SAYI 252


“Yurtlar eviniz gibi”
Beşiktaş Belediyesi öğrenci yurtları için bu yıl için de başvuru aldı. Yurt hizmetiyle birlikte açılışta Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, Beşiktaş ilçesinde, kültür sanata önem verdiklerini, özellikle gençlerin öğrenim yaşamlarında her türlü destek ve olanaklarını sağladıklarını, belediyenin verdiği burslarla, ve özellikle hizmete açılan kız ve erkek öğrenci yurtları ile gençlere desteklerini sürdüreceklerini konuk evlerin hizmete açıldığı ilk andan itibaren belirtmişti.
Eğitime verdiği destekle de bilinen Beşiktaş Belediyesi farklı bir alternatif oluşturarak hizmete sunduğu yurt bazındaki konuk evleriyle yüzlerce öğrenciyi ağırlamaya yeni sezonda da devam edecek. Yetkililer, konuk evi ile ilgili ön kayıtların Eylül ayının son haftasında tamamlandığını duyurdu. Detaylı bilgiler için, 444 44 55 nolu telefonu arayabilirsiniz.
Şimdi
okullu
oldular
Yeni eğitim öğretim yılı Beşiktaş’ta tüm renkliliğiyle başladı. 2011-2012 eğitim öğretim yılı açılış töreni Beşiktaş kentlisinin de katılımıyla gerçekleşti. Tören, Murat Beyaz İlköğretim Okulu’ nda yapıldı. Açılış Törenine; Beşiktaş Kaymakamı Sadettin Yücel, Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, İlçe Milli Eğitim Müdürü Halis İşler, Muammer Beyaz, Öğretmen ve Okul Müdürleri katıldı. Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, okulların açılmasıyla birlikte tüm öğretmen ve öğrencilere başarılar dileyerek,
“Tüm öğretmen ve öğrencilerimiz için yeni eğitim öğretim yılı başlıyor. 12 Eylül 2011 tarihinde ilk ders zili ile birlikte okulları dolduracak tüm öğretmen ve öğrencilerimize başarılar diliyorum” dedi.

Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal:
‘Gelecek sizin’
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, yeni eğitim öğretim yılının açılmasıyla birlikte Beşiktaş Kentilisi’ne, çocuklara ve öğretmenlere seslendi. Ünal şunları söyledi:
“Sevgili Çocuklar, Değerli Öğretmenlerimiz,
Beşiktaş’ı farklı kılan özelliklerden biri güçlü eğitim altyapımız ve başarılı öğrencilerimizdir. İlköğretimden üniversiteye ülkemizin en köklü ve saygın eğitim kurumlarından pek çoğu belediyemizin sınırları içindedir. Değerli eğitimcilerimiz, öğretmenlerimiz, eğitimin önemine tüm kalbiyle inanan anne babalarımız, geleceğimizi temsil eden başarılı öğrencilerimizin en büyük destekçileridirler.
Beşiktaş Belediyesi olarak, çocuklarımızın bu üst düzey imkânlarla donatılmış okullarda, modern tekniklerle ve Atatürkçü bir eğitim anlayışıyla yetişmelerine katkıda bulunuyoruz. Eğitim kurumlarımızın yenileme ve bakım çalışmalarına desteğimiz, düzenlediğimiz kurslar, ve öğrencilerimize yaptığımız eğitim yardımları bu katkılarımızın alçak gönüllü örnekleridir.
Bu seçkin eğitim atmosferinin değerini çok iyi biliyor; hepimiz Türkiye’nin geleceği için çalışıyoruz.
2011-2012 eğitim-öğretim yılında hepinize başarılar diliyorum.
Sevgiyle kalın…”
İsmail Ünal
Beşiktaş Belediye Başkanı
NİSBETİYE
Muhtarı
Ayşe Şirinler:
‘Bir psikolog gibi çalışıyoruz’
Beşiktaş’ın mahallelelerini turlayarak sürdürdüğümüz yazı dizimizin yeni durağında Nisbetiye Mahallesi sakinlerinin konuğu oluyoruz. 1960’lı yıllarda kurulan mahalle kalabalık nüfusu ve hergün daha fazla artan trafik çilesi ile dikkat çeken mahalleler arasında yer alıyor.
Mahallenin nüfus yapısı neredeyse ikiye bölünmüş vaziyette. Mahallenin bir yanında ikametgahı bulunan sakinleri bir yanında ise işyeri sahipleri ve çalışanları yer alıyor. Mahallede ana arterlere yakın kısımlar iş merkezi, iç kısımlar ise yerleşim merkezi olarak kullanılıyor. İş yerleri nedeniyle hareketli nüfusa sahip olan Nisbetiye’nin yerleşik nüfusu, yaklaşık 12 bin civarında iken mahalleyi ziyaret edenlerle bu nüfus her gün katlanarak artıyor. Mahalle sakinlerine göre mahallenin en büyük sorunlarını elektrik ve su kesintileri oluşturuyor ve de trafik sorunu gün geçtikçe gündeme yerleşen sıkıntılar arasında bulunuyor.
Mahalleyi her zaman olduğu gibi yine önce muhtarına ardından da mahalle sakinlerine sorduk.
MUHTARIMIZ “MUHTAR OL” DEDİ!..
Nasıl muhtar seçildiğini anlatan Nisbetiye Mahallesi Muhtarı Hatice Ayşe Şirinler, “Benim muhtarlıktaki ikinci dönemim ve bu işimi severek sürdürmeye devam ediyorum. Muhtar olmadan öncede sosyal faaliyetlere önem veriyor ve projelerin içerisinde yer alıyordum. Bir önceki muhtarımızın yönlendirmesi ile muhtarlık seçimlerine girdim ve mahalleme muhtar seçildim. Bu benim muhtarlıktaki ikinci dönemim. 2004 yılında muhtar seçildim. O dönemler için mahallemiz sorunsuz sayılırdı ama zaman içerisinde her yer eskiyor, yenilenmesi gerekiyor” diyor.
İŞYERLERİ OLDUKÇA ARTTI
Zaman içinde yaşanan değişime de değinen Nisbetiye Muhtarı Ayşe Şirinler, “Ben muhtarlığa başladığımda elektriği olmayan sokaklarımız vardı, o sokaklara elektrik verildi. Mahallemizde şimdi elektriği olmayan sokağımız yok ama sık sık elektrik kesintileri yaşanıyor. Elektrik kesintisinin 1 gün sürdüğünü bile gördük. Bununla birlikte elektrik direklerinin değişmesi lazım. Beton olduğu için neredeyse insanları üzerine düşüyor. Benim mahallemde asfalt ve kaldırım çalışmaları çok az yapıldı. Şimdiye kadar yapılması gerekiyordu. İşyerlerimiz arttı bu bizim için dezavantaj oldu. Giren çıkanı kontrol etmek zor. İşyerleri araçlarını park ediyor, mahalle sakinine yer kalmıyor. Nisbetiye Caddesi üzerinde otobüs-trafik bekleme derdi yok, ama Ahmet Adnan Saygun Caddesi üzerinde en az 20 dakika otobüs beklemeniz gerekiyor” dedi.
EL ELE VERMEK GEREK
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal ve belediye çalışanlarının çok iyi hizmet verdiğini ifade eden Ayşe Şirinler, “Halkın muhtarlara şikayetini anlatması bir gelenektir. Biz mahallemizde adeta bir psikolog gibi çalışıyoruz ve mahalle sakinlerimizde bize güvendiği için sorunlarını açabiliyor. Ben de elimden gelen ne imkan varsa sorunun çözümü için uğraş veriyorum. Bu bizim vatandaşla olan ilişkimizdir. Bir de bunun belediye boyutu var. Belediyemiz iyi çalışıyor. Yetkililer daha sık görüşmek isteriz. Böylelikle başarı daha da artacaktır. Belediyemizle el ele verirsek daha güzel birşeyler yapabiliriz. Muhtarları ile el ele veren belediyeler daima en iyi hizmeti verir. Tabii bu birlik ve beraberlik muhtarlarımız arasında da olmalı” dedi.
