Onursal Başkan ölümsüzleşti!
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, Beşiktaş Kulübü’nün unutulmaz başkanlarından Süleyman Seba’nın heykelini yaptırdı. Seba Caddesi’nde dikilecek heykelin açılışına da CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın da katılacağı söyleniyor.
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, Onursal Başkanını şu sözlerle tarif etmeye çalıştı; “Seba’yı kelimelerle anlatmak kolay değil. O’nun yaptıklarına bakılmalı. Beşiktaş’ı nerelerden alıp, nerelere getirdiği ortada. Kelimenin tam anlamıyla Seba “Dev Başkan”dır… Kurumsallaşma ve tesisleşmede inanılmaz adımlar atmış bir efsanedir. Sadece tesisleşme, ya da kurumsallaşma mı? Asla. Tüm bu başarılara bir de erişilmesi zor 21 kupa eklemiştir. 16 yılda 21 kupa, kim bunu başarabilir ki? Alt yapıya verdiği önem ve az transferlerle inanılmaz rekorlara imza atmıştır Seba…”
Ünal; heykel projesinin hayata geçirilmesindeki süreci şöyle anlatıyor: “Bu karar iki yıl öncesine dayanıyor. Belediye Meclisi’nden karar çıkardık ve Seba’nın heykelinin yapılmasına karar verdik”
1984 yılında Süleyman Seba ile yola çıkan, Beşiktaş yönetim kurulu üyeliğine kadar gelen Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, Seba okulunun bir öğrencisi…
Seba’nın mütevazi olduğunu ve bu tür gelişmelere sıcak bakmadığı konusunda ise Başkan İsmail Ünal, kendisinden izin alınmadığını alınsaydı izin vermeyeceğini bildiklerini söyledi. Ünal, ‘Böylesi değerler, yaşarken anılmalıdır. Heykel düşüncemizin temelinde yatan da budur’ diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Bir Seba daha yetişir mi? Elbette hayır. Bu açıdan yola çıkarak heykel kararını verdim. Kaldı ki ben de mimarım, ben de sanatla uğraşıyorum. Heykelde sanatın bir parçasıdır. Seba, sadece Beşiktaş’a değil, Türk futboluna da büyük katkılarda bulundu. Centilmenliği aşıladı. Süleyman Seba örnek bir başkandı.”
Heykeltıraş Neslihan Pala tarafından ortaya çıkarılan eserin nereye dikileceği konusunda ise Başkan Ünal şunları kaydetti: “Elbette Beşiktaş’ın en güzel yeri… Seba heykeli adıyla özdeşleşecek bir yere dikilecek… Açılışı da Seba adına yakışır şekilde olacak. Tüm kulüp başkanlarını, yönetimlerini, onun döneminde birlikte top oynayan, yaşayan efsaneleri çağıracağız. Federasyon Başkanı ve yönetimini, Milli Takım teknik direktörünü ve yardımcılarını, eski kulüp başkanlarını, Beşiktaş’ta yaşayan herkesi açılışa çağıracağız. Biliyoruz ki o gün trafik tıkanacak, yer yerinden oynayacak. Adresi, Seba Caddesi, tam kulüp binasının karşısı…”
Dost ellere destek geldi
İhtiyaç sahiplerine uluslararası destek geldi. Beşiktaş Belediyesi’nin geniş kapsamlı yardım organizyonu Dost Eller’in iki konuğu geçtiğimiz hafta Beşiktaş’taydı. İki misafir olarak Brezilya’dan gelen bayan öğrenciler, gönüllü olarak projeye destekte bulunmayı istediler. The Experiment’in Gönüllü Çalışma Programı kapsamında, Brezilya’dan Türkiye’ye gelen Ana Alice Oliviera ve Camilla Cardarelli, Beşiktaş Belediyesi bünyesinde kurulan ve eğitimden, sağlığa, giyimden barınmaya kadar birçok yardımı şemsiyesi altında bulunduran “Dost Eller Organizasyonu”nda bir hafta gönüllü olarak çalıştı.
The Experiment Türkiye Temsilciliği’nin Program Koordinatörü olan İlknur Bulut ise bu çalışmaya ilişkin şunları söyledi;
“Böyle bir çalışma için bizler Beşiktaş Belediyesi’nden ricada bulunduk. Belediyemiz de bizi kırmadı ve kabul etti. Beşiktaş Belediyesi ile böyle ortak bir amaç için buluşmak güzel bir deneyim oldu.”
Oliviera; Türk insanı ve Dost Eller’le ilgili şunları söyledi:
“Ben önce şunu söylemek istiyorum ki ilk defa Müslüman bir ülkeye geldim ve burayı, İstanbul’u çok sevdim. Bizim insanımıza çok benziyorsunuz. Türkler çok samimi ve insancıl. Ülkeme döndüğümde buranın yemeklerini çok özleyeceğim. İstanbul çok güzel bir şehir. Ortaköy ve Beşiktaş çok güzel. Ve burada çok güzel bir iş yaptık. Dost Eller’i tanımak orada çalışmak inanılmaz keyifliydi. Kendimi Dost Eller’de faydalı, işe yarayan biri olarak gördüm. Bu mükemmel bir duygu. En çok hoşuma giden şey ise, bağış yapan ailelerle tanışmak ve onların yardımlarını alıp durumu iyi olmayan ailelere götürmekti. Çünkü bu sayede ne için çabaladığımızı daha iyi anlamış oldum. Yardım için toplanan eşyaların olduğu mağazaları temizledik ve en güzeli de bağış için verilen kıyafetlerin çok yeni olmasıydı.
Dost Eller bana kendimi büyümüş hissettirdi. Beşiktaş Belediyesi’ni kutluyorum. Çünkü insanlara yardımcı oluyorlar. Dost Eller’i unutmayacağım.”
Brezilya’lı misafirlerden biri olan Ana Alice Oliviera 22 yaşında ve ülkesinde işletme bölümünde okuyor. Diğer konuk’ta aynı ülkeden Camilla Cardarelli… 21 yaşında ve psikoloji eğitimi alan öğrenci, tıpkı Oliviera gibi farklı kültürler tanımayı ve farklı insanlarla iletişim kurmayı çok sevdiğini söylüyor. . Camilla Carderelli, Beşiktaş Belediyesi’nin projesi olan Dost Eller’de gönüllü çalıştı şunları söyledi:
“İstanbul’u hem gezip görmek hem de bunu yaparken, içimi huzurla dolduran bir iş yapmış olmak çok keyifliydi. Yeni bir kültür ve yeni insanlar tanımış olmaktan dolayı çok mutluyum. Dost Eller projesi benim için önemli bir çalışma oldu. Üniversitede psikoloji eğitimi alıyorum ve insanlarla iletişim halinde olmak, psikolojinin temelini oluşturuyor. Aldığım eğitim için son derece faydalı olduğunu düşündüğüm bir çalışmada bulunurken, insanlara da yardım eli uzatabilmek güzeldi. Türk insanı, birbirini çok düşünüyor, çok yardımsever ve insancıl. Bu anlamda bizim kültürümüze de çok benziyor. Bu yüzden burada pek yabancılık çekmedim. Umarım “Dost Eller” gibi projeler, sosyal yaşamda daha fazla yer alır. Çünkü dünyanın neresinde olursanız olun, insanların “Dost Eller” gibi çalışmalara ihtiyacı var.”
Terörü lanetliyoruz
Güngören’de yaşanan haince saldırı ve çoluk çocuk 17 masum vatandaşımızı kaybettiğimiz terör saldırısını bir açıklamayla lanetleyen Beşiktaş Belediyesi, konu hakkında şunları dile getirdi: “Türkiye’nin birliğini, barışını ve bütünlüğünü bozmayı amaçlayan hain terör saldırılarını şiddet ve nefretle kınıyoruz. Türk milletinin, bugün her zamankinden daha çok birlik ve beraberlik içinde kenetlenerek terör odaklarına en güzel cevabı vereceğine inanıyoruz. Beşiktaş Belediyesi olarak, hayatını kaybeden değerli vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve yüce Türk milletine başsağlığı ve sabır, yaralılara acil şifalar diliyoruz.”
