SAYI 163

BJK163İlçe başkanları mesaj yağdırdı
Cumhuriyet Bayramı ve şehitlerimizle ilgili siyasi partilerin Beşiktaş ilçe başkanları Beşiktaş Gazetesi aracılığıyla Beşiktaşlılara seslendi. Başta iktidar partisi ve muhalefet partileri olmak üzere diğer partilerin Beşiktaş ilçe başkanlarının mesajları şöyle:
Ak Parti İlçe Başkanı Bülent Gökçen
“29 Ekim Cumhuriyet Bayramı; 1. Dünya Savaşı sonrası Sevr Anlaşması noktasına kadar gerilemiş Türk Milletinin, sınırları şehitlerimizin kanlarıyla çizilmiş Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dünyaya haykırıldığı en önemli bayramımızdır.
Cumhuriyet ve Demokrasi binlerce yıllık insanlık tarihinin oluşturduğu en gelişmiş yönetim biçimleridir. Cumhuriyetimizin kurucusu ve Kurtuluş Savaşımızın Başkumandanı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Türk Milletinin her zaman en iyi şeylere layık olduğunu düşünmüş ve bunu gerçekleştirmiştir.
Bu anlamda Cumhuriyeti Türk Milletine armağan ve emanet etmiştir.
Türk Milleti ve Milliyetçilik anlayışı hiçbir zaman kavim kabile anlayışına dayanmaz. Bunun en güzel ifadelerinden biri Ulu Önderimizin “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE” özdeyişidir. Çanakkale Savaşı, Kurtuluş Savaşı, Büyük Taarruz hep bu anlayışla yurdumuzun dört bir yanından hatta ve hatta Priştina, Kosova, Bosna, İskeçe, Musul, Kerkük, Halep gibi yerlerden kopup gelen Yüreği Bayrak sevgisi ve iman dolu binlerce vatan evladı ile kazanılmıştır.
Çanakkale ve Yurdumuzun dört bir yanındaki Şehitliklerimizin üstünde doğum yeri Diyarbakır, Urfa, Bitlis, Trabzon, Rize, Samsun, Sivas, Erzincan, Kayseri, İzmir, Bursa vb. yazmaktadır ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin sınırları şehitlerimizin kanıyla çizilmiştir.
Bugün yine aynı şehit ve gazilerin torunları aynı inanca, aynı vatan sevgisine sahiptir. Türk Milletinin büyüklüğünden gelen hasletlerini zayıflık olarak algılayan kişilerin akıbeti her zaman aynı olmaya mahkumdur. Tek Vatan Tek Bayrak Tek Millet anlayışımızı bozmaya kimsenin gücü yetmez.
Bu duygularla Atamızın emanetini sonsuza kadar taşıma kararlılığında olduğumuzu ve Şehitlerimizin kanlarının boşa akmadığına olan inancımızı herkese duyuruyoruz. Şehitlerimizin Ruhları Şad olsun, Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.”
CHP İlçe Başkanı Kemal Çiloğlu
“Bugün, dünyada büyük güçler arası konvansiyonel bir savaş olasılığı giderek azalırken, bölgesel, etnik ve dinsel kökenli savaşlar tehdit olma niteliğini korumakta ve küresel gerginliği arttırmaktadır. Bu duruma bağlı olarak artan Terörizm, uluslararası alanda tüm ülkelerin siyasal, toplumsal ekonomik ve moral yapıları üzerinde olumsuz etkiler yaratmakta, aynı zamanda da ülkelerin güvenliğini ve toprak bütünlüğünü de tehdit etmektedir.
Terörizm, temel hak ve özgürlüklerin ve Demokrasilerin yıkılmasını, istikrarın bozulmasını ve çoğulcu sivil toplumların etkisiz kılınmasını hedef almaktadır.
Türkiye, karşılaştığı bölücü terörü tümüyle yok edebilmek için büyük bir kararlılıkla demokrasiyi boşlamadan yasalar çerçevesinde kararlı bir şekilde savaşımını sürdürmelidir.
Türkiye, kendi ulusal güvenliğine ve toprak bütünlüğüne yönelik bölgesine önemli bir tehdide karşı uzun süre izleyici konumda kalmamalı ve somut sonuçlara ulaşma konusunda üzerine düşen görevleri yerine getirmelidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş felsefesi Uniter devlet yapısı içinde Laik, Demokratik, Sosyal, Hukuk devleti ilkelerine dayandırılmış ve bu ilkeler kurallarla Anayasal belirginliğe kavuşturulmuştur. Türkiye Devleti, rejim seçimini 84 yıl önce yapmıştır. Bu rejim, Atatürk ilke ve Devrimleri ile Atatürk Ulusçuluğuna bağlı, Laik, Demokratik, Sosyal bir hukuk devleti temelinde biçimlenen aydınlanmacı ve çağdaş bir rejimdir.
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş felsefesi; siyasal yönden tekil devlet yapısını ve tam bağımsızlık ilkesini, yönetsel yönden; laik demokratik, sosyal, hukuk Devletini, Ekonomik, Sosyal ve kültürel yöndende; çağdaş bir Türkiye’yi hedeflemektedir.
Türk Devrimi’nin genel amacı aydınlanma çağını yakalamak ve Türk toplumunu çağdaşlaştırmaktır. Türkiye’nin siyasal rejimi, Laiklik konusunda duyarlı dengeler üzerine oturtulmuştur. Atatürkçü Cumhuriyet, Laiklik ilkesine dayanmaktadır.
