Seferler başlıyor
Didem Tutal
Beşiktaş Belediyesi trafik sorununa çözüm arıyor. Yapılan projelerde bir çok mahallede servis niteliğinde ücretsiz ring seferleri düzenlenmesi öngörülüyor. Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal’ın, seçim öncesinde halka söz verdiği hizmetleri bir bir yerine getirmeye başladığı görülüyor.
Öncelikle trafik sıkıntısının asgariye indirilmesi düşüncesiyle belediye tarafından oluşturulan ulaşım ağı, araç yoğunluğundan kilitlenen alanları rahatlatmayı hedefliyor.
Önümüzdeki aylarda gerçekleştirilecek olan proje kapsamında öncelikle, Dikilitaş – Etiler – Ulus –Ortaköy, Levent ve de Metro’ya uzanan istikamette ağırlıkla çalışılıyor.
Edinilen bilgiye göre servis niteliğindeki araçlar vatandaşları evlerinin önünden veya sokak başlarından alıp, gideceği merkeze kadar taşıyacak. Ayrıca bu işlemi dönüş istikametinde de yapacak.
Konu ile ilgili yetkililer özet olarak şunları söyledi:
“Belediyemizce hayata geçirilecek olan hizmet ile birlikte ilçemizdeki trafik sıkıntısı azalmış olacak. 2025 yılını hedef alan strateji planına göre hareket ediyoruz. Konuya kısa vadede değil de, uzun vadede yaklaşarak, bütüncül bir plan hazırladık.”
Daha sonra konu hakkında yetkililer şöyle konuştu:
“ Yaya ve araç trafiğinin en çok çiğnediği Beşiktaş Meydanı’nda ve Beşiktaş’ın cazibe merkezlerinden Ortaköy’de otopark sorunu yaşanıyor. Toplu taşıma araçlarının tercih edilmemesi ve kişilerin özel araçlarıyla trafiğe çıkıyor olması trafiği daha da sıkıştırıyor. Otobüs duraklarının önünde dahi yoğunluk oluyor. Bu nedenle vatandaşların daha uygun yerlerden servislerle alınması ve ring seferleri düzenlenmesi doğru bir yaklaşım olacaktır. Uygulanacak olan bu sistem sayesinde mahalle içlerine kadar ulaşılacak. Düşüncemiz, ilk olarak Beşiktaşlıyı Levent’teki metroya ulaştırmak olacaktır.İkincisi de Ortaköy ile Beşiktaş’tan geçen ana ulaşım bölgelerine ve de toplu taşıma araçlarının olduğu akslara vatandaşları ulaştırmaktır.
Yapılan hesaplara göre, bir örnek vermek gerekirse; Levent durağı ile ana arterler arasında mahalle sakinlerini taşıyacak olan servisimiz,yaklaşık yirmi dakika veya yarım saatte bir işleyecektir.”
Cumhuriyet Kadınları
Beşiktaş Belediye Başkanlığı tarafından hazırlanan anlamlı dev yapıt bitirildi
Bir yıllık çalışma meyvesini verdi. Siyah-beyaz fotolardan oluşan devasa albüm Cumhuriyet kadınları ile ilgili bir yelpaze sunuyor. Beşiktaş Belediyesi’nin hazırladığı “Cumhuriyeti Aydınlatan Kadınlar” albümü, Türkiye Cumhuriyeti’nin Atatürk devrimlerine inanmış modern kadınlarından kesitler sunuyor. Albüm, 1920-1960 yılları arasında Türk kadının günlük yaşamından kesitleri fotoğraf kareleriyle aktarıyor. Albümde, Atatürk’ün yakın çevresindeki kadınların yanı sıra dönemin karakteristik özelliklerini taşıyan bakımlı ve şık kadın fotoğraflarını bir araya getiriyor. Kadın-erkek eşitliğinin de rahatça gözlenebildiği fotoğrafların yanlarında İngilizce ve Türkçe, döneme ilişkin bilgiler de yer alıyor. Dönemin kadın hareketlerinin ve kamusal alanda kadına tanınan ayrıcalıkların da ayrıntılı olarak anlatıldığı albüm Latife Hanım, Sabiha Gökçen, Mevhibe İnönü, Afet İnan gibi lider özellikler taşıyan kadınları kapsıyor. Geniş bir yelpazede sunulan kadın fotoğrafları ayrıca değişen güzellik ve moda anlayışının da izlerini tek bir albümde ustaca toplanmış oluyor. Albümü hazırlarken bilimsel danışmanlık hizmeti aldıklarını ve çalışmanın Beşiktaş Belediyesi Vakfı tarafından hazırlandığını belirten Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, konu hakkında; “Albümü hazırlarken Türkiye’de geniş bir saha araştırması yaptık. Cumhuriyetin çağdaş uygarlık seviyesine ulaşma yolculuğunda önemli kavşak noktalarından biri Türk kadınıdır” dedi. Kadının modernleşmesi sürecinde önümüzde uzun bir yol olduğunu söyleyen Ünal, daha sonra; “Bu mücadeleyi daha iyi kavrayabilmeleri için, genç kuşaklara Cumhuriyet ile birlikte kadının sosyal konumu için atılan hızlı adımları çok iyi anlatmamız gerektiğine inanıyoruz. Belediye olarak Cumhuriyetimizin 82. yılında, kadınlarımızın çağdaşlık yolundaki uzun yürüyüşünü anlatan bir eseri topluma sunmak istedik” şeklinde konuştu.
ŞEHİR HABERLERİ
Boğaz’daki facia kıl payı atlatıldı
(İSTANBUL) Boğaz yine facianın eşiğinden döndü. Dümeni kilitlenen ve kontrolünü kaybederek sürüklenen 86 bin ton gaz yüklü tanker, Dolmabahçe Sarayı’na 200 metre kala demir atarak durabildi. Tankerin kontrol altına alınması çalışmaları sırasında İstanbul Boğazı’nda trafik durdurularak tanker Kumkapı açıklarına çekildi. Boğaz böylelikle bir tehlike daha atlatmış oldu.
Tek başına denize daldı, kurtaramadı
(BEŞİKTAŞ) Sahilde yürürken denize düşen sara hastası Naim Sınmaz’ı kurtarmak için suya atlayan genç kızın çabası sonuç vermedi. Beşiktaş’ta sahilde yürürken denize düşen 30 yaşındaki Naim Sınmaz yardım gelmeyince vatandaşların gözleri önünde boğuldu.. Kıyıdan bir yardım gelmemesi üzerine genç kızın çabaları da sonuç vermedi. Sınmaz’ın yapılan kontrolde hayatını kaybettiği anlaşıldı.
Bayiyi, sigara satışı mahkemelik etti
(AKATLAR) Lise son sınıf öğrencisi 17 yaşındaki M.A’ya sigara satan Ökmen Gazete Bayinin sahibi Mehmet Nuri Ökmen, mahkemelik oldu. Çocuğa sigara satmakla suçlanan 36 yaşındaki 2 çocuk babası Ökmen’in 6 aydan bir yıla kadar hapsi istendi. Olaydan dolayı psikolojisinin bozulduğunu ifade eden Ökmen, “13 milyonluk İstanbul’da bir tek ben mi satıyorum? ” dedi.
Hapis istemi ve tutuksuz yargılama
(BEŞİKTAŞ) Yaşar Öz’ün Beşiktaş, Tamburi Ali Efendi Sokak’taki villasında alacak verecek meselesi yüzünden silah çekip tehditte bulundukları ileri sürülen Abdülcabbar Kibaroğlu, Orhan Dursun ve Hüseyin Aydoğan Özaydın’ın 3’er yıldan 8’er yıla kadar hapisleri istendi. Tutuklu sanıklardan Dursun ve Özaydın tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildiler.