Muhteşem yaz konserleri
Yaz akşamları konserlerle şenleniyor. Bülent Ortaçgil, Ezgi’nin Günlüğü, Moğollar gibi ünlü sanatçıların konserlerinin ardından gençlerin yeni sevgilisi Seksendört adlı grup da hayranlarıyla Beşiktaş’ta buluştu, Beşiktaşlılar coştu… Abbasağa parkında gerçekleşen konserde 7’den 70’e herkes ilgi gösterdi. Ankaralı 4 gençten kurulu grup olan ‘Seksendört’te, Tuna solist ve gitar, Okan bas gitar, Erdem gitar, Serter ise davul çalıyor. Grubun yaklaşık 10 yıllık bir geçmişi var. Grubun yaş ortalaması ise 23 olarak tanımlanıyor.
Öte yandan, Seksendört grubu kurulduğu günden bu yana özellikle üniversitelerde 500’e yakın konser vererek Cem Karaca, Moğollar gibi Türk rock müziğinin kilometre taşları ile aynı sahneyi paylaştılar. Grup, sahnedeki ilk yıllarında İngilizce cover ve bestelerini çaldı. Sonrasında ise Türkçe coverlar ve sanat müziğindeki önemli şarkıları yorumladı.
Her günümüz böyle olsun
Beşiktaş’ta eski yazlık sinemalar, birbirinden değişik gösterimler sanatseverleri buluşturmaya devam ediyor. Yazlık sinemalar, açık hava gösterileri Beşiktaş’ta yeniden hayat buluyor. Geçen yıl başlayan etkinlik, bu yıl da gördüğü yoğun ilgiyle sürüyor.
Abbasağa Parkı’nda yapılacak etkinlikler haftanın 7 günü dopdolu…. Açıkhava etkinlikleri günlerine göre şöyle:
PAZARTESİ GÜNLERİ
18 Ağustos Hayattan Korkma – Film Beşiktaş Pazarı Açık Otopark
18 Ağustos Mutluluk – Film Vişnezade Şenlikdede Parkı
18 Ağustos Ustalara Saygı “Yaz Esintisi” Abbasağa Parkı
18 Ağustos Sunay Akın Ortaköy Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi
25 Ağustos Ademin Trenleri – Film Abbasağa Parkı
25 Ağustos Ademin Trenleri – Film Ortaköy Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi
25 Ağustos Sunay Akın Arnavutköy Halk Pazarı
SALI GÜNLERİ
19 Ağustos Hicran Sokağı – Film Abbasağa Parkı
19 Ağustos Mutluluk – Film Beşiktaş Pazarı Açık Otopark
26 Ağustos Ademin Trenleri – Film Arnavutköy Halk Pazarı
26 Ağustos Badem – Konser Abbasağa Parkı
26 Ağustos Çılgın Dershane 2 – Film Ortaköy Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi
ÇARŞAMBA GÜNLERİ
20 Ağustos Hayattan Korkma – Film Abbasağa Parkı
20 Ağustos Mutluluk – Film Arnavutköy Halk Pazarı
20 Ağustos Sunay Akın Beşiktaş Pazarı Açık Otopark
27 Ağustos Ademin Trenleri – Film Beşiktaş Pazarı Açık Otopark
27 Ağustos Çılgın Dershane 2 – Film Arnavutköy Halk Pazarı
PERŞEMBE GÜNLERİ
21 Ağustos Hayattan Korkma – Film Arnavutköy Halk Pazarı
21 Ağustos Mutluluk – Film Sporcular Parkı
21 Ağustos Yeni Türkü – Konser Abbasağa Parkı
28 Ağustos Ademin Trenleri – Film Vişnezade Şenlikdede Parkı
28 Ağustos Çılgın Dershane 2 – Film Beşiktaş Pazarı Açık Otopark
CUMA GÜNLERİ
15 Ağustos Son Ders – Film Gazeteciler Sitesi Basket Sahası
15 Ağustos 120 – Film Tabiiyeci Mehmet Emin Ergün İÖO
22 Ağustos Hayattan Korkma Sporcular Parkı
22 Ağustos Mutluluk – Film Tabiiyeci Mehmet Emin Ergün İÖO
22 Ağustos Sunay Akın Gayrettepe Çevre Kültür Parkı
29 Ağustos Çılgın Dershane 2 – Film Vişnezade Şenlikdede Parkı
29 Ağustos Tayfun Talipoğlu
Gayrettepe Çevre Kültür Parkı
CUMARTESİ GÜNLERİ
23 Ağustos Hayattan Korkma – Film Tabiiyeci Mehmet Emin Ergün İÖO
23 Ağustos Mutluluk – Film Gayrettepe Çevre Kültür Parkı
30 Ağustos Ademin Trenleri – Film Sporcular Parkı
30 Ağustos Cennet – Film Abbasağa Parkı
PAZAR GÜNLERİ
17 Ağustos Hayattan Korkma – Film Vişnezade Şenlikdede Parkı
17 Ağustos Mutluluk – Film Ortaköy Zübeyde Hanım Kız Meslek Lisesi
24 Ağustos Ademin Trenleri – Film Tabiiyeci Mehmet Emin Ergün İÖO
24 Ağustos Hayattan Korkma – Film Gayrettepe Çevre Kültür Parkı
31 Ağustos Ademin Trenleri – Film Gayrettepe Çevre Kültür Parkı
31 Ağustos Çılgın Dershane 2 – Film Sporcular Parkı
31 Ağustos Leman Sam – Konser Abbasağa Parkı.
Hayat
kurtarıyor
Ambulans hizmetleri hayat kurtarıyor!.. Beşiktaş Kentlisi 7 Gün 24 saat ücretsiz ambulans hizmetinden yararlanmaya devam ediyor.
Beşiktaş Belediyesi tarafından yapılan açıklama şöyle: “Belediyemize ait hasta nakil ambulansları, tam donanımlı ve profesyonel bir ekiple, haftanın 7 günü, (hafta sonları ve tatil günleri dahil) 24 saat hizmet veriyor. Muhtarlarla koordineli çalışarak, bölgedeki, maddi durumu iyi olmayan hastaların evden hastaneye veya hastaneden eve taşınmasına yardımcı olan ambulanslar aynı zamanda doktor eşliğinde evlere kadar gelerek yine muayene hizmeti sunuyor.”
Sizde ihtiyaç halinde belediyenin 444 44 55 nolu telefonunu arayarak, ambulans çağırabilirsiniz.
Arnavutköy ve Balmumcu
Beşiktaş buluşmaları devam ediyor. Katılımcı yerel yönetim anlayışı ve şeffaflık adına geçen ay başladığımız Beşiktaş Buluşmaları’nda ilk önce Abbasağa ve Akatlar Mahallesi’nde idik. Abbasağa ve Akatlar Mahallesi’nde ikamet eden, iş yapan kentlilerle biraraya gelindi, yaşlı – genç insanlarımızla oturup konuşuldu. Mahalle muhtarlarımızla akla gelen her türlü konu gündeme getirildi. Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal da bu konuşmaların üzerine sorulan sorulara anında yanıt verdi. Şikayet ve önerileri dinleyip, çözüm üretti. İletişim adına atılan bu dev adın çerçevesinde her ay düzenli olarak yapacağımız “Beşiktaş Buluşmaları’nın” ilki büyük ilgi gördü. Beşiktaşlılar seslerini duyurabilmek açısından böyle platformların çoğaltılması gerektiğinin altını çiziyorlar.
SIRADA ARNAVUTKÖY VE BALMUMCU VAR
Bu seferde ağustos ayı içinde Arnavutköy ve Balmumcu Mahalleleri’nde dolaştık. Burada oturan ve iş yapan kentlilerle biraraya geldik. Yine sorun ve şikayetleri dinledik. Muhtarlarımızla görüş alış verişinde bulunduk. Geçen ay olduğu gibi Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal ilk ağızdan bunlara ağustos ayının son haftalarında Radyo Beşiktaş’tan yanıt verecek. Sorularınızı canlı olarak sormak ve anında yanıt vermek için www.radyobesiktas.com’u tıklayın programı canlı dinleyin. Sorularını gönderin, yanıtlarınızı Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’dan alınız. Arnavutköy ve Balmumcu Mahallesi sakinlerinin görüşlerini, önerilerini ve Başkan Ünal’ın yanıtlarını eylül sayımızda bu sayfalardan aynen yayınlayacağız.