Türkiye’nin çağdaşlaşma ve aydınlanma yolunda ilerlemesine yön veren temel ilkeler çerçevesinde, Laik ve demokratik Cumhuriyetimizin kuruluşunun seksendördüncü yılında bölgesel ve küresel düzeyde saygınlık ve gücünün her alanda daha da kuvvetlendiğini görmek istiyoruz.
Huzur ve içbarış olmadan siyasal istikrarın, ekonomik kalkınma ve toplumsal gelişmenin hiçbir anlamı yoktur. Temeli Atatürkçü düşünceye dayalı, çağdaş Cumhuriyette huzurda, denge de, istikrar da ancak Laiklik, bölünmezlik ve ulus devlet yapısı güvenceye alınıp sürdürülerek sağlanabilecektir.
Ulusumuza, Cumhuriyetimize ve Demokrasimize güvenerek, Büyük Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyeti, Anayasada öngörülen Devletin temel niteliklerini hep birlikte koruyarak, Atatürk ulusçuluğu çerçevesinde ulusal birlik ve bütünleşmeyi arttırarak istikrarlı, mutlu ve güçlü Türkiye’yi yaratmamız gerekmektedir.
Bu nedenle Ülkenin ve Ulus’un her türlü tehdit ve tehlikeye karşı korunup savunulması en büyük hakkımız ve sorumluluğumuzdur.
Bu mücadelenin en önemli unsuru olan Türk Silahlı kuvvetlerinin yüksek bir caydırıcı güç olma niteliği, bölgemizde barışın en önemli etkenidir. Türk Silahlı Kuvvetleri, Yüce Türk Ulusunun gönlünde her zaman üst düzeyde yer almıştır. Bunda elbette gücünü ve ruhunu ulustan almanın büyük payı vardır.
Siyasallaşmaya çalışan bölücü terör örgütüyle savaşımızda Ulusumuzun gösterdiği birlik ve beraberliği, kahraman güvenlik güçlerimizin sergilediği özverili çabayı takdirle karşılıyor, aziz şehitlerimize Tanrı’dan rahmet gazilerimize acil şifalar diliyorum.”
MHP İlçe Başkanı Yaşar Alçiçek
“Büyük Türk Milleti, 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması ile müjdelenmiş olan Cumhuriyetimiz, ümmetten millete, meşrutiyetten cumhuriyete, saltanattan milli egemenliğe, tebadan vatandaşa geçişin adıdır. Cumhuriyetimiz, vatanın bağımsızlığı ve milletin hürriyeti uğruna ölümü göze almış kahramanların Türk milletini ayağa kaldırma stratejisinin zafer tacı olmuş, niteliksiz, basiretsiz ve teslimiyetçi yöneticilerin elinde yok olma tehlikesi ile yüz yüze olan milletimiz yaşanmış bir kahramanlık ve kurtuluş destanı ile kendi geleceğini Cumhuriyetle belirlemiştir. Dönemin küresel güçleri tarafından kendilerine dayatılan esaret, küçülme, dağılma senaryolarını yüksek bir irade ile reddeden milletimiz Cumhuriyetin ilanı ile gösterdiği kahramanlık ve fedakârlığı abideleştirmiştir.
Cumhuriyetimizin kuruluşu aynı zamanda; umutsuzluk, yoksulluk, yılgınlık içinde ve hareketsiz kalmış millet varlığına olan inancın ve atıl duran bu kudretten nasıl bir mücadele yöntemi ile sonuca ulaşılabileceğinin eşi bulunmaz bir örneği olmuştur. Bugün de başka yönleri ile büyük bir tehdit olarak ortaya çıkan emperyalizme karşı, o dönemde yaşadığı milli buhran neticesinde şaşkın, umutsuz, yılgın bir ruh haliyle, çaresizlik içinde kıvranan ve bir kurtarıcı arayan milletimizin muhtaç olduğu mesaj Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarının anlamında saklıdır. Aradan geçen 84 yıl sonra ülkeyi yönetenlerin, bir asırlık devlet ve millet kaynaşmasını geriye döndürecek, toplumsal gerginlikleri artıracak ve devletimizin temel niteliklerini sarsacak boyutta gaflet sergilediği bugünlerde Cumhuriyet ruhunun bu anlamı çok daha önem kazanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti, 73 milyonluk genç nüfusu, yer altı zenginlikleri, beşeri kaynakları ve stratejik üstünlüğü ile kuruluş yıllarındaki yükselişin tersine, günümüzde hiç de hak etmediği bir mevkidedir. Bu nedenle Atatürk’ün 1923 Ekim’ine ulaşmak için gösterdiği akılcı ilerleme stratejisine, milli varlığı korunmasına öncelik veren bir uluslar arası ilişkiler anlayışına, millet değerlerini ve egemenliğini kabul eden uzlaşmacı bir yönetim varlığına, yüksek fedakârlık ve erdeme dayanan bir milliyetçiliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız vardır.
