Kendine Ait Bir Oda” , Burak Sergen’in Işıl Kasapoğlu rejisiyle sunduğu Tuncer Cücenoğlu’nun “Neyzen”, Okan Bayülgen rejisiyle Sanem Çelik, Volkan Severcan, Kerem Atabeyoğlu gibi seçkin isimlerin rol aldıkları “Hangisi Karısı”, Derya Baykal’ın Ferhan Şensoy Tiyatrosu’ndan sonra ilk kez bir tiyatroya konuk olduğu “Ben Boşanıyorum” gibi eserlerini sergileyen Tiyatrokare, aynı zamanda büyük gişe başarılarına da imza atmıştır.”
“SAMSUN’a Uzanan Yol”
Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi’nde sinema gösterimleri tüm hızıyla devam ediyor. Mayıs etkinlikleri kapsamında Onat Kutlar Sinema Salonu’nda gösterimler içinde Türk Bağımsızlık Savaşı ile ilgili belgesel film gösterimi de yer alıyor. Beşiktaş Belediyesi tarafından gerçekleştirilen “Bağımsızlık İçin İlk Adım” etkinlikleri kapsamında Levent Kültür Merkezi’nde “Samsun’a Uzanan Yol” isimli belgesel film gösterimi yapıldı. Ertem Göreç’in yönetmenliğini üstlendiğini film ile ilgili bazı detaylar ise şöyle sıralanıyordu:
“Mondros Müzakeresi’nden sonra Mustafa Kemal’in İstanbul Şişli’deki evde A. Fuat, Kazım Karabekir Paşalarla Buluşmalarını, Miralay Rafet Beyler ve diğer arkadaşlarıyla toplantılarını, Harbiye Nezareti’ndeki girişimlerini, Cevdet ve Fevzi Paşaların desteklerini, Fevzi Paşa’nın Harbiye Nazırı Şakir Paşa’ya Milli haysiyeti bayraklaştıran sert çıkışını, Sadrazam Damat Ferit’in ne zorluklarla ikna ettiklerini, Mustafa Kemal’in Padişah Vahdettin ile öylesine kritik bir atmosferde konuşmalarını ve tüm engelleri aşarak Anadolu’ya geçmek üzere 9. Ordu Müfettişliği’ne tayinini, Mustafa Kemal’in karargahıyla Bandırma Vapuru’na geçişini, İngilizlerin vapuru Karadeniz’de batırmaları girişim haberine karşın aldıkları önlemleri, geminin işgal kuvvetlerince aranmasını ve nihayet o emektar, o kırk yerinden yaralı, pusulası bile bozuk Bandırma vapuruyla zorlukları, tehlikeleri ve devasal fırtınaları aşarak Samsun’a çıkışında yaşanan gerçek olaylar, tam bir drama olarak perdeye yansıyor.”
Belgesel film ile ilgili diğer detaylar ise şöyle sıralanıyor: “Genel Yönetmen: O Behlül Dal, Yönetmen: Ertem Göreç, Yapımcı: Nevin Dal, Senaryo: O Behlül Dal, Görüntü Yönetmen: Muzaffer Turan.”
Belgesel filmin oyuncu kadrosunda yer alan isimler ise şöyle sıralanıyor: “Mustafa Kemal: Prof. Lemi Bilgin, Hüseyin Rauf Bey: Prof. Bozkurt Kuruç, Fevzi Çakmak: Sönmez Atasoy, Cevat Paşa: Mustafa Şekercioğlu, Damat Ferit Naci Girgin, Padişah Vahdettin: Turgut Sarıgül, General Harrington: Erdal Küçükkömürcü.”