Yeşilçam’ın unutulmaz yıldızları
Yeşilçam’ın unutulmaz isimleri Beşiktaş’ta anıldı. “Yeşilçam’dan edebiyatımızın ustalarına saygı” adı altında düzenlenen toplantı, Beşiktaş Abbasağa Parkı’nda gerçekleştirildi. Beşiktaş Belediyesi tarafından, “Park Buluşmaları” kapsamında Abbasağa Parkı’nda düzenlenen “Ustalara Saygı – Yaz Esintisi” etkinliği, sanatseverleri edebiyatımızın duayenlerinin beyazperdedeki yansımalarıyla buluşturdu. Son günlerde televizyon seyircilerini ekran başına kilitleyen “Yaprak Dökümü”, “Dudaktan Kalbe”, “Sinekli Bakkal” gibi edebiyatımızın dev yapıtları, Yeşilçam döneminde de beyazperdeye taşınmış; milyonlar Ali Rıza Bey’le, Ferhunde’yle, Kenan ve Lamia’yla, Bihter ve Behlûl’le sinema salonlarında tanışmıştı. Gecede, roman sayfalarından çıkıp ete kemiğe bürünen, Türkan Şoray’ın, Hülya Koçyiğit’in, Göksel Arsoy’un ve diğer sanatçılarımızın suretinde can bulan unutulmaz karakterler, beyazperdede adeta resmi geçit yaptı… Arşivci Yahya Karadaş’ın farklı dönem ve türlerden seçtiği 20 civarında edebiyat uyarlamasından oluşan filmlerden yaptığı derleme, açıkhava sineması keyfindeki Abbasağa Parkı’nın ziyaretçilerini hem Yeşilçam’ın, hem edebiyatımızın tarihinde eşsiz bir yolculuğa çıkardı.
Yeşilçam’ı yaratan ustalardan, filmografisinde “Paydos”, “Üvey Ana”, “Ölmüş Bir Kadının Mektupları”, “Mualla” ve “Kanlı Nigar” gibi edebiyat uyarlamaları bulunan Ülkü Erakalın’ın ve Yahya Karadaş’ın dönemi yorumlayan sohbetleri de yer aldı. “Ustalara Saygı – Yaz Esintisi” ise, 18 Ağustos akşamı Ali Kocatepe adına…
Hedef 500 çocuk
Ücretsiz yaz Okulları devam ediyor. Beşiktaş Belediyesi tarafından düzenlenen “Yaz Okulları” projesi temmuz ayının başında yüzlerce öğrenciyi ağırlamaya başlamıştı. Büyük ilgi gören yaz okulları ise tüm hızıyla programlarını sürdürmeye devam ediyor. Yüzme meraklıları için, İstinye’deki İstanbul Tenis Kulübü’nde yüzme kursları, saat: 09:00–10:30 ve 10:30–12:00 saatleri arasında iki grup halinde gerçekleştiriliyor. Konuyla ilgili olarak yüzme antrenörü Tayfun Gerek şu açıklamayı yapıyor: “Belediyemizin yaptığı bu organizasyon çok verimli oldu. Ben ve asistanım yaz sonuna kadar 500’e yakın çocuğa yüzme öğretmeyi amaçlıyoruz. Ayrıca çocuklar bir tek kursa gitmek zorunda da değiller, bütün kurslarımıza katılabilirler. Mesela yüzmede başarılı olamayan ya da su korkusu olan birini, bizler belediyemizin başka bir kursuna yönlendirebiliyoruz”
Beşiktaş Belediyesi, yüzme kursunun yanı sıra basketbol, voleybol, tenis gibi başka branşlarda da kurslar veriyor. Ve ayrıca çocuklar tek bir branşta kursa gitmek yerine aynı anda birden farklı kursa da gidebiliyor. Yani tek bir tercih zorunluluğu yok. Gün içerisinde ise çok çeşitli aktiviteleri bulmak mümkün. Öte yandan edinilen bilgiye göre çocukların kursa daha rahat gelebilmeleri için servis imkanı sunuluyor. Çocuklaratişört, şapka hediye ediliyor. Veliler gerçekleştirilen bu organizasyondan ise oldukça memnun görünüyor. Ve çocuklarını etkinlik esnasında da yakında izleyebilme imkanını da bulabiliyorlar.
Yetkililer konuyla ilgili olarak ise şunu kaydediyor: “Yalnızca onlara çok güzel bir yaz eğlencesi sunulmuyor yaz okulları ile herhangi bir spor dalında kendilerini geliştirme imkanı sağlayarak sosyalleşmelerine de katkıda bulunuluyor.”
Markalaşma ve medya
Markalaşma yüzyıllarca üzerinde durulan bir konu… Ancak bu konu daha çok ekonomik anlamda ön plana çıkmakta, iş dünyası ve yönetim alanında sıkça dillendirilmektedir.
Son zamanlarda ise markalaşma şehirlerle bir arada algılanmaya başladı. Özellikle dünya kenti İstanbul marka anlamında tanınır oldu. İstanbul’da bir ilçe var ki o da son yıllarda markalaşması ile gündeme oturdu. Hatta İstanbul’dan çok onun adından bahsedilir oldu…Ulusal gazeteler, dergilerde yer almaya başladı. Medya markalaşma ve şehircilik olgusunu bu ilçe ile birlikte anar oldu… Son 3-4 ayda Dünya, Referans, Akşam, Hürriyet, Ekonomist markalaşma üzerine sayfalarını açtı. Ciddi haberler yaptı. Evet!.. Bu ilçe tahmin ettiğiniz gibi Beşiktaş…
Boğazı, tarihi dokusu, üniversiteleri, alışveriş merkezleri ve de meydanları ile Beşiktaş markalaşma yolunda artık hızla ilerliyor… Hatta Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın dediği gibi İstanbulun başkenti bile oldu!…
İşte, bu konuda Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın söyledikleri ve medya mensuplarına verdiği yanıtlardan özetler;
Beşiktaş Belediyesi olarak Beşiktaş’ın markalaşması için neler yaptınız ve yapacaksınız?
Seçim zamanında vatandaşa şu sözü verdik; bir vizyon koyup yüksek kent standartları yaratmak, farklılaşmak ve markalaşmak dedik 8 tane üniversitesiyle Harp Akademileriyle, İş Bankası, Yapı Kredi, Garanti, Akbank’ın genel müdürlükleriyle Akmerkez’iyle önemli bir merkez… Bu merkez Osmanlı’nın 4 sarayının üçü burada. Yıldız, Dolmabahçe, Çırağan ve Türkiye’nin en önemli kasırlarından bir tanesi Balyan ailesi tarafından Dolmabahçe’nin malzemeleriyle yapılan Ihlamur Kasrı burada bulunuyor. Bir de Türkiye’nin en önemli üç spor sivil toplum örgütünden birisi Beşiktaş Kulubü burada. Üstelik bu kentte 1907 Fenerbahçeliler Derneği var, Galatasaray Adası ve Galatasaraylılar Derneği var. Beşiktaş tam bir mazoik ama mazoikle birlikte burada yaşayan insanların tarihi dokuyu isteyerek tarihi dokunun içerisinde kültür ve birikimden sosyal pay alıp kenti belli noktalara taşımak adına bizim bir çıkışımız oldu. Dedik ki, Beşiktaş kentinde bu tarihi dokunun içerisinde insanlar gelecek… Dünyanın neresine giderseniz gidiniz örneğin; Louvre Müzesi’ne gidin insanlar müzeye bir -iki-üç kez giderler, Dolmabahçe Sarayına bir -iki-üç kez gelirsiniz, Topkapı Sarayı’na da aynı şekilde… Önemli olan o kente insanları çekmek… Bu kent gece nüfusu 250 bin gündüz nüfusu 2 milyon, özel bir doku var. Üstelik bu kent Avrupa’dan Asya’ya her iki köprüyle bağlanılan ve bu köprünün arasında kalan çok farklı bir önemli kent…”
Beşiktaş’ın diğer ilçelerden farklarından söz eder misiniz?
