ŞİKE yasasında değişiklik öngören kanun teklifine muhalefetiyle öne çıkan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, sözlerinin arkasında durduğunu açıkladı. “Ben kendi adıma bu kanun hakkında eleştirilerimi, endişelerimi muhafaza ediyorum” diyen Arınç, kanun sürecinde yaptığı en büyük yanlışı da “Bu kanunu bir kez daha gündeme getiremezler, cesaret edemezler” sözleriyle yaptığını söyledi.
CNNTürk’te soruları yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, şike kanunu sürecinde yaşananlarla ilgili şunları söyledi:
“ENDİŞELERİMİ MUHAFAZA EDİYORUM”
“31 Mart 2010 tarihinde bu kanun görüşüldü. Genelde bu kanunu bütün partiler destekliyor ve olumlu görüş bildiriyor. Hele bir CHP’li arkadaşımızın neredeyse gözleri yaşarıyor, neredeydiniz bugüne kadar diyor. Sonuçta kanun çıkıyor. Bu kanun çıktı ama hiç uygulanmadı. Ne zaman ki bu şike operasyonları oldu kanun gündeme geldi.
3 Ekim’de bana gazeteci arkadaşlar soruyor, “Kanun değişecek deniyor, ne diyorsunuz?.” Ben de “Uygulanmamış kanunun değiştirilmesini etik bulmam. Oyuncak mı bu” diyorum.
Daha sonra Cumhurbaşkanı’nın vetosu soruluyor. Ben de uygun bulduğumu söylüyorum. Burada bir ifrat var bir de tefrit var. Yani birisi çok yukarılarda birisi aşağılarda. Kanun ilk kez çıkarken herkes alkışlıyordu, ancak uygulandığında ‘cezalar çok’ eleştirisi geldi. Değiştirilen kanunda ise cezalar çok düşük. Cumhurbaşkanı’nın eleştirisi de bu yöndeydi.
Ben kendi adıma eleştirilerimi, endişelerimi bu kanun hakkında muhafaza ediyorum.
Son toplantıda sonuna kadar arkasındayız diyen CHP’de 14-15 kişi oy kullanmış. MHP aynı şekilde arkasındayız diyor 12-13 kişi oy kullanıyor. Ben kendi görüşlerimi söylüyorum. AK Parti’de bu vardır. Bizler kendi görüşlerimizi söyleyebiliriz. Tasarı olarak bu kanun Bakanlar Kurulu’nda konuşulsaydı ben kendi görüşlerimi söylerdim ve çoğunluğa uyarak onaylardım. Ama bu, grup başkanvekilleriyle gelmiş bir yasa.
“KENDİMİ AFFEDEMİYORUM”
Bu kanun sürecinde benim bir tek hatam var, büyük bir hata… Kendimi affedemiyorum. O da şu; Ben ‘Bu kanunu bir kez daha gündeme getiremezler, cesaret edemezler’ dememliydim. Ben yıllarca bu Meclis’i Anayasa Mahkemesi’ne karşı savunmuşum. Ben yıllarca bu Meclis’in yasama yetkisini savunmuşum. Ama bu sözüm yanlış yere gitmiş, düşünememişim.”
“SİNEK ISIRIĞI”
Arınç, “Şike yasası nedeniyle AK Parti’de çatlak oluştu” iddialarına da yanıt verdi:
“Partide çatlak iddialarının hiçbiri ciddi değil. Yıpratmak istiyorlar. Geçenlerde bir CHP’li vekil çıktı, ‘9 yıldır iktidara gelemedik, özür diliyorum’ dedi. Güzel kardeşim, CHP kaç yıldır iktidara gelemedi? Sadece 9 yıl mı? Bizim ardı ardına aldığımız seçim zaferleri, iktidar başarıları olunca bazı kişiler bu partiyi yıpratmalıyız diye düşünüyorlar. Bunları birbirlerine düşürmeliyiz diyorlar. Yahu biz birbirimize bu kadar küçük konulardan düşecek insanlar mıyız? Bunlar bizim için sinek ısırığı gibi.”
“DENSİZ DEĞİLİM”
Başbakan Yardımcısı Arınç, “Ben Tayyip Erdoğan’a bile biat etmedim” sözlerine şu şekilde açıklık getirdi:
“Ben Milli Selamet’i görmüş, Refah ve Fazilet’i görmüş bir siyasetçiyim. Bizi suçlayanlar bizi hep dini argümanlarla eleştirdiler. ‘Bunlar dinci, bunlarda biat kültürü var’ dediler. Bursa’daki bir ilçe kongresinde bir arkadaşımız düz bir cümle kullandı, ‘Ben Başbakanımıza biat etmiş bir insanım’ dedi. Ben de kürsüye çıkarak bir düzeltme yaptım.
‘Evet’ dedim ‘Sen Başbakan’ı seviyorsun, onunla siyaset yapmak istiyorsun ama bu terim dini bir terim ve bunu bizi eleştirmek için kulanıyorlar’ dedim. ‘Buna dikkat et’ dedim. Ben kimseye biat etmedim. Aslında bu sözlerin o kongrede bütün AK Partililer tarafından alkışlanması ne kadar güzel. Yani ben hastalık halinde Başbakanımızı hedef alarak böyle cümleler kuran bir densiz değilim. Ben o cümleyi düzeltmesem daha çok dedikodular çıkacaktı.
Siz demiyor muydunuz, muhalefet demiyor muydu ‘bu partide biat var, bu partide diktatörlük var’ diye. Ben bu eleştirileri düşünerek yanlış kullanılmış bir sözü düzelttim. Sayın Başbakanımız da bunun farkındadır, bunu bilir.”
“PUTİN-MEDVEDEV ÖRNEĞİ YAKIŞIKSIZ”
Arınç, kamuoyunda konuşulan 2014 senaryoları ve Putin-Medvedev örneğiyle ilgili şöyle konuştu:
“Bugünden bu gibi senaryolar ortaya atıp konuşmak kolay. Bu vereceğim cevaptan bazıları bir şeyler çıkartabilir, ama bu senaryolar için 2014’ü görmek lazım. Bunlar bugünün konusu değil. Seçim tarihi belli olduktan sonraki sürece bakmak lazım. Putin ve Medvedev örneğinden Erdoğan-Gül senaryosu yazmak ne yakışıklı ne de doğru bir yaklaşım.
“ÇOCUKLARIMIZA, TORUNLARIMIZA DÖNECEĞİZ”
Bülent Arınç, “Önümüzdeki dönemde, üçüncü dönem dolduğu için milletvekilliğine aday olmayacaksınız. Ne yapacaksınız?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Bilmiyorum bir şeyler yapacağız, çocuklarımıza torunlarımıza döneceğiz. Panellere gideceğiz, konuşacağız. Siyasetten kopmak pek mümkün değil.” (HABERTÜRK)