Beşiktaş Belediyesi tarafından “Bağımsızlık İçin İlk Adım” etkinlikleri kapsamında Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda düzenlenen “Samsun’a Uzanan Yol” filmi sanatseverler ile buluştu. ‘Bağımsızlık İçin İlk Adım’ etkinliğinin teması ile ilgili Beşiktaş Belediyesi resmi internet sitesinde şu açıklama yapılmıştı: “16 Mayıs 1919’da Beşiktaş’ta başlar. O güne kadar “bağımsızlık” fikrini beyinlerinde oluşturmuş Mustafa Kemal önderliğindeki kurtarıcı kadrolar işgal altındaki İstanbul’dan Anadolu’ya geçerek Kurtuluş Savaşı’na giden yolu açarlar. 16 Mayıs 1919 Cuma günü Beşiktaş Sinan Paşa Camii’nde Osmanlı Padişahı Vahdettin ile son görüşmesini yapan Mustafa Kemal Paşa, Akaretler 76 numaralı evde oturan annesi Zübeyde Hanım ve kardeşi Makbule ile vedalaşır. Bir grup silah arkadaşıyla da buluşarak Beşiktaş İskelesi’nden bir gambota biner ve açıkta bekleyen Bandırma Vapuru’na çıkar. 16 Mayıs 1919 Cuma günü Beşiktaş’ta, mazlum ulusların tarihinin dönüşümü başlar. Bu büyük dönüşümüm öncüsü Türk Ulusu adına “İlk Adım” atılır. Çünkü 16 Mayıs 1919’da Karadeniz’e açılan ve rotası Samsun olan Bandırma Vapuru, sadece bir grup insanı Anadolu’ya taşımaz. Bandırma Vapuru’nun gerçek yükü, bağımsızlıktır, Ulusal Kurtuluş Savaşı’dır. Türk ulusuna onurlu, bağımsız ve aydınlık bir gelecek kurma programıdır. Beşiktaş’ta atılan “ Bağımsızlık İçin İlk Adım”ın sonunda özgür Türkiye Cumhuriyeti vardır. Bu nedenle, her yıl 16-19 Mayıs tarihlerini “Bağımsızlık İçin İlk Adım” şenlikleri olarak kutluyoruz. Hem çağdaş tarihin onurlu kentlerinden biri olduğumuzu kutlamak için, hem de bu eşsiz mirası kent belleğimize kazımak için…”
“Çöpte Dostoyevski Buldum” ve “Korku”
Sinemaseverler Levent’te bir araya gelmeye devam ediyor. Mayıs ayının son haftasında yine birbirinden değişik belgesel film gösterimleri seyircisiyle buluştu. Mayıs ayı içinde yer alan gösterimler de oldukça ilgi çekiciydi. Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda gerçekleşen Beşiktaş Belediyesi’nin Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Belgesel Sinemacılar Birliği’yle ortaklaşa düzenlediği “Bir Belgesel, Bir Gazeteci, Çay ve Simit” etkinliğinde bu kez “Korku” adlı film perdeye yansıdı. 23 Mayıs’ta sinemaseverler ile buluşan belgesel film ile ilgili olarak şu detaylar aktarılıyor: “Yönetmen: Michiel van Erp. Yapım: Hollanda. Yıl: 2009. Süre: 86 dakika. Flamanca, Türkçe altyazılı.”
Belgesel filmin konusu ile ilgili diğer detaylar ise şöyle aktarılıyor: “Korku, Amsterdam’da endişe içinde yaşayanların hikâyesini konu alıyor. Bugün Hollanda’da psikolojik kaygılarla baş edenlerin ve tedavi gereksinimi duyanların sayısı gitgide artıyor. Film, bu insanların arasından birkaç kişinin hayatlarına devam etmek için boğuşmaları ve kalabalık kosmopolit şehir içerisinde nasıl yaşadıklarını gösteriyor.”
Mayıs ayı içinde dikkat çeken belgesel film gösterimleri için de “Çöpte Dostoyevski Buldum” adlı belgesel film gösterimi dikkat çekti. 16 Mayıs’ta sinemaseverler ile buluşan belgesel film gösterimi ile ilgili bazı detaylar şöyle aktarılıyordu: “Çöpte Dostoyevski Buldum: Yönetmen: Enis Rıza. Yapım: Türkiye. Yıl: 2010 Süre: 100 dakika. Dil: Türkçe.”
Belgesel filmin konusu ile ilgili diğer detaylar da şöyle sıralanıyor: “Oktay Çetinkaya dilencisinden hurdacısına, çöpçüsünden tinercisine kadar sokakta yaşayan herkesin bir karışımı; çünkü o da dilencilik yapmış, çöp toplamış, kâğıt satmış, sokakta köpeklerle koyun koyuna uyumuş. Sonra, İstanbul’da tanıştığı öğrencilerle ve kâğıt toplarken çöpten bulduğu kitaplarla hayatı değişmiş. Okumaya ve kitapları biriktirmeye başlamış. Şimdi İstanbul’da, aradığınız her türlü kitabın bulunduğu bir sahaf dükkânı var. Çöpte Dostoyevski Buldum, yanı başımızda “insan” olduklarını fark etmemizi bekleyen sokak çocukları üzerine, hem bize hem de sokak çocuklarına umut verecek bir sokak çocuğunun, Oktay Çetinkaya’nın hayat öyküsü…”
Beşiktaş Belediyesi Levent Kültür Merkezi Onat Kutlar Sinema Salonu’nda belgesel film gğösterimleri Mayıs ayı kapsamında son gösterim olarak “Arabesk: Her Acının Tiryakisi” adlı filmi sinemaseverler ile paylaşmıştı. Etkinlikler, Haziran ayının ilk haftasına kadar sanatseverleri ağırlamaya devam edecek.