Avantajı da var, yoğunluktan zorlamalar da var. Yüksek katlı binaların ortaya çıkması, planlama Büyükşehir’in yaptığı planlar, bazen de dezavantajları da oluyor. Çünkü Beşiktaş yapılaşmasını tamamlamış bir kent. Tarihi dokusu olan bir kent… Beşiktaş’ın merkezleri var; Beşiktaş Çarşı, Ortaköy, Kuruçeşme, Arnavutköy, Bebek, Levent Çarşı… Beşiktaş Çarşı dünyanın neresine giderseniz gidiniz böyle bir tarihi dokunun içinde bir çarşı yok!.. Eski adıyla Beşiktaş’ın Köyiçi dönemleri, padişahlık Osmanlıların çalışanlarının yaşadığı, geri planda yaşadığı birimler… Eski bölümlerde korumaya çalıştığımız konakların olduğu yerler… Çarşı içinde Balık pazarının etrafında da bir farklı şeyler var… Bir kültür ve kültür merkezi var… Özel olarak yüz yıllık Bulgarın yeri, Kaymakçısı, Köftecisi, Turşucusu var… Beşiktaş’ta Akaretler önemli bir vizyon koydu, tarihi doku belli bir noktaya geldi, bir de bunun bağlantısında Dolmabahçe’den başlayan Ortaköy’e kadar giden bir alan ve bu alanda açık hava Atatürk Müzesi… Bugün yurt içinde ve yurt dışında bütün kitaplara girmiş bir müze… Bir de Beşiktaş Belediyesi ayda eski parayla 100 milyar liraya kira geliri olan bir belediyeye ait bölümü halka açtık ve yeniledik. Ne yaptık, biz dedik ki buraya gelen turistler saraylardan ve tarihi dokulardan geri kalan zamanlarını da çarşının içerisinde kültürle sanatla ve alışverişle geçirerek bir çıkış noktası yakalasın ve kente geriye dönüş sağlansın. Ekonomik olarak geriye dönüş sağlansın. Bu önemli bir kaynak…
Bunun için ne yaptınız peki?
Balık pazarını yeniliyoruz. Çarşı’yla ilgili bir proje başlattık. Cephe düzenleme projeleri geliştirdik bir süre sonra onun uygulamasına geçeceğiz. Beşiktaş Çarşısı ile ilgili olarak Barbaros’tan başlayan Ihlamur bağlantıları olan ana bölümlerde bir çalışmaya başlayacağız. Orayı tabela kirliliklerinden görüntü kirliliklerinden tutunuzda bina cephelerine kadar yer alan bu projeleri tamamladık. Balık pazarını ise yeniden sağlık koşullarına uygun şekilde imalatını yapıyoruz, balık mevsimi döneminde oranın açılışını yapacağız.
Tamamen niye kaldırdınız, yıktınız? Yenisini yapacaksınız, daha sağlıklı olsun diye mi?
Sağlıklı teknolojik aydınlatma ve bütün havalandırma sistemleri, tıbbi olarak aynı şekilde çatısıyla kokuların giderilebileceği, sistemlerin oluşturulduğu, elektrik sistemlerinin pis su giderlerinin de belli bir çözüme getirilebileceği, o kokunun giderilebileceği bir çalışma gerçekleştiriyoruz. Gelelim meydana. Beşiktaş Meydanı’nı açtık ve çınar ağaçlarını ve çevre düzenini yaparak bütünleştirdik.
Meydanlara önem veriyorsunuz, semtleri biraz açar mısınız?..
Evet. Yarı final maçında almanya maçında 10 bin kişi insanlar dev ekranlarda orada, Beşiktaş meydanında milli maçı izledi. Gelelim Ortaköy’e… Deniz kıyısında bütün binaların cephelerini yeniledik. Tarihi dokunun içerisinde tabela kirliliklerini giderdik. Tek tipe dönüşüldü, bu önemli bir olay. Boğaz akışı sağlanıldı. Beşiktaş kentlisi oradan boğazdan Ortaköy’e geliyor ve hemen onun üzerindede Balık pazarıyla beraber bir yenileme çalışması yaptık, o yenileme çalışmasının içinde tarihi dokunun içerisinde özel kaldırım ve yol taşlarıyla ve ağaçlandırmalarla önemli bir çalışmayı ortaya koyduk. O da önemli bir noktaya geldi.
Beşiktaş, İstanbul’un başkenti diyorsunuz, o ne demek?
Bir çok örnek verebilir. Özetle, Beşiktaş Çarşı’da, Ortaköy’de kültür-sanat var, eğlence, alışveriş var. Beşiktaş’ın orada bir kültür merkezi var. Ortaköy Kültür Merkezi Afife Jale Salonu ile kültür ve sanatı bu noktaya kanalize ettik. Kuruçeşme’de Beşiktaş’ın Dolmabahçe’den başlayan Aşiyan’a kadar giden 8,5 km’lik bir deniz kıyısı var. orada Kuruçeşme Arena 25 yıldır Beşiktaş Belediyesi’nin çöp kamyonlarının yeriydi, şimdi 15 bin kişinin konser izlediği üstelik trafiğe ve gürültüye karşı önlemli bir yer… Deniz trafiği kullanılıyor ve kara trafiğini etkilemiyor mu, etkiliyor ama ağırlık deniz trafiği kullanılıyor. Beşiktaş’tan büyük teknelerle geliniyor. Kuzguncuk, Emirgan, Üsküdar’dan büyük teknelerle ulaşım sağlanıyor. Burada da böyle bir ekonomi olarak kente dönüş var ve bir de üstelik Kuruçeşme’nin bir başka özelliği de doğal bir yapısı var. Sokaklarıyla kilisesiyle doğal bir yapısı var. Ortaköy’de de farklı bir özellik var… Cami, kilise, sinegog hepsi bir yerde. Ortaköy, bu önemli barışı simgeleyen önemli bir yer. Arnavutköy, ahşap yapılarıyla balıkçı dükkanlarıyla ve sivil toplum örgütleriyle Beşiktaş’ta en önemli olay da Arnavutköy Boğaziçililer, Arnavutköylüler Derneği müthiş bir sivil toplum örgütü… ‘Köprüye Hayır’ kampanyasıyla müthiş bir örgüt… Tarihi yapının içerisinde kitap evleriyle balıkçı restoranı orada da turizme yönelik bir dönüş var. Orada bir restorana gitseniz, baktığınız zaman yerli yabancı turist sayısında % 30’la % 70’lik bir denge vardır. Bebek’te markalaşmak adına bir Bebek Badem Ezmesi, dünyaca ünlü bir marka… Kahveleri yıllara varan tüm bunlar, şimdi bunlar markalaşmanın temelleri… Diyoruz ki denizlerimizi de temiz tutacağız , bizim kendimizin deniz temizleme araçlarımız var. Kabataş’tan başlayan Emirgan’a kadar kıyıda ve açıkta bir de Bebek’in bir özelliği daha var. Balıkçı restoranları var… Akatlar da Kültür Merkezimiz ve MKM var. Çok amaçlı sergiler, dünyaca ünlü konserler veriliyor. Oyunlar oynanıyor.
Bu farklılaşma nasıl başladı?
Yerel yönetim Beşiktaş Belediyesi sivil toplum örgütleri, Beşiktaş’ın içerisindeki yerel basın, radyosuyla, gazetecisiyle Beşiktaş Gazetesi’yle Beşiktaş Radyosu’yla yerel basın ve muhtarlar adeta bir mahalle müdürlüğü görevini yaparak sivil toplum örgütleriyle birlikte önemli bir çalışma yapıyor. Yaşayanlarla birlikte bu görevi yapıyorlar Diyoruz ki Beşiktaş İstanbul’un başkenti… Beşiktaş’ın temel yapısı Beşiktaş’ta 8 tane üniversite ve bunların öğrencileri var. Öğrencilerin kente verdikleri var… Eğitimli ve sorgulayıcılar…
Kiralar da çok pahalı…
Pahalı. Beşiktaş Belediyesi yeni eğitim dönemine 80 kişilik erkek öğrenci 180 kişilik kız öğrenci yurduyla hizmete giriyor. Tefrişatıyla, iç dekorasyonuyla uğraşıyoruz. Ulaşım az evvel çizdiğim doğrultu içinde kalan bir aks… Bu erkek öğrenci yurdumuz misafirhane konukevi şeklinde kız öğrenci yurdumuz da yurt olarak yeni döneme giriyor.