Muhtarlık olarak sosyal faaliyetlere de önem verdiklerini belirten ve mahallenin diğer sorunlarına da değinen Ayşe Şirinler, “Nisbetiye Mahallemizde maddi durumu düşük olan insanımız az ama ister mahalle içinden isterse mahalle dışından olsun ayrım gözetmeksizin yardımlarda bulunuyoruz. Kıyafet topluyoruz, kitap dağıtıyoruz belediyemizin etkinliklerini vatandaşa anlatıyoruz. İhtiyaç sahiplerini araştırıyoruz kimin daha çok ihtiyacı varsa ona imkan tanıyoruz. Mahallemizde elektrik direklerinin yenilenmesi gerekir. Bu sene mahallemiz asfaltlanacak, sorunlar giderilecek diye düşündük ama çözümlenmesini bekliyoruz. E-Okul sistemi sorunsuz işliyor. Bize kimse uğramıyor. Benim mahallemde oturan kişileri kaydetmiyordum. Şimdi Nüfus Müdürlüğü uğraşıyor” diye konuştu.
ADETA POSTACI GİBİYİZ
Muhtarların adeta bir postacı gibi çalıştığını söyleyen ve partilerin mahalle başkanlarının samimi olması gerektiğini ifade eden Şirinler, sözlerini şu cümlelerle sürdürdü: “Büyükşehir Belediyesi’nin Beşiktaş’ı başka bir partinin belediyesi yönettiği için buraya tam hizmet vermediği konuşuluyor. Büyükşehir’in yerinde olsam buraya daha fazla yatırım yaparım. Mahallemizin güvenliği bu sene iyi. Eskiden aşırı hırsızlık vardı. Polislerimiz daha sık dolaşıyor. MOBESE konulan yerlere dahi hırsız girdiği oluyor. Ama önlemler alınmalı. Muhtarlıkta adeta postacı gibiyiz. Bütün posta evrakları bize geliyor. Biz kişinin nereye gittiğini görmüyoruz. En ufak bir şey olsa savcı bizi çağırıyor. Postacı yanlış evrak tebliğ etmesinden dolayı ifade verdim. Ben postacı değilim ama ben ifade veriyorum. Postacının görevi bizim görevimiz değil. Muhtarlık pasifize ediliyor. Herhalde bundan sonra muhtarlık seçimi olmaz. Bana yetki verirlerse tekrar muhtar adayı olurum. Kimse muhtar kadar mahallesini bilmez. Mahalle parti başkanlarına insanlarımız güvenmiyor. Mahalle başkanları bize gelmiyor. Bunu bütün partilerin mahalle başkanları yapıyor. Yanlışlık burada. Her parti, muhtar olmasın diyor. Bize gelip samimi olarak konuşulsa, daha farklı olurdu. Beni mahalle sakinlerim seçti. Mahalle muhtarları ile belediyeler el ele olmalılar. Mahalle muhtarları da el ele vermeliler.”
Kentli ne diyor neler istiyor?..
Nisbetiye Mahallesi sakinleri, alışveriş merkezleri ve işyerleri ile donatılmış mahallelerinde yaşanan trafik çilesinin bitmesini isterken, özellikle Ahmet Adnan Saygun Caddesi üzerinde otobüs beklemenin sıkıntı yarattığını dile getiriyorlar. Mahallenin hemen yanı başında Türkiye Elektrik İletim A.Ş.’nin trafo merkezi olmasına rağmen elektrik kesintisinin olması mahalleliye sıkıntılı saatler yaşatıyor. Mahalle sakinleri bir gün boyunca elektrik kesintisinin olduğunu ve su kesintisi de sıklıkla yaşandığını söylüyor.
TRAFİK ÇİLESİ: “İstanbul’un sorunu olan trafik çilesi bizim mahallemizde de yaşanmakta… Bunun yanısıra otobüs sefer sayılarımız az. Otobüs seferlerinin daha sıklaştırılıp düzenli bir trafiğe kavuşmamız artık sağlansın.” Sefer Gergev.
SULAR KESİLMESİN: “Nisbetiye’ye çalışmak için geliyorum ama bütün günüm burada geçiyor desem yeridir. Burada kimi zaman sular kesiliyor, bununla birlikte elektrik kesintisinede şahit oluyoruz. Bu kesintiler son bulsun.” Ahmet İlgün.
HAVUZ YAPILSIN: “Mahallemizin sportif faaliyetlere ihtiyacı var. Mahalleme kapalı yüzme havuzu yapılmasını isterdim. Tüm halkımız bu hizmetten faydalanırsa daha sağlıklı günler yaşardık.” Yener Özuğurlu.
ASFALTLAMA GEREK: “Mahallemizin yolları acilen yenilenmeli. Asfaltlama isteyen yollarımız var. İşyerleri ile donatılmış lüks bir mahalleye bu görüntü yakışmıyor. Bu durum aynı zamanda trafiğide olumsuz etkiliyor. Yağmurlu havalarda bu daha zor.” Hami Akçelik.
MAHALLEMİZ GÜZELLEŞMELİ: “Mahallemiz güzel bir mahalle ama çevreye daha fazla önem verilmeli. Mesela daha fazla ağaçlandırmma ile daha güzel bir görünüm kazanabiliriz. Mahallemizin güzelleşmesi dileğimizdir.” Erhan Delen.
SORUNLARA RAĞMEN İYİ: “Nisbetiye’de olmayı seviyorum. Mahallemiz gündemden düşmeyen bir mahalle. Alışveriş merkezleri buraya yakın, mahallemizde bir çok sosyal imkana da olanak var. Bence insanlar buranın kıymetini bilmeli, sahip çıkmalı” H. Aktürk.
SOSYALLEŞMELİ: “Nisbetiye önemli bir yer ve böyle bir yerde sosyal imkanların daha fazla olması gerekiyor. Keşke mahallemizde sosyal faaliyetlerin olduğu mekanlar çok olsaydı ve herkes katkı sağlayabilseydi…” Arif Ergüder.
OTOPARK GEREK: “Bence mahalleye acilen bir otopark gerek. Alışveriş merkezleri yapılırken trafik sıkıntısı ve ulaşım durumu da göz önüne alınmalıydı. Şimdi bu yapı mahalleyi kaldırmıyor. Mahalleye yeniden bir düzenleme yapılması gerekiyor.” Hasan Hayırlı.
BEŞİKTAŞ KAYMAKAMI SADETTİN YÜCEL:
“Kentin sahibi yaşayanlarıdır!..”
Okulların açılması ile birlikte Beşiktaş Kaymakamı Sadettin Yücel ve Beşiktaş İlçe Eğitim Müdürü Halis İşler ile bir araya geldik. Yücel, “Kentin sahibi yaşayanlar, sorumluluk almalılar, eğitim çocuk doğmadan başlar, her olayda yetkililerin suçlanması yanlış” derken İşler, “Birlikte alınan kararlar en doğru olandır. Eğitimin kalitesini arttırmak için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
“GENÇ NÜFUS AZALIYOR… GÖÇ VERİYORUZ!..”
Beşiktaş Kaymakamı Sadettin Yücel ve Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürü Halis İşler ile bir araya geldik. Okulların açılmasıyla birlikte ilçede yapılanları veya varsa sorunları konuşmak istiyorduk. Ancak birbirinden ilginç tespitlerle karşılaştık. Örneğin ilçedeki genç nüfusun azaldığını tespit ettik. İkamet edenlerin sayısında da düşüş olduğunu öğrendik. Ayrıca iş yerlerinde bir artış olduğu belirtilirken, gündüz ve gece nüfusununda 10 kata kadar çıktığını kayıtlara geçtik. Ayrıca yapılan görüşmede kentlinin sorumluluk alması, tüm olumsuzluklarda yöneticileri suçlamanın yanlış olduğunun altı çizildi. Beşiktaşlıların her karara katıldığı vurgulanarak, ilçenin birlikte yönetildiğinin altı çizildi. İşte bu özel söyleşiden özetler…
“ÖĞRENCİLER ÇOĞUNLUKLA BİZİ TERCİH EDİYOR”
Öğrencilerin Beşiktaş’ı tercih ettiğini söyleyen Beşiktaş Kaymakamı Sadettin Yücel konu hakkında şu ana başlıkları verdi: “Beşiktaş’ımız da malum her yer dolu. Bu manada okul yapmanın imkanı yok. Ayrıca okul ihtiyacı da bulunmuyor. Çünkü öğrenci sayısı diğer ilçelere göre daha az… Daha doğrusu okullarımız yeterli diyebilirim. Diğer ilçelerden çocukları okutuyoruz burada… O bakımdan her projenin ya da her sektörün bir altyapısı bir de üst yapısı olmalı. Planlama ve yetkililer arasında koordinasyon şart. Ben 3 yıllık gözlemim neticesinde bunu söylüyorum. Bana soruyorlar bazen “Beşiktaş’ın nüfusu nedir?” diye. Ben de hemen cevap veriyorum; “Hangi nüfusunu soruyorsunuz? İkamet eden mi, yaşayan nüfusu mu?” İkamet eden nüfus yaklaşık 184 bin ve genel olarak da düşme temayülünde bu nüfus… Ayrıca genç nüfus azalıyor. Orta yaş ve yaşlı nüfus artıyor. Artık Beşiktaş ikamet edilir olmaktan ziyade yaşanılır bir şehir olma yolunda… İkamet etmeyen nüfus derseniz 3 milyona kadar çıkar, onun da hesabı yok. Sadece gece artmıyor nüfus, gündüz de okullarla birlikte iş yerleri ile artış eğiliminde… Burada 8 temel üniversite var ve dördünün rektörlüğünün kaydı burada… 32 dershane var. Diğer verilere gelince, sadece 4. Levent Metrosu’ndan 350 bin – 400 bin kişi geçtiği tahmin edilmiş. Kaymakam olarak buraya gelen kişi ister ikamet etsin, ister ziyaret etsin herkesin sorumluluğunu ben taşıyorum. Okullara geri dönersek, 90 kadar okulumuzun 54’ü kamu okulu, 47’si özel… Tam 101 kurum var. Bunların hepsi bizim okulumuz. Daha da önemlisi özellikle kamuya ait okullarda okumak için çocuklarımızın çoğu dışarıdan geliyor. Hayır diyemeyiz!.. Yasalar çerçevesince, katkı veriyoruz…
“AMAÇ KALİTEYİ DAHA DA YÜKSELTMEK OLMALI”
Esas amacımız, eğitim kalitesini her geçen gün yükseltmeye çalışıyoruz. İstanbul bir dünya kenti ve geliştirmeyi gerek kılıyor. Öğrencilerimizin yüzde 70’inden fazlası diğer yerlerden geliyor ve bizi tercih ediyorsa mutlu oluruz. Daha çok sorumluluk yükler bu bize… Çünkü; pek çok aile Beşiktaş İlçesi’nde çocuğunu okutmak istiyor.