Türk milleti son günlerde yoğunluk kazanan hain saldırılar karşısında çok derin bir üzüntü ve haklı bir infial içindedir. Milliyetçi Hareket Partisi terörle mücadele konusunda izlenmesi uygun olacak stratejiye ilişkin samimi görüş ve düşüncelerini uzunca bir süreden beri hükümetin dikkatine sunmakta ve kamuoyuyla paylaşmaktadır. Bu alçak saldırıların Kuzey Irak kaynaklı olduğu açıktır. Terör örgütünü yöneten kadrolar Kuzey Irak’tadır. Bu bölge Türkiye’ye yönelik saldırıların harekat ve lojistik merkezi, geri cephesi haline gelmiştir. Terör unsurları Kandil dağından inmiş, tüm bölgede mevzilenmiştir. Bunları koruyan Barzani ve silahlı peşmerge gruplarıdır. Bu grupların PKK’ya sağladığı destek Türkiye’ye husumet ilanı boyutlarını aşmıştır. Barzani ve peşmergeleri Türkiye’nin maruz kaldığı terör saldırılarından doğrudan sorumludur. Türkiye bu saldırılara etkili bir müdahalede bulunmak ve PKK’yı Kuzey Irak’tan tasfiye etmek zorundadır. Barzani’nin ve PKK’yı destekleyen kesimlerin Türkiye’deki bütün uzantıları, yandaş ve destekçileri ortaya çıkarılmalıdır. Buna TBMM çatısı altında olanlar da dahil olmalıdır. Bu düşüncelerle, mukaddes vatanımızın birliği ve bütünlüğü uğruna verilen kurtuluş mücadelesinin taçlanarak Cumhuriyetimizin kurulduğu bu çok anlamlı günün yıldönümünde, büyük Türk milletinin bayramını kutluyor; büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve şehitlerimizi şükranla, minnetle ve rahmetle anıyorum.
DSP İlçe Başkanı Hakan Sıvacı
“Laik, demokratik Cumhuriyetimizin 84. kuruluş yıldönümü tüm olumsuz koşullara karşın büyük bir kıvançla, büyük bir gururla ve ulusumuzun geleceğe olan umudu ile kutluyoruz. Çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma yolundaki çabalarımız ATATÜRK ilke ve devrimlerinden güç ve ışık almaktadır. Hiçbir güç, hiçbir olumsuz koşul bu düşünce ve çabalarımızı azaltmayacaktır.
Bu olumsuz koşullar kaynağını ister yurt içinden, ister yurt dışından alsın ve ne kadar güçlü olursa olsun bizi yolumuzdan döndürmeyecektir. İnancımızın gücü ve ışığı altında yenilecektir. Büyük önderimiz ATATÜRK tarafından konulan Yurtta barış dünyada barış ilkesi hiç kimse tarafından bilinçli ya da bilinçsiz olarak yanlış anlaşılmamalı ve çarpıtılmamalıdır. Bu ilkemiz bir acizliğin ifadesi değildir. Üniter devlet yapımızın değişmesine izin vereceğimiz şeklinde anlaşılmamalıdır. Azmimiz ve çabalarımız ulusumuzu çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırmak için olacaktır. Tüm yurttaşlarımızın Cumhuriyet Bayramını bu inancımızın coşkusu içinde kutluyoruz.” Saygılarımla.
DP İlçe Başkanı Ş. Erol Suveren
“Yüce Türk Milleti’ne; br ayda otuza yakın şerefli vatan evlatlarının kaybedildiği bu menfur baskınlar onurlu halkımızı ve biz Demokrat Parti camiasını fazlasıyla üzmüştür. Ama Türk milleti bir avuç PKK ve Kuzey Irak’a haddini fazlasıyla bildirecektir. Bu menfur tecavüzler çok kararlı olan milletimizi bir yumruk halinde birleştirmiştir. Ayrıca komşumuz sayılan Irak’ın toprak bütünlüğüne saygımız olmasına rağmen bu gayri hukuki güçlere yataklık eden Irak’tan da hesap sormak hakkına sahip olduğumuz açıktır. Demokrat Parti olarak bu rezil saldırıları ve Irak hükümetini şiddetle kınıyor, şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailelerine metanet ve başsağlığı diliyoruz. Cumhuriyet Bayramı’nın yaklaştığı şu günlerde bu özel günün mana ve ehemmiyeti daha da kutsallaşmıştır. Şehitlerimizin kanıyla sulanan bu ülke artık daha fazla şehit vermeye tahammül edemeyecek ve dur diyecektir. Bu vesile ile Cumhuriyet Bayramı’nın kutlu olmasını, ne böyle bayram arifelerinde ne de bayram sonrası acılara ve yeislere gark olmamamızı diler, saygılar sunarım.”

Cumhuriyet’i kutladık
Cumhuriyet’in 84. yıldönümünde Beşiktaşlılar sokağa döküldü. Şehitlerimizi de anarak Beşiktaş’ın bir ucundan diğer ucuna kadar yapılan yürüyüşe, 7’den 70’e herkes bayraklarıyla katıldı. Ortaköy’den hareket eden kortej Barbaros Meydanı’na marş ve sloganlarla yürüdü.