Heykel Sempozyumu
Beşiktaş, heykel sempozyumuna ev sahipliği yaptı. Dünya Barış Parkı’nda, Beşiktaş Belediyesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin işbirliği ile yürütülen Beşiktaş Heykel Sempozyumu geçtiğimiz hafta sona erdi.
Temmuz ayının ilk haftası ile son haftası arasında tamamlanan süreçte sempozyuma, Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Oğuz Ceylan ve organizasyonda görev alan heykeltıraşlar katıldı. Sempozyum ayrıca, yurt dışından gelen iki heykeltıraşı da çatısı altına aldı.
Kültürün ve sanatın gelecek nesillere bırakılacak en kalıcı miras olduğunu Başkan İsmail Ünal, Dünya Barış Parkı’nda yaptığı konuşmasında şu sözlere yer verdi:
“Beşiktaş’ta bir şeyler meydana çıkıyor. Bu durum, gerek yeşil alanların değerlendirilmesi ile gerekse kültür, sanat, eğitim ve sosyal projelerle, Beşiktaş’ta farklılaşmayı ve markalaşmayı ön plana çıkarıyor. Biz bugün burada, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ile birlikte belediye olarak yine bir ilki ortaya koyduk. Hem yurt içinden hem de yurt dışından gelen değerli heykeltıraş arkadaşlarımız yaklaşık bir aydır burada taş yontarak alın terleri ile çalıştılar. Beşiktaş Kentlileri biliyorlar ki heykeller parklara yerleştirildiğinde, bu sanat eserlerini gördüklerinde mutlu olacaklar. Bu sebeple ortaya çıkan tozu hoş gördüler. Vatandaşlarımızdan, verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı, özür diliyoruz. Bu girişimden başlayarak heykellerin ortaya çıkmasında emeği geçen, alın teri döken değerli sanatçılarımızı alkışlamak gerek. Bizim siyaset anlayışımız, bizim hizmet anlayışımız çağdaş ve Mustafa Kemal Atatürkçü izindeki hizmet anlayışımız üniversitelerle iş birliğini ortaya koymaktadır. Bunu gerektirmektedir” dedi.
Beşiktaş Heykel Sempozyumuna katılan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektör vekili Prof. Dr. Oğuz Ceylan ise, “Heykeller Beşiktaş Belediyesi’nin ön gördüğü parklara yerleştirilecek. Beşiktaş Heykel Sempozyumu, Beşiktaşlılar üzerinde olumlu etkiler bırakacaktır. Beşiktaş Heykel Sempozyumu’nda Temmuz ayı boyunca taş yontarak çalışan heykeltıraşlarımızın ürettikleri heykeller, yerleştirildikleri kamu alanlarının önemli birer parçası olacaklardır. Bu önemli organizasyonda birlikte çalıştığımız Beşiktaş Belediyesi’ne, öncelikle Başkan İsmail Ünal’a ve tüm Belediye çalışanlarına teşekkür ediyorum” açıklamasını yaptı.
Heykel Sempozyumuna katılan heykeltıraşlar ve eserleri şöyle:
Ömer EmreYavuz, “Tribal”- Derya Yılmaz Aşan, “Yastık” – Neslihan Pala, “Bürokrasi”- Corrada Marchese, “Balık” – Tolga Yutrözveri, “Kabuk” – Reijiro Wada, “World” – Mustafa Yılmaz, “Ay Saati” – H.Mustafa Akkaya, “Sevince Dair 3” – Ali Dirier, “Neaudertal” – Ercan Yılmaz, “Göremenin Üçlüsü” – Hünkâr Yılmaz, “İsimsiz.”
Markalaşmaya ilgi
arkalaşma yüzyıllarca üzerinde durulan bir konu… Ancak bu konu daha çok ekonomik anlamda ön plana çıkmakta, iş dünyası ve yönetim alanında sıkça dillendirilmektedir. Son zamanlarda ise markalaşma şehirlerle bir arada algılanmaya başladı. Beşiktaş ise bu akımın öncüsü. 10’DA
SPOR HABERLERİ
Ve barıştılar!.
Yılan hikayesine dönen İbrahimlerin durumunda son gelişme… Avusturya Kampı’nın ilk günlerinde birbirleriyle kavga eden ve kadro dışı kalan iki kaptan daha önce de defalarca camiadan özür dilemişti. En sonunda biraraya gelen İbrahim Üzülmez ve İbrahim Toraman medya aracığıyla dostluk mesajı verdi. Yapılan açıklamada aralarında eskiye dayanan bir husumet olmadığı kaydedildi. Yönetim ise, kaptanlık konusuna açıklama getirerek yeni kaptanın Delgado olduğu belirtildi. Kaptanlık konusunda kimsenin kriz çıkarmayacağı söylendi. Takım içinde birlik ve beraberliğinin sağlandığı tüm futbolcuların da yeni kaptanlar Matias Delgado ve Mert Nobre’ye saygı gösterdiği bildirildi.
Ertuğrul Sağlam:
“Biz hazırız…”
Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, mükemmel bir kamp dönemi geçirdiklerini ve yeni sezona hazır olduklarını söyledi. Ertuğrul Sağlam, “Fiziksel ve zihinsel olarak mükemmel bir kamp dönemi geçirdik. Ana sistemimiz 4-2-3-1 olacak, destek istiyoruz” dedi. Beşiktaş Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, müjdeyi verdi ve “Biz hazırız” dedi. Takımının hem fiziksel, hem zihinsel olarak hazır duruma geldiğini söyleyen Sağlam, “Kamptaki en büyük kazancımız, ekip birlikteliği ve ekip ruhunun en üst düzeye çıkması oldu. Şimdi sırada bunu saha içine uygulamak var” diye konuştu.
Sağlam, sözlerine şöyle devam etti: “Futbolcularım kamp boyunca, büyük takım oyuncusu gibi çalıştılar ve davrandılar. Biz, büyük bir aileyiz ve bu ailenin başarılı olması için herkesin katkıda bulunması gerekiyor. İyi bir ekibiz. 12. adam olan taraftarımız da bize önemli derecede katkıda bulunacaktır. Yeni sezonda onlardan kayıtsız şartsız destek vermelerini istiyorum. Bazen ‘şer’ gibi görünen olayların arkasından güzellikler çıkabiliyor. Yaşanan kavga olayı, futbolcuları daha fazla arkadaşlığın içine itti. Zaten bunun için uğraşıyorduk, başardık. Böyle birbirine kenetlenmiş bir grubu ilk kez görüyorum. Başkanımız, yönetimimiz, menajerimizle uyum içindeyiz. Hepsi bize katkı sağlamak için çabalıyor, biz
de onlara karşılığını sahada vereceğiz. Ana sistemimiz çift ön liberolu 4-2-3-1 olacak. Takımımız, bu sisteme iyi tepki verdi. Değişik arkadaşlarımızı, değişik mevkilerde denedik. Sakatlıklar ile cezaların bizi zorlamasını istemiyoruz. Geçen sezonki hatalardan ders almış, eksiklerini gidermiş bir Beşiktaş olarak sezona başlayacağız. Biz inandık, camiamızın da bize inanmasını ve desteklemesini istiyoruz.” Didem TUTAL
Haydi hayırlısı!..