Okullarımızda güçlendirmeler yapılırken birçok yeni uygulamada beraberinde gerçekleştiriliyor. Depremle ilgili biliyorsunuz, bir dizi tedbir alınıyor. Güçlendirme noktasında yerel yönetimle birlikte epey bir mesafe katedildi.
Yeni okullara gelince, Beşiktaş’ta yeni bir fen lisesi yapılacak. Örneğin hayırsever bir iş adamı ile protokol yapıldı, yepyeni bir okul yaptıracak. Anafartalar İlköğretim Okulu tahliye edilmek zorunda kaldı. O okul Cumhuriyet İlköğretim ile birleştirildi. İkili öğretimden tekli öğretime tamamen geçilmesi için çalışmalarımız sürüyor. Beşiktaş’ın arsa değerini rakamlandırmak çok güç. Hal böyle olunca arsaya ne yapılacağının kararını vermek kolay olmuyor. Herkes fikir ve görüşlerini beyan ediyor, karar vericilerin durumunu düşünmek lazım. İlçedeki bazı okulların satılması ve buralara yapılacak olan haberlerle ilgili yeni bir gelişme yok. TOKİ ile ilgili konuşulanlarla ilgili ve yazılı olarak gelen bir şey yok. Yeni okulların yapılmasında planlama şart. Belediyelerin bu konuda yeni imar planları ayağı olduğu gibi yaptıran ayağı da var. İl Özel İdaresi öncelikli merci, çünkü yaptıran onlar… Burada sorun nereye okul yaptırılması ile ilgili. Bu karar da İl Genel Meclisi’nden çıkıyor. Karar veren organın arasında görüşmele planlamalar daha önemli. Yakın yerlerde okul olmasını beklemek rasyonel bir beklenti değil. Yarınlarımızın aydınlanması noktasında okul yerlerimizde dahil hesaplı kitaplı konuşmamız lazım.
“EĞİTİM ÖNCELİKLE DAHA DOĞMADAN BAŞLIYOR”
“Beşiktaş’ta yaklaşık iki senedir mezuniyet törenlerine katılıp velilerimize şunu söylüyorum, meğer eğitim anne karnında başlarmış. Eğer ailede başlamamışsa okulda devam edip toplumda sonlanmamışsa, sonlandığı yerde yeniden başlamamışsa bu süreç çok etkin olarak kendini göstermeyecektir. Hiç kendimizi kandırmayalım. “Ben çocuğumu en iyi okula verdim, en iyi öğretmene verdim, en iyi dershaneden kurs aldırdım” demekle kendi sorumluluklarınızı yerine getirmiş olmazsınız, kendinizi kandırmış olursunuz. Çünkü o çocuk o aile ortamında eğitim noktasında mutlaka terbiye almalı. Beşiktaş’ta yaşayanlar bu konuda çok dikkatli. Eğitim konusunda alınan kararlara katılıyorlar. Yaptığımız her toplantıda bulunup, fikirlerini özgürce söylüyorlar. Böyle olmalı işte… Herhangi bir istenmeyen durumda, tüm suç yetkililere kesilmemeli. Kentli de sorumluluk almalı, taşın altına elini sokmalı. Birlikte yönetmeliyiz her şeyi… Merkezde hep bizim insanımızın insiyatifi var. Sadece kamu kesimi ile bu işlerin üstesinden gelmek mümkün değil. Öncelikle otokontrol gerekli… Bir de farkındalık… Bireyin sorumlulukları var. Bunları mümkünse biz bir eğitim süreci dahilinde uygun dozajda birleştirip sunmazsak sorunları çözemeyiz.”
“Yardımcı kitap zorunlu değil”
İlçe Milli Eğitim Müdürü Halis İşler de, kentli ile birlikte ortak çalışma sunduklarını belirterek, “Beşiktaşlılar çok ilgili, her türlü konuda görüş beyan ediyorlar. İstediklerini eksikliklerini bildiriyorlar. Bizimle dirsek teması içindeler, sürekli faaliyette bulunuyorlar. Özellikle okul aile birlikleri eğitim neferi gibi çalışıyor. Kendilerini tebrik ediyor ve teşekkür ediyorum” dedi. Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürü Halis İşler, öğrenci velilerine seslenerek çok önemli bir konuda uyarıda bulundu. İşler, şöyle konuştu:
“YARDIMCI DERS KİTABI
ZORUNLULUĞU YOKTUR”
“Yardımcı ders kitabı diye bir zorunluluk yok. Öyle bir zorunluluk velilerin kendilerine dayatılıyorsa bunu da kabul etmesinler. Bu takdir kendilerine kalmıştır. İster alır ister almazlar. İstenmeyen durumlarda kapımız her zaman açık, itirazlarını ve şikayetlerini bildirebilirler. Bütün kitaplar ücretsiz dağıtılıyor. Okulların açıldığı gün, her yeri kontrol ettik, bütün kitapların tamamı çocuklarımızın elindeydi. Bu çok güzel bir uygulama… Eskiden kitapçıları günlerce gezerdik, hatta veliler kuyruklara girip kitap almaya uğraşırdı. Şimdi öyle bir şey yok. Kitapları eksiksiz olarak sıraların üzerine koyuyoruz, çocuk alıp evine gidiyor. Bunun yını sıra bir dizi yeni uygulamamız daha var. 9 ve 6. sınıflara “Akıllı Tahta” verilecek. 4 sene içerisinde bu tamamlanacak. Ayrıca bildiğiniz gibi elektronik kitap uygulaması başlatılacak.
HER OKULDA
TEKLİ EĞİTİM OLMALI”
Üzerinde durduğumuz bir konu ise, daha önce belirttiğimiz gibi okullarımız yeterlidir. Buna rağmen ikili öğretim yapılan yerler var. Bu sistemin tamamen bitirilmesi için uğraşıyoruz. Ama ders sistemi gereği bunun bir periyoda yayılması gerekiyor. Başlayan ve yarım kalan bir durum olmaması gerekiyor. Anında kesmek olmuyor. Bir okulumuzu bu konuda tekli eğitime geçirdik. Birkaç yerde daha böyle çiftli eğitim var. Yani halk tabiriyle sabahçı ve öğlenci öğrenciler bulunuyor. En çok üç yıl içinde bu işe tamamen son vereceğiz. Çocuklarımız en az kişiyle birlikte tekli öğrenime geçecek. Bu her konuda iyi olacaktır. En başta da eğitimin seviyesi ve öğrenme artacaktır.”