7’den 77’ye ‘Uçan Otomobil’
Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi’nde birbirinden farklı etkinlikler, organizasyonlar izleyicisiyle buluşmaya devam ediyor. Yeni sezonla birlikte sergiler etkinlikler, konser ve toplantılar derken yarışmalar, şovlara da ev sahipliği yapan Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi’nde minik sinemaseverler için vazgeçilmez çocuk filmi perde diyecek. Beşiktaş Çağdaş’ta 7’den 77’ye konuklarını ağırlayacak olan ve 3 Haziran’da ziyaretçilerini selamlayacak olan “Uçan Otomabil” adlı film ile ilgili bazı detaylar şöyle sıralanıyor:
“Çocuk edebiyatının en büyük ustalarından Roald Dahl’ı ve kitaplarını seviyorsanız, bu filmi de kaçırmamalısınız. Ünlü çocuk filmi “Chitty Chitty Bang Bang / Uçan Otomobil”, “Pegasus ile Yükseklere Uçuş” sergisi kapsamında seyircisiyle buluşuyor. Senaryosunu Roald Dahl’ın yazdığı 1968 tarihli müzikal film “Chitty Chitty Bang Bang”, bir diğer ünlü yazarın, James Bond serisine imza atan Ian Fleming’in aynı isimli kitabından sinemaya uyarlanmış. Öyküsü 1910’lu yıllarda geçen filmin kahramanları Caractacus Popps isimli çılgın bir bilimadamı, Caractacus’un iki sevimli çocuğu Jeremy ve Jemima, en az Caractacus kadar deli büyükbaba, çılgın icatlara ilgi gösteren güzel ve iyi yürekli Truly ve elbette Uçan Otomobil Chitty Chitty Bang Bang…
Acımasız Baron Bomburst tarafından kaçırılan büyükbabayı kurtarmak için, Baron’un ülkesi Vulgaria’ya giden kahramanlar, burada bir diğer acımasız karakter olan çocuk düşmanı “Child Catcher” ile karşılaşırlar. Hem babasını, hem de çocuklarını kurtarmak için aklını kullanan Caractacus’a Truly ve kentin zeki oyuncakçısı yardım eder.”
19 Mayıs’ta da ziyaretçilerini ağırlayan Beşiktaş Çağdaş; Haziran ayının ilk haftasında da ücretsiz olarak Beşiktaş Kentlisi’yle buluşuyor.
Öte yandan Mustafa Kemal Merkezi’nden serginin yanı sıra minikler için atölye çalışmaları da tüm hızıyla devam ediyor. Bu atölye çalışmalarından biri de 2 Haziran’da konuklarını ağırlayacak. Bu atölyede çocuklar aileleri ile birlikte farklı modellerde kağıttan uçaklar yapıp uçururken, uçmanın fiziğine dair temel kanunları da eğlenirken öğrenmiş oluyorlar. Atölye çalışmaları ile ilgili yetkililer, 2 Haziran’da gerçekleştirecekleri etkinlik ile ilgili şöyle sesleniyorlar:
“Farklı modellere ve özelliklere sahip, yapılışı ve uçuruluşu itibariyle farklı yüksekliklere, farklı uzaklıklara, farklı uçma stilleri ile uçan veya yere çakılan bir çok kağıt uçak modeli üzerinde çalışmaya ne dersiniz? En bilindik ve temel model, “Ok Modeli”, “Küt Burunlu Uçak”, “Kamikaze Uçağı”, tam bir sıra dışı “Vorteks” ve diğerleri bu atölyede 7 – 12 yaş çocukları ve aileleri bekliyor.”
Nisan ayından bu yana devam eden atölye çalışmaları 2 Haziran tarihinde saat 14:00 ile 17:00 saatleri arasında Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi Beşiktaş Çağdaş’ta gerçekleştirilecek.
‘Kuşlar Kanatlı Uygarlık’ belgeseli
Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi’nde Mayıs ayının son haftasında düzenlenen sinema filmi gösterimleriyle dikkat çekti. Bahar dönemini içerisinde açılışı gerçekleşen “Pegasus ile Yükseklere Uçuş Keyfi” adlı serginin peşinden film gösterimleri miniklere sergi ve atölye çalışmalarının yanı sıra perdede neşeli ve öğretici saatler vaad etti. Beşiktaş Belediyesi Mustafa Kemal Merkezi Beşiktaş Çağdaş’ta gerçekleşen gösterimlerden bir tanesi, “Kuşlar Kanatlı Uygarlık” adlı belgeseldi.