Beşiktaş ikinci kamp dönemini arkasında bıraktı. Tüm hızıyla çalışmalarına devam ediyor. Kampı yakından takip eden spor muhabirleri ise Beşiktaş’ı değerlendirdi, takımdaki sporcuları süzgeçlerinden geçirdi. İşte, takımda yer alan isimlerin hakkında bazı yorumlar…
l RÜŞTÜ: Şu anda alternatifsiz. Tecrübesi ve çalışmalarıyla takımdaki gençlere taş çıkarttı.
l HAKAN ARIKAN: İlk dönemdeki durgunluğunu attığı görüldü. En büyük şanssızlığı ise önünde Rüştü’nün olması olarak değerlendiriliyor.
l GÖKHAN ZAN: Bu kampta açık kapattı. Sakatlık yaşamadı. Hâlâ savunmanın en güçlü adayı. Rekabete açık.
l SEZER: İlk kamptaki çalışmasıyla kalmayı garantilemişti. Kendine güvenenleri mahcup etmedi.
l ZAPOTOCNY: Çabuk alıştı, tam bir profesyonel. Mücadeleci ve akıllı futboluyla forma için bir adım önde.
l SERİC: Tam bir soru işareti. Yabancıların en zayıf halkası. Daha sözleşme bile yapılmadı. Sonuç merakla bekleniyor.
l TUNA: Güler yüzlü, iyi niyetli ve tam bir takım oyuncusu. Oynadıkça daha iyi performans sergiliyor.
l SERDAR KURTULUŞ: Sağ kanatta alternatifsiz. Kocaeli maçında ön liberoda iyiydi. İki mevkide de kullanılabilir.
l TOMAS SIVOK: Maça konsantre olması dikkat çekici ama kademe anlayışı biraz zayıf. Gökhan Zan’ı zorlayacağı söyleniyor.
l MEHMET SEDEF: Eksikliği son vuruşlardaki özgüveni. Ofansif oynamayı seviyor, takımın jokeri durumunda.
l AYDIN: Bu sezon çıkış yapar, Tello’nun önünde oynama şansı yüksek. Biraz daha kararlı olmalı.
l SERDAR ÖZKAN: Çok yetenekli, genç yaşına rağmen sorumluluk almaktan kaçınmıyor. Performansını katladı.
l DELGADO: Kampın yıldızıydı. Kaptan olarak daha fazla sorumluluk almaya başladı. Her yönüyle hazır.
l CISSE: Geçen sezonki etkili görüntüsünden uzaktı. Çift ön liberolu sistemde performansı artar.
l ALİ TANDOĞAN: Tek idman kaçırmadı. Maçlarda ve antrenmanlarda en başarılı isimlerden biriydi.
l NOBRE: Sevecen, iyi niyetli, çalışkan. Örnek, bir profesyonel. Bobo’yu zorlayacağı söyleniyor, Türk olması da avantaj olarak değerlendiriliyor.
l TELLO: Defansın soluna çekildi, ama önde oynamak istiyor. Duran toplarda yine klasını gösterdi.
l BOBO: Gamsız golcü. Durgunluğunu attı. Golleri ve çalışmalarıyla dikkat çekti. Özel ilgi istiyor.
l HOLOSKO: Sakatlık korkusu nedeniyle yine korumaya alındı. Ama kalitesi asla tartışılmaz.
l EKREM DAĞ: İlk kampta yıldızlaşmıştı. Sakatlığı biraz hızını kesti. Sağ kanat için alternatif bir isim.
l UĞUR İNCEMAN: İyi çıkış yakaladı. Çift ön liberolu sistemin değişmezi olur. Soğukkanlı ve risksiz oynuyor.
Gençlere gelince, onlar da göz doldurdular ve alkış aldılar.
l BATUHAN KARADENİZ: Fizik yapısı kuvvetlendi. Daha fazla konsantreydi.
l NECİP UYSAL: Kampın gözbebeğiydi. Ağır idmanları kaldırması ve duruşu taktir aldı.
l CAN ERDEM: Bobo’ya bile kafa tutacak bir kamp dönemi geçirdiği söyleniyor.
l EMRE ÖZKAN: Hem stoper hem sol bek oynaması avantaj. Her geçen gün daha iyiye gidiyor.
l ERDEM KÖSE: Bütün yaş guruplarında milli olmasının avantajıyla kalede güven veren duruşuyla dikkat çekti.
l RASİM MUTLU: Daha girişken ve aktif olması gerekiyor. Azimle çalışıyor.
Başkan camiaya umut verdi
“HEDEFİMİZ HEP ŞAMPİYONLUK”
Avusturya dönüşü teknik heyet ve yönetim kurulu üyeleriyle de bir araya gelen Yıldırım Demirören; ‘Takımımız özlenen kolej havasını yakaladı, bu yıl şampiyonuz’ diye konuştuğu söyleniyor. Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, yeni sezonla birlikte Siyah Beyazlı camiaya umut dolu mesajlar verdi. Özellikle ikinci Avusturya kampı döneminde yaşanan birlik-beraberliğin, arkadaşlığın ve disiplinli çalışmanın kendisini çok etkilediğini ifade eden Başkan Yıldırım Demirören, “İlk kamp dönemimiz tatsız bir başlangıçla start almıştı. Ancak o günden itibaren yaşanan gelişmeler hep pozitif yönde oldu. Özellikle takım içi arkadaşlık ilişkilerinin tavan yaptığı bir kamp yaşadık” ifadesini kullandı.
Engin protokolde
Beşiktaş’ta Menajer Sinan Engin yeni sezonda maçlarda yedek kulübesinde yer almayacağını söylediği iddia ediliyor. Edinilen bilgiye göre, Siyah-Beyazlı ekibin Menajeri Sinan Engin, Avusturya kampı sonrasında aldığı bir kararla önümüzdeki sezon maçları yedek kulübesinden seyretmeyecek. Menajer Sinan Engin, karşılaşmaları artık protokol tribününden izleyecek. Geçen yıl da bu düşünceyi sorgulayan Menajer Sinan Engin’in kararında; medyadaki ‘Ertuğrul Sağlam’a sarıldı – sarılmadı, takıma müdahale ediyor – etmiyor’ gibi tartışmaların etkili olduğu söyleniyor.
İlk derbi 13. hafta F.Bahçe ile
Süper Süper Ligi 2008-2009 sezonu fikstürleri Olimpiyat Evi’nde çekildi. Fikstüre göre Siyah-Beyazllar, sezona Antalyaspor ile deplasmanda oynayacağ maçla başlayacak. İlk hafta maçlar 22, 23 ve 24 Ağustos tarihlerinde oynanacak. Beşiktaş, ilk derbi mücadelesini ise Fenerbahçe ile Kadköy’de yapacak. 13. haftadaki bu derbiden 3 hafta sonra ise Galatasaray ile Ali Sami Yen’de karş karşya gelecek. Ligin ilk devresi 22 Ağustos’ta başlayacak ve 21 Aralk’ta yaplacak 16. hafta maçlarnn ardndan devre aras tatiline geçilecek. 23 Ocak’ta ise 17. hafta karşlaşmalaryla ikinci yar başlayacak ve sezon 31 Mays’ta sona erecek.
Futbolcular ağız birliği etti
‘Her maçı kazanmak için oynayacağız’
Bu yıl Beşiktaş’ın şampiyon olmasını dört gözle bekleyen taraftar futbolcuların her söylediğini dikkatle takip ediyor. Beşiktaşlı futbolcular da ağız birliği etmişcesine bu yıl başarılı olacaklarını söylüyor. İşte bu söylemlerden bazıları…
DELGODA: “DESTEK VERSİNLER!..”
“Yarıştaki rakiplerimizin hepsine saygı duyuyoruz, Türkiye Ligi güçlü takımlarla dolu. Kimseden çekindiğimiz yok. Çıkıp, her maçı kazanmak için oynayacağız ve terimizin son damlasına kadar mücadele edeceğiz. Geçen yıl yaptığımız hatalar önümüzde duruyor, ayna gibi karşımızda… Geçmişten ders alıp, yanlışları tekrarlamayacağız. Takım adına, taraftarımıza bir mesajım var: Tıpkı geçen sezon olduğu gibi bizi desteklesinler, onlara sezon sonunda şampiyonluğu hediye edelim…”
GÖKHAN ZAN: “ŞAVAŞMALIYIZ…”
Milli futbolcu, “Ben milli takım ile birlikte çalışırken, arkadaşlarım uzun süre tatil yaptılar. Kimseden geri kalmış değilim. Sadece hocamın verdiği belli bir program çerçevesinde hazırlanıyorum. Artık sakatlık sorunum da yok. Omuzlarımdan ameliyat olmama da gerek kalmadı. Hiçbir oyuncu sakatlanıp kenarda kalmak istemez. Liglerle birlikte özlenen Gökhan Zan’ın geleceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Bu yıl birlik ve beraberlik içinde mücadele verip, şampiyon olmak istiyoruz.” açıklamasını yaptı.