Sezona “MERHABA” diyorlar
Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde etkinlikler yeni sezonda da yine adından söz ettirecek. Birbirinden seçkin operalar, konserler Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde sanatseverleri ağırlayacak. Fulya Sanat Merkezi’nde bu kez İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin gerçekleştireceği “Concerto Barocco” sunulacak. Bale, 12 Ekim Çarşamba günü saat: 20:00’de sahnelenecek. Fulya Sanat Merkezi’nde etkiliyeci sahneleriyle yer alacak olan, 20. yüzyıl dünya bale repertuvarının önde gelen eserleri arasında sayılan 1 perdelik Concerto Barocco adlı bale hakkındaki bazı detaylar ve konusu şöyle sıralanıyor:
“Concerto’nun ilk bölümünde iki kadın dansçı, kemanlara kişilik kazandırırken, 8 kişiden oluşan kadın dansçılar grubu onlara eşlik eder. Largo olan ikinci bölümde ise bir erkek dansçı, baş kadın dansçı ile bir pas de deux yapar. Allegro olan son bölümde ise eserin ritmik ve canlı müziği, Balanchine’in en az müzik kadar canlı ve dinamik olan koreografisiyle tam olarak örtüşür.”
Balede yaratıcı kadroda yer alan isimler ise şöyle sıralanıyor:
“Koreografi-George Balanchine, Müzik-J. Sebastian Bach, Sahneye Koyan-Nanette Glushak, Kostüm-George Balanchine, Kostüm Uygulama-Gizem Betil, Işık Uygulama-K. Şener Akyamaner.”
Kadroda yer alan diğer isimler ise şöyle:
“Dansçılar-Zuhal Balkan, Tülay Yalçınkaya, Erhan Güzel, Elif Korugan, Eymen Arıslı, İ. Sanem Şilliler, Ayşe Yumak, Hüma Ersel, Müge Celiloğlu, N. Melike Manav, Çağrı Çekiç, Deniz Zirek, Melih Mertel, Ebru Mıhçıoğlu, C. Deniz Özaydın, A. Eda Yeker, Büşra Yıldırım, D. Fatma Kömürcüoğlu, Gizem Gökçe, Işık Kuka, Melis Kalfagil, M. Ece Vural. Repetitör-F. Ayfer Zeren. Koreolojist-Z. Esra Ünlü. Kondüvit-Senem Kalender.”
İDans (5) Fulya Sanat’ta
Dans’ı da içine alan ve “İşte” isimli geniş bir yelpazede karşımıza çıkan festivalin beşincisi Fulya Sanat Merkezi’nde sanatseverleri buluşturdu. İDans, 30 Eylül gösterimiyle Fulya Sanat Merkezi’nde izleyenleri mest etti. 23 Ekim’e kadar sürecek olan festivalin ilk ayağı Beşiktaş’ta gerçekleşti. Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde sanatseverleri kucaklayan etkinlik ile ilgili bazı detaylar şöyle sıralanıyor: “Güncel sanat, dans, tiyatro, müzik ve performansın çeşitli ifadelerini kapsayıp performativite ve bedensellik eksenleri üzerinden ortak noktalarını vurgulayan ve her yıl farklı bir konuyu tartışmaya davet eden İDans Festivali’nin beşincisi 23 Ekim tarihine kadar İstanbul’un çeşitli mekânlarında gerçekleşecek. İDans, “BiDans: Misafir İşler” adı altında kurgulanan özel bir uluslararası programla önümüzdeki sezon Berlin’de devam edecek.”
Festival konseptiyle gerçekleşecek olan etkinlik hakkındaki diğer detaylar da şöyle sıralanıyor: “Bimeras Kültür Vakfı’nın hazırlayıp sunduğu ve bu yılki temel kavramsal çerçevesi “İşte” olarak belirlenen İDans, çağdaş gösteri sanatları çalışmalarının her bir aşamasının nasıl bir “iş” teşkil ettiğini; endüstriyel üretim sonrası “gayri-maddi” emeğin sanatsal çalışmaların işleyiş, kurgulanış ve örgütlenişine nasıl yansıdığını; sanatsal “iş”lerin, “işleyişte” olmanın ve sanatsal çalışmaların “yaratıcılık” eksenli ekonomik ve sembolik üretime nasıl katkıda bulunduğu ve bunları nasıl dönüştürdüğü üzerine araştırmalara, gösterimlere, kamusal alan yerleştirmelerine, sunumlara ve panellere yer verecek.”
‘Meslek edinin’
Kendinizi geliştirmek için yeni adımınızı Beşiktaş’ta atın. Beşiktaş Belediyesi ücretsiz meslek edindirme kursları sizleri bekliyor. 2011-2012 dönemi “Ücretsiz Meslek Edindirme Kursları” başvuruları Eylül ayının ikinci haftasında alınmaya başlandı. Beşiktaş Belediyesi, Halk Eğitim Merkezi işbirliğiyle Beşiktaş Kentlilerine ücretsiz olarak el emeğini değerlendirme ve meslek edindirme kursları sunuyor. Yetkililer, ön kayıtların 16 Eylül – 28 Eylül tarihleri arasında gerçekleştiğini belirtmişti.
Yabancı dilden hobi kurslarına, bilgisayardan enstrüman kurslarına kadar pek çok farklı alanda kendinizi yetiştirmek, geliştirmek ve bu kursların sonunda yeni bir mesleki beceri edinmek mümkün. Sonrasında, kurs programını başarı ile tamamlayan katılımcılara, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylı eğitim sertifikaları veriliyor.
2011-2012 Dönemi’nde eğitim verilecek branşların isimleri şöyle:
Etkili İletişim, İngilizce 1., 2. ve 3. Kur Eğitimleri, İspanyolca, Rusça, Resim, Modern Danslar, El Sanatları – Takı Tasarımı (Gümüş İşlemeciliği), Örgü, El Sanatları – Ahşap Boyama, Drama (5 – 8 yaş grubu, 9 – 12 yaş grubu), Cilt Bakımı ve Makyaj, Aşçılık, İlkyardım ve Sağlık Bilgisi, Gitar, Keman, Bağlama, Cam ve Seramik Boyama, Girişimcilik, Güzel Konuşma ve Diksiyon, Bilgisayar Okuryazarlığı, Bilgisayar Operatörlüğü, Web Tasarımı ve Grafik Animasyon, Okuma Yazma Kursu, Fotoğrafçılık.”
Çocuk ve oyuncak
Oyuncaklar deyip geçmeyin… Farklı bir oyun daha miniklere hem keyifli anlar yaşatacak… Oyuncaklar adlı oyun, Ekim ayının adeta neşesi olacak. Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde çocuk tiyatrosundan ilginç hikayeler canlanıyor, hayat buluyor. “Oyuncaklar” adlı oyun, 2 ve 8 Ekim’de minik tiyatroseverler ile buluşacak. Neşeli öyküsüyle dikkat çeken oyun, Tiyatro Alkış tarafından sahnelenmiş ve geçtiğimiz sezonda da ilgiyle izlenmişti. Oyunla ilgili bazı detaylar ise şöyle:
“Küçücük tozlu bir rafa koskoca bir dünya sığar mı… Peki hiç unutamadığınız bir oyuncağınız var mı?.. Bu oyundan çıktığınız zaman çocuklarınız, artık oyuncaklarına farklı bir gözle bakacaklar. Müzikleri, kostümleri ve dekorlarıyla tam bir tiyatro şöleni olan bu oyunu kaçırmayın! Yönetmen: Oktay Şenol. Yönetmen Yardımcıları: Didem Aslan, Sibel Akyüz.
Müzik: Oktay Şenol, Koreografi: Oktay Şenol, Selin Zeyli.
Aranjör: Ayhan Yavaş. Kostüm: Şenay Korgül, Şenol Korgül.
Oyuncular: Murat Ergür, Burcu Saraçoğlu, Tan Güneş, Fahri Öztezcan, Başak İleri, Ezgi Bozan.”