Beşiktaş Belediyesi programında Cumhuriyet Bayramı’ndan 10 Kasım tarihine kadarki zaman diliminde Cumhuriyetimizi, Atatürk’ü ve şehitlerimizi anma etkinliklerine ayırdığını duyurmuştu. Bununla birlikte, Beşiktaş’ta, gençlerin eğitim etkinliklerini düzenleyebilecekleri Gençlik Eğitim Merkezi’nin de açılışı yapıldı. Cumhuriyet Bayramı ile ilgili olarak Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, şunları söyledi: “Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin kuruluşunun 84. yıldönümü, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, en büyük bayramımızdır. Ulusça birliğe, beraberliğe, hoşgörü ve sevgi ile kenetlenmeye en çok ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde, en anlamlı, en kıymetli bayram bu bayramdır! Güven ve inançla yolumuza devam etmek, yurdumuzu, Ata’mızın sözleri ile “Dünyanın en mamur ve medeni memleketleri seviyesine çıkarmak” kararlılığındayız. Sizlerin de aynı duyguları paylaştığınızı biliyoruz. Ve tüm etkinliklerde sizleri de aramızda görmek istiyoruz”
Cumhuriyet kutlamaları kapsamında düzenlenen program şöyleydi: Ortaköy Hacı Mahmut Camii Meydanı önünden Cumhuriyet Yürüyüşü başladı ve Beşiktaş Barbaros Meydanı’nda Cumhuriyet korteji son buldu. Barbaros Meydanı’na varışta, şehitleri anmak için saygı duruşu ve konuşmalar yapıldı. Daha önce Cumhuriyet kutlama etkinlikleri programında bulunan folklar gösterisi, konser ve havai fişek etkinlikleri, ülkemizi yasa boğan şehitlerimiz nedeniyle iptal edildi.
Konserler iptal edildi
Şehitlerimiz nedeniyle Cumhuriyet kutlama programlarında yer alan bazı etkinlikler iptal edildi ve bazılarına da sınırlama getirildi. Beşiktaş Belediyesi; Cumhuriyet Bayramı kutlama etkinlikleri kapsamında Barbaros Bulvarı’nda programına aldığı folklor gösterisi, konserler ve havai fişek gösterilerini son anda ülkemizi kasıp kavuran şehitlerimizin matemi nedeniyle iptal kararı aldı. Öte yandan İstanbul’un diğer ilçelerindeki kutlamalarda da dj performans ve konser programları da iptal oldu. Bununla birlikte Beşiktaş Belediyesi Akatlar Kültür Merkezi yetkililerince yapılan açıklamaya göre, Hacettepe Senfoni Orkestrası’nın gerçekleştireceği konser de ülkemizde yaşanan üzücü olaylar nedeniyle iptal edildiği açıklandı.
Tiyatro günleri…
Akatlar Kültür Merkezi sanatla dopdolu. Hafta sonlarını kültür sanat faaliyetlerine mi ayırmak istiyorsunuz… Öyleyse Beşiktaşlılar için seçenekler bol.. Tiyatro’dan çeşitli konulardaki seminer ve toplantılara, ustalara saygı gecelerinden belge film gösterimlerine kadar bir çok aktiviteyi takip etmeniz mümkün. Akatlar Kültür Merkezi Kasım ayı programı şöyle:
3 Kasım Cumartesi 13:00 – 14:00
Masal Gerçek Tiyatrosu, Beşiktaş Belediyesi Gen Bilim, Obozite Toplantısı. 4 Kasım Pazar 13:00, Masal Gerçek Tiyatrosu – Pollyanna. 5 Kasım Pazartesi 20:00, Ustalara Saygı – Ümit Yaşar Oğuzcan. 9 Kasım Cuma 20:30, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım. 10 Kasım Cumartesi 13:00, Masal Gerçek Tiyatrosu –Pollyanna. 11 Kasım Pazar 13:00, Masal Gerçek Tiyatrosu – Pollyanna. 15 Kasım Perşembe 20:30, Tiyatrolar Buluşması. 16 Kasım Cuma 20:30, Tiyatrolar Buluşması, 17 Kasım Cumartesi 13:00 – 20:30, Masal Gerçek Tiyatrosu – Pollyanna, Tiyatrolar Buluşması. 18 Kasım Pazar 13:00, Masal Gerçek Tiyatrosu –Pollyanna. 19 Kasım Pazartesi 20:00, Ustalara Saygı -Sadri Alışık. 20 Kasım Salı 20:30, Tiyatrolar Buluşması. 21 Kasım Çarşamba 20:30, Tiyatrolar Buluşması. 22 Kasım Perşembe 20:30, Tiyatrolar Buluşması. 23 Kasım Cuma 20:30, Tiyatrolar Buluşması. 24 Kasım Cumartesi 13:00 – 20:30, Masal Gerçek Tiyatrosu –Pollyanna, Tiyatrolar Buluşması. 25 Kasım Pazar 13:00 – 20:30, Masal Gerçek Tiyatrosu – Pollyanna, Tiyatrolar Buluşması. 26 Kasım Pazartesi 20:30, Münir Özkul Belgesel – Anma. 30 Kasım Cuma 20:30, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım.
YUNANİSTAN İskeçe Belediyesi Beşiktaş’ta
Yunanistanlı konuklar, barışın yaygınlaştırılması, fikir ve deneyimlerin paylaşılması için Beşiktaş’taydı. Geçtiğimiz haftalarda Beşiktaş Belediyesi’ne ziyarette bulunan Yunanistan İskeçe Belediyesi yetkilileri, Beşiktaş Belediyesi ile ortak sosyal ve kültürel faaliyet çalışmaları için görüşmelere başladı. Yunan heyetinde İskeçe Belediye Başkanı Mihail Stilianidou ve eşi Aggeliki Stilianidou, Belediye Meclis Başkanı Theologos Kalaitzis, Belediye Başkan Yardımcısı Christos Mourkas, Uluslar Arası İlişkiler Sorumlusu Theodosia Lakovidou’nun yanı sıra beş de belediye meclisi üyesi hazır bulundu. Bu görüşmelerin amacını yetkililer şu şekilde ifade ediyor: “Kentsel yaşam kalitesinin yükselmesi için sadece altyapı, temel hizmet ve çevre düzenlemeleri değil, insana odaklanan kültür ve sanat etkinliklerine de gereksinim olduğunu bilen Beşiktaş Belediyesi, aynı zamanda tarihten gelen komşuluk ilişkilerimizin geliştirilmesi, kültürel zenginliklerin, fikir ve deneyimlerin paylaşılması ve ekonomik- sosyal işbirlikleri yapılarak barışın yaygınlaştırılması çabasına katkı sağlamak için de çalışmaya devam ediyor.”