Etiler Lisesi’ndeki öğrencinin feci sonu
(ETİLER) Annesi ve babası ayrı yaşayan 16 yaşındaki lise Dilara Okur, Ataköy’de oturdukları 13 katlı apartmanın çatısına çıkıp tabancayla başına ateş ederek yaşamına son verdi. Etiler Lisesi 1. sınıf öğrencisi Dilara Okur, çatıya çıkarak Samsun’da yaşayan dedesine ait 7.65 Çek Vizör marka ruhsatsız tabanca ile başına ateş etti. Okur, yakılarak, küllerinin arkadaşının yanına konulmasını istedi.
Yardım bahanesiyle herkesi dolandırdılar
(BEŞİKTAŞ) Şehit ailelerine, lösemili çocuklara ya da uyuşturucu bağımlılarına yardım bahanesiyle hazırladıkları kitapları sattıkları öne sürülen kişilere yönelik operasyonda 33 yaşındaki GE 35 yaşındaki NÇ ve 50 yaşındaki Emekli Albay AY ile toplam 9 kişi gözaltına alındı. Baskında bandrolsüz kitap, adres defterleri ve hesaplara ait banka hesap cüzdanları ele geçirildi.
Mavi Akbil uygulaması genişledi
(İSTANBUL) Mavi Akbil uygulaması, Şehirhatları vapurlarında geçerli olmaya başladı. İDO’nun daha önce denizotobüsü yolcularına yönelik gerçekleştirdiği İDOMETRO uygulaması ise devam ediyor. Tam 85 ytl, indirimli 45 ytl bedel ile İETT’den edinilen Mavi Akbil Şehirhatları vapurları metro ve otobüslerde sınırsız kullanım sağlıyor. Ücretsiz aktarmaya Şehirhatları vapurları da eklendi.
Otobüsün saati, cep telefonunuza geliyor
(İSTANBUL) İETT hareket saatleri wap hizmetiyle cebe girdi. Gelişen teknolojiye ayak uyduran İETT sayesinde yolcular, GPRS’li cep telefonlarıyla otobüslerin hareket saatlerini sorgularken hava durumu, döviz kuru ve nöbetçi eczaneler hakkında bilgiye ulaşabilecekler. Yolcular, wap.iett.gov.tr adresinden yolculuk linkini seçerek sorgulamak istediği hattın numarasını yazıyor.
Estetik diş hekimliği-1
Gülümsemek kendine güvenmenin anahtarıdır. Kelimelerle ifade edemeyeceğimiz pek çok şeyi, bazen tek bir gülümseme anlatır. Kahkahasını saklayan insanlar dudaklarının arkasında çapraşık, rengi bozuk, kötü dolgulara sahip dişler taşırlar. Günümüzde diş hekimliğinde yeni bir çağ açan ve tüm bu problemleri ortadan kaldıran bir dal Estetik Diş Hekimliği ile çözüm bulunmuştur.
Lokal anestezi altında yapılan tedavinin aşamaları şunlardır: 1. İlk seansta hastadan ölçü alınıp dişten aşındırma yapılmadan model üzerinde hazırlanan dişlerle nasıl bir sonuç elde edileceğiyle ilgili fikir elde edilir. 2. İkinci seansta dişlerin ön yüzünde yapılan ufak preparasyonlarla (aşındırmalarla) dişler hazırlanır ve porselen için ölçü alınır. Bu aşamada hazırlanan plastik geçici dişler ağıza yapıştırılır. Böylece hem dişler koruma altına alınmış olur, hem de maximum estetiğe ulaşmak için prova yapılır. 3. Son seansta ise hazırlanan porselen veneerler gerekli provalar yapıldıktan sonra ağıza uygulanır. Porselen veneerler çok ince olmalarına rağmen kırılmaya karşı dayanıklıdırlar. Özel bir yapıştırma yöntemiyle (bonding rezin) yapıştırıldıkları için, sonrasında bunları sökmek için kesmek gerekir.
Porselen Laminate Veneer’in uygulanabileceği kişiler 1. Doğuştan gelen renkleşmeler. 2. Sonradan kazanılan renkleşmeler. 3. Ön dişinde kırık olanlar. 4. Dişlerdeki renk-seviye farklılıklarında. 5. Ön dişlerinde büyük dolguları olan hastalarda. 6. Ortodontik tedavi uygulanamayan veya istemeyen çapraşık dişi olan hastalarda. 7. Dişlerinin şeklinde sorun yaşayan hastalarda. 8. Gülme hattının ayarlanmasında. 9. Dişlerinde aralık (diastema) olanlarda.
Özel Not: Güzel ve etkili bir gülüş isteyen herkes yaptırabilir.
Avantajları: 1. Sadece 0.3-0.7 mm diş dokusu kaldırıldığı için uygulanabilecek en koruyucu tedavidir. 2. Tedavi süresi 2-3 randevu ile kısıtlı olduğundan zaman kazancı sağlar. 3. Özel hazırlanan geçici dişlerle tedavi öncesinde sonuca dair 3 boyutlu bir görüntü elde edilmiş olur. 4. Doğru kişilere yaptırıldığında elde edilen sonuç kişiyle bütünleşmiş bir sonuçtur. 5. Metal desteği olmadığı için ışık geçirme özelliği çok iyidir. 6. İyi cilalanmış porselen yüzeyi sayesinde renkleşme ve diş taşı oluşumu minimumdur. 7. Ne kadar ince olsa da doğru yapıştırıldığında kırılganlığı minimumdur. 8. Aşınmaya karşı dirençlidir. Estetik diş hekimliği günümüzde o kadar hızlı gelişmektedir ki bu konuyu tek seferde anlatmak yetersiz kalır. Bu nedenle bu konuyu iki bölümde ele alacağız. HAZIRLAYAN: DENTİSTANBUL DİŞ HASTANESİ Tel: (0 212) 327 40 20 (pbx)
Çocukta da reflü olur
Mide içeriğinin yemek borusuna geri kaçışı gastroözefageal reflü olarak tanımlanmaktadır. İlk 2 yaşta daha sık olmak üzere, sağlıklı çocuklarda da öğünlerden sonra bir miktar reflü görülebilmektedir. Ancak gastroözefageal reflü hastalarında reflü epizotlarının sayısı ve miktarı çok fazladır ve uzun sürmektedir.
Klinik olarak küçük bebeklerde yemeklerden sonra çok miktarda kusma, büyük çocuklarda göğüste yanma, ağrı hissi, sırtüstü yatarken ve eğilince ağızda acı bir tat oluşumu, yutkunma güçlüğü, ağıza su dolması görülebilir. İleri vakalarda ağızdan kan gelmesi, demir eksikliği anemisi de görülebilmektedir. Gastroözefageal reflü kronik öksürük, hışıltılı solunum, astım ve tekrarlayan zatüre şeklinde de bulgu verebilmektedir.
Tedavisinde ilk önce beslenmenin düzenlenmesi gerekmektedir. Bebeklerde az miktarda ve sık beslenme koyu mamalar ile beslenme yararlı olmaktadır. Yemeklerden hemen sonra yatırılmamalı, yatakta da başı yüksek düzeyde tutularak yatırılması sağlanmalıdır.
Büyük çocuklarda yağlı yiyecekler, çikolata ve gazlı içeceklerden kaçınmak, yatmadan önceki 2 saatte bir şey yedirmemek gereklidir.
Şişman çocukların zayıflatılması ve bol giysiler giydirilmesi de yararlı olmaktadır.
Bu yöntemlerden yarar görülmezse mide boşalmasını hızlandıran ve asit salgısını azaltan ilaçlara başvurulmaktadır.