Oyunun konusu ile ilgili diğer detaylar ise şöyle:
“Bozuldukları için bir rafa atılan oyuncaklar artık işe yaramadıkları için çok üzgündürler ama yaz gelince açılan pencereden tesadüfen eve giren uğur böceği ile bir anda hayatları değişir. Çünkü Uğur böceğinin tamir etme yeteneği vardır. Bozuk oyuncaklarla dost olan Uğur böceği, onları teker teker tamir etmeye başlar. Bu arada çocuklara yeni bir robot oyuncak alınmıştır. Bu robot, bozuk oyuncakların tamir olduğunu görünce gözden düşmemek için, bir gece tamir olan oyuncakları tekrar bozar…”
Pamuk Prenses’in öyküsü başlıyor
Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler’in eğlenceli hikayesi, Akatlar’da sahneleniyor. Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi’nde Ekim ayı minikler için oldukça eğlenceli başlayacak. Melih Cevdet Anday Sahnesi’nde interaktif sohbetlerin de bulunduğu oyun, 1 Ekim’de ziyaretçilerini ağırlayacak. Tiyatro Alkış’ın sahneye koyacağı “Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler” adlı oyun konusu ile ilgili bazı detaylar ise şöyle: “Kötü kalpli ve güzelliğine düşkün olan kraliçe, sihirli aynasına her gün ülkenin en güzel kadınının kendisi olup olmadığını sorar. Bir gün ayna ona, Pamuk Prenses’in kendisinden daha güzel olduğunu söyleyince sinirlenir ve Pamuk Prenses’i ülkeden uzaklaştırması için sarayın komutanı Kato’ya emir verir.
Yolda Pamuk Prenses’in yaptığı iyiliklerden etkilenen Kato, kraliçenin emrinin aksine Pamuk Prenses’i sınıra yakın bir yere bırakır ve kaçar. Ormanda Kato’yu aramaya koyulan Pamuk Prenses Yedi Cüceler’in eviyle karşılaşır ve çok dağınık olan evi toplar, temizler ve yemek yapar. Yedi Cüceleri’nde sevgisini kazanan Pamuk Prenses artık onlarla yaşamaktadır… Kraliçe ülkenin en güzel kadını olmanın tadını çıkarmaya çalışırken, ayna bir aksilik olduğunu fark eder ve kraliçeyi uyarır, çünkü Yedi Cüceler’in evi tam sınırdadır. Sarayda yaşamasına izin verdiği Karga ile birlikte bir büyü hazırlayan Kraliçe, yaşlı kadın kılığına girerek Pamuk Prenses’e zehirli elma ikram eder, zehirli elmayı alan Pamuk Prenses elmayı ısırır ve bayılır. Artık Pamuk Prenses’in uyanması ve yaşaması için tek bir şansı vardır, “Onu yürekten seven birinin öpücüğü”…
Grimm kardeşlerin (Jacob Grimm 1785–1863 ve Wilhelm Grimm 1786–1859) en bilinen eserlerinden biri olan Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, 18 yy. yazılmasının vermiş olduğu pedagojik hatalardan ayıklanmış ve Oktay Şenol tarafından günümüze uyarlandı. ”
Oyunu sahneye döken kadro ile ilgili bilgiler ise şöyle:
“Oynayanlar; Pamuk Prenses – Tuğçe Topçu, Kraliçe – Didem Aslan, Karga ve Satıcı – Suat Tanır, Ayna – Sibel Akyüz, Kato – Oğuz Kuşçu, Prens ve Kral – Kubilay Çamlıdağ. Cüceleri Seslendirenler ve oynatanlar; Bilgin – Özlem Aygener, Öfkeli – Suat Tanır, Mutlu ve Hapşırık – Selin Zeyli, Uykucu – Oğuz Kuşçu, Keloğlan – Kubilay Çamlıdağ, Utangaç- Volkan Genç.”
1.5 milyon izleyici 170 etkinlik
Beşiktaş’a yıldız yağıyor… Eylül ayında da Beşiktaş’ın açıkhava platformu Kuruçeşme Arena’da etkinlikler hız kesmedi. Konserler müzikseverleri kucakladı. Eşsiz Boğaz manzarasıyla dünyanın en güzel gösteri merkezlerinden biri olan Kuruçeşme Arena’da konserleri bu sene de Ekim ayına kadar devam eden etkinlik takvimi ile yerli ve yabancı bir çok yıldızı ağırlayacak. Beşiktaş Belediyesi ve BKM tarafından yapılandırılan 17 bin kişi kapasiteli eşsiz mekanda Türkiye’nin ve dünyanın en ünlü yıldızları sahne alıyor.
Kuruçeşme Arena beş yılda 1,5 milyon izleyici ağırladı ve 170’e yakın etkinlik bu mekanda İstanbullu sanatseverlerle buluştu. Demet Akalın, Yavuz Bingöl, Yıldız Usmanova Eylül ayının son haftasına damga vuran isimlerdendi.
23 Eylül’de Kuruçeşme Arena’dan Demet Akalın geçti. Son albümü ‘Zirve’ ile başarıya ulaşan ve müzik dünyasında günden güne başarısını gözler önüne seren Demet Akalın, sahnede muhteşem bir görsel bir şölen sundu.
Gölcük’de doğan Demet Akalın ilköğretim ve lise öğrenimini Gölcük’te büyük başarıyla bitirdi. İlkokul yıllarında gazeteci ya da öğretmen olma hayalleri kuran sanatçı modellikten müziğe adım attı. İlk olarak ‘Sebebim’ albümüyle ve peşinden gelen diğer albümleriyle birlikte müzik piyasasında sürekli adından söz ettirmeyi başardı.
24 Eylül’de Kuruçeşme Arena’da saat: 21:00’da Yavuz Bingöl sahne aldı. Sanatçı hakkındaki bazı detaylar şöyle:
“Yavuz Bingöl, müzik hayatına çeşitli türk halk müziği sanatçılarına ve ozanlara bağlamasıyla eşlik ederek başladı. 1989 yılında Grup Umuda Ezgi isimli protest grubu kurarak sanat hayatına devam eden Bingöl, 1995 ilk albümü “Sen Türkülerini Söyle” ile müzik marketlerdeki yerini aldı.”
25 Eylül’de ise Kuruçeşme Arena’da Yıldız Usmanova vardı. Dokuz dilde söylediği şarkılarla Pazar günü saat 21:00’de Kuruçeşme Arena’da sevenleriyle buluştu. Sanatçı hakkındaki bazı detaylar ise şöyle:
“Bir Özbek şarkıcı. Taşkent Silkfactory Konservatuvarı mezunu. 2009 yılı Ekim ayında Türkçe bir albüm yaptı. Kariyerinde 20 milyon albüm satışı yapmayı başaran sanatçı, Türkiye’de müzik marketlere sunduğu “Dünya” albümünde çok önemli isimleri bir araya getirmiş oldu. Prodüktörlüğünü Şafak Karaman’ın yaptığı albümün müzik direktörlüğünü ise Mustafa Ceceli üstlenmişti. Yıldız Usmanova “Dünya” isimli albümünde Fatih Erkoç, Levent Yüksel, Yaşar ve Hüsnü Şenlendirici ile düet çalışmalarına imza attı. En son Serdar Ortaç’la yeni albümündeki düetiyle yine adından söz ettiriyor.”
1001 Belgesel Film Festivali Ortaköy’de
Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi’nde Ekim ayında da etkinlikler tüm hızıyla ürüyor. 14. Uluslararası 1001 Belgesel Film Festivali sinemaseverleri Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Sahnesi’nde ağırlayacak. Çocuklar için de ayrı gösterimlerin yer alacağı festival, 3 Ekim’e kadar sürecek ve festivalle ilgili detayları yetkililer şöyle aktarıyor: “Festival, 1997 yılından bu yana Türkiye’den ve dünyadan yüzlerce belgesel filme ev sahipliği yaptı. Çok sayıda belgeselciyi ve belgesel kuramcısını seyirciyle buluşturdu. Sinema sanatının evrenselliğini önde tutarak, belgesel sinema aracılığıyla farklı toplumların birbirlerini tanımalarının ve anlamalarının da önünü açarak sıcak bir ortam oluşturdu. 1001 Belgesel Film Festivali’ne katılacak filmlerin seçimi, güçlü ve evrensel bir sinema dili kullanmış olmaları kadar; insanlığı yücelten değerleri, farklı kültürlerin birbirleri yerine geçirilmeden bir aradalıklarını savunmaları; insanlığın gelecek tasarımına katkı sağlamaları; farklı ve derin bakış açıları sunuyor olmaları temel ölçütleri çerçevesinde yapılır. 14.1001’de bu yıl yeni bir bölüm açıyoruz. Gelecek yıllarda da sürdürmeyi, konferans ve atölyelerle geliştirmeyi planladığımız bu bölümün adı ve içeriği “Çocuklar için Belgeseller.” 7-15 yaş çocuklara yönelik olarak, konusu çocuk olan değil, çocukça konuşan, çocukların izlemesi için yapılmış her konuda belgesellere bu bölümde yer veriyoruz.”