“Pegasus ile Yükseklere Uçuş” sergisi kapsamında gösterilen “Kuşlar Kanatlı Uygarlık (Le Peuple Maigrateur)” adlı belgesel, 26 Mayıs 2012 Cumartesi günü, Beşiktaş Çağdaş-Mustafa Kemal Merkezi’nde ücretsiz olarak ziyaretçilerini ağırladı. Belgesel filmle ilgili detaylar şöyle aktarılıyordu: “Uçmak, rüzgar gibi gitmek, havalanmak, süzülmek… Bu filmde kuş sürüleri izleyicileri bir bölgeden başka bir bölgeye, hem yakına hem de dünyanın öbür ucuna götürüyor. İzleyici bir kuş misali kah sürü düzeninde kah kendi başına uçarak dünyayı yeniden keşfediyor. Bu sıra dışı filmin büyük bir bölümünü yabanıl kuşların çekimleri oluşturuyor. Yaklaşık 300 kişilik bir ekibin, 4 yıl gibi uzun bir sürede “gökyüzü göçmenlerinin” göç yollarını mevsimden mevsime dünyanın her tarafında takip etmesi ile elde edilen nefes kesen güzellikte çekimler, muhteşem bir belgesel.”
Beşiktaş Çağdaş’ta gösterilen “Kuşlar Kanatlı Uygarlık (Le Peuple Maigrateur)” adlı belgesel ile ilgili diğer detaylar ise şöyle sıralanıyor: “Filmi izlerken seyirci kendini gerçekten de kuşlarla seyahat ediyormuş gibi hissetmeli. Sinema izleyicisi bu görüntüleri nasıl elde ettiğimiz sorusuna takılmamalı; onun yerine bu kuşlarla birlikte dünyanın çevresinde uçtuğunu doğal bir şekilde hayal edebilmeli” düşüncesiyle yola çıkan yönetmen bu amacı, sıradışı filmin büyük bir bölümünü yabanıl kuşların çekimleri oluşturuyor. Yaklaşık 300 kişilik bir ekip, 1998’den 2001 yılına kadar “gökyüzü göçmenlerinin” göç yollarını mevsimden mevsime dünyanın her tarafında takip etmiş. Dahası hem yakın plan çekebilmek, hem de daha yoğun sahneler elde edebilmek için kaz, ördek, turna ve leylek gibi tam elli farklı türden kuşun, özel olarak inşa edilmiş bir kuş barınağında insan anne-babalara alışmasına olanak sağlamış.
Bu şekilde herhangi bir numaraya ya da bilgisayar animasyonuna başvurmadan, nefes kesen güzellikte çekimler elde etmek mümkün olmuş. Oysa bir yapımcının en büyük kabusu çocuklar ve hayvanlarla ilgili film çekmektir. Çünkü her ikisini de kontrol etmek imkansızdır. Kuşlar ise özellikle söz geçirilemeyen hayvanlardandır. İşte bu yüzden, Kuşlar “Kanatlı Uygarlık / Le Peuple Migrateur” dört sene süren ve 450 kişinin üzerinde çalıştığı muhteşem bir proje. Yavrular, bazen ebeveynleri bile olmadan, uçsuz bucaksız göklere kanat açıp, tropik bölgelere uçmadan önce, kendi başlarının çaresine bakmayı öğrenmek zorundadırlar. Binlerce kilometre uzaklıktaki belirli bir noktaya, daha önce hiç uçmamış oldukları halde, yollarını şaşırmadan varmalarını sağlayan gizemli güç nedir? Göçmen kuşların izlediği güzergah binlerce yıldır mevcudiyetini sürdürmektedir. Kuşlar üredikleri yerlerdeki yaşam şartları zorlaştığında, başka yerlere giderek daha uygun şartlar ararlar. Çoğu kez kuzey-güney ekseninde hareket ederler. Sonbahar yaklaştığında, ılıman ya da kuzey iklimlerinde yaşayan kuşlar, daha yumuşak olan tropikal bölgelere ve Ekvator’a yönelirler. Albatroslar, azgın dalgaların üzerinden zarifçe süzülürken, uçamayan penguenler inanılmaz mesafeleri yüzerek geçerler. Arktik kırlangıçlar ise 20.000 kilometrelik en uzun göç yolunu kat ederler. Aslında her türün kendine özgü bir göç yolu vardır ve bu göç yolları az ya da çok yukarıda belirtilen kıtalararası 4 güzergahtan birine yakındır. Göç yolları, türün kendine özgü doğal geçmişini yansıtır. Bu nedenle, söz konusu 4 güzergah pek çok çakışmayı, yoldan sapmaları, dallanmaları içerir. Birbiriyle kesişen ya da birbirinden ayrılan bu alt güzergahların sayısı kanatlı göçmenlerin sayısıyla doğru orantılıdır. Kuşlarla birlikte kıta kıta gezerek edinilen 3 yıllık bu deneyim, sonuç olarak kuşların gizemli dünyasına bir adım atmamızı sağlıyor.”