Uzm. Dr. Pınar Yılmazbaş Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı International Polikliniği Etiler
HASTANE: İstanbul Cad. No:82 34149 Yeşilköy-İstanbul Tel: 0 (212) 663 30 00 Fax: 0 (212) 663 28 62 e-mail: info@internationalhospital.com.tr
ETİLER POLİKLİNİK: Nispetiye Cad. No:19 34330 Levent-İstanbul Tel: 0 (212) 280 40 30 Fax: 0 (212) 280 40 24 e-mail: etiler@internationalhospital.com.tr – www.internationalhospital.com.tr
Erken doğan bebekte körlük
İnsanların hayatlarında en mutlu olduğu anların başında, anne baba olduklarını öğrendikleri ve bebeklerini kucaklarına aldıkları an gelir. Bebekleri prematüre doğan ebeveynler için ise yorucu bir maraton başlar. Onlar için en önemli şey bebeğin yaşamasıdır. Gelişen tıp teknolojisi sonucunda geçmişe oranla daha çok bebek yaşatılıyor. Ancak bu olumlu gelişme beraberinde, erken teşhis edilmediği taktirde her iki gözde de körlüğe yol açan Prematüre Retinopatisi hastası bebeklerin sayısında da artışa neden oluyor. Hastalığın körlüğe dönüşmesini engellemenin tek yolu ise erken teşhis ve tedaviden geçiyor. Tedaviyi gerçekleştiren Türkiye’deki iki hastaneden biri ise Dünya Göz Grubu.
Bebeklerin gözlerindeki damarlar, doğuncaya kadar gelişir. Erken doğan bebeklerde bu gelişme tamamlanmadığı için doğduktan sonra da devam eder. Prematüre bebekleri yaşatmak için yüksek konsantrasyonlarda verilen oksijen, gözdeki damarların anormal gelişmesine sebep olur. Bunun sonucunda ise damarlanması tamamlanmamış bebeklerin retinalarında kısaca ROP olarak tabir edilen, Prematüre Retinopatisi hastalığı meydana gelir. Erken dönemde tedavi edilmezse her iki gözde de körlüğe yol açar. Hastalığa yakalanan bebek sayısındaki yükselişe rağmen Türkiye’de sadece iki hastanede tedavi yapılabiliyor. Bu merkezlerden biri de Dünya Göz Grubu’nda yer alıyor.
Prematüre Retinopatisi’nin en sık görüldüğü grup 1.000 gramın altında doğanlardır. Bu nedenle 1500 gramın altında ve 32’inci haftadan önce doğmuş tüm bebeklerin mutlaka ROP muayenesinin yapılması gerektiğini söyleyen Dünya Göz Grubu doktorlarından Op. Dr. Umur Kayhan, yeni doğan bebekler konusunda uzmanlaşmış çocuk doktorları ve oftalmalogların birlikte çalışması ile ROP’un erken tanısı ve tedavisinin mümkün olduğunu vurguluyor. Kayhan ayrıca, bebeklerde rastlanan akciğer, kalp damar rahatsızlıkları, ağır enfeksiyonlar ve beyinde yaşanabilecek problemlerin de retinopati riskini artırdığına dikkat çekiyor.
Doğumdan sonra 4-6 hafta arasında mutlaka göz muayenesinin yapılması gerektiğini ifade eden Kayhan, hafiften ağıra doğru beş evresi bulunan ROP tedavisindeki başarının, hastalığın evresiyle ilintili olduğunu, ilk iki evresinde takibin yeterli olup, üçüncü evreden itibaren ise lazer ve kriz tedavisine başlanılması gerektiğini belirtiyor. Çünkü hastalık en iyi sonucu üçüncü evrede veriyor. Dördüncü ve beşinci evrelerde yapılması zorunlu cerrahi müdahalede ise başarılı sonuç elde edilmiyor. Kayhan, yeni doğan tüm bebeklerin ilk bir ay içinde göz muayenesinin yapılmasının sadece ROP değil, birçok göz hastalığının zamanında tanısının konması ve başarılı tedavi olanağını sağlaması açısından önemli olduğunu sözlerine ekliyor.
(TEDAVİSİ DİĞER SAYIMIZDA)
HAZIRLAYAN: DÜNYA GÖZ HASTANESİ
Etiler Tel: (0 212) 324 73 73 – Levent Tel: (0 212) 339 39 00
Sezon indirimleri bitti, bitiyor!..
Yeni sezonun açılması ile birlikte tüm markalar sonbahar ve kışlık ürünlerde indirime girdi. Hata bazı markaların indirimleri dahi bitti. Yeni sezon ürünler için indirimlere giden ürünler dahi bulunabiliyor. Collezione ise, yaptığı açıklamada sezonun son indirimine girdiğini bildirdi. Collezione tüm mağazalarında başlattığı “Bitiriyoruz” kampanyası ile inanılmaz indirimlerle karşımıza çıkıyor. Kampanyada Triko; 9,99 YTL, T-shirt 6,99 YTL, Pantolon 14,99 YTL, Denim 19,99 YTL Gömlek 7,99 YTL, Mont 19,99 YTL. Üstelik anlaşmalı kredi kartlarına limitsiz 6 taksit, 100 YTL ve üstü alışverişlerde 12 taksit imkanı sunuyor.
Muhteşem defile
Moda haftalarında birbirinden değişik tasarılar podyumlarda rüzgar gibi esiyor. Atıl Kutoğlu’nun Mozart operaları ve Osmanlı’dan esintiler taşıyan 2006-2007 Sonbahar/Kış koleksiyo-nunu, New York Moda Haftası çerçevesinde düzenlenen özel bir defile ile görücüye çıktı. Koleksiyonda modern kesimli kaftanlar, drapeli elbiselerle, şalvarlara ve Osmanlı desenlerine yer veriliyor. Kürk ve deri kıyafetleri de ayrıca oldukça dikkat çekici. 60 parçadan oluşan koleksiyonu, tam tamına 23 model sundu.
Gol atmak için!..
Futbol fanatikleri için dizayn edilen yeni Sheva 7 Extreme, şıklığı ve performansıyla dikkat çekiyor. Avrupa gol kralı Andriy Shevchenko için tasarlanan ayakkabı, asimetrik çizgili dizaynı ile hem gözlere hem gönüllere hitap ediyor. Lotto stilistleri tarafından titizlikle hazırlanan Sheva serisinin en yeni üyesi Sheva 7 Extreme, kendine özen gösteren erkeklerin şıklık yarışını yeşil sahalara taşıyacak. Sheva 7 Extreme’in Türkiye genelindeki satış fiyatı 79 YTL.