Ekim ayında konserler
yine göz dolduracak
Müzikseverler yaza veda ediyor. 1 Ekim’de Ajda Pekkan, Somali’ye yardım konseriyle sanatseverlerin karşısına çıkacak. Ajda Pekkan, 1 Ekim tarihinde Beşiktaş Belediyesi açıkhava platformu Kuruçeşme Arena’da Somalili çocuklar yararına sahnede olacak… Etkinlikten elde edilecek gelir, Somali Yardım Fonu’na aktarılacak. Ajda Pekkan, Somalili çocuklar için bu konserde özel bir şarkı söylemeye hazırlanıyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte gittiği Somali’de yaşanan insanlık dramından çok etkilenen Pekkan, “Sadece konser yetmez. Özel bir de şarkı yapmalıyım” diyerek Sinan Akçıl, Fettah Can ve Ersay Üner gibi popüler müzisyenlerle irtibata geçtiği de söylenenler arasında. Öte yandan Ekim ayından Serdar Ortaç coşkusu Kuruçeşme Arena’da yaşanacak. Beşiktaş Belediyesi’nin açıkhava platformu Kuruçeşme Arena’da 2 Ekim’de Serdar Ortaç sahne alacak. Özel gerçekleşecek konserle yaz etkinlikleri noktalanacak. Serdar Ortaç konseriyle müzikseverler, yaza veda ediyor. Pazar günü, gerçekleşecek olan partide davetiyelerle giriş gerçekleşecek. Etkinlik, saat: 19:30’da, konser ise saat: 21:00’da başlayacak. Serdar Ortaç’ı izlemek ve birbirinden güzel sürprizleri kaçırmamak için: İstanbul’daki Turkcell İletişim Merkezleri’nden davetiye sahibi olabilmek mümkün.
Ölüm gemilerine “HAYIR” dediler!
İstanbul Boğazı’ndan tehlikeli madde taşınmasını protesto eden yaklaşık iki bin tekne “Ölüm gemilerine hayır” pankartlarıyla tur attı. Doğa ile Barış Derneği’nin çağrısı üzerine İstanbul Boğazı’na açılan yaklaşık 2 bin tekne, tehlikeli yük taşıyan tankerlerin Boğaz’dan geçişini protesto etti. “Ölüm gemilerine hayır” pankartları taşıyan teknelere havadan da destek geldi. İstanbul Boğazı’nda, tehlikeli madde taşınmasına karşı gerçekleştirilen protesto turu Paşabahçe Limanı’ndan başladı. Bez afiş ve pantartlarla donatılan yüzlerce tekne Kabataş’tan kalkan teknelerle buluşarak Beşiktaş’a doğru hareket etti. Üzerlerinde “Ölüm gemilerine hayır” yazan tekneler Çırağan Sarayı önünde sirenlerini çalarak, selamlama töreni gerçekleştirdi. Denizdeki protestoya havadan da destek geldi. Top Air Uçuş Okulu’nun eğitim verdiği amatör pilotlar, Boğaz üzerinde tur atarak teknelerin eylemine katıldı.
Dolmabahçe’ye demirledi!..
İstanbul’da turist gemisi yoğunluğu yaşanıyor. Karaköy Limanı’ndaki yoğunluk nedeniyle bazı gemilerin İstanbul Boğazı ve Sarayburnu’na demirledikleri gözlendi. Otobüslerle limandan alınan turistler İstanbul turuna çıktı. İstanbul’a gelen turist gemileri esnafın yüzünü güldürüyor. Karaköy Limanı’na yanaşan kruvazörlerden inen turistler, otobüslerle tarihi ve turistik mekanlara taşındı. Karaköy Limanı’ndaki yoğunluk nedeniyle bazı gemiler Beşiktaş sahili ve Sarayburnu’na demirlemek zorunda kaldı. Yoğunluk nedeniyle Dolmabahçe açıklarına demirlemek zorunda kalan 315 metre uzunluğundaki ‘Star Princess’ isimli kruvazörden ise yolcular teknelerle alınarak karaya çıkartıldı. Karaköy Limanı’nda 4 olmak üzere İstanbul’a gelen 6 gemide yaklaşık 8 bin turist bulunduğu öğrenildi.
Şahan Gökbakar emniyette
Recep İvedik tiplemesi ile birçok sinemaseverin beğenisini kazanan Oyuncu Şahan Gökbakar, Gayrettepe’deki Asayiş Şube Müdürlüğüne gelerek, yapımcı Erol Köse hakkında şikayette bulundu. Oyuncu Şahan Gökbakar, bir sosyal paylaşım sitesi aracılığı ile kendisine hakaret ettiğini öne sürdüğü Erol Köse hakkında şikayette bulunmak üzere Gayrettepe’deki Asayiş Şube Müdürlüğüne geldi. Yaklaşık 1,5 saat emniyette kalan Gökbakar, çıkışta basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Gökbakar, Twitter’den Erol Köse’nin kendisi hakkında söylediklerini ciddiye almadığını belirterek, “İddiaları kanıtlayacak, kanıtlayamazsa mahkemenin verdiği karara katlanacak” dedi.
TBMM’ye
çay bahçesi!..
Vakıflar İstanbul Bölge Müdürlüğü’nün aylık 2 bin 500 lira gibi bir bedelle kiraya verdiği Dolmabahçe’deki çay bahçesi TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı’na devrediliyor. Karar Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, geçtiğimiz haftalarda cuma namazı çıkışı, çay bahçesinin yanından geçerken “Burası hâlâ kapatılmadı mı?’’ sorusu üzerine ortaya çıktığı söyleniyor. Bezmi Âlem Valide Sultan Camii’nde Cuma namazı kılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Sarayı’nın yanındaki çay bahçesinin önünden geçerken bürokratlarına ‘‘Hâlâ çay bahçesi duruyor mu?’’ diye sordu. Bürokratların “Kira sözleşmesi sürüyor. Aralık ayında sözleşmesi bitecek, uzatmıyoruz. Araziyi de TBMM’ye devrediyoruz” dediği öğrenildi. Vakıflar Genel Müdürlüğü de, önümüzdeki yıl 4 bin metrekare araziye sahip çay bahçesi ve otoparkın Milli Saraylar Daire Başkanlığı’na devredileceğini söyledi.
Çarşı Duru’ya çarpıp kaçanlara karşı
BEŞİKTAŞ- Taraftar grubu, tribünün 3 yaşındaki maskotu Duru’nun ayağını ezip, kayıplara karışan otobüs şoförünün bulunmamasına tepki gösterdi Beşiktaş ile Maccabi Tel Aviv arasında oynanan maçta Çarşı imzalı “Geçmiş Olsun Durucuk” pankartı flamaların ve bayrakların arasında sallanıyordu. Çarşı’nın, 3 yaşındaki Duru’yu anmasının nedeni ise geçirdiği bir kazaydı. Tribün liderlerinden Ali Pektaş’ın kızı olan Duru’nun sol ayağının üzerinden, bir otobüsün tekerleği geçti. Şoför arkasına bile bakmadan kaçarken ayağın büyük bir bölümü tamamen parçalandı. Bir doku nakli daha yapılacağını kaydeden Ali Pektaş, kızının sağlık durumunun ciddiyetini “Kopan tendonları 4 yaşına gelmeden dikilemiyormuş. Bunun için bir yıl daha bekleyeceğiz. Ayağa ne zaman kalkacağı belli değil” diye anlattı.
Rezidans cinayeti intikamı mı?
ETİLER- Alaattin Çakıcı’nın üvey oğlu Onur Özbizerdik’in adamı olduğu öne sürülen Bülent Zara, Etiler’de spor salonu çıkışında silahlı saldırıya uğradı. Saldırıyı 2009’da Şişli’de rezidansta öldürülen Fatih Edremit’in oğlu Doğukan’ın gerçekleştirdiği öne sürüldü. Edremit polise teslim oldu. Zara, Edremit cinayetine ilişkin yargılanıp beraat etmişti. Duruşmada, sanıklarıdan Hasan Heybetli, 25 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılmış, şüphelilerden Onur Özbizerdik de beraat etmişti. Polis olayla ilgili soruşturmasını sürdürüyor.
Aşırı hızlı otomobile ‘Emniyet’ freni…
BEŞİKTAŞ- İçinde 3 gencin bulunduğu otomobil aşırı hız sebebiyle Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün tabelasına çarpıp takla attı. Otomobildeki 2 kişi ağır, 1 kişi ise hafif yaralandı. Kaza Çırağan Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, Mustafa Dörel’in (14) kullandığı 61 AY 148 plakalı otomobil, Çırağan Caddesi’nden Beşiktaş istikametine ilerlerken, aşırı hız nedeniyle kontrolden çıktı. Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün cadde üzerindeki tabelasına çarpan otomobil, takla atarak emniyetin otoparkına düştü. Ali Emre Kambak (18), Aziz Lordoğlu (17) ve sürücü Mustafa Dörel araç içinde sıkıştı. İtfaiye ekipleri gençleri sıkıştıkları yerden çıkardı. Sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından kazazedeler Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.
