Spor-Ahlak-Futbol-Şike

Atatürk “Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim” demiş. Ama gel gör ki Cumhuriyetten bu yana bu sözleri tüm spor kulüplerini en gözde yerine asanlar, tüm çirkinliklerin içinde imiş. Bunu ben söylemiyorum, “Şike 50 yıldır var” diyenler söylüyor. Şoruşturma herkesi aslan kesti, eski defterler karıştırılıyor şimdi. Bir spor kulübünü temsilen, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanlar ve tüm devlet erkanı ile yan yana maç seyreden zatlar neler yapmış meğerse… Vergi borçlarını sildirenler, af dileyenler, transfer adı altında milyon eurolar harcayanlar, borsa ve şans oyunlarında manipülasyon yapanlar kıymetli… Gecenin ayazında, kavurucu sıcaklarda takım aşkıyla tribünü dolduranlar zavallı!…
Tamam, futbolu katletmeyelim ama fırsat bu fırsat!… Tarihte yeniden yazılmalı… Sistem yeniden yapılandırılmalı. Şirketler başta olmak üzere dernekler kanununa bu yönde hükümler getirilmeli… Üye yapıları, seçim sistemi tartışılmaya açılmalı… Örneğin, hiç bir başkan ve yönetici padişah gibi koltuğa yapışmamalı. Kimsenin ayrıcalığı olmamalı… Herkes hesap verebilmeli…
Ama biz ne yapıyoruz?.. Daha şimdiden başladık… “Bu kadar da ceza olmaz ki” diyoruz… “Ne var bunda?” diyoruz… “Adam mı öldürdüler?” diyoruz… Aklımız sıra, işi sulandırıyoruz!…
Anlayacağınız, her zamanki durum: Gülüyoruz ağlanacak halimize!..