İsmail Ünal’dan teröre lanet şehitlere rahmet
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal Cumhuriyet Bayramı ve şehitlerimizi ele alan bir yazı yayınladı. Belediyenin resmi internet sitesinde aralıklarla kaleme alınan yazıda Cumhuriyet Bayramı kutlandı, terör lanetlendi, şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralı askerlerimize de acil şifalar dilendi.
Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın güncelleyerek yayınladığı mesajlar şöyle:
“Ülkemiz son dönemde arka arkaya çok büyük acılar yaşadı. Verdiğimiz şehitler hepimizin yüreğini acıtıyor. Zaman, ulusça en güçlü birlik beraberlik duyguları ile birbirimize kenetlenme zamanı. Bu yıl Cumhuriyet Bayramı’nı, güvenle ve inançla yolumuza devam etme ihtiyacı duyduğumuz bir dönemde, şehitlerimizi anarak hüzünle kutluyoruz. Terörün yüreğimizi yaktığı şu günlerde, milletçe bu acıyı hafifletmek, bir daha yaşamamak için dayanışmayı artırmalı, ortak gelecek idealimize sarılmalıyız. Ülkemizin birliğine ve barışa karşı gerçekleştirilen bu girişimler sonuçsuz kalacak. Yaralı askerlerimize şifa, şehit düşen askerlerimizin ailelerine ve tüm ulusumuza başsağlığı diliyorum.”

“Hepimiz Mehmetçiğiz”
Davullarla zurnalarla yollarız… Bin moral bin destekle uğurlarız, eşimizi, kardeşimizi, oğlumuzu… Her evde bir Mehmetçik yetiştiririz… Vatani görevlerini yaparken onları yalnız bırakmayan bir sivil toplum kuruluşu olan TSK Mehmetçik Vakfı, ile ilgili merak edilenleri okuyucularımız için Gazete Beşiktaş araştırdı. Mehmetçik Vakfı İstanbul Temsilcisi Tuğgeneral Kuttay Sükan, sorularımızı içtenlikle yanıtladı. Tüm şehitlerimiz, gazilerimiz ve sıcak gündem için ise Sükan şunları söyledi: “Ben sadece sloganımızı söyleyebilirim; Türkiye Mehmetçik’e, Mehmetçik Türk Milleti’ne emanettir, hiç merak etmeyin…”
Sükan, öncelikle Beşiktaş Gazetesi’nin şehit ve gazileri düşünmesinin kendilerini çok memnun ettiklerini ve kendilerini tanıtma fırsatı buldukları için müteşekkir olduklarını dile getirdi. Sükan; “Ben Mehmetçik Vakfı İstanbul Bölge temsilcisi olarak 15 vilayete bakıyorum. Ankara’da genel müdürlüğümüz var. İzmir’de, Ege bölgesine bakan bir temsilciliğimiz Samsun’da Karadeniz ve Doğu Anadolu’ya bakan bir temsilciliğimiz Adana’da Akdeniz ve Güneydoğuya bakan bir temsilciliğimiz var. Genel müdürlüğümüz aynı zamanda İç Anadolu bölgemize bakmakta.”
TSK Mehmetçik Vakfı 17 Mayıs 1982 tarihinde kuruluyor. O zamanın komutanları tarafından ceplerinden sembolik olarak biner lira koyularak 5 bin lira sermayeyle ilk Mehmetçikleri-miz için bu vakfı kuruyorlar. Sükan, şu anda öz varlıklarının 272 milyon YTL’ye ulaştıklarını söylüyor. Amaç ise, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde vatani görevini yaparken şehit olan herhangi bir nedenle hayatını kaybeden Mehmetçikleri-mizin yakınlarıyla, gazi ve engelli Mehmetçiklerimize, sosyal ve ekonomik destek ve onların çocuklarına üniversite seviyesi dahil öğrenim desteği sağlamak. Sükan, vakfın etki alanına özellikle değiniyor. Mehmetçikler, denirken sadece er ve erbaşlar düşünülmesi gerektiğini vurguluyor. Sükan, “Biz sadece ve sadece şehit gazi ve engelli er ve erbaşlar ve onların yakınlarıyla ile ilgilenmekteyiz. Subay, astsubay ve uzmanlar ilgi ve etki alanımızın dışında onların da dayanışma vakfı var” diyor.
Sükan, kuruluş ve temsilcilik süreçleriyle ilgili bilgileri bizimle şöyle paylaşıyor: “Teşkilatımız Ankara merkezli. İstanbul temsilciliği 22 aralık 1997 yılında Kartal’da kuruluyor. Sonra 10 Ekim 1999 yılında bulunduğumuz binaya geliyoruz. Temsilcilikler ihtiyaçtan doğuyor. Yoğunlaştıkça bağışlar ve yardım talepleri, ilgilenilmesi gereken şehit gazi aileleri bağışçılar artıkça temsilcilikler açılmış. Bizim şu andaki bulunduğumuz ofisimiz 1999 yılında bir emekli tuğgeneralimizin eşi Suzan Umar’ın bağışıdır. Dolayısıyla kendi malımız şu anda ve burada görev yapmaktayız.