Profilo’dan “Güvenli Yaşam”
Profilo bünyesine yeni dahil olan Profilo Güvenlik Sistemleri’nin basın toplantısı yapıldı. Toplantıda Profilo Holding CEO’su Göksen Körezlioğlu ve Profilo Güvenlik Sistemleri Genel Müdürü Dahi Yöndemli söz aldı. Toplantıda Göksen Körezlioğlu: “Sektörde görülen ihtiyaç sebebiyle Profilo Grubu 2005 yılının başında PGS şirketini kurarak Güvenlik Sektörüne giriş yaptı. Hızla örgütlenmeye başladı ve yapılanmasını sürdürdü. Henüz 1 yaşında olmasına rağmen önemli adımlar attı. Gözetim Merkezi 5188 sayılı kanun gereği Alarm İzleme Merkezi Kurma ve İzleme İzin Belgesini almaya hak kazandı. Güvenlik sektörü en hızlı gelişen ve büyüyen hizmet sektörlerinden bir tanesidir. Profilo, bu konuda geniş bir pazar olduğuna inandığı için bu sektöre giriş yapmıştır. Güvenlik ihtiyacının artık çelik kapılarla ve demir parmaklıklarla karşılanmayacağının yavaş yavaş anlaşıldığı şu dönemde hırsızlıktan, yangın ve gaz kaçağı gibi hayati risk taşıyan olaylardan korunma yolunun sadece güvenlik sistemleri ile sağlanabileceği benimsenmiştir. Böyle düşünceye sahip kişilerin sayısının artışıyla sektör kalite ve hız kazanmaktadır. Bu durum zamanla rekabet doğuracak ve sonucunda da son kullanıcı sağlıklı ve ekonomik hizmete kavuşacaktır. Profilo Gvenlik Sistemleri yine bünyesinde bulunan PGM (Profilo Gözetim Merkezi) ile tüm abonelerinin 24 saat güvenliğini gözetim altında tutmaktadır. Şirketimizin faaliyet alanı, hırsızlık başta olmak üzere; gaz kaçağı, yangın, su baskını ve sağlık hizmetleridir. Şu anda İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Bursa, Samsun, Eskişehir’de faaliyetlerimizi hayata geçirmiş ve diğer illerdeki çalışmalarımız da hız kazanmıştır. Bünyemizde bir gözlem merkezimizin oluşu ve abonelerimize bu birimin geniş imkanlarının sunulması uyguladığımız sistemin en öne çıkan avantajlarındandır. Kendilerini güven içerisinde hissetmek isteyen kişiler bu hizmetimizden, satın almadan, aylık sabit ücretlerle abone olarak yararlanabilmektedirler”dedi.
EVLENENLER
18.02.2006: Asuman Turan – Evren Demirci, Feriha Şebnem Daysal – Jacques Klopp, Derya Aslan – Ragıp Dönmez.
19.02.2006: Songül Ceylan – Adem Şeker, Hatice Çanak – Oğuzhan Yılmaz, Pelin Atav – Fatil Berrakkarasu, Gülçin Açıkgül – Tan Taşpolatoğlu.
20.02.2006: Elif Yıldız – Ömür Söyler, Zeynep Göksü – Kasım Soyluer, Özge Kaya – Fırat Lüle, Zümrüt Banu Seyhanlı – Murat İnan, İpek Şengüllü – Çetin Kahrıman.
21.02.2006: Remziye Özlem Bilgin – Atilla Turhan Dereli, İlknur İpek – Mehmet Güler, Ajten Mustafova – Musa Soysal.
23.02.2006: Rabia Bakıcı – Hıfzı Ali Gürel.
25.02.2006: Burcu Kuzu – Selçuk Akbulut, Müjgan Özdem – Oktay Eyüboğlu, Göksel Kemal – Özge Sayiner, Beyhan Divan – Atilla Komut, Duygu Aktaş – Mahtthew Alan Mayovsky, Sergin Akyaz – Muharrem Saruhan Hünen, Umida Salih – Ozan Dadaşbilge.
26.02.2006: Çiğdem Yaman – Ahmet Fidan, Şerife Akıncı – Tamer Avcılar, Güler Ünal – Sedar Tanrıkulu, Songül Yılmaz – Hasan Ali Özel, Ayşe Dokur – Murat Bayram, Selma Akgün – Selçuk Akgün, Tuba Bozkur – Kemal Uzun, Nevgün Kamacı – Mustafa Şahap Yemyeşil, Adel Güreli – İzzet Ovadiya.
28.02.2006:
Eshetenesh Gebremariam – Lamin Ndong, Sevil Başar – Mehmet Özkan, Mutlu Erdoğan – Fatih Öztürk, Selma Demir – Ersin Rumelili.
Doğanın GÜCÜ
ŞİFA KAYNAĞI MEYVELER
ELMA: Özellikle kabuğunda daha çok olmak üzere A’dan E vitaminine kadar hemen hemen her vitamini içerir. İçindeki pektin maddesi kolestrolü düşürür. Kalp hastaları ve kolestrolü yüksek olanlar için ideal bir meyvedir. Günde 1-2 elma tüketmenin sayısız faydaları vardır.
ÇİLEK: Bol miktarda C vitamini ihtiva eder. İhtiva ettiği demir hem adalelere dinçlik, hem de yüze sağlıklı bir renk kazandırır.
ÜZÜM: içinde pek çok karbonhidrat çeşidi ve lifli maddeler vardır. Tok tutar, kan yapar. Sindirim sistemini hareketlendirir ve böbreklerin faaliyetlerini olumlu yönde artırır.
PORTAKAL: Mükemmel bir C vitamini kaynağıdır, kış aylarında vücudun mikroplara karşı dirençli olmasına yardım eder. Kış aylarında sıkça karşılaştığımız gripten korunmak için portakal ve bunun gibi C vitamininden zengin greyfurt tüketmek yararlıdır.
MUZ: Bütün B vitaminlerini içerir, ayrıca içinde bol miktarda protein ve “mutluluk hormonu” olarak adlandırılan serotonin vardır. Vücut ve özellikle beyin için iyi bir enerji kaynağıdır. Sinir sisteminin dışında deri ve saç için de çok yararlıdır.
KİRAZ: Yaz mevsiminin bu güzel meyvesi potasyum bakımından çok zengindir. Potasyum besin maddelerinde yeteri kadar yoktur. Uygun miktarda alınan potasyum, vücuttaki fazla suyun atılmasını sağlar.
ŞEFTALİ: A, B1, B2 vitaminleri bakımından zengin bir meyvedir, bu nedenle cilt için çok idealdir. İdrar söktürücü etkisi nedeni ile vücuttan atılması gereken zararlı atıkların vücuttan uzaklaştırılmasını sağlar. Yetişkinlere ve özellikle de bebeklere çok faydalıdır.
ARMUT: Kalorisi azdır, bu nedenle diyet yapanlar için ideal bir meyvedir. İçerdiği lifli maddelerden dolayı bağırsakları güzel çalıştırır. Tatlı yerine yenebilecek ideal bir meyvedir.
MANDALİNA: Kış mevsiminin bu güzel meyvesi beta karoten bakımından çok zengindir. C vitamini de içerir. Beta karotenin antioksidan etkisi (besinlerin vücutta işlenmesi sonucu ortaya çıkan ve serbest radikaller olarak bilinen maddelerin zararsız hale getirilmesi) nedeniyle mandalinanın vücuda çok yararları vardır.
KİVİ: C vitamini bakımından çok zengin olan egzotik meyve soğuk algınlığına karşı çok faydalıdır. İçerdiği lifli gıdalar nedeniyle mide ve bağırsaklar için çok yararladır. Günde bir tane kivi yemek yeterlidir.
ŞİFA KAYNAĞI SEBZELER
DOMATES: Bol miktarda Lycopen adlı bir antioksidan içerir. Lycopen, kanser risklerine karşı koruyucu etkisi vardır. Vücudumuzun direncini artırır. Ancak oda ısısı ve ışıkta bu vitaminin kaybı oldukça fazlayken, soğukta kayıp minimuma iner. Son yıllarda yapılan araştırmalara göre pişirilme ısısında etkisini kaybetmediği belirlenmiştir. Bir porsiyonda 100 gramında) yaklaşık 22 kalori içerir.
ENGİNAR: Enginarın en büyük özelliği toksinleri temizleme yeteneğidir. Bu nedenle artirit ve romatizmal hastalıklarda tüketilebilir. Satın alırken olabildiğince küçük olanları seçmek faydalı olur. Çünkü enginarın çanağı küçüldükçe içindeki kılçıklar azalmaktadır. İçerisinde ki cynarine adlı maddenin, karaciğer ve safra kesesi fonksiyonlarına pozitif bir etkisi vardır. Bir porsiyonda (100 gramında) yaklaşık 53 kalori içerir.