Bir saat direndi
hayata tutunamadı
BEŞİKTAŞ- Sinanpaşa Mahallesi Köprü Sokak’ta market alışverişi yaptığı sırada yere yığılan Semir Sonuvar yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olaya şahit olduğunu söyleyen bir kişi yaşanılanları şu cümlelerle anlattı: “Marketin önünde yere yığılan bir kişiyi gördüm ve hemen 112 Acil Servis Ekipler’ini aradım. Ekipler olay yerine geldiler ve vatandaşa bir saatten fazla kalp masajı yaptılar. Kalp masajının uzun sürmesi yerdeki kişinin yaşayacağı yönünde bizi umutlandırdı ancak yapılan tüm müdahelelere rağmen herhangi bir sonuç alınamadı.” Edinilen bilgiye göre, marketin önünde fenalaşarak hayatını yitiren kişinin Semir Sonuvar adlı bir Yüksek Mühendis olduğu öğrenildi. Olay yerine savcının gelmesinin ardından adli işlemler için Sonuvar’ın cenazesi Adli Tıp Morg’una kaldırıldı. Soruşturma sürüyor.
Pompalı dehşetin zanlısı yakalandı
GAYRETTEPE- İki yıl önce kendisini yaralayan kişiden intikam almak isteyen 24 yaşındaki Savaş Y., hasmının sahip olduğu Taksi durağını pompalı tüfekle taramış 1 kişi ölmüş 1 kişi de yaralanmıştı. Saldırının hedefi olduğu öğrenilen Selami K., ise saldırıdan yara almadan kurtulmuştu. Pompalı dehşetin zanlısı Savaş Y, yakalandı. Beyoğlu, Sütlüce, Haliç Köprüsü’ne giriş kısmında bulunan taksi durağında meydana gelen olayda kimliği meçhul bir şahıs, elindeki pompalı tüfekle rastgele ateş açarak dehşet saçtı. Olay sırasında içeride müşteri bekleyen taksici Ahmet Yıldız (46) öldü, Yusuf Keskinoğlu (57) ise yaralandı. Polis tarafından olaydan sonra başlatılan soruşturmada taksi durağını işleten Selami K’nin 2 yıl önce bir kavga nedeniyle 2 kişiyi yaraladığı iddiasıyla girdiği cezaevinden yeni tahliye edildiği öğrenildi. Gayrettepe’deki Cinayet Büro Amirliği’ne ifade veren zanlının olayı itiraf ettiği belirtildi.
AK Parti binasına eylem yürüyüşü
ETİLER- AK Parti Beşiktaş İlçe Başkanlığı protestoların hedefinde oldu. Kıdem tazminatlarının kaldırılacağı yönündeki haber tepkilere neden oldu. Beşiktaş’ta Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) üyesi bir grup işçi, kıdem tazminatlarının kaldırılacağı için Etiler’deki AK Parti ilçe binasına yürüdü. Çevik kuvvet eşliğinde yürüyen grup, AK Parti Beşiktaş İlçe Başkanlığı önünde basın açıklaması yaptıktan sonra bir süre oturma eylemi yaptı. İlçe yetkilileri ile görüşen grup olaysız dağıldı.

SPOR HABERLERİ

Beşiktaş’ın Süper Lig karnesi
YENİ sezonun başlamasıyla birlikte Siyah-Beyazlı ekip, galibiyet parolasını bırakmadı. İlk hafta hüsrana uğrayan Beşiktaş, sonraki haftalarda lige galibiyetle devam etmesini bildi. Süper Ligi’n 4. haftasında Antalyaspor’u da yenen Beşiktaş, aldığı galibiyetlerle ligdeki başarı grafiğini sürdürüyor.
Süper Lig’te 2011/2012 sezonunun açılış maçında Beşiktaş’ı 2-1 mağlup lige başladı. Orta sahada organize olmakta zorlanan Beşiktaş’a karşı ilk yarım saatte üstünlük kurmayı başardı ve Eskişehir, 24’te Angelo ile öne geçen taraf oldu. Maçta Kara Kartal’ın golünü Almeida kaydetti. İkinci haftada ise Beşiktaş, Ankaragücü ile karşılaştı. Maçın 37. dakikasında Sidnei tarafından atılan gol ile Beşiktaş öne geçti: 1-0.
İkinci yarıda Ankaragücü beraberliği yakaladı. Beşiktaş, 81. dakikada Sidnei Rechel da Silva Junior’ın attığı golle öne geçti ve 89. dakikada Mustafa’nın golü ile skor 3-1 oldu. Böylece, Beşiktaş, kendi sahasında Ankaragücü’nü 3-1 mağlup etti. 3. haftada da Beşiktaş lige galibiyetle devam etti. Beşiktaş Bursaspor’a konuk oldu. Kara Kartallar 6. dakikada geriye düştüğü müsabakayı son üç dakikada bulduğu iki golle kazandı. İsmail’in asistlerinde Sivok ve Holosko’nun kafa golleri müthiş geri dönüşü sağladı: 2-1.
Bursa 65 dakika, Beşiktaş ise 10 dakika 10 kişiyle oynadı. Süper Lig’in 4. haftasında Beşiktaş, sahasında konuk ettiği Medical Park Antalyaspor’la karşılaştı. Maçın 10. dakikasında Beşiktaş’ın kazandığı penaltıyı Simao gole çevirince Beşiktaş, Medical Park Antalyaspor karşısında 1-0 öne geçti. İlk yarı ve maç 1-0 Beşiktaş’ın üstünlüğü ile sona erdi. Beşiktaş bu galibiyetle puanını dokuza çıkarttı.
Semih Erden Beşiktaş’ta
Beşiktaş basketbolda Deron Williams’dan sonra kadrosuna Semih Erden’i de katarak daha da güçlendi.
Erden, Türkiye’nin en büyük kulüplerinden birine geldiğini belirterek, “Beşiktaş gibi büyük bir camiaya geldiğim için çok mutluyum. Performansımla taraftarlarımıza güzel bir basketbol izlettirmek istiyorum” derken, dünyaca ünlü yıldızımız Deron Williams için, “Çok iyi bir kişiliğe sahip ve dünya onun ne kadar iyi olduğunu biliyor. Onunla iyi bir ikili olacağımıza eminim” diye konuştu. NBA takımı Cleveland Cavaliers’dan transfer edilen yıldız oyuncu, Darüşşafaka’da tanınırken, daha sonra Sırbistan’ın Partizan takımı ve Fenerbahçe’de forma giydi. 2010 yılında NBA takımı Boston Celtics ile 1 yıllık sözleşme imzalayan milli oyuncu, bu yılın Şubat ayında Cleveland Cavaliers’e transfer oldu. Semih Erden, geçen yıl düzenlenen Dünya Basketbol Şampiyonası’nda ikincilik elde eden A Milli Takım’ın kadrosunda yer almıştı.
‘Takım oyunu istiyoruz’
Beşiktaş taraftarı iyi futbolunun ancak takım oyunuyla geleceğini söyleyerek, mesaj bombardımanına tuttu. Internet sitelerinde ve taraftar forumlarında bu konuyu sıkça dile getiren taraftar yönetimden takım oyunu oynayacak transferlere yönelmesini istedi. Her takımda seyir zevki veren bir futbolcunun yeterli olduğunu söyleyen Beşiktaşlılar Quaresma’yı çok sevdiklerini ancak bir takımın ikinci bir Quaresma’yı kaldıramayacağının altını çizdi. Guti’nin kesin olarak kazanılması gerektiğini belirten Beşiktaşlılar’ın istekleri arasında savaşan futbolcular olduğu ortaya çıktı. Süper Lig’te Beşiktaş’ın oynadığı maçların zevk vermediğini belirten taraftar, buna rağmen tribünleri doldururken, takıma güvenemedikleri için kombine biletlerin de satılamadığına dikkat çekti. Avrupa’nın eskimiş ve yaşı geçmiş futbolcularının artık transfer edilmemesi gerektiğini belirten Beşiktaşlılar, milyon euro’lar harcanacağına altyapıya yönelik bir strateji geliştirilmesi gerektiğini hatta bu konuda çok bile geç kalındığını vurguluyor. Taraftar yönetime yepyeni bir öneri sunarak atılacak adımlarda tüm Beşiktaşlılar’ın görüşlerinin alınmasını hatta bu konuda geniş bir anket yapılmasını istiyor. Bunun yapılması halinde aksaklıkların azalacağına dikkat çekiyor. Ayrıca sorumluluklarında paylaşılacağını söylüyor.. Muzaffer TOPAL
Divan Kurulu açıkladı:
Borç
357 milyon
SİYAH Beyazlı ekibin borçları açıklandı, Beşiktaş Kulübü Divan Kurulu toplantısında üyeler söz aldı ve yönetim kurulunu borçlanma konusunda eleştirdi. Siyah-Beyazlı kulübün toplam borcu 357 milyon 570 bin 727 lira olarak açıklandı. Kulübün buna göre, Başkan Yıldırım Demirören’e ise 85 milyon 260 bin 660 lira borcu bulunuyor. Divan Kurulu toplantısı Ceylan Intercontinental Otel’de gerçekleştirildi.