“Anlatan: Jacques Perrin. Yapım yılı: 2001. Süre: 90 dk. Dil: Türkçe. Yer: Beşiktaş Çağdaş-Mustafa Kemal Merkezi. Gösterim tarihi: 26 Mayıs 2012 Cumartesi. Gösterim saati: 14.00-15.30.”
Tat Towers
İslami otel oluyor
BEŞİKTAŞ- Tatlıcı Ailesi arasında miras kavgası yüzünden bir türlü açılamayan, bir cephesi Barbaros Bulvarı’na bakan Tat Towers, Kuveytli Altanmya International Invesment ve Aswar Joint Real Estate tarafından 49 yıllığına uzun süreli kiralanıyor. Kuleler 40 milyon dolarlık ekstra yatırımla İslami usulde işletilen otele dönüşecek. Tat Towers’ın uzun dönemli kiracısı Kuveytliler oluyor. Kuveytin önde gelen gayrimenkul şirketlerinden Altanmya International Invesment ile Aswar Joint Real Estate, Tat Kuleleri’ni 49 yıllığına kiralamak üzere anlaştığı belirtildi. Bunun üzerine Beşiktaş’ta yoğun trafik akışı nasıl etkilenecek merak konusu oldu. Öte yandan Tatlıcı ailesi üyeleri arasındaki miras kavgası yüzünden satışı mümkün görünmeyen Tat Towers’ı, Arap yatırımcıların İslami usulde işletilen otele dönüştürme planları olduğu öğrenildi. Edinilen bilgilere göre açılacak otelde içki servisi yapılmayacak, domuz ve diğer haram sayılan yiyecekler de menülerde yer almayacak. Ayrıca gelen müşterilerin ibadetlerini daha rahat yapmalarını sağlayacak düzenlemeler yapılacak.
Nikah İsmail Ünal’dan
şahitlik Kılıçdaroğlu’ndan
ETİLER- Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Şükrü Küçükşahin’in kızı Gözde Küçükşahin, Erman Çelik’le evlendi. Etiler’deki Meridyen Otel’de düzenlenen düğün töreninde genç çiftin nikâhını Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal kıydı. Damadın nikâh şahitliğini TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in, gelininkini de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı düğüne “Öyle Bir Geçer Zaman ki” dizisinin Carolin’i Wilma Elles de katıldı. Alman oyuncu, arkadaşı Gözde Küçükşahin’le yanak yanağa poz verdi.
TEKNOLOJİ: İnsansız araçla yolculuk yaptı
CUMHURBAŞKANI Gül, Google’ın merkezinde dev ekranda İstanbul’u seyredip Tarabya Köşkü’ne baktı ve Google’ın üzerinde çalıştığı insansız araç projesi hakkında yöneticilerden bilgi aldı. İnsansız aracı Cumurbaşkanı Gül’e Google kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Segey Brin ile Google’ın projeden sorumlu olan Yeni İş Geliştirme Bölümü Direktörü Seval Öz tanıttı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Google’ın insansız aracına bindi. Araç, San Francisco karayollarında yasal limit olan saatte 105 kilometreyi aştı.
SPOR HABERLERİ
Papatya falı
Siyah-Beyazlılarda gözler, yeni getirilecek hocaya çevrildi. Kulislerde 10 teknik direktör adayının ismi geçiyor. Yerli ve yabancı ayrımı yapmadıklarını söyleyen Beşiktaş Başkanı Fikret Orman 1 Haziran tarihinde net bir kararın çıkabileceğini söyledi. Beşiktaş’ta son aday ise Rıza Çalımbay.
Yerli adaylar arasında ilk sırayı Mustafa Denizli alıyor. İran Ligi’nde Persepolis takımını çalıştıran tecrübeli teknik adam, yeniden Türkiye’ye dönerek Beşiktaş’ın başına geçmeye sıcak bakıyor. Yerli adaylar arasında ikinci sırada Samet Aybaba bulunuyor. Aybaba, “Görev verilirse ekibimle birlikte Beşiktaş’ı en iyi yerlere getireceğimi biliyorum” söylemi yönetimi umutlandırıyor. Üçüncü sırada Mehmet Özdilek var. Hikmet Karaman ismi de gündeme gelen isimler arasında yer aldı. Yabancı adaylar arasında ilk sırayı Zico aldı. Adı geçen isimlerden Lucien Favre ile ilgili olarak Belçika’nın Sport Foot Magazine dergisi ilginç bir iddia ortaya attı. İsviçreli teknik adamın Juhasz transferi için Beşiktaş’a da rapor verdiği ifade edildi. Listedeki üçüncü aday ise Manolo Jimenez. Belçika basını, Delio Rossi’nin adının Beşiktaş ile anıldığını yazarken son olarak Bulgarlar’ın efsane futbolcusu Hristo Stoichkov’da gündeme gelen isimler arasında yer aldı. Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, teknik direktör konusunda ince eleyip, sık dokuduklarını dile getirirken Beşiktaş Kulübü yetkilileri, Ragnick ve Zico’nun takımın başına geçemeyeceklerini yerli ya da yabancı konusunda bütün olasılıkların masaya yatırılacağını ve kararın 1 Haziran tarihinde netleşebileceğini söyledi. Öte yandan, Beşiktaş’ta teknik direktör Tayfur Havutçu’nun görevinden ayrılmasının ardından bir süredir teknik adam arayışları içinde olan Siyah-Beyazlı yönetim yeni teknik adamını buldu. Beşiktaş Futbol Komitesi’nin, 2005 yılında yaklaşık 8 ay Beşiktaş’ta teknik direktörlük görevini yapan Rıza Çalımbay ile anlaşmaya vardığı iddia edildi.