BROKOLİ: Brokoli serin iklim sebzesi olup, lahana, karnabahar, Brüksel lahanası ve şalgam ile aynı familyada yer alır. Kansere karşı koruyucu bir etkisi vardır. A vitamini ve birçok antioksidan için zengin bir kaynaktır. Bir porsiyonda (100 gramında) 72 kalori vardır.
ORHAN PEKER resimleri Beşiktaş Çağdaş’ta sergileniyor
Karanlıklar içinde umut mu arıyorsunuz? Sıcak bir renk sizinle mi olsun istiyorsunuz? O zaman Orhan Peker’in resimlerini mutlaka görmelisiniz. Türk resim sanatında önemli bir yeri olan Orhan Peker’in resimleri Mustafa Kemal Merkezi’nde bulunan Beşiktaş Çağdaş’ta sergilenmeye başladı. Yalın anlatımı, hayatı anlatan basit figürleri ile tanınan Orhan Peker’in sergisi, Kıymet Giray’ın küratörlüğünde gerçekleştirildi.
Ankara Resim ve Heykel Müzesi, M.S.G.S.Ü. Resim ve Heykel Müzesi, Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı ile Dr. Ünal Göğüş, Mustafa Taviloğlu, Ertan Mesci ve Şarık Tara gibi toplam 27 koleksiyonerden 100’e yakın eserin yer aldığı sergiyi, 17 Nisan’a kadar izleyebilirsiniz.
Orhan Peker için hazırlanan kitabın tanıtım programı kapsamında 11 Nisan Salı günü saat 15:00’te Doç. Dr. Kıymet Giray, “Orhan Peker ve Sanat Anlayışı” konulu bir konferans verecek ve sanatçının retrospektif sergisini sanatseverlere gezdirecek.
Resimlerinde yalın bir anlatım biçimini benimseyen, hayatı anlatmak için basit figürleri ustalıkla kullanan Orhan Peker’in, özellikle lekesel anlatımları başarıyla tuvale taşıması ile resim sanatında özel bir yeri var. Peker’in re-simleri karanlıklar içinde yakalanan sıcak bir aydınlığı, umudu ve beklentileri yansıtıyor. Orhan Peker’in resimlerinde doğaya duyulan koşulsuz bir hayranlık hakim. Peker, resimlerini “içten olmak” ifadesi ile açıklıyor.
ORHAN PEKER KİMDİR?
Trabzon’da 1927’de doğan Orhan Peker, İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nde Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun öğrencisiydi. Peker; sanat hayatına çok sayıda eser, sergi ve ödül sığdırdı. Sanat yaşamı boyunca 11 kişisel sergi açan ressam; 1959’da Turizm Yılı Afişi ile Tokyo’da Onur Ödülü, 1965’te Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nde birincilik ödülü ve 1970’te Bayındırlık Bakanlığı’nın yarışmasında Ragıp Buluç ile ortak hazırladığı projeyle birincilik kazandı.
Nefesimizi tuttuk, izledik!..
Mustafa Kemal Merkezi, muhteşem bir konsere ev sahipliği yaptı. Dünyanın dört bir yerinde konserler veren St. Petersburg Senfoni Orkestrası Beşiktaş’ı adeta büyüledi. Beşiktaş Belediyesi, sanatseverlere ünlü orkestrayı dinlemenin ayrıcalığını yaşattı.
MUHTEŞEM KONSER
MKM’DE GERÇEKLEŞTİ
Rusya’nın St. Petersburg şehrinde kurulmuş olan ve aynı isimle anılan dünyaca ünlü senfoni orkestrası, MKM’de sanatseverleri kendisine bir kez daha hayran bıraktı. Klasik müzik sevenler için kaçırılmaz bir fırsat bulan müzikseverler, iki ayrı gecede müzik ziyafeti yaşadı. Ağırlıklı olarak ünlü Rus Besteci Çaykovski’nin eserinden oluşan konser prog-ramı, Mustafa Kemal Merkezi Gösteri Salonu’nun müthiş akustiğinde hayat buldu.
İlk gün Vladimir Altshuler şefliğinde Çaykovski – Romeo ve Juliette Uvertürü, Glazunov – Keman Konçertosu (solist Sergei Dogadin) ve Rahmaninov – Senfoni No:3 seslendirildi. İkinci gün ise Erol Erdinç’in şefliğinde Çaykovski – Piano Concertosu No:1 (solist Igor Tchetuev) ve Çaykovski, Senfoni No:5 seslendirildi.
Cemal Reşit Rey anıldı
Beşiktaş Belediyesi Kültür Sanat Platformu tarafından düzenlenen “Ustalara Saygı” etkinlikleri devam ediyor. Etkinliklerin on ikinci gecesinde sanatseverler Akatlar Kültür Merkezi’nde Cemal Reşit Rey için bir araya geldi. Gecede Cemal Reşit Rey’in hayatı ve eserleri ile Türkiye’de klasik müziğin gelişimine yön veren usta besteci kişiliği ele alındı. Faruk Şuyun’un yönettiği gece, besteci Cemal Reşit Rey’in görüntüleri ile başladı. Aydın Karlıbel, Evin İlyasoğlu, Haldun Dormen, Kamil Şekerkaran, Seher Tanrıyar, Semih Argeşo, Yüksel Koptagel ve Zeliha Berksoy’un, Cemal Reşit Rey üzerine konuşmacı olarak katıldıkları etkinlikte ustanın yapıtlarından örnekler sunuldu. Gecede Cemal Reşit Rey’in yapıtları yorumlandı. Aydın Karlıbel; “Sarı Zeybek”, “Çayır İnce”, “Gazi Osmanpaşa” türkülerini seslendirdi. Etkinlik, hep birlikte okunan “Onuncu Yıl Marşı” ile sona erdi.
HABERLERİN TAMAMI GAZETE BEŞİKTAŞ’TA… GAZETE BEŞİKTAŞ İSTANBUL’DAKİ TÜM BÜYÜK GAZETE BAYİLERİNDE…
SPOR HABERLERİ
Küfür herkesin sorunu
Derleyen: Muzaffer TOPAL
Fenerbahçe’nin “Destek olun, küfüre son verelim” açıklamaları Beşiktaş cephesi tarafından ciddiyetten uzak bulundu. Beşiktaş yönetimi bu konuda bir açıklama yaparak Beşiktaşlılara küfür eden ve organize bir hareket içinde bulunan Fenerbahçeli taraftarların önce kendilerine çeki düzen vermesi gerektiğini açıkladı.
YILDIRIM KONUŞTU, DEMİRÖREN YANITLADI
Derbi maçtan önce Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım bir açıklama yapmış. Kameralar önünde küfürle ilgili birçok şey söylemişti. Hatta bir ara “Beşiktaşlılar önleyemiyorsa ben önleyeyim” demeye getiren bir açıklamada da bulunmuştu. Nedense bu açıklama bazı televizyonlarda sonradan verilmedi. Ancak Başkan Demirören bu sözler üzerine bir açıklama yaparak, Aziz Yıldırım’a hitaben “Haddini bil” dedi. Gerçektende Yıldırım’ın bu sözleri Beşiktaş camiası tarafından çok tepki aldı. Küfüre karşı olduklarına ve statlarda küfürün olduğunu da kabul ettiklerini söyleyen Beşiktaş camiası Aziz Yıldırım’ın söylediklerine katıldıklarını ancak birçok şeyi de çarptırdığını söylüyor. Açıklamaların çarpıtılarak yapılması ve bazı şeylerin görülmemesi, taraflar arasında kamplaşma yapacağına dikkat çeken Beşiktaş cephesi “ Küfürle mücadele için herkes üzerine düşeni yapmalı ama yaptıklarını da inkar etmemeli” dedi.
Bizde Beşiktaş olarak bu konuyu sporseverlere sorduk. İnternet sitesinden maille gelen yüzlercesini taradık. Bir çok kişi değişik görüş verdi. İşte bize ilginç gelen bazı görüşler. Belki konuyla ilgilenen veya bizzat içinde olanlara faydası olur.
