Başbakan grup toplantısında HSYK üyelerinin istifalarını değerlendirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan TBMM’deki grup toplantısında HSYK üyelerinin istifalarını değerlendirdi.
İşte Başbakan Erdoğan’ın o sözleri:
“Halkımız sadece siyasetçilere, yasama erkine değil, yürütme ve yargıya da, demokrasinin diğer unsurlarına da en güzel mesajı, en güzel şekilde vermiştir.
“İÇİNİZE SİNDİRİN”
“Beğenirler beğenmezler ama demokrasilerde son sözü millet söyler. 12 Eylül’de de son sözü millet söylemiştir. Milletin kararına nasıl uymak zorundaysak, yürütme erki de yargı erki de aynı şekilde bu karara uymak, milletin takdirini içine sindirmek zorundadır. Dikkat ediniz bir anayasa değişikliği taslağını biz TBMM Genel Kurulu’na getirdik. Milletvekillerinden bir kısmı bu değişikliğe sıcak bakmadı, karşısında durdu, ‘hayır’ dedi. Arkadaşlarını oy kabinine dahi göndermediler çünkü güvenmediler. Olur ki vicdanlarının sesini dinler, belki ‘evet’ derler diye korktular. Fakat daha sonra meydanlarda millete gidip muhakkak sandığa gidin ve hayır deyin dediler. Bu çelişki değil miydi? Neticeyi milletimiz bu şekilde açıkladı. Biz ne dedik? Siz burada engelliyor musunuz? Anayasayı müzakere etmiyor musunuz? Öyleyse hakem millettir, millete gideriz, dedik.
Peki ne oldu? Biz bunun yolunu açtık 14 gün 14 gece çalıştık ama bunlar AYM’ye gittiler. Ne diyorlardı? 2 madde hariç diğerlerine evet deriz. AYM’ye götürdünüz aldı, redakte etti, bununla gidilebilir dedi. Onunla gittik. Hani siz yasalara, hani siz AYM’ye saygılıydınız? Hem oraya götürüyorsunuz, hem oranın verdiği karara saygı duymuyorsunuz.”
“HAYIRLISI OLSUN”
“Biz halkoylaması sürecinde de defalarca bunu ifade ettik. Eğer siyaset yapmak istiyorsanız cübbelerinizi çıkarın, bir siyasi parti şemsiyesi altına girin. Onlar ne dedi? Yargıyı yıpratıyorlar dedi. Siz kendi kendinizi yıpratıyorsunuz ama siz rahat durmadınız hep siyaset yaptınız. Makamlarınızı koltuklarınızı siyaset yapma aracı olarak kullandınız ve onu görmek durumundasınız. Biz siyasetçi olarak yetkimizi milletten alıyor hesabımızı millete veriyoruz.
HSYK’da istifalar oldu, hayırlısı olsun. Sizin elinizi tutan yok fakat geç de kaldınız. Bunun adı aslında dört dörtlük bir şovdur. Çalıştırılmıyoruz falan, hepsi kuru bahane. Bugüne kadar çalıştırılıyordunuz da 14 Ağustos’tan sonra mı çalıştırılmadınız? Zaten 12 Eylül’den sonra millet kararını verdi.Otomatikman toplantı yeter sayısından uzaksınız böyle bir şey yapacak durumunuz yok. Ani baskınlarla Erzurum’daki kararı alan siz değil miydiniz? Oralarda çalışıyordunuz. Şimdi ne oldu da bizi çalıştırmıyorlar diyorsunuz. 7 kişi içinde Adalet Bakanı ve müsteşarı mı engelliyor sizi? Atamalar noktasında da aynı kararlılığı gösterdiniz. Bu tür açıklamaları yapmak suretiyle şimdi bunları yapıyorsunuz. Açık olun Yargıtay’da Danıştay’da işimiz var, adaylıklarımız var onun için ayrılıyoruz deyin. Başkanvekilinin 53 günü kalmış, diğerlerinin 3-5 günü kalmış. Biri de istifa etmedi bekliyor. Tavırlarını anlamak mümkün değil.”
“BU HAZIMSIZLIKTIR”
“Milletimiz tüm ferasetiyle bunları görüyor. Ben inanıyorum ki ayın 17’sinde atılacak adımlarla Yargıtay, Danıştay kendi içinde seçimlerini yapacak ve bu boşluklar aynı şekilde doldurulacaktır. Sistem yolundadır, herhangi bir aksama söz konusu değildir. Her geçen gün daha iyi olacaktır. 12 Eylül’de gerçekleşen anayasa değişikliğinin özellikle HSYK’nın yapısındaki değişikliğin ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Nasıl milli iradeye karşı hazımsızlık gösterdiği açıklık kazanmıştır. Dün olanlar hem HSYK üyeliği için yapılacak seçimleri etkilemeye yönelik, hem de Yargıtay’da Danıştay’da bir takım hesapların neticesidir. Kim ne yaparsa yapsın millet 12 Eylül’de kararını vermiş, üstünlerin hukuku değil hukukun üstünlüğü demiştir.
Mücadelemizi yine hukuk çerçevesi içerisinde sürdürmeye biz durmadan devam edeceğiz. “