İlk kazma vuruluyor
Beşiktaş yeni stadına kavuşuyor. BJK İnönü Stadı ile ilgili kararlar netleşti. Beşiktaş’ın İnönü Stadı’nın yenilenmesi projesi için uzunca bir süre tartışmalar sürmüştü. Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Suat Kılıç, “İnönü Stadı’nı yeniden, yerinde inşa edeceğiz” dedi. Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman ise Orman, “İnönü Stadı’nın yenilenmesi, çağdaş bir stat olarak tekrar yapılması konusunda faaliyetlerimiz var. Stat ile ilgili Beşiktaş’ta çok süre konuldu. Ben bu konularda süre vermek ve konuşmak istemiyorum. Sonuca geldiği zaman açıklarız” demekle yetindi. BJK Başkanı Fikret Orman ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Divan Kurulu Başkanı Yalçın Karadeniz, yönetim kurulu eski üyeleri, divan kurulu eski başkanları, divan kurulu üyeleri ve Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal ile geçtiğimiz haftalarda Beşiktaşlıları buluşturmayı amaçlayan yemekte bir araya geldiler. Sıcak gündem olarak Beşiktaş İnönü Stadı ile ilgili merak edilenlere yanıt arandı. Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, “Beşiktaş’ın stat olsun, diğer konular olsun her türlü meselesinde desteğe hazırım” diye konuştu. Bununla birlikte Beşiktaş Jimnastik Kulübü Başkanı Fikret Orman, stat konusunda herhangi bir kulüp ile irtibata geçmediklerini de belirtti. Beşiktaş’ın İnönü Stadı’nın yenilenmesi projesi için süreç devam ederken, Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Suat Kılıç, “İnönü Stadı’nı yeniden, yerinde inşa edeceğiz” diyerek uzun zamandır merak edilen konuya adeta neşter vurdu. Beşiktaş’ın büyük tartışmalara sebep olan İnönü Stadı projesi için Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Suat Kılıç’tan önemli bir açıklama geldi. Kılıç, 2020 Olimpiyatları’nın resmi adaylarından biri olarak kabul edilen İstanbul için İnönü Stadı’nın büyük önem taşıdığını belirterek, “Şükrü Saracoğlu olsun, Türk Telekom Arena olsun, bunlar zaten olimpiyat yatırımları olarak yapılan işler. Yine İnönü Stadı’nı yeniden, yerinde inşa edeceğiz ve bu da olimpiyatların önemli ayaklarından birisi olacak” dedi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de İnönü Stadı’nın eski yerinde yapılması yönünde görüş belirtmiş ve bu konuda Beşiktaş yönetimine tam destek vermişti. Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, Beşiktaş İnönü Stadı’nın yenilenmesi hakkındaki kararı da dikkat çekti. Yenilenme kararın onaylanmasında şu detaylar yer aldı:
“Stadın denize bakan tarafındaki bir duvarı olduğu gibi korunacak. Diğer kısımları da günümüz teknolojisine uygun olarak kurulun onaylayacağı şekilde yapılabilecek. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, Beşiktaş Spor Kulübü’nün kullandığı Dolmabahçe’deki tarihi stadın yeniden inşasını da öngören “Beşiktaş Dolmabahçe – Ortaköy 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Plan Notları”nı oybirliğiyle kabul etti.”
Buna göre; İnönü Stadı’nın denize bakan tarafındaki bir duvarı eski eser niteliğiyle olduğu gibi korunacak. Diğer kısımları günümüz teknolojisine uygun olarak kurulun onaylayacağı bir şekilde yapılacak.
Dur durak yok!..