Bizim temsilcilik olarak vazifelerimizin esasını, temsil yanında bağışların kabulü, şehit ve gazilerle ilişkiler, bağışçılarla ilişkiler ve tanıtım faaliyetleri içeriyor.”
Sükan, bir sivil toplum kuruluşu olduklarını söylüyor ve devlet destekli hiçbir gelirinin olmadığının altını çiziyor. Sükan, bağış toplayan değil bağış kabul eden bir vakıf olduklarını dile getiriyor ve vakfın yardımlarıyla ilgili şu bilgileri veriyor:
“Yardımlarımız, bir defada yapılan ve sürekli yapılan yardımlar olmak üzere iki çeşit. Bir defada yapılan yardımlardan örneğin; şehit veya vefat sonrasında yapılan yardım. Şu anda en son alınan kararla 10 bin YTL’yi buldu. Diğer taraftan gazi ve engelli durumuna düşen Mehmetçikler için bir seferde ilk anda yapılan toplu yardım var, o da 10 bin ile 5 bin YTL arasında değişiyor. Başına bir hadise geldiği zaman eşi hamile ise o çocuk bizim ilgi alanımıza giriyor, doğumunda 2600 YTL doğum yardım yapılıyor.”
Yardımlar ile detaylar ise şöyle sıralanabilir:
Bir defaya mahsus yapılan yardımlar (ölüm maluliyet ve doğum yardımları), Ölüm yardımı: Şehit olan veya herhangi bir nedenle hayatını kaybeden erbaş ve erlerin bakmakla yükümlü olduğu yakınlarına yapılıyor
Maluliyet yardımı: Malul gazi erbaş ve erler ile engelli erbaş ve erlere maluliyet dereceleri esas alınmak suretiyle yapılıyor. Doğum yardımı: Şehit olan veya herhangi bir nedenle hayatını kaybeden erbaş ve erin ölüm tarihinde gazi ve engelli erbaş ve erin ise olay tarihinde esi hamile ise doğum yaptığında ödeniyor. Gazi ve engelli ölüm yardımı: Bakım yardımı almakta olan gazi ve engelli Mehmetçiklerin vefatı halinde ödeniyor. Çocuk ölüm yardımı: Bakım ve öğrenim yardımı almakta olan Mehmetçik çocuklarının vefatı halinde ödeniyor. Sürekli veya belli bir süre dahilinde yapılan yardımlar (bakım, bakım ve öğrenim yardımı) ve Ankara’daki TSK Rehabilitasyon ve bakım merkezinden yararlanan ve öz bakımını gerçekleştiremeyen gazi ve engelli Mehmetçiklerin birer refakatçilerinin yemek ücreti, ayvalıktaki TSK Ali Çetinkaya ilk kurşun rehabilitasyon merkezinden yararlanan şehit yakınları ile gazi Mehmetçiklerin kendilerine ve yakınlarına ulaşım ve yemek ücreti ödenmesiyle ilgili yardım bulunuyor.
Sükan, Mehmetçik sigorta şirketlerinin de olduğunu belirtiyor. Diğer yandan sürekli yardımlar da yaptıklarını açıklayan Sükan, konu hakkında şunları söyledi: “Biz aynı emekli sandığı gibi maaş verir gibi devamlı gazileri-mize ve engellilerimize sadece savaşta değil görev esnasında nöbette mesela basına bir şey geldi yanlışlıkla silahı ateş aldı farz edelim ayağını vurdu, sakatlandı. O da bizim ilgi sahamız içinde. Gazi ve engellilerimize her ay yaptığımız o bakım yardımı adı altında bir yardım var. Derecelerine göre 500 ile 350 YTL arasında yardım yapılıyor. Diğer taraftan çocuklara öğrenim yardımı var. O da 335 ile 170 YTL arasında. Üniversite bitene kadar her ay alabiliyorlar. Kız ve erkek çocukları için aynı şekilde…” Didem TUTAL

SPOR HABERLERİ

Liverpool karşısında hem taraftar hem de Beşiktaş destan yazdı
“Yola devam” dediler
Liverpool galibiyeti sonrası Beşiktaş, üç puanı hanesine yazdırdı. Temsilcimiz daha önce oynadığı iki maçı da kaybetmişti. Beşiktaş, Liverpool maçı öncesinde Porto ile karşılaşmıştı. BJK İnönü Stadı’nda oynanan maçta Porto karşısında iyi bir mücadele sergilemesine rağmen son anda talihsiz bir golle 0-1 lik bir mağlubiyet almıştı. Bu maçın öncesinde deplasmanda Marsilya karşısında ise 2-0 lık skorla mağlup olmuştu. Siyah beyazlı ekip, Liverpool karşısında elde ettiği galibiyet ile şekillenen puan cetveli ise şöyle: İlk sırada Olympic Marsilya bulunuyor. İkinci sırada ise Porto, üçüncü sırada ise Beşiktaş yer alıyor. Dördüncü sırada ise Liverpool yerini aldı. Buna göre Beşiktaş’ın üç, Porto’nun beş, Olympic Marsilya’nın yedi puanı bulunuyor. Didem TUTAL
Muhteşem taraftar
Büyük taraftardan, büyük olay… Dakikalarca süren tezahüratlar, tribünlere açılan dev pankartlar ve anlamlı sloganlar taraflı tarafsız herkesi büyüledi. Öyle ki bir ara BJK İnönü Stadı’nı dolduranlar maçı unuttu, tribünlerdeki şovu izlemeyle koyuldu. Başkan Demirören maçtan sonra; “Tüylerim diken diken oldu” derken, Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam: “Bir pankartta ölümsüz olmak istiyorsanız, yüreğinizi koymanız gerekiyor diyordu, biz de yüreğimizi koyduk” şeklinde konuştu. Öte yandan birçok kişi duygu seline kapıldı ve ağladı. Özellikle; “Şehitler Ölmez Vatan bölünmez haykırışları insanların adeta kanını dondurdu. Devre arasında Atatürk’ün kendi sesinden konuşması ise geceye damgasını vurdu. Muzaffer TOPAL
“Şehitlerimizin ruhu şad oldu”
Beşiktaş’ın BJK İnönü Stadı’nda karşılaştığı Liverpool’u, 2-1 yenerek elde ettiği destansı zafer, hem yurt içinde hem de yurt dışında çok büyük yankı buldu.
