Beşiktaş Milangaz’ın NBA patentli yıldızı Deron Williams, Türkiye’de büyük kulüpler arasındaki rekabetin ne kadar güçlü ve keskin olduğunu İstanbul’a iner inmez bizzat yaşayarak öğrendiğini söyledi. “Sırt çantamdaki sarı ve kırmızı, meğer en büyük rakibimiz Galatasaray’ın renkleriymiş.” “Her gün bana bu çantayı artık kullanmamam gerektiğini söylüyorlar. Ama ben onu seviyorum ve yeni bir çantayla da değiştirme şansım yok.” Kendisine ait ‘deronwilliams.com’ adresli internet sitesinde, ülkemizde geçirdiği günlerin değerlendirmesini yapan ABD’li basketbolcu, İstanbul’a ilk geldiğinde sarı kırmızı askıları olan bir çanta taşıdığına dikkat çekerek, şöyle dedi:
“Burada sırt çantam başıma dert açıyordu. Meğer, çantamdaki sarı ve kırmızı, en büyük rakibimiz Galatasaray’ın renkleriymiş. Bunu havaalanına iner inmez öğrendim. Sonrasında 5 kişi daha bana yanlış renkleri taşıdığımı söyledi. Hala sırt çantamı taşıyorum, çünkü o benim çantam. Onu seviyorum ve yeni bir çantayla da değiştirme şansım yok. Her gün bana bu çantayı artık kullanmamamı ve başka bir çanta taşımamı söylüyorlar. Galatasaray’la aralık ayında oynayacağız. Hala burada olursam, o gün başka bir çanta taşıyabilirim.”
Futbol maçına gitmek istiyorum
Deron Williams, Türkiye’de yaşadıklarını anlattığı yazısında, Beşiktaş taraftarlarına da değinerek, “Mükemmel bir taraftarımız var. Daha çok futbol takımıyla bilinen, bunun yanı sıra basketbol takımı da bulunan kulüplerden biriyiz. Futbola müthiş bir ilgi var. Beşiktaş futbol takımının taraftarı olmanız, basketbol takımının da taraftarı olduğunuz anlamına geliyor. Beşiktaş’ın futbol maçına da gitmek istiyorum” dedi. İstanbul’a, eşinin isteği üzerine geldiğini ifade eden ABD’li basketbolcu, “Eşim seyahat etmeyi çok seviyor. Bunun mükemmel bir fırsat olduğunu düşündü. 5.5 yıl beraber oynadığım Mehmet Okur, bana İstanbul’un ne kadar güzel bir kent olduğunu her zaman söyledi” diye konuştu. Türkiye’deki oyuncu-antrenör ilişkisine de değinen Williams, “NBA’de antrenörle maçtan sonra oturup konuşabilirsiniz. Ama burada böyle bir şey yok. Oyuncu-antrenör ilişkisi sınırlı” değerlendirmesini yaptı.
Hürriyet