Kulüpler Birliği başkanını seçti
İLK İCRAAT: ‘YASA DEĞİŞSİN!..’
Süper Lig’de yer alan 18 takımın oluşturduğu Kulüpler Birliği Başkanlığı’na Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, oybirliği ile seçildi. Başkanın ilk icraatı ligde düşürülmenin kalkmasını istemesi oldu. Kulüpler Birliği Vakfı’na ait binada yapılan ve Süper Lig’de yer alan 18 kulübün temsilcisinin de katılımıyla yapılan toplantı öncesinde, Kulüpler Birliği Vakfı Başkanlığı için yapılan konuşmaların ardından seçime geçildi. Basına kapalı yapılan Kulüpler Birliği Vakfı toplantısında, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın istifası nedeniyle boşalan başkanlık için seçim yapıldı. Beşiktaş Kulübü Başkanı Demirören, Kulüpler Birliği Başkanlığı’na seçildi. Ankara’da gerçekleştirilen toplantıya 17 kulüp, başkan düzeyinde katılırken, Galatasaray’ı başkan yardımcısı Adnan Öztürk temsil etti.
“ŞİMDİ BİRLİK ZAMANIDIR”
Toplantı sonunda başkanlığa seçilen Yıldırım Demirören, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, başkan adaylığını daha önce açıklayan Kayserispor Kulübü Başkanı Recep Mahmur ile Bursaspor Kulübü Başkanı İbrahim Yazıcı’nın kendisi adına adaylıktan çekildiklerini belirterek, “Aday arkadaşlarımın benim lehime çekilmesi üzerine seçime tek aday olarak girdim. Tüm kulüp başkanlarımızın oyuyla başkanlığa seçildim. Türk futbolunun yaşadığı bu sıkıntılı süreci en iyi seçilde atlatmamız lazım. Şimdi birlik ve beraberlik zamanı. Biz de sorunlarımızı elbirliği ile çözüme kavuşturmaya çalışacağız. Toplantıda ayrıca kulüplerimizin sorunlarını özellikle de ekonomik sorunlarını konuştuk. Çözümü konusunda da elimizden geleni yapacağız” dedi.
BAKAN KILIÇ’I ZİYARET ETTİLER
Ligte düşmenin kaldırılmasını isteyen bu konuda adımlar atan başkan Demirören Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile görüştü. Süper Lig Kulüpler Birliği Vakfı Başkanlığı’na getirilen Yıldırım Demirören, küme düşmenin kaldırılması için Futbol Federasyonu’na başvurduklarını söyledi. Bu arada şike yapan kulübün düşürülmemesi isteğine Galatasaray, Orduspor, Trabzonspor ve Ankaragücü dışındaki 14 Süper Lig kulübünden tam destek geldi. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç Kulüpler Birliği Başkanlığı’na seçilen Yıldırım Demirören’i makamında kabul ederek kutladı. Bakan Kılıç “18 kulübün yönetimi sorunların müşterek olduğu, aynı gemide birlikte hareket ettikleri noktasında ortak bir irade ortaya koydu. Bu gelecek adına umut veriyor” dedi. Ufuk ÇOBAN

MAGAZİN HABERLERİ

PARİS HİLTON FIRTINASI
ORTAKÖY- Geçen hafta ayakkabı koleksiyonunu tanıtmak üzere İstanbul’a gelen Paris Hilton, ülkesine dönmeden önce Esma Sultan Yalısı’nda kendisi için düzenlenen davete katıldı. Hilton, fotoğraflarını çeken muhabirlere müdahale eden korumalarını “Görüntü alınmasına karışmayın” diyerek uyardı.
AŞIKLARIN İLK FOTOĞRAFI
ETİLER- Cem Yılmaz ve Yaprak Özdemiroğlu’nun, Jamiroquai konserini birlikte izlediği ortaya çıktı. Yılmaz’ın, Jamiroquai’nin İstanbul konserini Yaprak Özdemiroğlu ile izlediği ortaya çıktı. Geçen hafta Etiler’deki Atakent Hillside’da beraber spor yaparken görülen ve haklarında aşk dedikoduları çıkan ikilinin ilk fotoğrafı da işte o konserden geldi. Yakınlarına “Çok güzel bir ilişkimiz var” diyen 48 yaşındaki oyuncu ile ünlü komedyenin Jamiroquai’yi beraber izlediği ama Kuruçeşme Arena’dan ayrı ayrı çıktıkları anlaşıldı.
ARKA KAPI TAKTİĞİ TUTMADI
BEBEK- Tolga Çevik, geçtiğimiz hafta Bebek Midpoint’te arkadaşlarıyla bir araya geldi. Ünlü oyuncu, çıkışta görüntülenmemek için valelere talimat verip Porsche’sini mekanın arka kapısına yanaştırdı. Ancak taktiği başarılı olmadı. Çevik, objektiflerden kaçamayacağını anlayınca el sallayıp oradan uzaklaştı.
“ANNELİĞE HAZIR DEĞİLİM”
ETİLER- Pınar Öğün ve Mehmet Ali Alabora, geçtiğimiz hafta Etiler’de görüntülendi. Muhabirlerle sohbet eden çift, “Aileye yeni bir fert katılacak mı?” sorusuna olumsuz yanıt verdi. Öğün, “Kendimizi hazır hissetmiyoruz. Rastgele çocuk yapmanın doğru olduğunu düşünmüyoruz. Ayrıca beden benim bedenim, ben de anneliğe henüz hazır değilim” dedi.
EL ELE GÖZ GÖZE BİR AŞK
ETİLER- Demet Akalın, geçen hafta yeni aşkı Ender İnal’la Etiler Vitrin Club’daydı. Tan’ın seslendirdıği aşk şarkılarını el ele göz göze dinleyen ve gece boyunca birbirlerine kompliman yapan çift, objektiflere mutluluk pozları verdi.
ŞÖHRET KAPIYI AÇMADI
ORTAKÖY- Öyle Bir Geçer Zaman ki’nin 3 yıldızı Aras Bulut İyemli, Yıldız Çağrı Atiksoy ve Tolga Güleç, geçen hafta ünlü gece kulübu Reina’dan içeri alınmadı. Kulübün kapısında koruma engeline takılan üçlü kendilerini tanıtmaya çalıştı. Dakikalarca dil döken üç oyuncu, gazetecilerin fotoğraf çektiğini görünce içeri girmek için iyice hırs yaptı. Telefonla sürekli birilerini arayan İynemli, Atiksoy ve Güleç sonuç alamayınca bir taksiyle Ortaköy’den ayrıldı.
KAÇTI AMA YAKALANDI
BEŞİKTAŞ- Uzun süredir kayıplara karışan Özgü Namal, Cihangir’de ortaya çıktı. Ünlü oyuncuya, bu kez sevgilisi Başar Savur değil başka erkek arkadaşları eşlik etti. Her zamanki gibi gazetecilerden kaçan Özgü Namal, Beşiktaş’ta trafiğe yakalanınca görüntü vermekten kurtulamadı.
BEREN’İN TAPUSU ELİNDE
BEBEK- Geçen hafta Asmalımescit’te alkollü fotoğrafları olay olan Beren Saat, geçen hafta Bebek’te elinde tapusuyla yürüyüş yaptı. Gazetecileri görünce tapuyu çantasına koyan Beren Saat, “Ev mi aldınız” sorularına cevap vermedi. İddiaya göre güzel oyuncu gazetecileri karşısında görünce panik içinde, “Yarım saat kalacağım” diyerek, 6 lira ödediği İspark’tan 2 saat sonra otomobilini almasına rağmen aradaki farkı ödemeden Bebek’ten ayrıldı.