SERDAR ÖZKAN: “İDDİALIYIZ…”
Beşiktaş’ın genç yıldızı Serdar Özkan, sezona çok iyi hazırlandıklarını belirterek”Tüm kupalarda iddialı olduklarını söyledi. Özken, Özellikle UEFA Kupası’ndaki hedeflerinin çok büyük olduğunu belirtti. Genç yıldız, en büyük hayalinin de Real Madrid’de forma giymek olduğunu söyledi.
NOBRE; “SAVAŞMAMIZ LAZIM”
Nobre, futboldan arta kalan zamanının tümünü eşi ve çocuklarını ayırdığını,genelde onların mutlu olacakları aktiviteleri yaparak zaman geçirmeyi tercih ettiğini söylüyor. Nobre, futbol dışında ise voleybol oynamayı sevdiğini belirtiyor. Dövmelerinin kendi ruhunu ifade ettiğini ifade eden Nobre, “İki tane samuray dövmem var. Bunlar benim savaşçı ve mücadeleci ruhumu ifade ettiği için yaptırdım. Bu yıl daha çok savaşıp, mutlaka şampiyon olacağız.”
TANDOĞAN: “MÜCADELEYE VARIZ”
Sağ kanattaki formayı kapmak isteyen Ali Tandoğan, “Mücadeleye hazırım” dedi. Serdar Kurtuluş, Serdar Özkan, Ekrem ve Holosko ile sağ kanatta forma mücadelesi veren Ali Tandoğan, “Mücadeleye hazırım” dedi. Deneyimli futbolcu, “Aynı bölgede rakipsiz kalırsan, ipleri elinden kaçırırsın… İdmanlardaki başarılı görüntünün nedeni, alternatifli kadrodur. En fazla benim bölgemde oyuncu var ancak, formayı giyeceğimden kuşkum yok. Çok çalışıp takıma girmek için mücadele ediyoruz. Bu yarış, Şampiyonluğun habercisidir” dedi.
KURTULUŞ:”FORMUMU BULDUM”
Tamamen iyileşen ve geçtiğimiz senelerdeki formuna yaklaşan genç oyunca Serdar Kurtuluş, yeniden taraftarın gözüne girmek istiyor. Beşiktaş’ın çok büyük bir takım olduğunu söyleyen Kurtuluş, “Şampiyonluğun en büyük adayı biziz” diyor.
HOLOSKO: “GOL KRALI OLACAĞIM”
Beşiktaş´ın yıldızlaşan ve tribünlerin sevgilisi olan Holosko, yeni sezonda bekleneni verecekleriniz iddia etti. “Ara transferde geldikten sonra ligde 7, kupa da 2 gol attım. Bir çok da asist yaptım. Benim için önemli olan takımın bir parçası olmak. Taraftarların beni sevmesinden çok mutluyum. Ben de onları çok seviyorum.”diyen Holosko sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçen yıl hedefim 16 goldü, 15 tane atabildim. Bu yıl, kesinlikle gol kralı olmak istiyorum. Beşiktaşta şampiyon olacak…”
SİVOK: “FORMAYI HAK EDERİM”
Beşiktaş´ın Çek futbolcusu Tomas Sivok, siyah beyazlı camiayı tatmin etmek için elinden geleni yapacağını söyledi. Sivok, yaptığı açıklamada, “Öncelikle Beşiktaş’ın bana verdiği parayı hak etmek ve sonrasında da performansım da iyi olursa, Beşiktaş’a para kazandırıp bir yerlere gitmek isterim” dedi.
Stad yapılmadan ismi tartışılıyor
İnönü Stadı’nın yıkılıp yerine yenisinin yapılması gündemde… Hatta bu yıl başlanacaktı ama olmadı. Buna rağmen bu stada verilecek isim tartışılmaya başlandı. Süleyman Seba, Şeref Bey ve Hakkı Yeten’in isimleri ön plana çıktı. Tarafar bu konuda görüş bildirirken, yönetim bir açıklama yaparak, ortada henüz bu konuda bir karar alınmadığı açıklandı. Daha önce de Şan Öktem Tesislerine Aşcıoğlu eklenmesine taraftarlardan tepki gelmişti. Aşçıoğlu da bir açıklama yaparak, “Projeyi yapacak başka biri çıkarsa ben vazgeçebilirim” dedi.
Taraftar Radyo Beşiktaş’ta
Radyo Beşiktaş muhabirleri her zaman olduğu gibi bu haftada yine mikrofonu taraftara uzattı. Gündemde olan soruları Siyah-Beyazlı taraftarların yanıtlamasını istedi. Taraftarın sesini her Perşembe saat: 17.00-19.00 arası canlı, Cuma saat: 13.00-15.00 arası banttan Radyo Beşiktaş’tan dinleyebilirsiniz. Dünyanın neresinde olursanız olun, www.radyobesiktas.com dinleyebilirsiniz.
İşte, gündemdeki sorulardan bazıları…
Beşiktaş’ın yeni transferlerini nasıl buldunuz? Bu kadroyla Siyah Beyazlı takım yeni sezonda şampiyon olabilir mi?
Ön eleme maçları ve UEFA kupası başlıyor. Beşiktaş, Avrupa kupalarında başarılı olmak için ne yapmalı? İnönü Stadı yeni baştan yapılacak. Taraftarlar arasında isim tartışması yaşanıyor. Sizce İnönü ismi kalmalı mı? Yoksa stada Şeref Bey, Süleyman Seba veya Hakkı Yeten’in mi ismi verilmeli? Son olarak ligler başlıyor… Bir taraftar olarak mesajınız nedir? Radyo Beşiktaş aracılığıyla ile futbolculara, teknik heyete ve yönetime neler söylemek istersiniz?
İşte yanıtlardan özetler…
CENGİZ ELTUTAR: Beşiktaş’ın şampiyon olmasını arzu ederim ama bütün bu transferleri ligler başlayıp da seyretmeden daha bir şey söylemek mümkün değil. UEFA Kupası’da bizim için çok mühim. Takım olmaları önemli, olabilecekler mi göreceğiz. İnönü Stadı’nın ismini hiç değiştirmeye luzum yok, artık o efsaneleşmiş bir isim.. Ben Beşiktaş’ta 4 dönem yöneticilik yaptım, ilk ön plana alınması gereken şey birlik beraberlik… Dertte de sevinçte de birleşmek gerekir, böyle bir ortamda da varılamayacak hiç bir şey yoktur.
MEHMET: Beşiktaş’ın kadrosu yeterli. Yabancı transferler isimli olmasa bile Beşiktaş’a uyum sağlayacaklarını hazırlık maçlarında gösterdiler. Geri dörtlü olarak uyum gösterirlerse Beşiktaş bu sene şampiyon olabilir. Beşiktaş takım olma yolunda çok büyük engelleri atlatmış durumda. Ertuğrul Sağlam, güzel bir misyon yarattı. 2. senesi Beşiktaş takımı hazırlık maçlarında gördüğümüz gibi canla başla takım oyunu oynuyor. Orta sahamız fena değil, forvetimiz iyi. Transferleride iyi buluyorum avrupa kupalarındada başarılı olması için son derece dikkatli rakibini küçümsemeden çok akıllı olarak futbolunu oynayacak. Beşiktaş’ın başarılı olacağını inanıyorum bence verirsiniz stadı bir sponsor bulup o stadı yapar ondan sonra 3 – 5 sene ya da 10 sene onun ismini verirsiniz neyse ondan sonra tekrar kendi isminize dönersiniz. Süleyman Seba büyük bir başkandır, katkıları olmuştur. Süleyman Seba Stada, Beşiktaş’a bence çok şeyler katmış bir isim olarak verilebilir. Taraftar olarak mesajım; bizleri üzmesinler. Başarılı olsunlar. Beşiktaş şerefli bir kulüptür çocuk oyuncağı değildir, kulüb başkanının ağır olması lazım trübün seyircisi gibi olmaması lazım.