ÇIKAR İLİŞKİSİ VAR
Ben kimsenin samimi olduğunu düşünmüyorum. Bu işin içinde başka işler var. Adam kayırma, insan satın alma, çıkar ilişkiler gibi dümenlerin döndüğü konuşuluyor. Durum böyle olunca arpa boyu yol alamıyoruz. Bunlar çok tehlikeli oyunlardır. Bir gün dönüp sizi vurabilir. Her şey ortaya çıkabilir. Nereye kadar gideceğiz ki?.. Statlardan insanlar kaçar oldu. Bunu şu takım bu takım diye ayırt etmemeliyiz. Millet aptal değil!. Turan Sucu.
“ÖNCE SAMİMİ OLMALIYIZ”
Son derbi maçına bakın. Olayların nasıl organize olduğunu göreceksiniz. Fenerliler “İtaat et” diye yazdılar. “İt” sözü siyah beyaz yazıldı. Diğerleri sarı lacivert. Ve bunu yüzlerce insan ellerinde renkli kartonlar tutarak yaptı. Yetmedi “Beşiktaş sen bizim köpeğimizsin” diye dakikalarca tezahürat yapıldı. Bunlar organize değimli? O yazı çalışılmadan yazılabilir mi?. Tüm tribünden görüldü. Hem de Aziz Yıldırım’ın tam karşısında. Bunca gün geçti, bir açıklama bile yapmadılar. Bu durumda hala “Bizim statta kötü tezahürat, küfür yok” diyebilir mi? Fenerbahçe’nin başkanı. “Sizde var, bizde yok” derse inandırıcı olmaz. Daha çok tepki görür. Davut Kavurmacı
FİTİLİ ATEŞLEYEN KİM?
Son zamanlarda küfür, kötü tezahürat hatta saldırılar çok arttı. Türkiye’nin genel yapısında bu oluyor. Statlarda niye olmasın? Birkaç kişi fitili ateşleyiverirse insanlar çabuk gaza gelir. Ne yaptığını bilmeden her şeyi yapabilir. Fitili ateşleyenleri bulup, ayıklamak lazım. O fitili niye ateşlemiş, kim, niçin ateşliyor? öğrenince iş biter. İnş. Müh. Sacit Semerci.
YANGINA KÖRÜKLE GİDİLİYOR
Küfür ne demek?.. Bizim geleneklerimizde var mı? Ama artık olağan oldu. Herkes birbirine rahatlıkla ediyor. Sonra da bir şey olmamış gibi davranıyor. Aziz Yıldırımın annesine ve başkasının annesine de küfür edilmez. Kendisine de edilmez. Ama Aziz Yıldırım da, “Ben Beşiktaş camiasının küfür etmesini önleyebilirim” diyemez. Onu önleyecek Beşiktaş yönetimidir. Aziz Yıldırım yangına körükle gitmektedir. Bedirhan Sarı.
KÜFÜR TERSİNE DÖNEBİLİR
Gerçekten Beşiktaş tribünlerinde çok küfür var. Son zamanlarda bu daha da arttı. Yönetim buna bir çare bulsun. Başkan Demirören, Yıldırım’a yanıt verdi. Yani “Bunu ben önlerim” dedi. Mali genel kurulda herkes böyle algıladı. O zaman önlemeli. Böyle spor olmaz, böyle futbol olmaz. Yenilgiler art arda gelince küfürler bu sefer yönetime döner. Zaten homurtular başladı. Fenerbahçe maçından sonra kesilebilir ama bu tedbirler uzun vadeli olmalı. Av. Tahir Yolaç.
TARAFTAR AHLAKILI OLMALI
Ben artık maçlara gitmiyorum. Son Diyarbakır maçında olan olaylara bakın. İnsanı futboldan soğuttular. İş artık maddiyat ve güç gösterisine dönüştü. Durum böyle olunca da statlarda ne ararsan buluyorsun. Ben bu tür davrananlara Atatürk’ün bir sözünü hatırlatmak isterim.” Ben sporcunun zeki, çevik ve AHLAKLISINI” severim. Tabii o zaman küfür yoktu. Olamazdı ya, olsa idi; Ulu önder “Aynı zamanda taraftarında AHLAKLISINI severim” derdi mutlaka. Dr. Kerim. S. Arsever.
Jean Tigana, bir yıl daha Beşiktaş’ta
BEŞİKTAŞ’A gelirken opsiyonlu sözleşme imzalayan Fransız Jean Tigana’nın, Fenerbahçe – Beşiktaş derbisinden sonra yönetim ile yaptığı görüşmede kalma kararı aldığı öğrenildi. Her konuda fikir birliğine varıldığını belirten Tigana, “Ben hedefleri olan bir insanım. Beşiktaş Yönetim Kurulu’da başarıya aç insanlardan oluşuyor. Beşiktaşlı yöneticilerle elele verip futbol takımını güzel yerlere taşıyacağıma inanıyorum” şeklinde konuştu. Öte yandan, yöneticilerin de Beşiktaş’ın önümüzdeki sezon şampiyon olacağına inandıkları ve bu konuda görüş birliği içinde oldukları öğrenildi.
SPOR YAZARLARI OYLUYOR
Fenerbahçe maçında: SERGEN
Ankaraspor maçında: SERGEN
Beşiktaş Gazetesi Yılın Sporcusu Yarışması’nın 24. Haftası’nda süper solak Sergen Yalçın öne geçti
İki hafta üst üste yıldız futbolcu seçildi
Beşiktaş Gazetesi tarafından başlatılan “Yılın Futbolcusu Kupası” oylamaları sonucu ilk yarıda Kleberson ve Cordoba ipi göğüsledi. İşin ilginç yanı başka bir futbolcu iki kez seçilemedi. Spor Yazarları birer kez “İbrahim Toraman, Sergen Yalçın, İbrahim Akın, Koray Avcı, Ahmed Hassan, Tümer Metin ve Ali Tandoğan” dedi. Üç hafta ise, spor yazarları hiçbir futbolcuya oy vermedi.
Yarışma sezon başında başlamış ve bizde bunun anonsunu şöyle vermiştik.
Sahada 90 dakika boyunca ter akıtan Beşiktaşlı futbolcuları teşvik edebilmek için yılın futbolcusunu seçiyoruz. Gazete BEŞİKTAŞ İmtiyaz Sahibi Ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İsmail Baştuğ bu yarışmayı Beşiktaşlı futbolcuları daha da teşvik etmek amacıyla düzenlediklerini belirterek, “Yılın futbolcusunu kendimiz seçmedik. Spor Yazarlarına seçtirmek istedik. Bu şekilde daha katılımcı ve daha saydam bir seçim olacaktır.” dedi.
Spor Yazarlarının oylarıyla seçilecek olan Beşiktaş’ın en başarılı futbolcusuna Beşiktaş Gazetesi dev bir kupa verecek. Beşiktaş Gazetesi yılın futbolcusunu seçiyor anketi devam ediyor. Ünlü spor yazarları ve spor otoriteleri tarafından bildirilen isimler derleniyor ve yıl sonunda en başarılı futbolcu belirlenecek. Her hafta seçilen maçın yıldızı Beşiktaş Gazetesi’nde yayınlanıyor. İlerleyen haftalarda kimin ne kadar oy aldığı istatistiklerle verilecek ve sizlerde bu istatistik bilgilerden daha kolay takip etme imkanı bulacaksınız.
Beşiktaş’ı yazan ve takip eden spor yazarlarının oylarıyla seçilecek olan yılın Beşiktaşlı yıldızına Beşiktaş Gazetesi yeni sezonun başındaki ilk maçta dev bir kupa verecek.