İstanbul 2. Amatör Lig’de heyecan dorukta. Beşiktaş temsilcisi iki takımın karşılaştığı maçtan sonra Mayıs ayının üçüncü haftasında Etiler Kartalspor, rakibi karşısında galibiyeti elde etmeyi başardı. Etiler Kartalspor, Etilerspor’u ağırlarken bir diğer maçta ise Etilerspor, Piyalepaşa’yı Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri’nde karşıladı.
İstanbul 2. Amatör Lig’de hafta içi programı 24 Mayıs Perşembe günü oynanan maçlarla son şeklini almış oldu. Beşiktaş’ta amatör maçlar tüm heyecanıyla devam ediyor. İstanbul 2. Amatör Lig’de Etilerspor, Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri’nde Piyalepaşa ile karşılaştı. Maç, 4-1’lik skorla Beşiktaş temsilcisi takımın galibiyetiyle son buldu. Öte yandan aynı hafta içinde Bakırköy Zara Spor takımı, Etiler Kartal ile karşılaştı. Etiler Kartal, deplasmanda karşılaştığı rakibinde 3 tane gol yedi. Bununla birlikte 14 Mayıs’ta da 2. Amatör Lig maçı oynandı. Gerçekleşen karşılaşmada Beşiktaş temsilcisi iki takım karşı karşıya geldi. Bu maçla ilgili detaylar şöyleydi:
“2. Amatör Lig 12. Grup’ta yer alan iki takım Beşiktaş Çilekli Tesisleri’nde karşılaştı. Çok fazla pozisyonun yaşanmadığı karşılaşma, orta saha mücadelesi halinde geçti. İki takımın da gol yollarında birbirlerine üstünlük sağlayamadığı görüldü. İki takımın da üstünlük sağlayamadığı müsabaka da; Etiler Kartalspor defansının iki hatası maçın da skorunu belirlemiş oldu. Stoper İbrahim ve kalesi Enes’in performanslarındaki düşüklüğün yanı sıra hataları da maçın kaderini değiştirdi. İki ismin, yaptıkları hataları değerlendiren Recai, attığı birer golle takımını galibiyete taşıdı. 20 numaralı forma ile yedek kulübesinde yer alan sporcu aynı zaman da da kulüp başkanı olan Rafael Kalaora 75 dakikada sahada yer alarak dikkat çekti. Kalaora sahada yerini almış da ne yazık ki çabaları galibiyeti getirmeye yetmedi.” Maç ile ilgili diğer bazı detaylar ise şöyle sıralanıyor: “Saha: Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri. Hakemler: Tuğrul Ardıç, Çağlar Usta, Burak Aşıcı.
Saha Komiseri: Adem Safi. Etiler Kartal: Enes, Bayrama, A. Yaşar, İbrahim Anıl, Erdal, Bekir, Muhittin, Doğukan, Cem, İbrahim Şerefli, Şakir. Yedekler: Faruk, Çekdar, Berk, Emre, Ozan, Adnan, Rafael. Teknik Direktör: Bayram Yanık. Etiler: Tayfun, Ersan, Vural, Aykut, Emrah, Ahmet, Onur, Batuhan, Hakan, Recai, Uğur. Yedekler: Turgut, Serkan, Tugay, Atakan, Emre, Mehmet, Doğukan. Teknik Direktör: Gökhan Kalaba. Goller: 37. dakika ve 73. dakikada Recai (Etiler). Sarı Kart: Doğukan, Erdal, Bayrama (Etiler Kartal) / Hakan, Onur (Etiler).”