MERVE: Her sene olduğu gibi bu senede transferlerimiz var. Güzel olmasını bekliyoruz açıkçası. Her sene aynı ümitle başlıyoruz ama bu sene de umut ederim; hüsrana uğramayız. Kadro olarak daha iyi bir çalışma temposu gösterip sadece futbolu düşünüp hareket etmeli. Avrupada’da ligde de başarılı olmaları için bence İnönü Stadı olarak başladı, İnönü Stadı olarak devam etmeli. Taraftar olarak mesajım herkesin kendi görevlerini yerine getirerek başarılı olacaklarına inanıyorum, şampiyon olmalarını bekliyorum.
BÜLENT: Beşiktaş her sene olduğu gibi herkesi alma herkese sahip olma güdüsünü halen taşıyor, aynı duygularla hareket edilmiş gibi görüyorum bundan daha önemlisi bence bir takım ruhunun oluşturulması; umarım bu mevcut kadroyla yapılan transferlerle, takım ruhu olgusunu benimseyebilirler… Beşiktaş’ın öncelikle özgüvene ihtiyacı var. Beşiktaş aslında iyi bir takım. Tarihi olan bir takım. Başarılı olmaması için hiç bir neden yok ama Beşiktaş’ın bir özgüven sorunu var. Stad, İnönü Stadı olarak kalmalı, Beşiktaş’la bütünleşmiş bir stad… Futbolcularla yönetim arasında ve teknik heyet arasında korkunç bir uçurum var. Birbirlerine bağlayıcı bir köprü oluşturulmalı. ‘Ben söyledim oldu, ben yaptım oldu’nun biraz önüne geçilmesi gerekiyor.
KAZIM: Transferleri yeterli bulmadım bu kadroyla yeni sezonda işi zor. Çok iyi bir golcü alması ve orta sahayı da düzene sokması lazım. Stad, İnönü Stadı olarak kalmalı. Beşiktaş’ın yuvası sonuç da öyle biliniyor. Yıllardır bir taraftar olarak başarılı bir sezon diliyorum. Umarım başarılı olurlar ama çok zor.
AYKUT GÜLSEVEN: Ben Beşiktaş kongre üyesiyim, 3 – 4 senedir takımın performansından memnun değilim. Eskiden bir dereceye girerdik, sporun her branşında bir derecemiz vardı. Bu sene başarılı olacağını zannetmiyorum. UEFA ve şampiyonluk için kadro yeterli olabilir ama yöneticiler yetersiz. Bir takımın şampiyon olabilmesi için bir ekip gerekir, bir bütünlük gerekir, Beşiktaş’ta bu bütünlüğü ve bu özelliği görmüyorum. Kalede sorun var, ayrıca Beşiktaş camiasına gelen bir insan tabiki Beşiktaşlı olacak ama yeterli olur mu olmaz mı o tartışılır… Türkiye’de şu anda en güzel stad İnönü Stadı… Orası bizim Şeref Stadı’ndan sonraki en büyük aşkımızdır. Eğer alt yapıdan adam yetiştirebiliyorsanız başarılı olursunuz nerede bizim eski alt yapımız…
ADNAN ÖZCAN: Beşiktaş’ın yeni transferleriyle ilgili doğrusunu isterseniz fazla bilgim yok. İlkin Ertuğrul Hoca’nın gerçekten başarılı olmasını istiyorum. İkincisi, Beşiktaş takımkında birlik beraberlik iyi bir arkadaşlık göremiyorum. Oradan bir sorun çıkabilir. Oradan şüphe ediyorum. Bu kadroyla şampiyon olması zor. Şampiyon olmasını gerçekten canı gönülden istiyorum ama zor görünüyor. Beşiktaş’ın çalışması lazım, bu arada önündeki takımlara da bağlı. Başarılı olmasını temenni ediyorum aksilik olmasını istemiyorum. Türk takımlarını hemen basit hatalardan safdışı kalıyor. Onu düşünmek bile istemiyorum. Stadın aynı şekilde kalmasını istiyorum. Çok senelerden beri o stadı aynı şekilde biliyoruz. Onlar her zaman her yerde anılabilir ama stadın isminin değiştirmek bence doğru değil. En başta başarı diliyorum, temenni ediyorum.
ERTAN: Transferleri gayet güzel buldum. Şampiyonluk biraz zor yönetimden pek memnun değiliz. Senelerdir Beşiktaş taraftarı kan ağlıyor. Transfer politikaları fena değil ama düşünceyi değiştirmeleri lazım. Başkan bir söz verdiyse o sözün her zaman arkasında durması lazım. Yeni yapılacak stada Onursal Başkanımız Süleyman Seba’nın isminin verilmesini daha çok tercih ediyorum. Seba efsane olmuş bir başkan… Senelerini vermiş sonraki dönemleri de görüyoruz. Daha doğru buluyorum. Sakin olmalarını diliyoruz. Geçen seneki yapmış olduğu hatalarını tekrarlamamalarını, daha dikkatli davranmalarını istiyoruz. Başarılarının devamının geleceğine inanıyoruz.
MUSTAFA AKINCI: Şampiyonluğu bilemem ama Seriç haricindeki defans oyuncularını olumlu buluyorum. Şampiyon olabileceği kanısında değilim popüler bir transfer yapılmadığı ve orta saha takviyesi olmadığı için böyle düşünüyorum. Çok iyi bir transfer yapmalı tribüne birilerini çekebilecek… Orta sahayı kuvvetlendirecek… Bence şu an en mantıklısı Hasan Doğan’ın isminin verilmesi nedeni hem taze bir olay. Türkiye’yi bu sene iyi yere taşıdığı için… Yönetime biraz daha popüler transfer yapmasını isterim. Ertuğrul Hocaya söylenecek bir şey bence çok iyi çok başarılı.
HİKMET ADAK: Beşiktaş’ın şampiyon olabileceğine inanmıyorum. Transferlere baktığım zaman mesela Seric kim, ben ilk defa duydum. Öyle bir futbolcu da istemiyorum. Lucescu gibi hoca lazım onun yanına yerli bir hoca. Üç büyüklerde yerli hoca olmuyor. İyi bir yerli yardımcı hocayla Beşiktaş başarılı olacaktır. İnönü Stadı’nın ismini taşıdığı için devam edecekse kalsın, isim değiştireceklerse Süleyman Seba olsun. Benim için enbüyük Başkan o. Paradan çok çevresi, çok iyi bir insan. Otorite serefli onurlu bir Beşiktaşlı. Pascal Nouma gönderildiğinden beri maça gitmiyorum. Beşiktaş’ın taraftarıyım ama yıldız futbolcu lazım. Öyle adamlar getirsinler maça geleyim, zevktir. Futbolculara ülkenin ekonomik krizinde paranızı da alıyorsunuz para verip biz de maça geliyoruz, ben orada ağlamaya gelmek istemiyorum. Alnının son terine kadar oynasınlar.
HAMZA ŞAHİN: Son transferleri isim olarak pek bilmiyorum hazırlık maçlarını seyretmemiz gerekiyordu. Onları da seyretme fırsatımız olmadı. Ligi bekliyoruz defansa 3 tane güçlü takviye yaptılar, bu defans oyuncularının aynı ülkeden aynı dili konusuyor olmaları bir avantaj. Gökhan Zan’ın da Beşiktaş’ta kalması büyük bir avantaj. Merakla nasıl bir takım olduğunu bekliyorum. Avrupa kupalarında başarılı olması zor değil özellikler gruplara kalması. Nedeni, topçulara bakarsak defans oyuncularının da belli bir avrupa tecrübesi var Beşiktaş ön eleme maçlarını kaldırabilecek kapasitede. Ligin 4 takım arasında çok çekişmeli geçeceğini düşünüyorum. Bence İnönü Stadı Beşiktaş takımıyla bütünleşmiş diğer isimler de Beşiktaş’a çok hizmetleri geçmiş insanlar… Ortak bir nokta bulunup Beşiktaş camiası hangisinde karar kılarsa kaybedeceği bir şey yoktur çünkü hepsinin Beşiktaş’a emeği geçmiş…
Beşiktaş taraftarı Türkiye sınırlarını aşmış büyük bir taraftar topluluğu. Topçular bunun bilinciyle; her takım futbolcuları öyle bir taraftar önünde olmak ister, yenilseler bile taraftarın desteği için yürekleriyle oynasınlar. Yönetimi tekhik heyeti ve futbolcuları samimi davransınlar. Başarılar diliyorum.