Maçın yıldızları ve yılın en başarılı Beşiktaşlı futbolcusu için görüş aldığımız ve alacağımız isimler şöyle: Atilla Gökçe, Güven Taner, Kazım Kanat, Zeki Çol, İlker Ateş, Korkut Göze, Gülengül Altınsay, Vedat Okyar, Salih Sezer, Hayri Ülgen, Atıf Keçeci, İsmail Er, Ömer Güvenç, Sanlı Sarıalioğlu, Bilal Meşe, Faik Gürses, Adnan Aybaba, Fatih Doğan, Zafer Arapkirli, Basri Baykoç, Metin Çakmak, Gültekin Onay.
BEŞİKTAŞ’IN MAÇLARI VE
YILIN FUTBOLCUSU YARIŞMASINDA
OYLAMA SONUÇLARI ŞÖYLE:
1. Hafta: Kayserispor-Beşiktaş: 1-1
Yıldız Futbolcu: Koray
2. Hafta: Beşiktaş- Denizlispor: 2-0
Yıldızı Futbolcu: Koray
3. Hafta: Gençlerbirliği-Beşiktaş: 0-2
Yıldız Futbolcu: Kleberson
4. Hafta: Beşiktaş-Diyarbakırspor: 1-1
Yıldız Futbolcu: Kleberson
5. Hafta: Çaykur Rize-Beşiktaş: 1-0
Yıldız Futbolcu: Cordoba
6. Hafta: Beşiktaş-Fenerbahçe: 1-2
Yıldız Futbolcu: Kleberson
7. Hafta: Ankaraspor-Beşiktaş: 2-0
Yıldız Futbolcu: Yok
8. Hafta: Beşiktaş-Samsunspor: 3-2
Yıldız Futbolcu: Sergen Yalçın
9. Hafta: Beşiktaş-Kayserispor: 0-0
Yıldız Futbolcu: Cordoba
10. Hafta: Konyaspor-Beşiktaş: 0-1
Yıldız Futbolcu: Ahmet Hassan
11. Hafta: Beşiktaş-Ankaragücü: 4-2
Yıldız Futbolcu: Tümer Metin
12. Hafta: Malatyaspor-Beşiktaş: 1-1
Yıldız Futbolcu: Cordoba
13. Hafta: Beşiktaş-Gaziantep: 0-1
Yıldız Futbolcu: Yok
14. Hafta: Sivasspor-Beşiktaş: 1-3
Yıldız Futbolcu: Ali Tandoğan.
15. Hafta: BJK-Vestel Manisa: 3-1
Yıldız Futbolcu: İbrahim Akın
16. Hafta: Galatasaray-Beşiktaş: 3-2
Yıldız Futbolcu: İbrahim Toraman
17. Hafta: Beşiktaş-Trabzonspor: 0-1
Yıldız Futbolcu: Yok
18. Hafta: Beşiktaş-K. Erciyes: 2-2
Yıldız Futbolcu: Sergen Yalçın
19. Hafta: Ertelendi.
20. Beşiktaş-Gençlerbirliği: 2-1
Yıldız Futbolcu: Ali Güneş
21. Hafta: Diyarbakır-Beşiktaş: 1-3
Yıldız Futbolcu: Sergen Yalçın
22. Hafta: Beşiktaş-Çaykur Rize: 0-1
Yıldız Futbolcu: Yok
23. Hafta: Fenerbahçe-Beşiktaş: 2-2
Yıldız Futbolcu: Sergen Yalçın
24. Hafta: Beşiktaş – Ankaraspor: 3-0
Yıldız Futbolcu: Sergen Yalçın
24 hafta da yazarların yaptığı oylama şöyle:
KORKUT GÖZE
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Derbide öne çıkan isimler arasında Sergen Yalçın yer alıyordu. Oyunu yönlendiren ve yönetenler Yalçın’dan sonra Tümer Metin ve Jose Kleberson geliyor.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: SERGEN YALÇIN
Oyunu çözen iki kilit isim vardı. Sergen ve Tümer, koştu savaştı, kaytarmadılar. İkisi bir arada oynayınca maçın kaderi değişti.
GÜVEN TANER
FENERBAHÇE- BEŞİKTAŞ: CORDOBA
Sergen’in goller dışında, maçın akışına koyduğu bir ağırlık yoktu. Bence net üç golü önlediğinden derbi de yıldız aranacaksa, o da Cordoba’dır.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR. TÜMER METİN
Tümer kendini oyuna üst düzeyde verdi. Golünü atarken de senaryosunu kendi yazdı. Herşey üst düzeydeydi.
GÜLENGÜL ALTINSAY
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: CORDOBA
Oyunun seyrini değiştiren adam Cordoba’ydı. Fenerbahçeliler galibiyetten emin çıktıkları sahada Cordoba’nın kurtarışları maçın seyrini değiştirdi.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: GÖKHAN GÜLEÇ
Maçın en kritik anında öne çıkan bir isim vardı. Gökhan Güleç’in ayağından izlediğimiz gol ile Güleç dikkatleri çekti.
İSMAİL ER
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Fenerbahçe Beşiktaş derbisinde gösterdiği performansla maçın yıldızı Sergen Yalçın’dı. Maç boyunda durmadan koştu, çabaladı ve güzel gollere imza attı.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: SERGEN YALÇIN
Tüm eleştirilere rağmen, teknik özelliklerini en üst düzeyde koruyan Sergen, atılan üç golün ikisinin mimarı oldu.
ADNAN AYBABA
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Derbi, gerçekten muhteşem denilecek bir futbola sahne oldu. Dikkat çeken isimler arasında Sergen ve Cordoba yer alıyordu. Sergen, golleri ile dikkat çeken isim oldu.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: TÜMER METİN
Tümer Metin, attığı gol ile Beşiktaş-Ankaraspor maçında ön plana çıkan isimler arasına girdi. Attığı gol ve oluşumu güzeldi.
KAZIM KANAT
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Derbide en iyi oyuncular sahne aldı. Büyük usta Sergen Yalçın’ın ilk golü ise harikaydı.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: TÜMER METİN
Maçtaki güzellik sadece Sergen Yalçın’ın harika pası ile Tümer Metin’in attığı mükemmel gol değil, sonrasında ikilinin birbirlerine sarılarak sevinmeleriydi.
VEDAT OKYAR
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Derbinin öne çıkan isimlerinden biri Sergen Yalçın. Koşmaz, diyenler herhalde utanmıştır. 90 dakika sahada kaldı. Hem koştu, hem didişti hem de iki gol yaptı.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: SERGEN YALÇIN
Her zaman iddia ettiğim gibi Sergen’in, Tümer’in, Kleberson’un iyi oynadıkları bir oyunu Beşiktaş zor kaybeder.
ÖMER GÜVENÇ
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Tümer ile Sergen Beşiktaş’ın en iyileriydi. Sergen ve Tümer oynadıkları futbolun yanı sıra olağanüstü mücadele ettiler.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: TÜMER METİN
Güzel bir futbol izledik. Tümer’in attığı şık gol, Sergen’in durmaksızın gösterdiği performans dikkat çekiciydi. Oyunu yönlendirmesini bildiler.
İLKER ATEŞ
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Derbide sahaya sürülen isimler doğru isimlerdi. Sergen, performansıyla dikkat çeken isimdi. Maçta göze batan Ahmed Hassan ve Tümer de vardı
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: M. DOĞAN
Maçın yıldızı tartışmasız Mustafa Doğan’dı. Sahaya kalbini koydu, kemik gibi oynadı. Maçta göze batan isim Mustafa idi.