Çilekli yenileniyor
Amatör futbol heyecanı Beşiktaş ilçesini kasıp kavuruyor. Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri’nde bir çok kulüp maçlarını yıl boyunca burada gerçekleştiriyor. Bir çok heyecana sahne olan tesislerde yenileme çalışmalarına gidileceği öğreniliyor. Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri’nde yenileme bakım çalışmaları Haziran ayında start alacak. Bir çok kulubü bünyesinde barındıran Beşiktaş ilçesi maçların tamamlanmasıyla birlikte bakıma girecek. Edinilen bilgiye göre, Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri’nde Haziran ayının ikinci haftasında yenilenme çalışmalarının başlayacağı söyleniyor. İstanbul’da ilk yapılan suni çim sahalarından biri olarak tanımlanan Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri, her sezon yüzlerce resmi müsabakayı ağırlıyor. Bu statta mücadele eden Beşiktaş takımlarından Beşiktaş A.Ş. Akademi, maçları için burayı kullanıyor. Leventspor, Muradiyespor, Dikilitaşspor, Akatlarspor, Ortaköyspor, Etilerspor, Etiler Kartalspor, Boğaziçispor, Kuruçeşmespor, Yıldızspor gibi takımlar da burada hem antrenmanlarını gerçekleştiriyorlar, hem de resmi müsabakaya çıkıyorlar. Edinilen bilgiye göre, zaman içinde bu stadın zemini aşırı bir şekilde yıpranıyor ve zeminin sertleşmesinden dolayı da maçlar esnasında futbolcular zor anlar yaşayabiliyor. Yenilenme çalışmaları içerisinde kale önündeki zemininin ve kale direğinin yanından suni çim yenilenmesiyle ilgili çalışmalar yakın tarihte başlayacak. Bu başlıkların yenileme – bakım çalışmalarında da ele alınması bekleniyor. Beşiktaş Kentlisi’nin sabahları saat 10:00’a kadar yürüyüş ve koşu için kullandıkları Beşiktaş Belediyesi Çilekli Tesisleri’nde yenileme bakım programı ise şöyle aktarılıyor:
“Mevcut tribünün üzerinin kapatılması, yıpranan zeminin yenilenmesi, kale direkleri ve yedek kulübeleri üzerinde yenileme çalışmaları, elektrikli skorbord kontrolü…”
MAGAZİN HABERLERİ
“ARTIK DUYMUYORUM”
ORTAKÖY- Bade İşçil’den iddialara yanıt. Buğra Gülsoy’la yakınlaştığı iddia edilen Bade İşçil, geçtiğimiz günlerde Reina’da yapılan bir partiye katıldı. Bade İşçil, Buğra Gülsoy ile ilgili sorular için, “Duymuyorum artık. Bilmiyorum. Görmüyorum. Konuşmuyorum bu mevzuları. Yalnızım, hayatımda sadece iş var. Şu anda işten başka hiç bir şey düşünmüyorum. Kendimi işime odakladım. Size göre ise aşk, bana göre iş var” dedi.
YENİ AŞKI VE BOĞAZ KEYFİ
BEBEK- Gamze Topuz, geçen hafta sevgilisi ile el ele Bebek’te görüldü.
“Çok Güzel Hareketler Bunlar’ın ‘hıyarlı babası’ Şahin Irmak’tan ihanete uğradığı için geçtiğimiz sene ayrılan oyuncu Gamze Topuz, geçen hafta yeni sevgilisi ile el ele Bebek’te görüntülendi. Jenny ismini verdiği köpeği ve yeni sevgilisiyle Boğaz turu yapan Topuz’un, sevgilisinin ismini bir türlü söylememesi dikkat çekti.
GÖZ GÖZE DİZ DİZE
BEBEK- Burak Özçivit Muhteşem Yüzyıl adlı diziden ayrıldıktan sonra sevgilisi Ceylan Çapa ile daha sık görüntülenmeye başladı. Muhteşem Yüzyıl dizisinin Malkoçoğlu karakteriyle ününe ün katan Burak Özçivit ve sevgilisi Ceylan Çapa Bebek’teki bir mekanda yakın arkadaşlarıyla birlikte otururken görüntülendi. Çift oturdukları mekanda saatlerce kaldı. Koyu sohbet halinde olan Özçivit ve Ceylan çifti oldukça samimi görüntüler sergiledi. Görenlere Yakışıklı oyuncu sevgilisi Ceylan Çapa’nın yanından bir an olsun ayrılmıyor, dedirtti.
SEREN SERENGİL MUTLU
ARNAVUTKÖY- Seren Serengil uzun bir süre sonra yeniden objektiflere yakalandı. Bir süredir sessizlğini koruyan Serengil, Beşiktaş’ta mutlu görüntüler verdi, magazincilerin objektiflerine takıldı. Geçtiğimiz hafta sonunu sevgilisiyle birlikte geçiren Seren Serengil, Beşiktaş’ta sahil kenarında bir arada olmayı tercih etti. Sevgilisi Oğuz Aşıcı ile yemek yedi, sohbet etti. Seren Serengil, bir süredir İstanbul Genç Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanlığı görevinde bulunan Oğuz Aşıcı ile Arnavutköy’de bir mekanda balık yedi.
BEREN SAAT’İN TRANSPARANI
ULUS- Her günlerini birlikte geçirir hale gelen Beren Saat – Kenan Doğulu çifti, geçen hafta Ulus’ta bulunan Sunset Restaurant’ta baş başa yemektelerdi. Mekana ikilinin gelmesi ile bir anda klasik müzikten Kenan Doğulu’nun hareketli parçalarına geçiş yapılması ikiliyi sevindirse de, mekanda bulunan diğer müşterileri bir hayli şaşırttı. İkili daha sonra kendilerine yöneltilen sorulara yanıt vermeden hızla araçlarına bindiler. Sempatik çiftten Beren Saat’in transparan gömleği ve çivili ayakkabıları ise oldukça dikkat çekiciydi.