Guti, İstanbul’daki normal bir gününü İspanyol gazetesine anlatırken, yalnız yaşadığını ve kendini bir öğrenci gibi hissettiğini söyledi. İspanyol futbolcu, ”Sabah kalktığımda kendime bir portakal suyu yapıyorum ve Beşiktaş tesislerine gittiğimde de takım arkadaşlarım ve teknik heyetle kızarmış ekmek yiyorum. Antremandan sonra öğle yemeğini de tesislerde yiyorum. Tesislerde her futbolcunun bir odası var, biraz kalıp orada siesta yapıyorum. Daha sonra eve dönüp, İspanyol televizyonlarını izliyorum ve ailemle telefonda konuşuyorum. Akşam da gitar çalıyorum. Bu benim hobim ve hoşuma gidiyor” ifadelerini kullandı.
”Vücudum ve aklım bana bir değişikliğe ihtiyacın var diyordu ve başka ülkeye gitmeye karar verdim” diyen Guti, ”gerçek arkadaşlığı İstanbul’a geldikten sonra anladığını, kendisini arayanların sayısının azaldığını” dile getirdi. Beşiktaş taraftarı için ”Bana çok nazikler, misafirperverler” diyen Guti, çok az Türkçe konuştuğunu, Nihat’ın İspanyolca bilmesinin kendisine çok yardımcı olduğunu ve diğer takım arkadaşlarıyla İngilizce anlaştığını belirtti. Guti, katolik dininin en önemli bayramı olan Noel’de (24-25 Aralık) İspanya’da ailesi ile olacağını söyledi. Guti’nin, İspanyol gazetecilerle konuştuğunda onlara yönelttiği ilk sorunun ”Ekonomik durum nasıl?” olması da dikkati çekti.