ZAFER ARAPKİRLİ
FENERBAHÇE-BEŞİKTAŞ: SERGEN YALÇIN
Sergen derbide oymasaydı, Beşiktaş o sonucu alamazdı. Maçın kaderini Sergen çizdi. Hem çok güzel oynadı, hem de iki gol atarak maça damgasını vurdu.
BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR: SERGEN YALÇIN
Sergen Yalçın oynayınca takım oynuyor. Maçtan çıktığı zaman yine lezzetli bir futbol vardı ancak gazı kaçmış gazoz gibiydi.
Uzak ara Sergen Yalçın!…
Derbinin üzerinden haftalar geçti ama “Sergen mi?, Alex’mi?” tartışması bitmedi!.. Bizde bu konuyu Beşiktaş camiasına ve taraftarlara sorduk. Belki Beşiktaş’ta oynadığı için belki de Türk olduğu için herkes “Sergen” dedi. “Alex’le kıyaslamam bile…” diyen de çıktı. Ama bir gerçek var ki Sergen istediği zaman bir takımın kaderini değiştiriyor, rakip takımın canını ise fena yakıyor. Süper Solak ayrıca duran topları iyi kullanıyor, oyunu iyi yönlendiriyor ve gol atıyor. Bir futbolcudan başka ne istenebilir ki? Bizde Beşiktaş Gazetesi olarak “Sergen” diyoruz.
İşte bire bir seyircilerle görüşerek ortaya koyduğumuz araştırmamız ve mail ile gelen spor severlerin görüşleri.
SPOR YAZARLARINA SORUN
Beşiktaşlıların “Alex” diyecek hali yok. Sergen’in ölüsü bile yeter. Ancak Beşiktaş’lı Kazım Kanat, Sergen’i yine beğenmemiş. “Kaç maç aldırdı takıma? Alex iki yıl Fener’i şampiyon yaptı” diyor. Fener yazarı Gürcan Bilgiç ise ”Sergen Alex’ten iyi” diyor. Burası Türkiye. Sadettin Öztürk.
SERGEN’İN ÖLÜSÜ YETER
Geçen dönem Yönetim bildiğim kadarıyla Sergen’le yollarını ayırmak istiyordu. Bu takımdan en son gidecek olan topçu Sergen Yalçındır. Sergen’i maç başına oynatın, yine oynatın. Adam iyi olduğu zaman şow yapıyor. Futbolu bırakacakta ne olacak? Alex nasıl olduysa isim yaptı. Türkiye’de bu tür futbolcu çok. Kahraman Turna.
YİNE YAPTI YAPACAĞINI!..
Tabiî ki Sergen, ancak bizde yabancı hayranlığı var. Türk çocukları yeteri kadar sivrilemiyor veya hata yaptılar mı hemen takımdan kesiliyorlar ama Sergen öyle değil, ne yapıp edip kendini ispatlıyor. Derbide de yine yaptı yapacağını. İki gol attı, müthiş iyi oynadı. Beşiktaş’ın gönlünde yeniden yer aldı. Sergen birçok takımda oynasa da Beşiktaşlı Sergen diye anılıyor. Bu maçta Fenerbahçe’ye iki gol atması camiayı sevince boğdu. 10 dakika kalede oynayan Pancu’yu kral yaptıysak, Sergen’i başımızda taşımamız lazım. Bakalım şimdi yönetim ne yapacak? Adem Sarı.
ALEX’İ KİM BEĞENİYOR Kİ?
Alex duran topların ustası, özellikle kornerlerden çok iyi orta yapıyor. Bu yıl frikikten golünü pek görmedik. Sergen Yalçın ise, hem duran topları iyi kullanıyor, hem de oyunu yönlendiriyor. Ben ikisini mukayese bile etmem. Alex, Sergen’in yaşına gelsin bırak koşmayı yürüyemez bile. Daha bu yaşında yürüyerek oynuyor. Ben Fenerbahçelilerinde memnun olmadığını biliyorum. Fenerli arkadaşlarım var. Onlarda Alex’i artık beğenmiyor. Dursun Kalecikli.
YUSUF’A BENZİYOR
Sergen yıllardır aynı Sergen. Onun daha çok özel hayatıyla ilgileniyorlar. Bıraksınlar bu işleri de futboluna baksınlar. Devamlılığı olmadığı kabul ama oynadığı zamanda insan seyrediyor. Herkes her zaman aynı olmaz. Keşke her maçta ilk 11’de sahaya çıksa, ama artık olmaz!.. Gençken de olmuyordu. Eskiden “Yusuf Tunaoğlu” diye bir futbolcu vardı, o da müthişti. Allah rağmet eylesin!.. Ama o’da Sergenle aynı kafada idi. Hayati Yalnız.
KEŞKE AVRUPA’DA OLSA!..
Türkiye futbolcu cenneti ama biz bulup yetiştirip, kullanamıyoruz. Alex mutlaka iyi futbolcu ama öyle çok parlak ta değil. Bunu Fenerbahçe’nin diğer yıldızı Anelka içinde söyleyebiliriz. Sergen’de iyi futbolcu. Hatta Türkiye şartlarında yıldız biri. Avrupa arenasına çıkmasını isterdim. O zaman daha iyi bir değerlendirme yapardık. Ama Türk futbolunda Sergen’in yeri bambaşkadır. Ancak süreklilik ve istikrarda takımlar için gereklidir. Tek maçlık oyuncu olmaz. Alex’le Sergen’i kıyaslamak doğru olmaz. Kamil Muhittin Sürer.
YETENEKLİ AMA!..
Her maçtan sonra bu tür benzetmeler yapılır. Bu işin aktüel yanıdır. Ancak Sergen Yalçın kendine özel bir futbolcudur. Alex ise, tüm maçlarda görev yapan tam bir profesyonel. Yanlış anlaşılmasın Beşiktaş taraftarıyım ve Sergen’i her maçta sahada görmek istiyorum. Çünkü çok yetenekli bir futbolcu. Allah vergisi meziyetleri var. Ama ne zaman ne yapaçağı belli değil. Yetenek acısından da Alex’ten kat be kat üstündür. Mehmet Karadeniz.
SERGEN İYİ YÖNETİLMELİ
Sergen bir yıl daha oynayacaksa, iyi yönetilmeli.? Bu da yönetimin işidir. Tigana onu sabah-akşam kontrol edemez. İyi ise, oynatır. Derbide gördük ki tek başına maç alabilecek futbolcu olabiliyormuş. Yani futbol takım oyunu ama bireysel yeteneklerde çok önemli. Sergen’de buna en güzel örnektir. Özel yaşantısı kimi ne ilgilendirir. Ayrıca ne yapmışki?.. Metin Kemal Akça.
Beşiktaş: 3 – Ankaraspor: 0
Didem TUTAL
Karakartallar Ankaraspor engelini net bir skorla geçti. Sergen, Tümer ve Kleberson’un birlikte oynadığı ve orta sahayı mükemmel yönettikleri maçta Beşiktaş üç gol buldu. Maç baştan sona siyah beyazlı ekibin üstünlüğünde geçti. Ankaraspor maçta bir varlık göstermedi. Goller Tümer, Gökhan Güleç ve İbrahim Akın’dan geldi.
Fenerbahçe:2 – Beşiktaş:2
Onur BAŞTUĞ
Derbide kazanan taraf yok. Beşiktaşlı Sergen’in yıldızlaştığı maçta Fenerbahçe ve Beşiktaş ikişer gol atarak birer puana razı oldu. Sergen Yalçın, Beşiktaş adına iki gol atarken, Fenerbahçe’nin golleri Tuncay ve Nobre’den geldi. Oldukça zevkli ve mücadeleci geçen karşılaşma sonucu göze batan takım daha çok Beşiktaş oldu. Spor yazarlarının ortak görüşü Beşiktaş’ın daha iyi ve daha üstün oynadığı yönündeydi.