Son 4 sezonda 3 kez kupayı müzesine götüren Beşiktaş 2010 yılında taraftarının önündeki ilk resmi maçında taraftarına galibiyet hediye etmek istiyordu. Ancak Kasımpaşa’nın kurt hocası Yılmaz Vural’ı hesaplarına hiç katmamışlardı. Kasımpaşa maça öyle bir başladı ki sanki karşımızda dünya devi bir takım vardı. Daha ilk 26 dakika içinde Beşiktaş kalesinde 3 gol görmenin şaşkınlığını yaşıyordu. Kasımpaşa ayağa pas yaparken Beşiktaş’ın önce hızını kesti sonra da yan toplarda zaafı olan Ramazan’ın hatalarını iyi değerlendirdi. Antalya’da iyi bir hazırlık dönemi geçiren Beşiktaş’ın Kasımpaşa karşısında bu kadar kötü oynamaya hakkı yoktu. Bu takım mı şampiyonluğa oynayacak anlamak mümkün değil. Beşiktaş gibi bir takım defansta bu kadar basit hatalar yapmamalı. Ben ligin 2. yarısında Nihat’tan çok ümitliydim hala da bu umudumu koruyorum. Ancak oynadığı süre içersinde bir varlık gösteremedi. Oysa dünkü maç Nihat’ın tam kendisini göstereceği bir karşılaşmaydı. Sadece Nihat mı? Vitesse maçında hayran kaldığım Tello da dün sahada yoktu. Beşiktaş ilk devreyi 3-1 yenik kapatınca 2. yarı için yine de umutlarım vardı. Belki bir beraberlik kurtarabileceklerini düşünüyordum. Holosko’nun da oyuna girmesi takımı biraz hareketlendirmeye yetmişti. Ayrıca genç Necip’in forma giymesi beni mutlu etti. Oyunda kaldığı sürece elinden geleni yaptı ve çok iyi mücadele etti. Zaman içersinde çok daha iyi olacağını düşünüyorum. Eğri oturup doğru konuşmak gerekirse Beşiktaş için bundan sonra gruptan çıkmak mucizelere bağlı. Büyükşehir ve Konya Şekerspor maçlarını kazansalar bile kaderleri kendi ellerinde değil. Bu yenilginin tek olumlu yanı Beşiktaş’ın lig öncesi durumunu görmesi oldu. Mustafa Denizli’nin artık acil önlemler alması şart. Eğer takviye yapılacaksa bu da hemen gerçekleşmeli. Yoksa bu futbolla şampiyonluğun gelmesi çok zor.