Hain terör saldırılarında vatan uğruna canını ortaya koyan kahraman şehitlerimizle büyük bir üzüntüye boğulan Türkiye’nin ortak sesi, BJK İnönü Stadı’nın tribünlerinden, tüm dünyaya bölücü teröre karşı olan tepkisini haykırdı. Sahadaki Kartallar ise, dünya devi Liverpool’u adeta dize getirdi. Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören, Liverpool maçı sonrası teknik ekibi ve futbolcuları teker teker kutladı. Demirören, “Size bu gruptan çıkmak yakışır” dedi. Başkan Demirören, zaferin şehitlerimizin ruhunu şad ettiğini söyledi. Demirören, Takım olarak çok iyi mücadele ettik” şeklinde konuştu. Onur BAŞTUĞ

SPOR YAZARLARI OYLUYOR
Beşiktaş Gazetesi, “Beşiktaşlı Yılın Sporcusunu (3)” seçiyor
Her yıl heyecanla beklenen ve soluk soluğa takip edilen yarışma futbol sezonunun açılmasıyla birlikte yeniden başladı. Beşiktaş Gazetesi tarafından düzenlenen ve geleneksel hale gelen Beşiktaşlı Yılın Futbolcusu Yarışması bu sezonda aynen devam ediyor. 2005-2006 sezonunda başlayan ve ilki yapılan Beşiktaşlı Yılın Futbolcusu Kupası’nı Sergen Yalçın kazanmıştı. 2006-2007 sezonunda yapılan Beşiktaşlı Yılın Futbolcusu Yarışması’nı Bobo kazanmıştı. 2007-2008 yılında da aynı yarışma tüm hızıyla devam ediyor. Beşiktaş Gazetesi, yılın futbolcusu seçilen Beşiktaşlı’ya Beşiktaş Gazetesi Kupası veriyor. Yarışma her hafta oynanan maçtan sonra spor yazarlarının görüşleri doğrultusunda yapılıyor. Spor yazarlarının verdiği oylar, haftanın futbolcusu belirliyor. 34 hafta sonunda haftanın futbolcuları ortaya çıkıyor ve en fazla haftanın futbolcusu seçilen Beşiktaşlı sezon sonunda Beşiktaş Kupası’nın sahibi oluyor.
Geleneksel hale gelen ve bu sezon üçüncüsü yapılan Beşiktaş Gazetesi Kupası için görüşlerine başvurduğumuz, yazılarından yararlandığımız ve her maçtan sonra oy veren spor yazarları şöyle:
Atilla Gökçe, Güven Taner, Kazım Kanat, Zeki Çol, İlker Ateş, Korkut Göze, Gülengül Altınsay, Vedat Okyar, Salih Sezer, Hayri Ülgen, Atıf Keçeci, İsmail Er, Ömer Güvenç, Sanlı Sarıalioğlu, Bilal Meşe, Faik Gürses, Adnan Aybaba, Fatih Doğan, Zafer Arapkirli, Basri Baykoç, Yemen Ekşioğlu, Gültekin Onay.

“Alınlarından öpmek lazım”
Beşiktaş Kaymakamı Nihat Nalbant, Beşiktaş Gazetesi’ne çok özel açıklamalarda bulundu. Nalbant’la bu sefer, tamamen görevi dışında sporla ilgili konuştuk. İyi bir Beşiktaş’lı olan Beşiktaş Kaymakamı Nihat Nalbant, siyah beyazlı ekibin Liverpool karşısında aldığı sonucu, değerlendirirken özellikle genç futbolcu Serdar Özkan’ın, maç sonucu yaptığı açıklamalara hayran kaldığını söyledi. Özkan’ın, “Ülkemizi çok iyi temsil ettik Fenerbahçe ve Galatasaray’ın da aynı başarıları da yakalamasını arzu ediyorum” lafı Nalbant’ı çok etkilemiş. Bu demeçten sonra Serdar Özkan’ı bulup alnından öpmek istedim diyen Nihat Nalbant, tüm futbolculara teşekkür ettiğini Beşiktaş Gazetesi aracılığıyla söyledi. Nihat Nalbant, konuyla ilgili şunları söyledi:
“Açıkçası, maçtan önce korkuyordum. Oyunu kendi yarı sahamızda kabul ettik. ‘Ne kadar dayanırlar’ diyordum ama bence taktik güzeldi. Çok fazla açılıp, defans güvenliğini boş bıraksalardı daha da kötü olurdu. Onların bir oyuncusunun değeri neredeyse bizim bütün takımın değerine bedel. Ayrıca golü de bedavadan yedik. 2-0’la ne rahattık… Öyle kalsa güzel olurdu… Ama yine de maç çok güzeldi. Taraftara ayrı bir parantez açmak lazım. Maşallah!.. Maçı taraftar aldı desek, yalan olmaz. İnanın, stattakiler bir ara maçı bıraktı, taraftarı izlemeye başladı… Hiç küfür olmadı, kötü bir davranışları olmadı, olumsuz denecek zerre kadar bir şey olmadı. Sanki 30 – 40 bin kişi, milli birlik ve beraberlik ruhu içinde kaynaşmıştı. Futbolcular harikaydı. Şahsen uygun bir ortam olsa, gider hepsini tek tek öperim, kucaklarım. Hatırlıyorum da takımla beraber Marsilya’ya gitmiştim. Ayaklarımız üzerinde duramıyorduk. Hiçbir varlık gösteremedik. Porto maçını da uzatmalarda kaybettiler. Ama Liverpool maçında harikaydık. Yeniden potaya girdik. Futbolcuların maçtan sonraki beyanatları da çok hoşuma gitti. O çocuğu, Serdar’ı gördüğüm yerde bir gün alnından öpeceğim, aferin diyeceğim. O yaştaki o gencin öyle o duyguyla o beyanatı vermesi tüm halkımız için çok önemli. Ve bu yansıyacak, göreceksiniz. Kötü tezahürat yapanlar da bundan sonra kendilerine daha da çeki düzen verecektir.”

Beşiktaş Gazetesi yönetime öneriyor
Beşiktaş Gazetesi yönetime öneriyor: “Muhteşem taraftar görüntülerini, CD’de toplayıp, Kartal Yuvasında satın ve tüm gelirlerini Mehmetçik Vakfına verin.”
Beşiktaşlılar taraftar kavramını bir kez daha dosta düşmana gösterdi. Siyah-Beyazlılar Liverpool maçında gösterdiği performans ile tarihe geçti. Beşiktaş Gazetesi’ne gelen yüzlerce mesajda; “Tüylerimiz diken diken oldu” denildi.
Özellikle Mehmetçiklerle ilgili açılan “Şehitler ölmez, vatan bölünmez pankartı ve hep bir ağızdan dakikalarda süren tezahüratlar izleyenlerin kanını dondurdu, duygu patlaması yaptı!..
Biz de bu konuyla ilgili olarak, Beşiktaş Gazetesi olarak kulüp yönetimine bir öneride bulunma kararı aldık.
Önerimiz şudur: Liverpool maçındaki muhteşem tezahüratların ve dalga selinin medya kuruluşlarından alınması, Beşiktaş’a yakışır bir prodüksiyon yapılması ve bir Cd’de toplanıp, gelirin Mehmetçik Vakfına bağışlanmasını diliyoruz.
İşte taraftarlardan ve okuyucularımızdan Beşiktaş Gazetesine gelen mesajlardan bazı örnekler…
ŞEHİTLERİN RUHU ŞAD OLSUN
“Futbol sadece bir oyun değil, iletişim aracı da… Bunu Beşiktaş-Liverpool maçında daha iyi gördük. Bazı cahiller de neyin ne kadar etkili olabileceğini artık anlamalı…” İbrahim Aslan /Köyiçi.
FUTBOL YERİNE, TRİBÜNLERİ İZLEDİK
“Bu maçı unutamam. Bir ara futbolu bıraktım, seyirciyi izledim. Taraftar tüylerimi diken diken etti.” Kadir Satırcıoğlu /Maçka.
AVRUPA’DA DA MARKA OLDUK
“Beşiktaş taraftarı bunu hep yapıyor. Özellikle Avrupa kupalarında daha bir güzel organize oluyorlar.” Bekir Tekin.
GRUP YOK, TARAFTAR VAR
“Beşiktaş taraftarı büyük olduğunu bir kez daha gösterdi. Lig maçlarında da aynı tarz coşku bekliyoruz. Tüm stat Beşiktaş için kenetlendi, güzel olan bu…” Osman Yeşil /Berlin
AKILLI DAVRANDILAR, ŞAŞIRTTILAR
“Taraftar üzerine düşeni fazlası ile yaptı. Takımı ateşledi, futbolcularda bunu kabul ediyor. Ayrıca top rakip oyuncuda iken de baskı kurdu.” A. Cavit Doruk /G.O.Paşa.
MUHTEŞEMDİ, KENDİMDEN GEÇTİM
“Stattaydım ve iyi ki maça gitmişim. Skordan çok tribünde yaşadıklarım beni büyüledi. Kendimden geçtim, muhteşem bir geceydi.” Sebahat Niğdeli /Ortaköy.
DÜNYA HAYRANLIKLA SEYRETMİŞTİR
“Beşiktaş böylesine anlamlı bir günde, bizi son derece mutlu etti. Şehitler ve vatanımız için açılan pankart’ı tüm dünya izledi.” Atilla Kemer /Nişantaşı.
MEDYADA NEREDEYSE 1. HABERİZ
“Taraftar Beşiktaş’ı birinci sayfalara taşıdı. Tüm medya Beşiktaş’ı gösteriyor.” Hülya Sevim.